Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1153 E. 2019/210 K. 19.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1153
KARAR NO : 2019/210

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2018
KARAR TARİHİ : 19/02/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, takip dayanağı olan faturaların bedelinin ödenmemesi nedeniyle davalı hakkında K. çekmece …. İcra müdürlüğünün …. E sayılı takip dosyası ile icra takibi yaptıklarını, davalının itirazı ile durduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiş, bilahare de davalının site yönetimi olduğunu ve müvekkiline sitedeki inşaatlarda bir takım tadilatlar yaptırdığını bildirerek aradaki hukuki ilişkiyi bildirmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile davacı arasında akdi bir ilişkinin bulunmadığını, icra takibine konu faturalar hakkında da bilgisinin bulunmadığını, müvekkilinin kayıtlarında da olmadığını savunarak davanın reddi ile %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini dilemiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptali davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Davacı tarafından borçlu olarak … GEÇİCİ YÖNETİMİ gösterilmek suretiyle K. çekmece … İcra müdürlüğünün … E sayılı takip dosyası ile 17.250,00 TL fatura+ 2.925,06 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 20.175,06 TL alacak için icra takibi yapıldığı, borçlu davalının süresinde itirazı üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Dava dilekçesinde davalı olarak … gösterilmiş olup, davacı vekili de 18/12/2018 tarihli dilekçesi ile davalının SİTE YÖNETİMİ olduğunu bildirmiş olup bu hususta taraflar arasında bir ihtilaf yoktur.
Bilindiği üzere site yönetiminin taraf olduğu sözleşmelerde site yönetimin dava ve taraf ehliyeti bulunmaktadır.
Somut davada davalı site yönetimi ile davacı yüklenici arasında eser sözleşmesi bulunduğu iddia edilmektedir.
Davacı tacir ise de davalı site yönetiminin tacir sıfatının bulunmadığı, uyuşmazlığında mutlak ticari dava niteliğinde bulunmadığı, TTK 4. madde kapsamında uyuşmazlığın nispi ticari dava olarak da kabulünün mümkün bulunmadığı anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlığın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun kapsamında değerlendirilmesi gerekir.
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 3. maddesine göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade etmektedir.Bir hukuki işlemin sadece 6502 sayılı Kanunda düzenlenmiş olması tek başına o işlemden kaynaklanan uyuşmazlığın tüketici mahkemesinde görülmesini gerektirmediği, uyuşmazlığın 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilebilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekmektedir.
Somut davada, davalı site yönetimi tacir olmayıp, mal veya hizmet satın alan tüketici konumunda bulunduğunun kabulü gerekir.
6502 sayılı Kanunun 73. ve 83. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür.
HMK 114/c ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin dava şartının yargılamanın her aşamasında resen göz önünde tutulacağı esas alınarak yukarıda izah edilen gerekçelerle iş bu davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, karar kesinleşince ve talep halinde dosyanın Bakırköy Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın göreve ilişkin dava şartı eksikliği nedeniyle USULDEN REDDİNE
2-HMK 20. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurulması halinde dava dosyasının görevli BAKIRKÖY TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi halde açılmamış sayılacağının ihtarına,
3-Yargılama giderleri hususunda şimdilik karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı ve davalı vekillerinin yüzünde verilen karar açıkça okunup anlatıldı.. 19/02/2019 10:56:47

Katip …

Hakim …