Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/792 E. 2020/4 K. 07.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/792 Esas
KARAR NO : 2020/4

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 13/09/2017
KARAR TARİHİ : 07/01/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 05/02/2020
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Müvekkil tarafından davalıdan oluşan alacağın tahsili talebi ile Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, Davalı borçlunun takibe haksız ve mesnetsiz olarak BORCA İTİRAZ etmiş olduğunu, icra takibinin durmasına neden olduğunu, Müvekkilin …… Bankası Muhataptı, …… İBAN No’lu, …… Çek No lu, 03-04-2017 tarih 34.603,50 TL tutarlı olan çeki …… Mikronize Mad. San. Ve Tic. AŞ’ye keşide ederek teslim etmiş olduğunu, ancak söz konusu ciro yolu ile çekin …… Mineral San Ve Tic. LTD Şti AŞ ye temlik edildiğini ve nihayetinde de anılan Çekin Davalı dindeyken zayi edildiğini, Davalı …… Mineral San Ve Tic. LTD ŞTİ AŞ’nin Aksaray ….. Asliye Hukuk MahkemesVne müracaat ederek 13.03.2017 tarih, ….. sayılı dosyasından Zayi nedenine dayalı olarak çekin ödenmesinin engellenmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı almış olduğunu ve muhatap bankaya bildirdiğini, İş bu çekin 05.04.2017 tarihinde bankaya ibraz edilmiş olduğunu, çek karşılığı 4.603,50 TL’nin, çekin ibraz edildiği 05.04.2017 tarihinde müvekkilin hesabında olunmasına rağmen, Muhatap Banka’nın iş bu çeke Aksaray…… Asliye Hukuk Mahkemesi 13.03.2017 tarih, ….. sayılı kararı gereğince tedbir en ödemeden men kararı verildiği için çek bedelini son hamile ödememiş çek arka yüzüne anılan durumu şerh ettiğini, çek arka yüzünde sanki an itibarı ile Müvekkilin hesabının -0- gibi görünmekte ise de bu yanlış ifadenin sonradan banka tarafından verilen belge ile düzeltilmiş olduğunu, çek’in ibraz edildiği tarih itibarı ile çek bedelinin müsait olduğunun bankaca teyid edilmiş olduğunu, Müvekkilin keşidecisi olduğu çekin ibraz tarihinde karşılığı bulunmasına rağmen, Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararı üzere muhatap banka tarafından ödeme yapılmamışken, anılan hususlar Muhatap banka tarafından çek arka yüzüne şerh olarak düşülmüşken, son hamil tarafından Konya ….. İcra Müd ….. Esas numara ile takip başlatılmış olduğunu, neticelen vaki hacizlerden kurtulmak için taraflarınca icra dosyasına 44.919,02 TL olarak ödenmek zorunda kalındığını, müvekkilin keşide ettiği çek bedelinin 34.603,50 TL olduğunu, faiz, yargılama giderleri, Av ücreti, tazminat adı altında çek bedelinin dışında 10.315,52 TL fazla ödeme yapmak mecburiyetinde kalındığını, anılan zararın …… Mineral San ve Tic AŞ’nin çeki zayi etmesi ve Aksaray ….. Asliye Hukuk Mahkemesinden aldığı tedbir kararı neticesinde cereyan etmiş olduğunu, müvekkilin banka hesabında çekin bankaya ibraz edildiği tarih itibarı ile karşılığı bulunduğunu, anılan zararın Davalı tarafın Müvekkil tarafından keşide edilen çeki zayi etmesi ve devamında ödenmesinin engellenmesi bakımından gerekli yasal müracaatları yapmamış olmasından kaynaklandığını, bu nedenle anılan zararın davalı tarafından karşılanmasını talep ettiklerini, Yukarıda açıklanan nedenlerle Borçlunun itirazının iptali ile %20 icra inkar tazminatı talebiyle Mahkemenize başvuru zorunluluğu doğmuş olduğunu, borçlunun Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. sayılı icra takibine vaki Borca itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine ve müvekkil lehine takip tutarının %20 ’si nisbetinde icra tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; Müvekkilin yasal haklarının korunması için gerekli davaları açmış olduğunu, yasal yollara başvurduğu için müvekkilin cezalandırılamayacağını, Müvekkil şirket yetkilisi …..’in, 28/02/2017 günü saat 19:49 sularında İstanbul İli, Bakırköy İlçesi, …. Mah, …. Sokak üzerinde park ettiği aracındın çantası çalındığını, yaşanan bu olay üzerine müvekkil şirket yetkilisinin 155 ’e ihbara bulunduğunu ve aynı zamanda aynı gün …. Polis Karakolunda şikayetçi olduğunu, akabinde Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde suç duyurusunda bulunulduğunu ve savcılık kararı ile toplanan kamera kayıtlarında; müvekkil şirket yetkilisinin aracının profesyonel ve şebeke şeklinde çalışan hırsızlarca soyulduğu ve çantasınınalındığının tespit edildiğini, müvekkil şirket yetkilisinin çalınan çantası içerisinde; davaya konu çekte dahil olmak üzere başkaca müşteri çekleri ile müvekkil şirkete ait yazılmış ve yazılmamış çek yaprakları mevcut olup, iş bu çeklerin çalınması sebebi ile zayi olduğunu, yaşanan bu hadise üzerine gerekli soruşturmalar açılmış ve ayrıca müvekkilin hamili olduğu çeklerin iptali için Aksaray …. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. E. Sayılı dosyasından dava ikame edilmiş ve ödemeden men yasağı kararı alındığını, Dava dışı üçüncü kişi tarafından davalıya ait, T.C. …… BanKası A.Ş. / …. Şubesi nezdindeki …. numaralı hesaptan keşideli 03/04/2017 keşide tarihli ve 34.603,50 TL meblağlı …… seri numaralı çek üzerinden müvekkil yerine sahte ciro atmak sureti ile, keşideci ve müvekkil hakkında Konya …. İcra Müdürlüğümün …. E, Sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatılması üzerine; çekin bankaya ibraz edildiğinin taraflarınca öğrenildiğini ve derhal iş bu çek hakkında Konya ….. Asliye Ticaret Mahkemesi ’nin ….. E. sayılı dosyası üzerinden menfi tespit ve istirdat davası ikame edildiğini, Konya ……. İcra Hukuk Mahkemesinin …… E. Sayılı dosyasından da borca imzaya itiraz edildiğini, İkame edilen Konya …….. Asliye Ticaret Mahkemesi ’nin ….. E. Sayılı dosyası özerinden menfi tespit ve istirdat davasından verilen 20/04/2017 tarihinde alman ara kararla Konya ……. icra Müdürlüğümün …… E. Sayılı dosyasının müvekkil yönünden durdurulmasına karar verildiğini, Müvekkil hak sahibi olduğu çekin çalınması neticesinde, iş bu çekin iptali içilme kendisine teslimi için ikame etmiş olduğu dava da verilen tedbir gereğince banka tarafından Ödeme yapılmamış olduğunu, davacının temerrüde düşmemiş olduğunu, dolay ısı ile davacının Konya……, icra Müdürlüğümün ……. E. Sayılı dosyası yönünden, mütemerrit borçlu gibi alacağa tahakkuk ettirilen ferileri ödemesinin düşünülemeyeceğini, İcra takibine girişen haksız ve kötüniyetli üçüncü kişiye karşı haklarını savunmak yerine, hukuki mesnetten yoksun talepleri ifa edip müvekkile rücu etmek istemesinin kabul edilemeyeceğini, Müvekkil tarafından hak ve alacak sahibi olduğu çeklerin çalınması neticesinde yasal yollara başvurulmuş haklarının korunması sağlanmaya çalışıldığını, müvekkile hak sahibi olduğu çeklerin çalınarak zayi olması neticesinde hakkını korumak için İkame ettiği davalarda mahkemesince verilen ödemeden men yasağı sebebi ile icra takibinin ferilerinden sorumlu tutulmasının düşünülemeyeceğini, müvekkilin hakkım muhafaza etmek için yasal yollara başvurmuş olduğunu, müvekkilin zaten yaşanan hadisenin tek mağduru olduğunu, üstelik bir de bu gibi taleplerden sorumlu tutulmak istenmesinin kabul edilemeyeceğini, davacı yanın hukuki haklarını dava dışı kötüniyetli üçüncü kişilere yöneltmesigerektiğini, müvekkile rücu etme hakkının bulunmamakta olduğunu, Davalı tarafın çek tazminatından sorumlu olmamasına rağmen ödeme yapmış olduğunu, dolayısıyla bu bedeli müvekkilden talep edemeyeceğini, davalı tarafın çek tazminatından sorumlu olmamasına rağmen dava dışı üçüncü kişiye ödeme yapmış olduğunu ve bu ödemeyi müvekkilden tahsil etmek istediğini, müvekkilin dava konusu çekte ciranta sıfatına haiz olduğunu, (cironun müvekkil şirket yetkilisi tarafından yapılmamış olduğunu) ve kambiyo hukukuna göre çek tazminatından sorumlu olmadığını, aynı şekilde kambiyo hukuku kapsamında davacı da iş bu çek tazminatı ile çek komisyonundan sorumlu olmadığını, 6102 Sayılı TTK’nun 783/3. maddesine göre; Muhatap nezdinde karşılığı kısmen veya tamamen bulunmayan bir çek düzenleyen kişi, çekin karşılıksız kalan bedelin %10’unu ödemekle yükümlü olduktan başka, hamilin bu yüzden uğradığı zararı tazmin eder”, hükmü gereğince davalının keşide tarihinde hesabı ödemeye müsait olduğundan dolayı çek tazminatından sorumlu olmadığını, iş bu durumda davacı tarafça takibin iptalinin talep edilmesi gerektiğini veya ödemeden sonra sebepsiz zenginleşme davası açarak fazla ödemenin iadesi talep edilmesi gerekirken müvekkile rücu edilmek istenmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının sebepsiz yere ödeme yapmış olduğunu ve müvekkil de ciranta sıfatına haiz olması sebebi ile çek tazminatından sorumlu olmadığını, dolay ısı ile davacınım bu yöndeki taleplerinin reddinin gerekliğini, Kendi kusuru ile zararın artmasına sebebiyet veren davacının, müvekkile bu nispette rücu edemeyeceğini, davacı tarafın icra vekalet ücreti, faiz, harç ve diğer masraflar yönünden kendi kusuru ile zararın artmasına sebebiyet vermiş olduğunu, bu oranlar nispetinde müvekkile rücu edemeyeceğinin, davacı tarafa ödeme emrini 12/04/2017 tarihinde tebliğ almış fakat yasal ödeme süresi içerinde ödeme yapmayarak; icra vekalet ücretinin 3/4’ü yerine tamamım ödediğini, faizin artmasına neden olduğunu ve davacının haciz talep etmesi neticesinde tahsil harcını %4,55 yerine %9,J0 üzerinden ödemiş olduğunu, işbu fazla ödemelerin davacının kendi kusuru ile gerçekleşmiş olduğunu, müvekkilden talep edemeyeceğini, Netice olarak, davacının alacak talebine konu ettiği ödemelere müvekkilin sebebiyet vermemiş olduğunu, müvekkil şirketin yasal haklarını korumaya çalışan ve olayın gerçek mağduru olan kimse olduğunu, işbu nedenle, üçüncü kişinin haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetli olarak, mütemerrit olmayan davacıdan tahsil ettiği bedellerin müvekkilden rücu edilemeyeceğini, 6102 Sayılı TTK’nun 783/3. maddesince ve Yargıtay kararlan ışığında davacının mütemerrit olmamasına rağmen yaptığı Ödemeleri müvekkilden rücu edemeyeceğinin aşikar olduğunu, aynı zamanda izah olunduğu üzere davacı taraf zararın artışına kendi kusurlu eylemi ile sebebiyet verdiğinden müvekkilden iş bu tutarların talep edilemeyeceğim, davanın reddi gerektiğini haksız davasının reddine, dava masrafları ve ücret-i vekaletin de karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün ….. Esas sayılı dosyasında 10.315,52 TL alacak için icra takibinde bulunduğu, davalının ( borçlunun ) yasal süresi içerisinde borca itirazı üzerine takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalının davacıya takibe konu miktardan dolayı borcunun olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra bankacı bilirkişi ile inceleme yaptırılmış, bankacı bilirkişinin 17/06/2019 havale tarihli raporunda; ………tarafların beyanları, deliller ve tarafların dosyaya sunduğu delillerin incelenmesi sonucunda, takdirin Sayın Mahkemenizin görev alanına ait olduğu bir kez daha işaret suretiyle;
6.1 Davacı zararına neden olan ve 26.04.2017 tarihinde, davalı tarafından ödenen bedelin dava dosyasında mübrez ödeme dekontunda 10.315,52 TL olduğu görülmektedir.
6.2 İnceleme ve değerlendirmeler kısmında açıklandığı gibi davacınm, davalının ve dava dışı (ikinci çek ödemesini yapan) …… Bankası’nın kusurlu oldukları değerlendirilmiş olup, kusur oranlan aşağıda sunulmuştur:
Dava dışı …… Bankası: % 15
Davalının payına düsen bedel:
Ana Para: 10.315,52TL x 85/100 = 8.767,75 TL
26.04.2017 icra bedeli ödeme tarihinden, 13.09.2017 dava tarihine tarihine kadar, TCMB Avans İşlemlerinde Uygulanan Faiz Oranlan üzerinden, avans faizi hesaplanacak ve hesaplanan miktar da davalıdan alınıp, davacı şirkete verilecektir.
Davacının ana para ile beraber net alacağının : 8.767,15 + 327,89 = 9.095,64 TL olduğu tespit edildiği, açıklanmış, taraf vekillerinin rapora karşı itirazları üzerine bilirkişidin ek rapor alınmış, bilirkişinin 31/10/2019 havale tarihli ek raporunda; ……….dava dışı …… Bankası’nm 05.04.2017 tarihinde dava dışı 3. Şahıs tarafından sökonıısu çek bankaya ibraz edildiğinde TC Aksaray …… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 13.03.2017 tarih ve ……. sayılı kararı gereğince tedbiren ödemeden men kararı verilmiş olması sebebiyle çek bedelini son hamiline ödememiş olması TC Aksaray …… Aslİve Hukuk Mahkemesi tarafından alınan kararın gereğidir. Ancak dava dışı bankanın bu durumu müşterisi olan davalıya bilgilendirme yapmış olması gerekirdi. Bu durumda davacı, banka tarafından çekin arka yüzüne anılan durumu şerh edilmeden önce bir çözüm sağlayabilir ve dava dışı 3. Şahsın icra takibi başlatmasının önüne geçilebilirdi. Dava dışı …… Bankası nın 13.04.2017 tarihli yazısında belirttiği gibi, çekin keşide tarihinde (03.04.2017) davalının hesabının müsait olduğu, ancak sanki davalının hesabı müsait değilmiş gibi işlem yapılmış olması bakımından dava dışı bankanın da kusuru bulunmaktadır. davalı …’nin dava konusu çekin zayi edilmiş olması nedeniyle TC Aksaray …….. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne müracaat ederek 13.03.2017 tarih. ……. savdı dosyasından zayi nedenine davalı olarak çekin ödenmesinin engeillenmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı aldığı ve muhatap bankaya bildirdiği belirtilmektedir. Davalının bu aşamaya kadar mahkemeye müracat ederek çekin ödenmesinin engellenmesi konusunda ihtiyati tedbir kararı aldırması ve muhatap bankaya bildirim yapmış olması gerekli tedbileri almış olduğunu göstermektedir. Ancak iş bu çekin 05.04.2017 tarihinde dava dışı 3. Şahıs tarafından bankaya ibraz edilip, o gün çekin karşılığı olmasına rağmen, sözkonusu bankanın iş bu çeke TC Aksaray ……. Asliye Hukuk Mahkemesi nin 13.03.2017 tarih ve ……. sayılı kararı gereğince tedbiren ödemeden men kararı verilmiş olması sebebiyle çek bedelini son hamiline ödememiş olması, çekin arka yüzüne anılan durumu şerh etmiş olması sebebiyle davacı …. mağdur olmuştur. Ayrıca son hamil tarafından Konya……… İcra Müd. ……… Esas numara ile takip başlatılmış olması sebebiyle davacının 34.603,50 TL çek bedeli ile faiz, yargılama giderleri, Av. ücreti, tazminat adı altında 10.315.52 TL ilave ödeme yapmış olduğu görülmektedir. Ancak davalı vekili tarafından 15.02.2018 tarihli beyanda belirtildiği gibi. “…… Mineral San. ve Tic. Af. vekili olarak davacı vekilinden kişisel rica ile tedbir alınabilmesi adına ödeme yapılmamasının rica edilmiş olması, davacı tarafça da hu talebin kabul edilmiş olması ve bu sürenin be klenile ek geçirilmiş olması” davacının çek bedeli dışındaki ilave ödeme tutarının artmasına sebep olması nedeniyle davalının kusuru bulunmaktadır. temerrüt başlangıç tarihi olarak icra takibinin başlatıldığı 06.07.2017 tarihi alınarak dava tarihine kadar olan faiz tutarı 161,60 TL olduğu açıklanmış, davacı tarafından davalı aleyhine Bakırköy ……..İcra Müdürlüğünde keşide ettiği 34.603,50 TL bedelli çekin davalının elinde iken zayi edilmesi nedeniyle davalının Aksaray ……..Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış olduğu zayi davasında ihtiyati tedbir kararı alınıp muhatap bankaya bildirildiği, çekin bankaya ibraz edildiğinde müvekkilinin hesabında para bulunmasına rağmen banka mahkemenin tedbir kararı nedeniyle çek bedelini son hamile ödemeyip arka yüzüne bu durumu şerh ettiğini, son hamil tarafından müvekkil aleyhine yapılan icra takibinde müvekkilinin 44.919,02 TL ödeme yaptığını, çek bedeli dışında 10.315,52 TL nin davalıdan tahsili için icra takibi yapmış ise de, davacının ödeme için tezdi mahalli talebinde bulunması veya çekin karşılığı olan miktarı ibraz süresi içerisinde muhatap banka nezdinde bulundurması zorunlu olup bankanın Aksaray Asliye Hukuk Mahkemesince verilin tedbir kararı gereği ödeme yapılmamıştır şerhi nedeniyle davacının karşılığı bulundurulan çek bedelinin ödenmemesinden dolayı çek tazminatından sorumlu tutulması düşünülemeyeceğinden davacının keşide tarihinde çek bedeli hesabında mevcut olduğundan çek tazminatından sorumlu olmayacağı ancak buna rağmen davacının icra dosyasını çek tazminatını ödemiş olduğu, bundan davalının sorumlu tutulamayacağı ve davalının aynı çek nedeniyle davalının başka davalılar aleyhine Konya…….ATM de açmış olduğu istirdat davasının kabulüne karar verildiği de göz önüne alınarak davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasının reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı lehine takdir edilen 3.400,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Alınması gereken 44,40.-TL karar harcından peşin alınan 31,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00.-TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. ……. , davalı vekili Av. ……. yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.07/01/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.