Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/780 E. 2021/797 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/780 Esas
KARAR NO : 2021/797

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 05/09/2017
KARAR TARİHİ : 14/09/2021
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :11/10/2021
Davacı vekili tarafından açılan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının Mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin 17/06/2017 tarihinde … İli, … İlçesi, …. Cad. … Konakları önünde bulunan kaldırımda yaya olarak yürümekte iken, kaldırımda geri geri seyreden ve davalı … adına kayıtlı ve olay anında diğer davalı …’ in sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı aracın müvekkiline çarpması neticesinde müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin yaralanmasının akabinde … İstanbul hastanesine sevk edildiğini ve akabinde …. Eğitim ve Araştırma Hastanesi ne sevk edilerek tedavi altına alındığını, müvekkili her ne kadar muhtelif kırıkları sebebiyle ameliyat olmuş ise de sürekli sakatlığa maruz kaldığını, müvekkilinin maluliyet oranı ve duçar bulunduğu zarar miktarı yargılama sırasında alınacak bilirkişi raporları ile ispat olunacağını, müvekkilinin kazanın meydana gelmesinde kusursuz olduğunu, kendisine atfedilebilecek herhangi bir kusur da bulunmadığını, zira müvekkilinin kaldırımda yaya olarak bulunmakta iken, kaldırımda geri geri seyreden … plakalı aracın geri geri seyri esnasında vahim kazanın meydana geldiğini, kazının meydana gelmesinin tek müsebbibinin … plaka sayılı araç sürücüsü olduğunu, müvekkilinin kendisine vuran araç sürücüsü hakkında şikayetçi olduğunu ve şüpheli … hakkında taksirle yaralama suçu kapsamında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı nca … soruşturma numaralı dosyası kapsamında soruşturma başlatıldığını, müvekkiline çarpan aracın ZMMS ile sigortalı olduğu davalı … A. Ş tarafından … poliçe numarası ile tanzim edildiğini, davalı … şirketinin ortaya çıkan maddi zarardan teminat limiti ile diğer davalılarla beraber müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, müvekkilinin kaza sebebiyle uğradığı geçici ve sürekli iş göremezlik zararının tazmini için 21/08/2017 tanzim tarihli dilekçe ile yazılı başvuruda bulunduklarını, dilekçenin 22/08/2017 tarihinde davalı şirketin genel müdürlüğüne teslim edildiğini, davalı … şirketince başvuruya cevap dahi verilmediğini, öncelikle ve ivedilikle davalı gerçek kişiye ait … plaka sayılı aracın trafik kaydına, müvekkilinin olası haklarına halel gelmemesi bakımından gerek rızai ve gereksen cebri icra tehdidi altında 3.kişilere devir ve temlikini önleyecek şekilde ihtiyati tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin talep ve daa hakları saklı kalması kaydı ile 1.000 TL belirsiz maddi tazminat alacağının kaza tarihi olan 17/06/2017 den itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı müvekkiline ödenmesine, müvekkilinin uğramış olduğu manevi zararın bir nebze de olsa telafisi amacıyla 50.000 TL manevi tazminatın davalı gerçek kişilerden olay tarihi olan 17/06/2017 tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek avans faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalılardan … Sigorat A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Trafik Kanunu ve Trafik Sigortası Genel Şartları düzenlemelerindeki yükümlülükler yerine getirilmeden, doğrudan dava yoluna başvurulmuş olması nedeniyle, HMK 115 maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle huzurdaki davanın usulden reddine, sorumluluğa esas kusur oranlarının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, tazminat hesabının ZMS Sigortası Genel Şartları A.5/c maddesi ve ekinde yer alan esaslara göre yapılmasına, her durumda muaccel bir alacak oluşmadığı için müvekkili şirketin temerrüde düşmediği dikkate alınarak yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmamasını talep etmiştir.
CEVAP:Davalılardan … vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazanın davacının kendi dikkatsizliği nedeniyle meydana geldiğini, … hastanesinde tedavisi yapılarak taburcu edildiğini, ertesi gün yine aynı hastaneye giderek yanağındaki elmacık kemiği kırıldığı için tedavi olmaya gittiğini, ancak şeker hastası olduğundan ameliyat edilmediğini, sağ bacağı için iki kez fil çekildiğini, kırık yok denerek taburcu edildiğini, ağrıları artınca 29/06/2017 günü … Eğitim ve Araştırma Hastanesine giderek tedavisine burada yaptırdığını beyanla, şeklinde davacının beyanları ve hastaneden alınan raporlarla sabit olduğu gibi davacının 17/06/2017 tarihinde ayağında bir kırık olmayıp taburcu edildiğini fakat kendisinin 18/06/2017 tarihinde tekrar hastaneye giderek elmacık kemiği kırığı olduğunu beyan ettiğini, yani olaydan bir gün sonra alınan bir raporla elmacık kemiği kırığı teşhisi konulduğunu, olayla illiyet bağının kopmuş olduğunun açık bir şekilde ortada olduğunu, davacı tarafından davalılardan talep edilen 50.000 TL manevi tazminat bedelinin asgari ücretle çalışan bir kişi için çok yüksek olduğunu, davacının zenginleşmesine sebebiyet vereceğini, oysaki manevi tazminatın hiçbir zaman zenginleştirme sebebi olmayacağını, çekilen ızdırapları bir nevi azaltmak amacıyla verilen tazminat miktarı olduğunu, davacının kalıcı bir sakatlığının da olmadığını, davalının tam kusurlu olduğu hususunun doğru olmayıp sunacakları deliller ve tanık anlatımları ile kusur incelemesinin yaptırılmasına ve davacı eğer sakat kalmış ise bunun davalının eylemiyle bir ilgisi olmayıp tamamıyla kendi ihmal ve savsamasının sonucu olduğu hususundaki kanıtlarının incelenmesine ve açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalılardan … cevap dilekçesi sunmamış duruşmadaki beyanlarında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; dava konusu kazanın oluşumunda tarafların kusur oranlarının, davacının maluliyet ve geçici iş görmezlik durumunun, kaza nedeniyle maddi ve manevi zarara uğrayıp uğramadığının, uğramışsa miktarının ne kadar olduğu hususlarındadır.
Mahkememizce dava konusu kazaya sebebiyle davacının yaralanmasına ilişkin olarak yapılan ceza kovuşturma dosyası olan Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, dosyanın incelenmesinde; iş bu dosyamızın davalısı …’in sanık olduğu, iş bu dosyamızın davacısı …’nin katılan olduğu ve sanık hakkında taksirle yaralama suçundan ceza kovuşturması yapılarak sanık …’ın adli para cezasına mahkumiyetine kesin olarak karar verildiği ve cezasının kesinleştirilerek infaz edildiği görülmüş, ceza kovuşturması sırasında katılanın alınan adli tıp raporunda vücudunda orta (3) derecede kırık meydana geldiğinin tespit edilmiştir. Ceza kovuşturmasında alınan kusura ilişkin bilirkişi raporunda ise sanık …’ın 1. Dereceden asli kusurlu olduğu, katılan …’nün ise kusursuz olduğu tespit edilmiştir.
Dava konusu kazaya sebebiyet veren ve davalı …’ın kullanımındaki … plakalı aracın trafik tescil kayıtları celbedilmiş ve davalı … adına trafik tescil kaydı bulunduğu anlaşılmıştır.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış, davacının dava konusu kaza sebebiyle tedavi gördüğü hastanelerden tedavi evrakları, SGK kayıtları ve hizmet döküm cetveli ve kazaya sebebiyet veren aracın sigorta poliçesi ve hasar dosyası celbedilerek incelenmiştir.
Olay tarihinde meydana gelen trafik kazasından dolayı davacının maluliyetinin olup olmadığı var ise oranı hususunda Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasına karar verilmiş, Adli Tıp Kurumunun 13/02/2020 tarihli raporunda özetle; Adli Tıp Kurumunun 29/04/2019 tarih, … karar sayılı ve 11/10/2019 tarih, … karar sayılı yazıları ile istenmekle muayene edilmek üzere Adli Tıp Kurumuna başvurmamış olan kişinin muayeneye gönderilmesi halinde sorulan hususlarda tekrar değerlendirme yapılabileceğini, mevcut tıbbi belgelere göre; … kızı, 1954 doğumlu …’nin 1706/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileştiğinden; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu açıklanmış, davacının Adli Tıp Kurumuna sevki ile 15/09/2020 tarihli raporunda özetle; davacının yapılan muayenesi ve mevcut tıbbi belgelerin tekrar değerlendirilmesi sonucunda; … kızı, 1954 doğumlu …’nin 1706/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkında yönetmelik hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileştiğinden; kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, kanaati bildirilmiş, meydana gelen kazada tarafların kusur oranının belirlenmesi için trafik bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişinin 09/07/2021 havale tarihli raporunda özetle; olayın; meskun mahalde, gündüz vakti, açık havada, yüzey kuru ve … Konakları … no’lu binanın alt katında bulunan …. Tekstil önündeki 3 metre genişliğinde yaya kaldırımında meydana geldiğinin belirtildiğini, … plaka no’lu kamyonet sürücüsü davalı …, yoldan yaya kaldırımına park etmek için geri manevra yapmak isterken Karayolları Trafik Yönetmeliği Madde 153’te belirtildiği üzere; “araçların geri manevralarında, iki aracın emniyetle geçemeyeceği kadar dar olan iki yönlü yol kesimlerinde karşılaşma ve geçiş kolaylığı sağlama dışında geri gitmeleri yasaktır ve gayet geri manevra yapacaksa da aracının (otobüs, kamyonet) geri manevrası sırasında görüşe açık alanda sağlamıyor ise, tehlikesizce geri hareket edebilmesi ve uyarıları için bir gözcü bulundurması gerekirken” bu kurallara uymayarak, dikkatsiz tedbirsiz davranarak aracının geri manevrası sırasında bir gözcü bulundurmaması ve gen manevra yapması ve aracının arka kısmı ile yaya kaldırımda yürüyen yayaya çarpması nedeniyle, meydana gelen kazada tamamen kusurlu olduğunu, yaya davacı … nin, yaya kaldırımında yürürken geri manevra yaparak gelen ve kendisine çarpan aracın sürücüsünün hareketi karşısında, meydana gelen kazayı önleyecek alacak ve yapacak herhangi bir tedbiri olmadığı için, kazanın meydana gelişinde kusursuz olduğunu, … plaka no’lu kamyonet sürücüsü davalı …’in %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, yaya davacı …’nin kusursuz olduğu, kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; tarafların iddia ve savunmaları, ceza dosyası, kaza tespit tutanağı, Adli Tıp Kurumu raporları, bilirkişi raporları, hasar dosyası ve sigorta poliçesi, trafik tescil kayıtları, sosyal ekonomik durum araştırması, tedavi evrakları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 17/06/2017 tarihinde meydana gelen kazada davalı …’ın kullanımında olan, davalı … adına kayıtlı olan ve davalı … şirketine sigortalı … plakalı araç ile davacıya çarpması sebebiyle davacının vücudunda orta (3) derecede kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, meydana gelen kazada davalı …’ın %100 kusurlu olduğunun bilirkişi raporları ile tespit edildiği, söz konusu raporların olayın oluş şekli ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu ve usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Ancak Mahkememizce davacının maluliyet durumuna ilişkin olarak Adli Tıp Kurumu ….. İhtisas Kurulundan alınan her iki raporda da dava konusu kaza sebebiyle davacının yaralanması sonucunda kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu tespit edilmiş ve söz konusu raporların dava konusu kaza tarihi dikkate alındığında yürürlükte bulunan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Çerçevesinde düzenlenmiş olması sebebiyle usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmakla davacının maddi tazminata hak kazanacak ölçüde yaralanmadığı ve geçici ve sürekli iş göremezlik maddi tazminatına hak kazanmadığı anlaşılmakla davacının maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Dava konusu kaza sebebiyle davacı tarafın manevi tazminat talebi yönünden ise; 17/06/2017 tarihinde meydana gelen kazada davalı …’ın kullanımında olan, davalı … adına kayıtlı olan ve davalı … şirketine sigortalı … plakalı araç ile davacıya çarpması sebebiyle davacının vücudunda orta (3) derecede kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, meydana gelen kazada davalı …’ın %100 kusurlu olduğunun bilirkişi raporları ile tespit edildiği, söz konusu raporların olayın oluş şekli ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu ve usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmış ve her ne kadar davacının dava konusu kaza sebebiyle maluliyeti tespit edilmemiş ise davacının meydana gelen kazada yaralandığı ve yaralanmasının vücudunda orta (3) derecede kemik kırığı oluşturduğu Adli Tıp Kurumu raporu ile sabit olduğundan olaydan davalı …’ın %100 kusurlu olması, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve davacının yaralanması dikkate alınarak, davacı lehine 5.000,00-TL manevi tazminat takdirine karar verilmiş ve davalılar …. ve … kaza tarihi itibariyle temerrüte düştüklerinden bu tarihten itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Maddi tazminat talebi yönünden;
-Açılan davanın REDDİNE,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca red edilen maddi tazminat miktarı üzerinden alınması gereken 59,30-TL maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 3,42-TL harcın mahsubu ile bakiye 55,88-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
-Davalılardan … tarafından yapılan 50,00-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalılardan … ye verilmesine,
-Davalılar … ve … davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca tarifenin 3/2 ve 13/4 maddeleri de dikkate alınarak takdir edilen 4.080,00-TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar … ve …’a verilmesine,
2-Manevi tazminat talebi yönünden;
-Açılan davanın KISMEN KABULÜ VE KISMEN REDDİ İLE;
Davacı lehine 17/06/2017 tarihinde meydana gelen haksız fiil sebebiyle 5.000,00-TL manevi tazminat takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihi olan 17/06/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden alınması gereken 341,55-TL nisbi karar ve ilam harcından peşin alınan 170,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 170,77-TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 174,20 TL peşin harç olmak üzere toplam 205,60 TL harcın davalılardan … ve … den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 141,52 TL yargılama giderinin davalılardan … ve … den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davalılardan … tarafından yapılan (haklı çıkmış olduğu orana göre) 45,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalılardan … a verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davalı … kendisini davada vekil olarak temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca tarifenin 10/2 maddesi de dikkate alınarak red edilen manevi tazminat miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılardan …’a verilmesine,
-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
3-Davacı vekilinin … plakalı araca ihtiyati tedbir konulması talebinin; 6100 Sayılı HMK’nun 389/1 maddesi uyarınca ancak uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği hükmünün düzenlendiği, talebe konu aracın uyuşmazlık konusu olmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine,
4-Mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasının merciine İADESİNE,
Dair, davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzlerine karşı, davalı … vekili ile davalı … in yokluğunda, davacının kabul edilen manevi tazminat talebine ilişkin verilen hüküm yönünden miktar itibariyle kesin olmak üzere, davacının reddedilen maddi tazminat ve manevi tazminat talebine ilişkin verilen hükümler yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek veya başka bir Mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.