Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/14 E. 2019/666 K. 10.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/14
KARAR NO : 2019/666

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/01/2018
KARAR TARİHİ : 10/07/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin Çin’de kurulu bir şirket olduğunu, davalı ile olan ticari ilişkileri neticesinde davalının siparişleri doğrultusunda davalıya mal satılıp teslim edilmesine rağmen bedelinin ödenmediğini, taraflar arasında mevcut alacak için 31/08/2016 tarihli rakamsal mutabakat imzalandığını, buna göre davalının mevcut borcunun 674.391,52 USD’nin üzerinde bulunduğunu, davalının borcunun 170.000,00 USD’lik kısmını 30/09/2016 tarihinde, 250.000,00 USD’lik kısmını 30/10/2016 tarihinde ve kalan 254.391,52 USD’lik kısmını ise 30/11/2016 tarihinde ödemeyi taahhüt ettiğini, ancak 170.000,00 USD’lik kısmını ödediği halde diğerlerini ödemediğini, davalı hakkında Bakırköy … İcra müdürlüğünün….. E sayılı takip dosyası ile icra takibi yaptıklarını, davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacının yabancı şirket olması nedeniyle 5718 sayılı MÖHUK’a göre teminat göstermek zorunda bulunduğunu, takipte ve iş bu davada teminat yatırmadığını, müvekkilinin kendisine davacı tarafından gönderilen malların kalitesi ile ilgili ciddi sorunlar yaşadığını, bu hususun davalıya defalarca bildirilmesine rağmen davacının bir işlem yapmadığını, taraflar arasındaki 31/08/2016 tarihli sözlemenin 7. maddesine göre ürün kalitesine ilişkin sorunların müzakereye tabi olacağı kararlaştırılmış iken davacının bu yönde dürüst davranmadığını, ayıp ihbarına rağmen yükümlülüklerini yerine getirmediğini, taraflar arasındaki cari hesabın usulüne uygun kat edilmediğini savunarak davanın reddi ile %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesi istemiştir.
Dava, ticari satımdan kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Davalı vekilinin teminat itirazı nedeniyle bu itirazı incelenmiş ve ön incelme duruşmasında “Davalı vekili 5718 sayılı MÖHUK’a göre teminat itirazında bulunmuş ise de ülkemiz ile Çin Halk Cumhuriyeti arasında adli yardım sözleşmesi bulunması nedeniyle yerinde bulunmayan teminat itirazının reddine,” karar verilmiştir.
Eldeki davada yabancılık unsuru bulunduğundan 5718 sayılı MÖHUK’a göre uygulanacak hukukun tespiti gerekir.
Taraflar arasında alım- satım ilişkisi bulunduğundan davanın satılan mal bedeline ilişkin bulunması dikkate alınarak taraflar arasındaki uyuşmazlıkta uygulanacak hukukun belirlenmesi gerekir ise de dava, davacı tarafından Türk Mahkemelerine ve Türk hukukunun uygulanması isteği ile açılmış bulunduğundan ve davalının da aksine bir savunması bulunmadığından ve Türk Hukuku davalının hukuku olduğundan Türk hukukunun uygulanması yoluna gidilmiştir.
Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış; iddia ve savunmalarının irdelenip değerlendirilmesi bakımından bilirkişi incelemesi yapılarak rapor alınmıştır. Bilirkişi kurulu raporlarında özetle: “Davalının incelenen ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, davalının davacı şirketten döşemelik kumaş satın aldığını, davalının kendi ticari defter kayıtlarına göre 2017 yılında davacıya 561.954,81 USD borçlu olduğu, bu miktar borcun daha sonra “…..” unvanlı şirketin cari hesabına aktarılarak davacının cari hesabının kapatıldığı, bu işleme ilişkin herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığını, davalının ayıp iddiasında ileri sürdüğü hususlar dikkate alındığında iddia edilen ayıpların açık ayıp niteliğinde bulunduğu ve ayıp iddiasına ilişkin herhangi bir delil sunmadığı gibi ayıplı olduğunu iddia ettiği kumaşları da incelemeye sunmadığı, ayıp iddiasının ispata muhtaç bulunduğu, sonuç olarak davacının davalıdan sattığı kumaşların bedeli olmak üzere 561.954,81 USD borçlu olduğu” bildirilmiştir. Bilirkişi raporu gerekçesine nazaran kabule şayan bulunmuş ve hükme esas alınmıştır.
Taraflar arasında 31/08/2016 tarihli satım ilişkisinin uyuşmazlıklı bulunmadığı, uyuşmazlığın ayıp iddiasından kaynaklandığı, ancak davalının ayıplı olduğunu iddia ettiği ürünleri bilirkişi incelemesine sunmadığı gibi, ayıplı olduklarına ilişkin de bir delil sunmadığı, ürünlerin ayıplı olduğu kabul edilse bile ileri sürülen kumaşlarda kesik izleri bulunduğuna ilişkin ayıbın açık ayıp niteliğinde olduğu, süresinde ayıp ihbarı yapıldığına ilişkin bir delil de sunulmadığından ayıp savunmasının kabulü mümkün olmamıştır.
Hal böyle olunca tarafların iddia ve savunmalarına, bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamına, davalının ayıp iddiasını usulen ispat edememiş bulunmasına göre davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile davalının Bakırköy ….. İcra müdürlüğünün….. E sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına,
Takip konusu 504.391,52 USD asıl alacağın takip tarihndeki TL değeri 1.946.951,27 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında hesap edilecek icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline,
2-Alınması gereken 129.789,00 TL karar harcının peşin alınan 22.682,73 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin davalıdan tahsiline,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 78.700,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yatırılan 35,90 TL başvurma harcı ile 22.682,73 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan 2.811,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 10/07/2019 10.09

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

YARGILAMA MASRAFLARI
DAVACI
13 Tebligat – 181,00 TL
İstinaf Masrafı – 230,00 TL
Bilirkişi Ücreti – 2.400,00 TL
Toplam = 2.811,00 TL