Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1343 E. 2021/1005 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1343 Esas
KARAR NO : 2021/1005

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :06/12/2021
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin “…..” logosu ile yurt içi ve yurt dışı kargo taşımaclığı işi ile iştigal ettiğini, taraflar arasında Yurt İçi Taşıma Ve Cari Hesap Sözleşmesi akdedildiğini, davalı/borçlu şirkete ait yurt içi ve yurt dışı gönderilerinin müvekkil şirketi tarafından taşınmış alıcılarına teslim ettiğini, bu sebeple müvekkili şirketin taşıma sözleşmesinden doğan edimini gereği gibi ifa ettiğini, davalı şirkete ait gönderileri taşımış olmakla taşıma ücretine hak kazandığını, davalı/borçlu şirketin Müvekkili şirketi tarafından gerçekleştirilen taşıma işinin karşılığı olarak keşide olunan taşıma ücreti faturalarından 10.425,18 TL tutarındaki kısmı ödemediğinden davalı/borçlu şirket aleyhine 21/11/2017 Bakırköy … İcra müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edilerek takibin durdurulduğunu belirterek davanın kabulüne, davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının/borçlunun %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili Şirket aleyhine yapılan ilamsız takipte davalının dayanak olarak gösterdiği cari hesap alacağına ilişkin olarak müvekkilimin davacı şirkete hiçbir borcu olmadığını, bu açıdan alacağının olduğuna ilişkin takibi ve iş bu davayı da kabul etmediklerini, açılan davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini ve her halukarda haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine ve kötü niyetli davacının %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında imzalanan Yurt İçi Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi ile Yurt Dışı Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi kapsamı davacı tarafından davalı şirkete ait yurt içi ve yurt dışı gönderilerinin taşınmasından kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; icra takibine konu taraflar arasındaki ticari ilişkisi kapsamında davacının davalı şirkete ait yurt içi ve yurt dışı gönderilerinin taşınmasından kaynaklı alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Bakırköy…. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusuna karşı toplam 10.425,18 TL’nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, süresinde itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili tarafından 2004 Sayılı İİK’nun 67. Maddesi uyarınca yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde davalının itirazının iptali için dava açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında çözümü teknik bilgiyi gerektirmesi sebebiyle tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde inceleme günü belirlenerek mali müşavir bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş, 23/01/2020 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; incelenen davacı şirkete ait 2016 ve 2017 yılı yevmiye ve defteri kebir e-defterlerinin açılış beratları ile dönem sonunda yaptırılması gereken kapanış(görülmüştür) beratı oluşturma zamanı ve envanter defterlerinin noter açılış tasdiklerinin yasal süresinde olduğu, davacı şirkete ait ticari defterlerin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, davacı taraf yasal defterlerinde davalı tarafı …. cari hesap kodunda izlemekte olup icra takip tarihi olan 21.11.2017 tarihi itibariyle 10.658,59.- TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, Davalı tarafın yasal defterlerini bilirkişi incelemesine ibraz etmemiştir. Bu nedenle davalı yasal defterlerinde dava konusu olaylar yönünden herhangi bir inceleme yapılamadığı, davacı tarafça incelemeye ibraz edilen 2016 ve 2017 yılı yasal defterlerin tasdikle ilgili yükümlülüklerinin yasal sürelerinde yerine getirildiği ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, davacı şirketin ticari defterlerinde alacağın dayandığı belgelerin tamamının kayıtlı olduğu, davalı tarafça yasal defter ve dayanak belgeler incelemeye ibraz edilmediğinden dava konusu olaylar yönünden davalı tarafa ait yasal defterler üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı tarafa ait yasal defterlerde davacı tarafın davalıdan taklip tarihi itibariyle cari hesap yönünden 10.658,59.- TL tutarında alacaklı olarak göründüğü, ancak davacının takip talebinde 10.425,18.- TL talep ettiği, davacinin icra takibine kadar geçen dönem için işlemiş faiz talebinde bulunmadığı, kanaati bildirilmiştir.
6100 Sayılı HMK’nun “Ticari defterlerin ibrazı ve delil olması” başlıklı 222. Maddesinde; “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1)
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” Hükmü düzenlenmiştir.
Somut olayda taraflar arasında taşıma sözleşmesi olduğu, davacı tarafça davalı tarafa taşıma hizmet verildiği, ancak davalı tarafça taşıma hizmet bedelinin ödenmediği ileri sürülmüştür. Mahkememizce taraflar tacir olup delil olarak ticari defterlere dayanıldığından 6102 Sayılı TTK’nun 83 ile 85 ve 6100 Sayılı HMK’nun 222’nci maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve davacının incelemeye konu ticari defterlerinin yasal şartları taşıdığı ve davacı lehine delil niteliğinin olduğu bilirkişi incelemesi ile tespit edilmiştir. Davalı taraf ticari defterlerini inceleme için sunmamıştır. Taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı, taraflar arasındaki sözleşme, fatura ve ticari defter ve ticari kayıtlar içeriği ile sabittir. Davacı tarafından davalıya taşıma hizmet verildiği davacı tarafından sunulan konişmentolar ile sabittir. Davacı alacağı davacı tarafın defter ve belgeleri ve konişmentolar ile sabit olduğundan ve davalı tarafça hizmet bedelinin davacıya ödendiğine dair geçerli bir delil dosyaya sunulmadığından açılan davanın kabulüne, davacının alacağının davacının ticari defter ve belgeler ve faturalar ile belirli ve likit olduğu anlaşılmakla davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasındaki takibe yaptığı itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden aynen devamına,
2-Hüküm altına alınan asıl alacağın %20 oranında (2.085,03-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 712,14 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 125,91 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 586,23 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 125,91 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 161,81 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 904,40 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
8-Mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Bakırköy … İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek veya başka bir Mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.09/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.