Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/136 E. 2019/797 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/136 Esas
KARAR NO : 2019/797

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/02/2018
KARAR TARİHİ : 17/09/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/10/2019

Davacı vekili tarafından açılan Tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; davacıya ait “…” adresindeki …İnşaat Şantiyesinin içinde bulunan menkullerle birlikte davalı şirketle yapılan … poliçe numaralı inşaat tüm riskler (…) sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, 28.12.2016 günü saat 07:18 sıralarında zilyetliği ve mülkiyeti davacıya ait, montajı dava dışı … Ltd. Şti tarafından yapılmak üzere inşaat şantiyesine getirilmiş olan malzemenin şantiye sahasında konteynır içinde kilitli vaziyette iken konteynır kapısı kilidi kırılmak sureti ile çalındığını, meydana gelen zararın tazmini için davalı … şirketine başvurulduğunu, davalı tarafın yazılı cevabında hasarın teminat dışı olduğu iddiası ile herhangi bir ödeme yapılmadığım, davalı şirketin ödeme yapmama gerekçelerinin davanın hırsızlık tarihinden 6,5 ay sonra açılması sebebiyle elverişli ekspertiz ortamı mevcut olmadığından sağlıklı bir tespit yapılamaması ve özellikle olay anında nizamiye giriş kapısının açık olması bekçinin görev yerinde bulunmaması sebebiyle olayın aşırma, esrarengiz kaybolma olarak değerlendirildiği ve teminat dışı olduğunun kabul edildiğini, gerçekleşen rizikonun teminat dışında kaldığını ispat yükünün davalı sigortacıda olduğunu, polis olay yeri tutanağına göre hırsızlık olayının ‘girişe göre sol tarafta bulunup konteynır olarak kullanılan yerin giriş kapısı kilit kısmı kırılarak’ gerçekleştirildiğini, olay yeri tutanağında açıkça maskeli kişilerce ‘inşaattan hırsızlık’ olarak nitelendirildiğini, bekçilerden … polisteki ‘şikayetçi ifade tutanağındaki anlatımlarında ‘beyaz renkli … marka bir araçta bulunan üç kişi tarafından konteynır kilidi kırılmak sureti ile gerçekleştirildiğini, kendisinin ve diğer bekçi …’un şahıslara müdahale etmek istemesi üzerine şahısların aracı üzerlerine sürerek kendisinin ayağının üzerinden geçerek yaralanmasına sebep olduğunu, şantiye kapısına araçla vurarak uzaklaştıklarını, her iki güvenlik personelinin de olay sonrası …Devlet Hastanesinde tedavi gördüğünü, personellerden birisinin 3 gün iş göremez raporu aldığını, olayın taraflar arasında imzalanan inşaat tüm riskler(…)sigorta poliçesinin özel koşullar/muafiyetler/açıklamalar başlığı altında yer verilen ‘hırsızlık veya hırsızlığa teşebbüsün kırma, delme, yıkma, devirme ve zorlamayla girilerek ve zor ve şiddet de kullanılarak’ yapılması şeklinde gerçekleştiğini, olayın sigorta teminatı kapsamında olduğunu, aksinin davalı tarafça ispatının gerektiğini, olay sırasında kuvvetli ve zayıf akım özelliklerine sahip 35.000 metre civarında toplam değeri 58.544,00 TL olan elektrik kablosu çalındığını, 58.544,00 TL tutarındaki tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; davacı … Ltd. Şti.’nin “…” gerçekleştirdiği … Blok …. katlı 240 daire ile 2 katlı bir iş merkezinin bulunduğu … Projesi, davalı …. tarafından 23.03.2015-30.06.2018 tarihleri arasında … nolu İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesi ile poliçede belirtilmiş olan rizikolara karşı poliçede yazılı Özel şartlar ile poliçeye ilişik İnşaat Sigortası Genel Şartları (Bütün Riskler) dahilinde sigortalandığını, davalı şirkete sigortalı bulunan inşaat şantiyesinde 28.12.2016 tarihinde kimliği belirsiz şahıs/şahıslarca gerçekleştirilen hırsızlık olayı neticesinde sigorta konusu emtiaların çalındığından bahisle meydana gelen hasarın sigorta poliçesinden karşılanması için davalı şirkete rizikonun gerçekleşmesinden 6 ay 16 gün sonra 13.07.2017 tarihinde yapılan hasar ihbarı üzerine, davalı şirket nezdinde hasar dosyası açıldığını, hasar dosyasında görevlendirilen sigorta eksperinin düzenlemiş olduğu raporda;
Hırsızların hiçbir zorlama olmaksızın açık nizamiye kapısından içeri girdiklerini ve 50 m uzaklıkta bulunan konteynırın kilidini kırıp içerisindeki emtiaları aldığı süreçte hiçbir güvenlik engeli ile karşılaşmadıklarını, ancak hırsızlık eylemi gerçekleştikten sonra kaçarken araçları ile olayı sonradan fark eden güvenlik personelinin üzerine sürüp nizamiye kapısına çarparak olay yerinden uzaklaştıklarını, hasara neden olan olayın TTK’nun 1439/2. Maddesine aykırı şekilde 28.12.2016 tarihinde gerçekleşmiş olmasına rağmen davacı şirketin rizikonun gerçekleştiğini davalı şirkete 13.07.2017 tarihinde yani 6 ay 6 gün sonra ihbar ettiğini, bu yolla davalı şirketin olayın sıcağı sıcağına olayla ve zararla ilgili bilgilere ulaşmasının sigortalı tarafından engellendiğini, davayı kabul etmemekle birlikte davacının zararının varlığım ve miktarını ispat etmesi gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının talep etmiş olduğu 58.544,00 TL tazminat miktarının fahiş olup sebepsiz zenginleşmesine neden olacak ölçüde olduğunu, davacı sigortalının ibraz ettiği hasar talep tablosuna istinaden yapılan hasar miktarına ilişkin değerlendirmelerde; olayda 33.271,04 TL tutarında hırsızlık hasarın söz konusu olabileceğinin, Sigorta poliçesinde yer alan “Hırsızlık hasarlarında 2.500 USD, hasarın %10’u oranında muafiyet tenzil edileceğinin” kararlaştırılmış olduğunu buna göre muafiyet hesaplamasında 28.12.2016 hasar tarihi itibariyle TCMB Satış Kuru 3,5198 TL/USD karşılığının (2.500 USD x 3,5198 TL=) 8.799,50 TL muafiyetin söz konusu olduğu ve poliçe teminatı kapsamında hasar miktarının 33.271,04 TL – 8.799,50 TL = 24.471,54 TL olabileceğinin tespit olunduğunu, sigortacının ancak sigorta teminatı kapsamında bulunan gerçek zararı tazminle mükellef olduğunu, davacının öncelikle davada iddia ettiği miktarda emtianın çalındığını akabinde çalınma olayı nedeniyle talep ettiği miktarda zararının bulunduğunu ispat etmesi gerektiğini beyan edip haksız davanın reddini savunmuştur.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle sigorta poliçesinden kaynaklanan maddi tazminat davası olup, dosyada tüm deliller toplandıktan sonra bilirkişi incelemesi yaptırılmış, sigortacı bilirkişinin 11/03/2019 havale tarihli raporunda; ……….1- Sigortacısı Davalı …Ş. tarafından, sigortalısı … Ltd. Şti. 23.03.2015-30.06.2018 vadeli poliçe … nolu İnşaat Tüm Riskler Sigorta Poliçesi ile poliçede belirtilmiş olan rizikolara karşı poliçede yazılı Özel şartlar ile poliçeye ilişik İnşaat Sigortası Genel Şartları (Bütün Riskler) dahilinde sigortalandığı, Poliçe kapsamında verilen üst limit …Eksperlik tarafından tespit edilen hasar değerinin 24.471,54 TL, sigorta şirketinin limiti dahilinde olduğu,
2- 28.12.2016 tarihinde … Ltd. Şti. nin şantiyesinde meydana gelen hırsızlık olayına ilişkin dosya kapsamında kusur atfetmediğinden secdece bekçinin/ güvenlik görevlisinin görev yerini tek etmesi ve şantiye kapısının açık olması nedeni ile poliçede belirtilen; “ Kırma, Delme, yıkma devirme ve zorlamaya -Öldürme, yaralama, zor ve şiddet kullanma veya tehditle, araç, gereç veya bedeni çeviklik sayesinde tırmanma veya aşınma suretiyle ve ve Sigortalı yerlere gizlice girilip saklanarak veya kapanarak yapılması gibi …” dışında gerçekleştiğinden meydana gelen hırsızlık olayı sonucunda emtia hasarın / kaybın Sigorta Şirketinin Poliçe Teminatı kapsamında değerlendirilmeyeceği,
3- Ayrıca TTK 1446 maddesi gereğince; davacı … Ltd. Şti. 28.12.2016 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayını yasal süre içinde çalınan emtiayı Sigorta Şirketine İhbar etmediği, açıklanmış, davacı vekilinin itirazı üzerine dosyada yeni bir sigortacı bilirkişiden rapor alınmış, bilirkişinin 10/05/2019 havale tarihli raporunda; ………1)…Sigorta A Ş. tarafından 23.03.2015 – 30.06.2018 vadeli … No’lu İnşaat Tüm Riskler Sigorta poliçesinin hukuken geçerli bir poliçe olduğu,
2)Muafiyet bedeli eksper raporundaki bedelden tenzili ile hasar bedeli olan 24.471,54 TL. nın poliçe kapsamında ,sigorta şirketinin limiti dahilinde olduğu ,
3)Davacı sigortalının , hasar İhbar yükümlülüğüne uymadığı, süresinde hasar bildirimi yapmadığı,
4)Hırsızlık ve hırsızlığa teşebbüsün “ kırma h delme , yıkma , devirme ve zorlamaya -öldürme . yaralama , zor ve şiddet kullanma veya tehditle araç p gereç veya bedeni çeviklik sayesinde tırmanma veya aşınma suretiyle ve sigortalı yerlere gizlice girilip saklanarak veya kapanarak yapılması11 şeklinde bir durumun bulunmadığı.
5)Çalındığı beyan edilen miktardaki kablonun hırsızlığa konu marka araca sığdırılmasının mümkün olmadığı da dikkate alınarak oluşan hasarın sigorta poliçesi teminatı kapsamı dışında kaldığı, açıklanmış, dosyada alınan her iki bilirkişi raporunda açıklandığı üzere hasar değeri her ne kadar poliçe limiti dahilinde ise de, meydana gelen hırsızlık olayının poliçede teminat kapsamında belirtilen bir şekilde gerçekleşmediği, güvenlik görevlisinin görev yerini terk edip şantiye kapısının açık olduğu esnada hırsızlık olayının gerçekleştiği, davacının ihbar süresi içerisinde sigorta şirketine bildirimde bulunmadığı, dolayısıyla poliçe şartlarının ihlal edildiği gibi çalınan kablonun miktarı itibariyle hırsızlık yapılan araç ile taşınması da mümkün görülmediğinden, subut bulmayan tazminat davasının reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu tazminat davasının REDDİNE,
2-Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı lehine takdir edilen 6.789,84.-TL.vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Alınması gereken 44,40.-TL karar harcından peşin alınan 999,79.-TL harcın mahsubu ile bakiye 955,39.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı şirket yetkilisi yokluğunda, davalı vekili Av. … yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.17/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.