Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/827 E. 2018/204 K. 22.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/827 Esas
KARAR NO : 2018/204

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/09/2017
KARAR TARİHİ : 22/02/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 27/02/2018
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Müvekkilinin yasal alacağına ilişkin olarak Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, gönderilen ödeme emrinin davalı – borçluya tebliğ edildiğini, davalı – borçlu tamamı ile haksız ve kötüniyetli olarak sadece zaman kazanmak adına borcun 67.069,53 TL’lik kısmına itiraz ettiğini, davalı – borçlu şirket bakiye kısmı icra dosyasına yatırmış olup, bu husus davalı – borçlunun fatura muhteviyatını ve temerrüt hususlarını kabul etmiş olduğunun açık göstergesi olduğunu, davalı – borçlu icra takibine yapmış olduğu itirazda, icra takibinin sebepsiz zenginleşmeye yönelik olduğunu beyan ettiğini, icra takibinin açık olup, davalı – borçlu şirketin itirazının hiçbir yasal dayanağının bulunmadığının açık olduğunu, davalı – borçlu şirketin ayrıca faize ve ferilerine de itiraz ettiğini, ayrıca kendilerine ihtarname gönderilmediği üzere temerrüt oluşmadığını beyan ettiğini, Türk Ticaret Kanuu 1530/2 açık olup “ ticari işletmeler arasında mal veya hizmet tedariki amacı ile yapılan işlemlerde, alacaklı, kanundan veya sözleşmeden doğan tedarik borcunu yerine getirmiş olmasına rağmen, borçlu, gecikmeden sorumlu tutulamayacağı haller hariç, sözleşmede öngörülmüş bulunan tarihte veya belirtilen ödeme süresinde borcunu ödemezse, ihtara gerek olmaksızın temerrüde düşer” hükmü ile taraflar arasında ki mail yazışmaları itibari ile alacağımızın sabit olduğu ve davalı – borçlu şirketin temerrüde düşmüş olduğunun sabit olduğunu, taraflar arasında ki mail yazışmaları ve müvekkili tarafından keşide edilmiş faturalar itibari ile müvekkili şirketin alacağı sabit olup, müvekkilinin alacağının tahsili ve icra takibinin devamının sağlanabilmesi için iş bu davayı açma zarureti hasıl olduğunu, davalı – borçlu kısmı itirazı ile bir kısım alacak kalemlerini dosyaya yatırmış olup, bir kısım faiz ödemesi de yaptığını, yatırılan bedelin ne kadarlık kısmının faiz olduğunun bilirkişi vasıtası ile tespiti sonrasında faiz alacakları yönünden talep miktarının ıslah olunacağını, davalı – borçlunun haksız ve hukuki mesnetten yoksun itirazlarının iptali ile takibin devamına, itiraz haksız ve kötü niyetli olmakla davalı – borçlunun %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini, Davalı – borçlu şirketin icra dosyasına vaki haksız ve kötüniyetli itirazının iptali ile takibin devamına, Haksız ve kötüniyetli itiraz nedeni ile davalı – borçlu şirketin %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, Yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; öncelikle yetki itirazlarının olduğunu, taraflar arasında yapılan sözleşmede yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri olduğunu, yetki yönnüden davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
Dosyada taraflar arasında imzalanan 04/04/2015 tarihli sözleşmenin 21.maddesinde yetkili mahkemenin İstanbul Mahkemeleri ve İcra Daireleri olduğunun belirtildiği, HMK 17.maddesi gereği yetkili mahkeme sözleşme ile kararlaştırılan İstanbul Mahkemeleri olduğundan davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının HMK 17.maddesi gereğince usulden reddine, mahkememizin yetkisizliğine, HMK 20.madde gereği kararın kesinleştiği tarihten 2 hafta içinde mahkememize başvuru yapıldığında dava dosyasının İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av…. , Davalı vekili Av. … yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/02/2018

Katip …

Hakim …