Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1093 E. 2019/137 K. 31.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1093 Esas
KARAR NO : 2019/137

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 16/11/2018
KARAR TARİHİ : 31/01/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/02/2019
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkili şirketin nezdinde …. nolu sigorta poliçesi ile sigortalı, davalı … ün sahibi olduğu …. plakalı vasıtanın seyir halinde bulunan …. ve …. plakalı vasıtalara 30/12/2016 tarihinde çarparak maddi hasar oluşmasına sebebiyet verdiğini, kazanın, … plaka sayılı aracın sigortacısı tarafından müvekkiline ihbar edildiğini ve kendilerine 2.632 TL ödeme yapıldığını, kaza tarihinde düzenlenen ” Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağı ” incelendiğinde olay yerine terk eden …. plakalı aracın sürücüsünün trafik kurallarını ihlal etmesi nedeniyle kusurlu olduğunun belirlendiğini, dava konusu kaza ve zararların sürücü … ün trafik kurallarını açıkça ihlal etmesi ve kazaya sebebiyet veren durumun davalı sürücünün kusuru neticesinde gerçekleşmiş olması, dolayısıyla haklı rücu sebeplerinin varlığı nedeniyle, ödenen miktarın davalılardan rücuen tahsili yoluna gidilmiş olup huzurdaki davaya konu Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirketin alacağının likit olduğunu, davalıların borcun tahsilini geciktirmek amacı ile icra takibine itiraz yoluna başvurduğunu, bu nedenle davalılar aleyhine ayrı ayrı olmak üzere alacak miktarının %20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca müvekkili şirketin poliçe sahibine karşı rücu hakkı bulunduğunu, davalının söz konusu borçtan sorumlu olmadığı iddiasının bu nedenle gerçeği yansıtmadığını, borcun ödenmemesi ve takibin itiraz üzerine durdurulmuş olması nedeniyle işbu davayı açmanın zorunluluğunun hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının menkul, gayrimenkul ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, davanın kabulü ile itirazın iptaline ve takibin devamına, davalılar aleyhine haksız ve kötü niyetli itiraz sebebiyle alacak miktarının %20 sinden az olmamak kaydı ile ayrı ayrı icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap dilekçesi sunmamışlardır.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Bakırköy …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 2.632 TL asıl alacak, 450,07 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.082,07 TL alacak için icra takibinde bulunduğu, davalının ( borçlunun ) yasal süresi içerisinde borca ve icra dairesinin yetkisine itirazı üzerine takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlıkta ilk önce davalıların icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın incelenmesi gerektiği, davalı adreslerinin Kayseri olduğu, davalıların icra dairesinin yetkisine itirazının yerinde olduğu anlaşılmış, dolayısıyla davacı tarafından davalılar aleyhine Bakırköy İcra Dairesinde yapılan icra takibinde Bakırköy İcra Dairesinin yetkili olmadığı, icra dairesinde yapılan takibe davalı borçluların yapmış olduğu yetki itirazının icra dairesince karara bağlanmadığı, yetkili icra dairesinde yapılmayan icra takibinden dolayı davalı borçlular aleyhine yapılan icra takibinde yerleşmiş Yargıtay içtihatları da nazara alındığında HMK 18/2.maddesi ve İİK 50 maddesi gereği davalıların adresinin icra daireleri yetkili olduğundan, İcra dairesinin yetkisine yönelik yapılan itiraz öncelikle incelendiğinden HMK 18/2 maddesi ve İİK 50.maddesine göre usulune uygun yetkili icra dairesinde yapılan bir takip bulunmadığından davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalılar aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının yetkisiz icra dairesinde takip yapıldığından REDDİNE,
2-Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı lehine takdir edilen 2.632,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Alınması gereken 44,40.-TL karar harcından peşin alınan 35,90.-TL harcın mahsubu ile bakiye 8,50.-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Davacı vekili Av. ….. yüzüne karşı, davalıların yokluğunda miktar itibariyle kesin olarak karar verildi. 31/01/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.