Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/746 E. 2018/345 K. 21.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/746
KARAR NO : 2018/345

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 21/08/2017
KARAR TARİHİ : 21/03/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Şirket Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı ……Ltd. Şti.’nin kurucusu ve tek sahibi olduğunu, şirketi daha sonra devretmeyi düşündüğünden dava dışı … bu konuda yetkilendirdiğini, 2017 yılı temmuz ayında kısa süreliğine tatile çıkan müvekkilinin döndüğünde şirketin adresinde olmadığını gördüğünü, bunun üzerine …’i aradığını, sorduğunda şirketteki hisseleri bila bedel devrettiği ve iade etmeyeceğini söylediğini, bunun üzerine ticaret sicil kayıtlarını incelediğini ve hisselerin davalı …’e 10.000,00 TL bedelle devredildiğini öğrendiğini, devrin 21/06/2017 tarihli genel kurul kararı ile kabul edildiğini öğrendiğini, oysa bu karardaki imzasının taklit olduğunu, müdürlük görevine de son verildiğini, şirket merkezinin değiştirildiğini, devrin vekaletnamenin kötüye kullanılması nedeniyle geçersiz olduğunu, 21/06/2017 tarihli genel kurul kararının yoklukla malul olduğunu ileri sürerek 21/06/2017 tarihli genel kurul kararının yokluk nedeniyle geçersiz olduğunun tespitine, tescil ve ilanına, kayyım atanmasına karar verilmesini istemiştir.
Buna karşılık davalılar vekili, davanın değerinin fazla gösterilmesinin hatalı olduğunu, davacının dava konusu yaptığı genel kurul kararındaki imzanın müvekkilinin huzunda atılmadığını, bu nedenle müvekkilinin ikinci bir genel kurul kararı aldırdığını ve davacının da bu kararı imzaladığını, ancak tescil sırasında ilk kararın tescil edildiğini, davacının pay devrine muvafakat verdiği ve devir bedelinin de bildirdiği hesaba yatırıldığını, davacının haksız menfaat peşinde olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istediği, süresinde açtığı karşı dava ile ikinci genel kurul kararının ve devir sonrası tüm kararların tescil ve ilanına karar verilmesi istemiştir.
Asıl Dava, limited şirket ortaklar kurulu kararının yokluk nedeniyle geçersiz olduğunun tespiti; karşı dava da geçersizlik kararı verilmesi halinde daha sonra alınan genel kurul kararının tescil ve ilanı isteğine ilişkindir.
Davanın yargılaması sırasında davacı davadan feragat ettiğini bildirir dilekçe göndermiştir. Bilindiği üzere davadan feragat, davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olup, davacının üzerinde tasarruf edebileceği hususlara ilişkin ve geçerlidir. Bu nedenle asıl davanın vaki feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karşı davaya gelince, karşı davacı asıl davanın reddi talebinin kabul görmemesi halinde karşı dava olarak ikinci kez alınan ve davacının huzurda imzaladığı genel kurul kararı, hisse devir ve temlik sözleşmesi, müdür tayini ve merkez nakline ilişkin yapılmış işlemlerin hükmen tesciline ve ilanını talip etmiştir.
Bilindiği üzere tescil ve ilana ilişkin görevler şirketin yetkili müdürleri tarafından yapılır. Karşı dava şirket tarafından açıldığı gibi gerekli görülmesi halinde şirket müdürü tescil talebi için T.S. müdürlüğüne başvurabilir. Tescil talebinin reddi halinde bu dava konusu yapılabilir. Somut davada böyle bir durum söz konusu olmadığından mahkemeye bu konuda herhangi bir görev verilmemiştir. Diğer yandan davacı karşı davasını terditli olarak açtığından ve asıl davanın ret edilmemesi halinde karşı davası gereğince karar verilmesini istediğinden, asıl dava yönünden verilen karar niteliği dikkate alındığında karşı davanın dinlenmesinin mümkün olmadığı sonucuna varılmış ve bu nedenle de karşı davanın da reddine karar verilmiştir.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
A- Asıl davanın vaki feragat nedeniyle reddine,
1-Davadan feragatin gerçekleştiği safhaya göre alınması gereken 2/3 oranındaki 23,93 TL karar harcının alınan peşin harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğine hesap edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar verilmesine,
B-Karşı davanın reddine,
1-Alınması gereken 35,90 TL karar harcının peşin alınan 171,00 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacılara iadesine,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacılardan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına,
C- Mahkememizin 27/09/2017 tarihli ihtiyati tedbir kararının karar niteliğine göre KALDIRILMASINA, bu hususta müzekkere yazılmasına,
D-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davalı-karşı davacı vekilinin yüzünde oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.21/03/2018 12:23

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …