Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/580 E. 2018/355 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/580 Esas
KARAR NO : 2018/355

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/06/2017
KARAR TARİHİ : 22/03/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/03/2018
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Davacı …, 17.556,03 TL’lik cari hesap alacağı ve 126,26 TL işlemiş faizine karşılık toplamda 17.682,29 TL takip tutarına ilişkin 22.11.2016 tarihinde Bakırköy ….İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile 17.682,29 TL cari hesap alacağı için 22.11.2016 Tarihli cari hesap ekstresine istinaden ilamsız icra takibi başlattığını, Davacı ile Davalı arasında sipariş üzerine fason olarak kumaş örülmesi şeklinde bir ticari ilişki kurulduğunu, Davacı uzun süredir Davalı şirketin talebi neticesinde fason kumaş üretmekte ve bu işlem neticesinde Davalı şirkete açık fatura kestiğini, Davalı borçlu şirket bu faturalara istinaden belirli dönemlerde ödeme yapmakta ve aradaki bu cari ilişki bir açık hesap olarak iki tarafça da kayıt altına alınmakta olduğunu, Davalı şirket Davacı tarafından kesilen faturaları ticari defterlerine işletiğini, Bu faturaların içeriğine süresi içinde herhangi bir itirazda bulunmadığını, davalı şirketin Davacının üretmiş olduğu kumaşların ayıplı olduğunu iddia ettiğini, Davalının bu iddiaları asılsız olup Davacı tarafından üretilen kumaşları kontrol ederek teslim aldığını, davacı şirket tarafından üretilen kumaşların ayıplı olduğu hususunu kabul etmemek kaydı ile; Davacı üretilen son parti kumaşı, Davalı şirkete 2016 yılının 8.ayında teslim ettiğini, bu tarihten itibaren Davacının Davalı şirketten 17.556,03 TL bakiye alacağı kaldığını, Davacı tarafından 21.11.2016 tarihinde Davalı borçlu şirket aleyhine bu bakiye alacak sebebi ile icra takibi yapıldığını, Davalı borçlu şirket icra takibine 25.11.2016 tarihinde itiraz etmiş ve bunun üzerine 08.12.2016 tarihinde yani kumaş teslimatından 4 ay sonra ayıp ile ilgili ihtar çektiğini, TTK 23md. ‘ne göre teslim sırasında açıkça belli olan ayıplar yönünden ayıbın iki gün içerisinde satıcıya bildirilmesi gerektiği düzenlendiğini, Düzenlemenin devamında, malda açık ayıp söz konusu olmasa bile, malı satın ve teslim alan tacirin 8 gün içinde malı incelemek veya inceletmekle yükümlü olduğu düzenlendiğini, Aynı kanunun 18.maddesinde tacirler arasında diğer tarafı temerrüde düşürmeye, sözleşmeyi feshe, sözleşmeden dönmeye ilişkin ihbarlar veya ihtarlar noter aracılığı ile taahhütlü mektupla, telgrafla veya güvenli elektronik imza kullanarak kayıtlı elektronik posta sistemi ile yapılacağı, düzenlendiğini, Davalı şirket süresi içinde Davacıya herhangi bir ayıp bildiriminde bulunmadığını, davalı borçlu tarafın yasal dayanaktan yoksun haksız ve kötü niyetli itirazın iptail ile takibin devamına, davalı borçlu taraf aleyhinde haksız ve kötü niyetli itirazı nedeni ile alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı taraftan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; davacı yanca v22/11/2016 tarihinde müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde ödeme emri müvekkili tarafından 25/11/2016 tarihinde tebliğ edildiğini ve taraflarınca da yasal süresi içinde icra takibine karşı itiraz edildiğini, müvekkilinin davacıya hiçbir borcu bulunmadığını, öncelikle davacı tarafından icra takibinde cari hesaba dayanıldğını, davacı yanca icra takibinde cari hesaba dayanılmış ise de gerek icra takibi aşamasında gerekse huzurda ikame edilen iş bu davada bir cari hesap sözleşmesi sunulmadığı gibi taraflar arasındaki hesabın kat edildiğine dair de herhangi bir vesika sunulmadığını, davacının müvekkilinin siparişi neticesinde müvekkiline fason olarak kumaş ördüğünü, ne varki davacı tarafından üretilen kumaşların ayıplı olduğunun ortaya çıktığını, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, müvekkilini aleyhine haksız icra takibi başlatan davacının %20 den aşağı olmamak üzere icra tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini beyan etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün…Esas sayılı dosyasında 17.556,03 TL cari hesap, 126,26 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.682,20 TL cari hesaba dayalı alacak için icra takibinde bulunduğu, davalının ( borçlunun ) yasal süresi içerisinde borca itirazı üzerine takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davacı tarafından davalıya tespit edilen kumaşların ayıplı olup olmadığı, icra takip dosyasındaki miktardan dolayı davalının davacıya borcunun olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra mali müşavir ve tekstil mühendisi bilirkişi ile inceleme yaptırılmış, bilirkişi heyetinin 01/03/2018 havale tarihli raporunda; …….Dava dosyasına sunulu olan deliller,cari hesap ekstreleri,Davacı taraf ticari defterleri,takip dosyası ile mübrez tüm evraklar üzerinde yapılan incelemeler ve değerlendirmeler aşağıdaki gibi özetlenmiştir:
1- ) Dava konusunun, taraflar arasında ticari bir ilişkiye bağlı olarak Davacının bakiye 17.556,03 TL Ana Para+126,26 TL Faizden oluşan cari hesap alacağının tahsili için Davalı aleyhine yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi talebinden ibaret olduğu anlaşılmaktadır.
2- ) Davacının alacağını tahsil edememesi üzerine 22.11.2016 tarihinde Bakırköy ….îcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile 17.682,29 TL cari hesap alacağı için 22.11.2016 Tarihli cari hesap ekstremine istinaden ilamsız icra takibi başlatmıştır. 25.11.2016 Tarihinde Davalı tarafından borca ve ferilerine yapılan itiraz neticesinde huzurdaki itirazın iptali (Ticari Satımdan Kaynaklı) davasının ikame edildiği görülmüştür.
3- ) Davacının takip konusu cari hesap alacağının 2016 yılı içerisinde düzenlenen satış faturalardan kaynaklı olduğu cari hesap ekstresinden tespit edilmiştir.
4- ) Davacının 2016 yılı ticari defterlerine göre yapılan incelemeler neticesinde 17.208,81 TL cari hesap alacağı olduğu görülmüştür. (Davacıya ait 347,22 TL bulunan ..hesap bilgileri icra sırasında hesaplamada dikkate alınmadığı tespit edilmiştir) …… Hesap Bakiyesi : 17.556,03 TL(+) … … Hesap Bakiyesi : 347.22 TL (-)
Dava konusu yapılması gereken tutar : 17.208,81 TL
Davalı ve Davacı arasında 2016 yılı açdış bakiyesi olarak yukarıda belirtilen tabloda görüleceği üzere 25.2 TL Davalı aleyhine FARK bulunmakta olup değerlendirme ve takdir Sayın Mahkemenindir.
5- ) Davacı 22.11.2016 tarihli cari hesap ekstresine istinaden ilamsız icra takibi başlatmıştır. 17.556,03 TL Cari Hesap 126,26 TL İşlemiş Faiz 17.682,29 TL talep edilen alacak tutan için 17.556,03 TL cari bakiye alacağı eksik kalmış olup 26,26 TL işlemiş faiz tutan da aşağıda ki şekilde yeniden hesaplanmıştır. Bu durumda;
17.208,81 TL Anapara 123,76 TL (27.10.2016-21.11.2016 tarihleri arasında işlemiş olan avans faiz oranı 17.332,57 TL olarak dikkate alınması gerektiği tespit edilmiştir,
6- ) Davacının ve davalının ibraz ettiği 2016 yıllan ticari defterlerinin HMK 222.md.ve 6102 sayılı TTK 64/3 Md. Gereğince lehine delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varılmıştır.
7- ) Davacının ve Davalının kayıtlarında yer alan satış faturası ve banka ödeme belgeleri incelenmiş olup muhasebe kayıtlan ile uyumlu olduğu tespit edilmiştir.
8- ) Davacı ve Davalı arasında ticari faaliyetler nedeni ile “fason örgü iş emri” adı altında sözleşme yapılarak fason işçilik işlemi yapıldığı görülmüştür.
9- ) Davacı ile Davalı arasında 2016 yıllanna ait mutabık kalındığını gösterir mutabakat mektubu olmadığı görülmüştür.
10- )Davacı BA-BS beyannameleri incelenmiş olup BA beyannamesi için 5.000 TL beyan sınırının altında bulunması nedeni ile 2016 yılında BA beyanının Davalı adına yapılmadığı görülmüştür. 2016 yılı BS Beyannamesi ilgili dönemlerde beyan edildiği ve mutabık kalındığı görülmüştür.
11- ) Davacının kesmiş olduğu faturalar matbu faturalar olup irsaliyeleri incelenmiş ve ürünlerin imza karşılığı teslim edildiği görülmüştür.
12- ) Takip dayanağı faturalar içeriği süresi içinde itiraz edilmediği için kesinleşmiştir. Davacı tarafın icra takibi cari hesaba dayanılmıştır.
13- )Davacı, Davalıya sipariş üzerine fason kumaş örmüş, ancak kumaşların ITÜ’de yapılan analizlerinde ayıplı olduğu ortaya çıkmış, bunun üzerine Davalı tarafından Davacıya Bakırköy ….Noterliğinin 08.12.2016 tarihli ihtarnamesi ile kumaşların iade alınması talep edilmiş, ancak Davacı ayıplı kumaşları iade almamıştır, kumaşlar halen Davalının deposunda bulunduğu görülmüştür. (EK9) Davalının deposunda bulunan ham ve boyalı kumaşların kalite kontrolü yapılmış ve 3 farklı gizli ayıbın bulunduğu tespit edilmiştir. Yukarıda detayıyla açıklamaya çalıştığımız ayıplar örgü imalatından (Davacı fason işçiliğinden) kaynaklı ayıplar olduğu ve ayıplardan dolayı boyalı ve ham kumaşlar kullanılmaz durumda bulunduğu, açıklanmış, bilirkişi raporu denetime ve hükme elverişli bulunduğundan hükme esas alınmış, bilirkişi heyet raporunda açıklandığı üzere, davacı tarafından davalıya yapılan fason kumaş örme işinde davacının davalıya teslim ettiği kumaşların ayıplı olduğu, ayıp ihbarına davalı tarafından noter kanalı ihtarnamesi ile davacıya yapılmış olduğu, ayıpların gizli ayıp olup, davacı tarafından yapılan fason işçiliğinden kaynaklı ayıplar olduğu anlaşılmakla subut bulmayan davanın reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Davalı vekilinin talep ettiği kötü niyet tazminatının şartları bulunmadığından reddine,
3-Davalı lehine takdir edilen 2.180,00.-TL.vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Alınması gereken 35,90.-TL karar harcından peşin alınan 301,97.-TL harcın mahsubu ile bakiye 266,07.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
5-Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. …, Davalı vekili Av. … yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/03/2018

Katip …

Hakim …