Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/811 E. 2018/909 K. 26.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/811
KARAR NO : 2018/909

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/09/2017
KARAR TARİHİ : 26/09/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında mal alım- satımı konusunda ticari ilişki tesis edildiğini,bu ilişki çerçevesinde müvekkilinin dava konusu 12 adet ve toplamda 700.000,00 TL miktarlı çekleri tanık huzurnda davalıya teslim ettiğini, davalının da ürün ve mal teslim edeceğini taahhüt ettiğini, ancak davalının teslim etmesi gereken ürün ve malları teslim etmediğini, talep edilmesine rağmaen de çeklerin iade edilmediğini ileri sürerek ihtiyati tedbir ile dava konusu çeklerden dolayı davalıya borçlu olunmadığının tespiti ile çeklerin istirdadına karar verilmesini istemiştir.
Davalı davaya cevap vermemiştir.
Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan bedelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Davacının dava konusu 12 adet ve toplamda 700.000,00 TL miktarlı çekleri davalı ile mal alım- satımı konusunda tesis edilen ticari ilişki çerçevesinde avans olarak verdiğini, ancak davalının mal teslim edimini yerine getirmediğini ve çeklerin bedelsiz kaldığını iddia ederek bu çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti isteği ile bu davayı açmıştır.
Bilindiği üzere çek bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun ödenmesi için verildiğine karinedir. Bu durumda çeklerin avans olarak verildiğini ispat külfeti davacı taraftadır. Davalı davaya cevap vermeyerek iddiayı inkar etmiş durumdadır. Ayrıca ticari defterlerini de ibraz etmediğinden davalının ticari defterlerinde bu çeklerin avans olarak verildiğinin kayıtlı olup olmadığı tespit edilememiştir. Diğer yandan davacı tarafından bu iddiasını ispat edecek her hangi bir yazılı delil sunulmamıştır. Ancak davacı taraf delileri arasında açıkça yemin deliline dayandığından davacı vekiline, çeklerin avans olarak verildiği iddiasını ispat zımmında yemin deliline dayanıp dayanmadığı, bu hususta davalı tarafa yemin teklif edip etmediği sorulmuş; davalı vekili yemin deliline dayanmaktan vazgeçtiklerini ve yemin teklif etmeyeceklerini bildirmiştir. Bu durumda davacının dava konusu çekleri avans olarak verdiği iddiasını usulen ispat edemediğinin kabulü gerekmiştir.
Hal böyle olunca ispat edilemeyen davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın reddine,
2-Alınması gereken 35,90 TL karar harcının peşin alınan 11.954,25 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzünde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 26/09/2018 10:02

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …