Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1139 E. 2018/1127 K. 29.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1139 Esas
KARAR NO : 2018/1127

DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı)
DAVA TARİHİ : 17/09/2018
KARAR TARİHİ : 29/11/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/12/2018
Davacı vekili tarafından açılan Tasarrufun İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Bakırköy …Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu 17/09/2018 tarihinde mahkememize sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalı …’den ciro yolu ile müvekkiline geçmiş olan…bank … Şubesine ait …seri nolu keşideli, 60.000,00 keşide tarihli bedelli çekin ödenmeyince arkasının yazıldığını, davalı … aleyhine Bakırköy … İcra Müd. … esas sayılı dosya ile icra takibi yapıldığını, takibin kesinleştiğini, davalı …’in takip tarihinden sonra adına kayıtlı dava konusu taşınmazı diğer davalı …’e devrettiğini, söz konusu taşınmazın satışının muvazaalı olması nedeniyle icra dosyasındaki tüm alacak miktarı kadar İİK 277 maddelerine göre ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Bakırköy ….Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas… karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiştir.
Dava hukuki niteliği itibariyle BK 19 maddesi ve İİK 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası olup, Hukuk Genel Kurulunun 2014/17-2389 esas 2016/129 karar sayılı kararında; özellikle vurgulandığı gibi tasarrufun iptali davasında ya da somut olayda olduğu gibi TBK nın 19.maddesi gereğince ve İİK nın kıyasen uygulanması istemli olarak açılan davalarda alacaklı ile borçlu taraflar arasındaki ticari nitelikteki alım satım ya da banka banka alacağını oluşturan ticari ya da genel kredi sözleşmeleri görevin belirlenmesinde dikkate alınamayacaktır. Ne tasarrufun iptali davası, ne de TBK m.19 gereğince İİK nin 283.maddesinin kıyasen uygulanması istemli muvazaa davası TTK nın 4.maddesinde belirtilen mutlak ya da nispi ticari dava niteliğine haiz olduğundan 6100 sayılı HMK nın 2.maddesi gereğince genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesi nin görev alanında kalmaktadır, denildiğinden tasarrufun iptali davasında görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan, Asliye Hukuk ve Asliye Ticaret Mahkemeleri arasında görev ilişkinin mevcut olduğu, görevin her aşamada resen gözetileceği, mahkememizin bu tür davalarda görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu tasarrufun iptali davasının TBK 19, HMK 114/1-c ve HMK 115/2 maddeleri gereğince mahkememizin görevsizliğine, davanın usulden reddine,
2-Karar kesinleştiğinde HMK 20 madde gereğince 2 hafta içinde mahkememize başvrulması halinde dosyanın görevli BAKIRKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
3-Ancak mahkememiz kararı temyiz edilmeksizin kesinleştiğinde Bakırköy ….Asliye Hukuk Mahkemesi ile mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıkması sebebi ile HMK 21 maddesi gereği yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın ilgili İ.B.A.M. dairesine gönderilmesine,
4-Yargılama giderleri ve gider avansı konusunda şimdilik karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi ve İİK 263. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 29/11/2018

Katip …

Hakim …