Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/653 E. 2018/806 K. 17.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/653 Esas
KARAR NO : 2018/806

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2017
KARAR TARİHİ : 17/07/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/07/2018
Davacı vekili tarafından açılan Alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; ….‘nin 1866 yılında kurulan bir Alman şirketi olduğunu, dünya genelinde on altı iştirakinin bulunduğunu, çalışma ve üretim alanının çoğunlukla yağ, endüstriyel kimya ve baskı mürekkebi olduğunu piyasada lider bir konuma sahip olduğunu, …. grubuna bağlı Türkiye’de faaliyet gösteren bir Türk şirketi olduklarını, Davalı … ile aralarında ticari bir iş ilişkisinin mevcut olduğunu, Davalının, düzenlemiş oldukları son beş fatura bedeli 13.255.44 TL yi ödemediğini, Faturalarının üzerinde “ zamanında ödenmeyen faturalar için %2 vade farkı uygulanacaktır yazıldığını, Ödenmeyen faturaların son ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek aylık %2 faizi ile birlikte davalıdan alınmasına, masraflar ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; İkamet adreslerinin Uşak olduğunu, davacı ile aralarında bir yetki sözleşmesi bulunmadığını, HMK hükümlerine gereği Yetkili Mahkemenin Uşak Mahkemeleri olduğunu öne sürerek yetkisizlik kararı verilmesini talep ettikleri, Esas yönünden; davacıya bir borcunun bulunmadığını, davacının iddiasının aksine kendilerine teslim edilmiş bir fatura olmadığını, Öncelikle mahkemenin yetkisizliği nedeniyle reddine, davacıya borcu olmaması sebebiyle esas yönünden reddine karar verilmesi ile yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacıya yüklenmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle alacak davası olup, dosyada deliller toplandıktan sonra bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davalının defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması için Uşak Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmış, davalı taraf ticari defter ve kayıtlarını sunmadığından bilirkişi incelemesi yapılamamış, davacı tarafın defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişinin 12/06/2018 havale tarihli raporunda; …….Davacı … Şti.tarafından incelemeye sunulan 2015 yılına ait Yevmiye, Kebir ve Envanter defterinin 6102 sayılı yeni TTK Mad. 64 hükmü uyarınca açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, yevmiye defterinin 6102 sayılı yeni TTK Mad. 64/3 hükmüne göre bulunması gereken kapanış (görüldü) tasdiklerinin mevcut olduğu, 2016 yılı defterlerinin e-defter olarak tutulduğu Yevmiye ve Kebir Açılış Kapanış beratlarının süresinde alındığı, envanter defterinin incelemeye ibraz edilmediği görülmüştür. Takip ve davaya konu faturanın İrsaliydi Fatura olarak düzenlendiği, İrsaliyeli Faturanın açık fatura olarak düzenlendiği, teslim alanın ad soyadı ve imzasının bulunduğu, … tarafından teslim alındığı tespit edilmiştir. Davacı şirketin, … /… ile olan borç/alacak ilişkilerinin tespiti amacıyla, davacı şirketin dava konusu işlemlerinin olduğu olduğu 2015-2016 yıllarına ait ticari defterleri tarafımdan incelenmiş olup aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir. Alacağa konu faturaların yevmiye kayıtlarının Genel kabul görmüş Tek düzen hesap sistemi muhasebe standartlarına uygun şekilde muhasebeleştirildiği, 2015-2016 yasal defterlerinin tetkikinden tespit edilmiştir. KDV hariç 5.00,00 TL ve üzeri satışların beyan edildiği BA BS formlarının; cari hesap ekstresinde yer alan faturalar ile ve karşılıklı olarak uyumlu olduğu tespit edilmiştir. BA formu ile vergi dairesine bildirim malın teslim alındığıyla ilgili karine teşkil etmektedir.
Davalı tarafın defter ve belgeleri üzerinde;
06.02.2018 Tarih 2 no.lu celsede “Uşak Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılarak 2015 ve 2016 yılı ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde mali bilirkişi ile inceleme yaptırılarak talimat ekinde gönderilen faturalardan dolayı davalının davacıya borcunun olup olmadığı hususunda gerekçeli denetime elverişli rapor alınmasına” karar verilmiş, Uşak …Asliye Hukuk Mahkemesi 05.04.2018 tarih 1 no.lu celsede HMK 222 maddeleri uyarınca 05.04.2018 inceleme gün ve saatinde mahkeme kalemine hazır etmesi için çıkarılan davetivenin usulüne uygun tebliğ edildiği, davalı şirket tarafından ticari defter ve kayıtların mahkemeye sunulmadığı görülmüştür.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu E: 2001/1 K: 2003/1 T: 27.06.2003 kararında özetle;
“Taraflar arasında yazılı şekilde yapılmamış olmakla birlikte geçerli sözleşme ilişkisinden doğan uyuşmazlıklarda faturalara (bedelin belli bir sürede ödenmemesi halinde vade farkı ödenir) ibaresinin yazılarak karşı tarafa tebliği ve karşı tarafça TTK’nun 23/2. maddesi uyarınca sekiz gün içinde itiraz edilmemesi halinde bu durum sadece fatura münderecatmm kesinleşmesi sonucunu doğurup vade farkının davalı yanca kabul edildiği ve istenebileceği anlamına gelmez.” denilmektedir.
Davacı firmanın 2016 yılı yevmiye defteri 31.12.2016 tarihli …. no.lu yevmiye kapanış kaydında 120.02.223….(…) cari hesap bakiyesinin 4.383,71 TL ve 120.03.061 …(…) cari hesap bakiyesinin 6.559,99 TL olduğu, davalı firmadan 31.12.2016 tarihi itibariyle 4.383,71+6.559,99 =10.943,70 TL alacağının mevcut olduğu tarafımca tespit edilmiştir.
SONUÇ
Dava dosyası, incelemeye ibraz edilen davacı ticari defter ve belgeleri üzerinden yapılan tetkiklerde ; Davacı, 2015-2016 yılı ticari defterlerine süresi içinde açılış ve kapanış tasdiki yaptırmıştır. TTK ilgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuştur. Davacının, ticari defter kayıtlarına göre davalıdan 31.12.2016 itibariyle 10.943,70 TL alacaklı olduğu, Taraflar arasında yazılı bir sözleşme ve sözleşmede vade farkı uygulanacağı ile ilgili hüküm bulunmadığı için vade farkı uygulanamayacağı, açıklanmış, bilirkişi raporu denetime ve hükme elverişli bulunduğundan hükme esas alınmış, bilirkişi raporunda açıklandığı üzere davacının davalıdan 10.943,70 TL alacaklı olduğu sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu alacak davasının KISMEN KABULÜ ile, 10.943,70 TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Davacı lehine takdir edilen 2.180,00.-TL vekalet ücreti ile haklı çıkılan orana göre davacının yaptığı 825,66.-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı lehine takdir edilen 2.180,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Alınması gereken 747,56.-TL karar harcından peşin alınan 225,86.-TL harcın mahsubu ile bakiye 521,70.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. … yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.17/07/2018

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Davacı Yargılama Giderleri
261,86.-TL İlk masraf
500,00.-TL Bilirkişi ücreti
+ 245,05.-TL Yargılama gideri
1.006,91.-TL