Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/76 E. 2018/58 K. 22.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/76 Esas
KARAR NO : 2018/58

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2017
KARAR TARİHİ : 22/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı müvekkili … A.Ş. tarafından davalı borçluya Takibe konu cari hesap ekstresinde belirtilen faturalar keşide edilerek mallar teslim edildiğini Müvekkilinin bu alacağı için davalı hakkında Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını ancak borçlu tarafından borca ve faize itiraz edildiğini borçluya gönderilen ödeme emrinde alacak nedeni açıkça yazılmasına davalı borçlunun ticari kayıtlarında mevcut olmasına rağmen davalı borçlu tarafından borcun ödendiğine dair bir belge sunulmadığını davalı şirketin takibe ilişkin bu itirazının icrayı durdurmak ve müvekkil şirketin alacağını geciktirmek için kötü niyetle yapıldığını bu nedenle davalının yaptığı itirazın kaldırılmasını, borçlunun takip miktarının %20’ından aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Cevap; Taraflar arasında ticari ilişki olduğu hususu doğrudur. Ancak dava konusu alacağa ilişkin ürünlerin müvekkile teslimi yapılmamıştır. Bu malların teslim edildiğine ilişkin ispat külfeti davacı taraftadır. Ayrıca sözlü olarak malları tarafımıza teslim edeceklerini bildirmelerine rağmen mallar tarafımıza teslim edilmemiştir. Bu husus, Mahkemenizce tanıklarımız dinlenildiğinde de ortaya çıkacaktır. Kaldı ki davacı alacaklı şirket tarafından, müvekkile gönderilen yahut tebliğ edilen, alacağını ispata yarar herhangi bir fatura veya teslim fişi de bulunmamaktadır. Müvekkil, teslim aldığı ürünlere ilişkin davacı şirkete ödemelerini yapmıştır. Haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava Fatura ve ticari ilişkiden kaynaklı davalı aleyhine başlatılan icra takibine konu alacağın ödenmemesi sebebiyle alacağın ve ferilerine yönelik İİK 67.madde uyarınca açılmış itirazın iptali talebine ilişkindir.
Takibe konu İcra dosyası, Vergi dairesi BA formu kayıtları, cari hesap eksteri Faturalar ve Ticari defter kayıtları dosya arasına alınmış ve iddia savunma kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda HMK 222. Maddesi uyarınca defter incelemesi yapılmıştr.
Davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Başlatılan İcra Takibi: Davacı şirket, davalı şirket hakkında 97493,53 TL asıl alacağın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek yıllık % 10,50 avans faizi ve değişen oranlardaki faizi ile, icra giderleri, avukatlık ücreti ile birlikte BK 100. Maddesi uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubuyla tahsili talebiyle Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … dosyasından takip tarihi itibariyle cari hesap alacağından kaynaklanan alacağı için haciz yolu ile takibe geçtiği görülmüştür.
Davacı vekilinin yasal bir yıllık süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalının davacıya takibe konu alacaktan dolayı borcunun olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra dosyada HMK 266.madde uyarınca çözümü teknik bilgiyi gerektirmesi sebebiyle mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmış buna göre, Kök raporda ifade edildiği üzere, davacının ticari defterlerine göre, takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 97.493,53 TL alacaklı olduğu, Yine kök raporda ifade edildiği üzere, davacının cari hesap alacağım oluşturan faturaların davalının celp edilen Ba Formları ile davalının kabulünde olması nedeniyle; takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 97.493.53 TL alacaklı olduğu. Davalının 2016 ve 2017 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davalının ticari defterlerine göre; takip tarihi (11.01.2017) itibariyle davalının davacıya 97.493,53 TL borçlu olduğu, Özetle takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 97.493,53 TL alacaklı olduğu hususunda taraf ticari defterlerinin birbirini doğrular nitelikte olduğu, Neticeden, takip tarihi (11.01.2017) itibari ile davacının davalıdan 97.493.53 TL alacaklı olduğu yönünde rapor düzenlemiştir.
Ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil teşkil etmesi, tacirin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerin kendisi lehine kanıt teşkil etmesi, her iki tarafın da defter tutma yükümlüsü olmasına , uyuşmazlığın her iki tarafında defterlerine kaydetmesi gereken ticari bir işle ilgili olmasına , tutulması gereken tüm defterlerin tutulmuş olmasına, defterlerin usulüne uygun tutulmasına ve onaya tabii defterlerin onaylatılmış olmasına, defterlerdeki kayıtların birbirini teyit etmesine, defterlere dayanarak ispat edilmek istenen iddianın da karşı taraf delillerince çürütülememiş olmasına, defterlerine dayanan tarafın yemin etmiş olmasına bağlıdır.(BAHTİYAR, M., Ticari Defterlerin Hukuki Önemi ve Sahibi Lehine Mahkemede Delil Olma Şartları, Makaleler II, s. 71 vd; ARKAN, s. 330 vd.).
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre uyuşmazlık davacının takibe konu fatura içeriğinden dolayı davalıya hizmet verip vermediği alacaklı olup olmadığı yönündedir.
Davalı süresinde davaya cevap vermeyerek HMK 128.maddesi uyarınca davayı inkar ettiğinden alacağı olduğunu ve malları davalıya hizmet verdiğini iddia eden davacı ispat yükü altında olup davacı tarafça sunulan fatura yanında ticari defterler de ayrıca ispat vasıtalarından birisidir.
Fatura ticari ilişkilerde ispat vasıtalarından birisidir. Bir faturanın borç doğurabilmesi için öncelikle faturanın karşı tarafa tebliğ ve teslim edilmesinin ispatı gereklidir.
Davalı taraf icra dosyasına borcunun bulunmadığı itiraz beyanında bulunmasına karşın, davacı taraf inceleme gününde ticari defterlerini ibraz edip, davaya konu olan faturaların davacı ticari defterlerinde ve davalı ticari defterlerin de kayıtlı olduğu görülmüş olup söz konusu faturanın bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi usulüne uygun tutulan taraf defterlerinin lehlerine delil vasfına haiz oldukları anlaşılmakla dava konusu edilen faturaların hiçbir ihtirazi kayıtta bulunmada daha sonra bunu BA formunda davalı tarafça vergi dairesine bildirmesi vve dosyaya sunulan sevk irsaliyesi fatura belgeleriyle de nedeniyle dava konusu edilen faturalar ile muhteviyatı mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslim edildiği anlaşılmıştır. Taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar ile muhteviyatındaki mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslim edildiği ve davalının asıl alacak yönünden karar vermek gerekmiş taraflar arasında yazılı bir sözleşme, teamül haline gelmiş faiz uygulaması ve alacaklının borçluyu temerrüde düşürücü her hangi bir ihtarının bulunmadığı görülüp, ödenecek tarih belirlenmediğinden ve davacı taraf takipten önce faiz istemediğinden, bu konuda değerlendirme yapmaya gerek bulunmamaktadır.Bu durumda davacının davalıdan takip ( temerrüt ) tarihi itibariyle 97.493,53 TL tutarınca alacağının bulunduğu ve bu tarihten borç tamamen ödeninceye kadar takipte avans faiz uygulanma ve İİK’nin 67 maddesi uyarınca da davalının itirazında haksız oluşu ve alacağın likit olması nedeniyle davalının alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜ ile;
2-Davalı borçluların Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …E. Sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 97.493,53 TL asıl alacak yönünden aynen devamına,
3-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek şekilde yıllık %9.75 değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
4-Hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
5-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 6659,78 TL nispi karar harcından peşin alınan 1177,48 TL harcın mahsubu ile bakiye 5482,30 TL nispi ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,

6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 10.549,48 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 31,40 başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı ve 1.177,48 TL peşin harç olmak üzere 1.213,48 TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 582,85 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
10-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.22/01/2018
Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA