Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1181 E. 2020/441 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1181 Esas
KARAR NO : 2020/441

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/09/2018
KARAR TARİHİ : 17/09/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/10/2020
Davacı vekili tarafından açılan Menfi Tespit davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Silivri …… Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkilinin, davalı ile ticari ilişkisi sonucu borçlu olduğu ve ödemelerde aksaklık olduğunda tanzim edebilmek amacı ile boş bir senede imza attığını ve müvekkilinin icra takibine konu 100.000,00 TL bedelden haberinin olmadığını, davalı şirket ile müvekkili adreslerinin İstanbul Avrupa yakası sınırlarında olmasına rağmen senet üzerinde bulunan ihtilaf vukuu kısmı İstanbul Anadolu mahkemeleri olarak belirtildiği, ayrıca müvekkili cari hesap incelendiğinde 0101.2016 tarihinde devreden borcun 66.221,83 TL gözüktüğü, 12.01.2016 tarihinde 9.260,00 TL bedelli çek, 21.03.2016 tarihinde 7.000,00 TL bedelli çek, 25.05,2016 tarihinde 6.000,00 TL bedelli çekin müvekkili tarafından ödendiği ve güncel borcun 36.186,00 TL olduğu, 36.186,00 TLL borcun haricinde borcunun olmadığı ve müvekkili aleyhine başlatılan 74.147,83 TL senet alacağını ve buna ilişkin faizleri kabul etmediklerini, müvekkili aleyhine başlatılan ve haciz konulan mallar üzerindeki aşkın hacizlerin kaldırılması gerektiğini ifade ederek, fazlaya İlişkin haklarının saklı kalması kaydı İle davanın kabulüne ve müvekkilinin ….. davalı şirkete takip tutarı kadar borçlu olmadığının tespitine, dava konusu senedin iptaline, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
Dosya Silivri ……. Asliye Hukuk Mahkemesinin …… esas ……. karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle İİK 72 maddesinde düzenlenen menfi tespit davası olup, dosyada tüm deliller toplandıktan sonra mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmış, bilirkişinin 23/10/2019 havale tarihli raporunda; ………Davacı tarafından incelemeye sunulan 2015 ve 2016 yıllarına ait Yevmiye, Kebir ve Envanter defterinin 6102 sayılı yeni TTK. Mad. 64 hükmü uyarınca açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı. Yevmiye defterlerinin 6102 sayılı yeni TTK. Mad. 64/3 hükmüne göre bulunması gereken kapanıp (görüldü) tasdikinin mevcut otduğu görüldüğünden, davacı yanın Ticari defterlerinin 6102 sayılı TTK, İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu kanaatine varılmıştır.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME;
DAVACI TİCARİ DEFTERLERİ İNCELENMESİ:
Dosyada mübrez belgeler içerisinde taraflar arasında yazılı bir cari hesap sözleşmesine rastlanmamıştır. Taraflar arasında yazılı olmayan cari hesap benzeri ticari bir münasebet olduğu görülmüştür.
Davacının ibraz ettiği 2015 ve 2016 yılı ticari defterlerde taraflar arşındaki ticari münasebetin 2015 öncesi başladığı görülmüştür. DAVACININ davalıya 31.12.2014 yılından 2015 yılına sarkan borcu 76.989,62 TL olarak davacı kayıtlarında yer almaktadır,
Davacı 2015 ve 2016 yılı ticari defterini sunduğundan davacı defter ve belgeleri üzerinde gerekli incelemeler yapılarak, varılan sonuçlar aşağıdaki şekilde rapora bağlanmıştır.
2015 YILI
2015 yılına 76989,62 TL borçlu giren davacı, 2015 yılı içerisinde davalıdan 960 adet fatura ile 799300,68 TL tutarlı mal ve hizmet satın almış karşılığında “ödemelerimiz” başlıktı tediye ile 781.330,00 tL ödeme yapmış ve 2016 yılına 17.920,68 TL borçlu olduğunu, yevmiye defterinin 31.12.2015 tarih, 216. Sayfa, ……. yevmiye numaralı kapanış fişinde davalıyı takip ettiği 320 Satıcılar hesabında kayıt etmiştir.
2016 YILI
Davacının yevmiye defterinde kayıtlı 2016 yılına taraflar arasında 1 adet alışveriş gerçekleşmiş ve 08.07.2016 tarihinde davalı ……. gıda açıklaması ile 1.043,00 TL borçlandırılmış ve 31.12.2016 tarihi ile cari hesap davalı lehine 16.877,68 TL bakiye vermiş, davacı bu kayıtları yevmiye defterinin 31.12.2016, tarih 234. Sayfa, ……. yevmiye numaralı kapanış fişinde davalıyı takip ettiği 320 Satıcılar hesabında kayıt etmiştir.
Bu durumda davacının, davalıya ticari defterlerinde kayıtlı olan borcu 16.877,68 TL olarak tespiti yapılmıştır.
Davaya konu 100.000,00 TL tutarlı bono davacının ticari defterlerinde kayıtlı değildir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile “….Ayrıca müvekkili cari .nesap iııcolendiginde C1.01.20İ6 ta Tininde devreden borcun 66.221,83 TL gözüktüğü, 12.01.2016 zarı h incit? 9.260,C0 TL bedelli çek, 21,D3.201n tarihinae 7. il i) ü r 00 TL bedelli çek, 25.05.2016 tarihinde 6.000, 0C TL bede’i çekin müvekkili tarafından ödendiği ve güncel borcun 36.- 86,30 TL olduğu, 36.186, C-C TL…” ifade etmektedir. Davacı vekilinin beyan ettiği hiçbir maddi rakam davacının 2016 yılı cari hesap ve ticari defterlerine kayıtlı değildir.
Davacı davalıya hali hazırda 36.186,00 TL borcunun bulunduğuna dair ikrar varken ticari defterlerinde bu rakam 16.877,68 TL’ olarak tespit edilmiştir.
DAVALI AÇISINDAN İNCELEME:
Davah şirket davaya cevap vermemekte savunma yapmamaktadır. Ticari defterlerin incelenmesi hususunda mahkemenin 26,09.2019 tarihli celsesinde inceleme günü verilmiş olmasına rağmen davalı şirketi temsil için duruşmada bulunan Av. …… davalı ticari defterlerini ibraz etmemiştir.
İstanbul Anadolu ….. İcra müdtirlıiifti …… esas savılı dosyası Alacaklı davalı, borçlu davacı aleyhine 07.12.2016 tarihinde başlatmış olduğu kambiyo senetlerine özgü takıp İle 74.147,83 TL senet alacağı, 7.508,23 TL takip öncesi işi. Faiz 300.00 TL komisyon 81.956,06 TL alacağının asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %10,50 avans faiz oranı ile tahsilini talep etmiştir.
Borcun sebebini ise 100,000 TL 21,12,2015 vadeli, 23.09,2015 Tanzim tarihli şendin takibe konulan 74.147,83 TL’si olarak beyan etmiştir
Davalı taraf davaya cevap vermediğinden davacı aleyhine başlatmış olduğu kambiyo senetlerine özgü takipte davalıya ait menkul ve gayrimenkulleri üzerinde haciz yapılmış olduğu davacının ise bu hacizlerin kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmaktadır.

İlişikte sunmuş olduğum 2015-2016 yılı Davacı nezdınde, Davalı için tutulan cari hesap dökümüne göre davalının, davacıdan 19.040,86 TL borçlu bulunduğu görünmektedir. Bu hesaplar Davacının tarafıma sunduğu 2018 yılı yevmiye defteri ve cari hesap dökümünün incelenmesi sonucunda elde edilmiş bulunmaktadır. Davalı şirket tarafından ticari defter ve belgeler sunulmadığı için inceleme olanağı ve davacı tarafın sunduğu belgelerle tarafların kayıtlarını karşılaştırma olanağı bulunamamıştır.
Davacı şirketin 2017-2018 yHı ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine göre delil niteliğine haiz olduğu, davalının, davalıdan takip tarihi itibariyle davacı ticari defterlerinde kayıtlı 16.877,68 TL alacağının işli olduğu tespit edilmiştir.
Davalı taraf, davacıdan İstanbul Anadolu ……. İcra müdürlüğü ……. esas sayilı dosyası ile;
74.147,83 TL senet alacağı,
7.508,23 TL takip öncesi işi Faiz
300,00 TL komisyon
81.956,06 TL alacak talep ettiği,
Yapılan incelemede borçlu olmadığını iddia eden menfi tespit davasında davacının, davalıya; 16.877,68 TL ticari defter kaydında borçlu olduğu ancak dava dilekçesinde bu borcun 36.186,00 TL olduğu ifade ettiği,
Davalının incelemeye ticari defterlerini ibraz etmediğinden davacr tarafın sunduğu belgelerle tarafların kayıtlarını karşılattırma olanağı bulunamadığı, açıklanmış, bilirkişi raporunda açıklandığı üzere davacının ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, davalının ticari defterlerini inceleme günü sunmadığı, davacının ticari defterlerinde davalıya 16.877,68 TL borçlu olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın icra takibine konu davacı tarafından davalıya verilen 100.000 TL bedelli senedin teminat senedi olup olmadığı hususunda olduğu, davacının davalıya bu senetten dolayı 74.147,83 TL borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, ancak TTK 690 maddesinde açıklandığı üzere senedin sonradan doldurulduğu hususunun davacı tarafından yazılı delil ile ispat edilmesi gerektiği, davacının yargılama aşamasında herhangi bir yazılı delil sunmadığı, senedin nakden tanzim edildiği, bu nedenle sebepten mücerret olduğu, senedin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmaması senetten doğan alacağın bulunmadığı anlamına gelmediğinden ve davacı tarafından davalıya yemin teklif de edilmediğinden, davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu menfi tespit davasının REDDİNE,
2-Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı lehine takdir edilen 5.427,90.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Alınması gereken 54,40.-TL karar harcından peşin alınan 617,97.-TL harcın mahsubu ile bakiye 563,57.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. ……, Davalı vekili Av. ….. yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.