Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/156 E. 2018/960 K. 15.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/156
KARAR NO : 2018/960

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2018
KARAR TARİHİ : 15/10/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Müvekkilinin toptan hediyelik eşya satımı alanında faaliyet gösterdiğini, davalının da müvekkilinden çeşitli dönemlerde kendi mağazalarında satmak için hediyelik eşyalar aldığını ve bu eşyalara ilişkin faturalar düzenleyerek kendisine gönderildiğini, söz konusu faturalara herhangi bir itirazı olmadığını, davalının faturalara ilişkin olarak müvekkiline 85.937,95 TL borcu bulunduğunu, davalı tarafın borcu ödememesi üzerine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı ile takibi durdurduğunu, bu nedenlerle yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dava, ticari satımdan kaynaklanan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dava İİK 67.madde kapsamında taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı fatura alacağından kaynaklı itirazın iptali talebine ilişkindir.
…. Ticaret Sicil Müdürlüğü ve …. Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne yazılan yazılar uyarınca ,davalının gerçek kişi tacir olduğu anlaşılmıştır.
Takibe konu İcra dosyası , söz konusu Faturalar ve Ticari defter kayıtları dosya arasına alınmış ve iddia savunma kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda HMK 222. Maddesi uyarınca defter incelemesi yapılması sonucunda,
Davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine 85.937,95 TL asıl alacak icra giderleri, vekalet ücreti ve avans faizi ile birlikte tahsili talebiyle Bakırköy …. İcra Dairesinin …. esas sayılı takip tarihi itibariyle fatura alacağından kaynaklanan alacağı için haciz yolu ile takibe geçtiği görülmüştür.
Davacı vekilinin yasal bir yıllık süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalının davacıya takibe konu alacaktan dolayı borcunun olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra dosyada HMK 266.madde uyarınca çözümü teknik bilgiyi gerektirmesi sebebiyle mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmış,Dava dosyasına sunulu olan deliller, cari hesap ekstreleri, Davacı taraf ticari defterleri, takip dosyası ile dosyaya mübrez tüm evraklar üzerinde yapılan incelemeler sonucu 02.08.2018 tarihli dosyaya mübrez bilirkişi raporu uyarınca;
Dava konusunun, taraflar arasında ticari bir ilişkiye bağlı olarak Davacının bakiye 85.937,95 TL cari hesap alacağının tahsili için Davalı aleyhine yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talebinden ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Davacının ticari defterlerinin LEHİNE delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varılmıştır. Davalı taraf incelenmek üzere ticari defterlerini,cari hesap ektresi vs.. ibraz etmemiştir. Davacı tarafından kesilen satış faturaları sevk irsaliyesi ile bağlantılı olup irsaliyelerde ürünlerin nasıl teslim edildiğine ait bilgiler bulunmaktadır.Ayrıca davalıya ait firmanın faturaya itiraz etmediği de anlaşılmakla; davacının 85.937,95 TL davalıdan alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davacı usule uygun şekilde tutulan ve onaylanan kendi defter ve kayıtlarına göre davalıdan takip konusu miktar kadar alacaklı gözükmekle, davalı tacir olduğundan davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarına da dayanmış ancak, davalı şirkete inceleme gün ve saatinde hazır olması gerektiği konusunda ihtarat yapılmasına rağmen davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını sunmaktan kaçınmıştır.
HMK. 219. maddesine (HUMK. 326) göre her iki taraf kendi ellerindeki vesikaları (belgeleri) mahkemeye ibraz etmek zorundadır. Bir davada ispat yükü kendisine ait olan tarafın, başka delillerle birlikte karşı tarafın ticari defterlerine de dayandığı, eş söyleyişle, delillerini karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği hallerde karşı tarafın kendi defterlerini mahkemeye ibraz etmesi ya da bundan kaçınmasına bağlanması gereken hukuksal sonuçlar HMK. 219. ve ardından gelen maddelerindeki konuya ilişkin genel düzenlemelere tabidir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre uyuşmazlık davacının takibe konu fatura içeriğinden dolayı davalıya mal teslimi yapıp yapmadığı alacaklı olup olmadığı yönündedir.
Davalı davaya cevap vermeyerek HMK 128.maddesi uyarınca davayı inkar ettiğinden alacağı olduğunu ve malları davalıya hizmet verdiğini iddia eden davacı ispat yükü altında olup davacı tarafça sunulan fatura yanında ticari defterler de ayrıca ispat vasıtalarından birisidir.
Fatura ticari ilişkilerde ispat vasıtalarından birisidir. Bir faturanın borç doğurabilmesi için öncelikle faturanın karşı tarafa tebliğ ve teslim edilmesinin ispatı gereklidir.
Dayanak olan ve davacı şirketin düzenlemiş olduğu irsaliyeli faturaların ekinde bulunan gönderi takip formlarının içeriğine göre davacı şirketin düzenlemiş olduğu faturaların ve içeriğinin davalı şirkete gönderilmiş olduğu, teslim edildiği, bu yöne ilişkin ise zaten açık bir itirazın bulunmadığı anlaşılmaktadır. TTK.m.21 uyarınca sekiz günlük yasal süre içerisinde faturaya itiraz ve iade ettiğini kanıtlama yükümlülüğü ise, davalı tarafa aittir. TTK’nın 21. maddesi uyarınca teslimine rağmen faturayı süresinde itiraz ve iade etmeyen davalı tacir, fatura münderecatını aynen kabul etmiş ve faturayı gönderen davacı taraf, faturaya dayalı bu alacağının varlığını ispatlamış olur.
Kaldı ki hazırlanan bilirkişi raporu gerekçeli, denetime elverişli ve uyuşmazlık konularının da tamamını irdeleyen niteliktedir.
Davalı taraf icra dosyasına borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itirazda bulunmasına karşın, davalı davaya cevap vermemiş defter inceleme günü kayıtlarını sunmamış olup davacı taraf inceleme gününde ticari defterlerini ibraz edip, davaya konu olan faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu görülmüş olup söz konusu faturanın bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi usulüne uygun tutulan taraf defterlerinin lehlerine delil vasfına haiz oldukları anlaşılmakla ; Taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar ile muhteviyatındaki malın davalı şirkete teslim edildiği ve davalının asıl alacak yönünden karar verilerek;İİK’nin 67 maddesi uyarınca da davalının itirazında haksız oluşu ve alacağın likit olması nedeniyle davalının alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜNE;
2-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, TAKİBİN DEVAMINA,
3-Hüküm altına alınan 85.937,95 TL üzerinden davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
4-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 5.870,42 TL nispi karar harcından peşin alınan 1.037,92 TL , icrada yatan 429,69 TL, harcın mahsubu ile bakiye 4.402,81 TL nispi ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
5-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 35,90 TL başvurma harcı 5,20 TL vekalet harcı ve 1.467,61 peşin harç olmak üzere 1.508,71 TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 711,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 9.625,04 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
9-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/10/2018
Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.