Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/529 E. 2018/197 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/529
KARAR NO : 2018/197

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2017
KARAR TARİHİ : 21/02/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili ve davalı … A.Ş isimli firma ile ortak olarak çalıştıklarını, ardından taraflar arasındaki ticari ortaklığın davalının müvekkiline uyguladığı baskı, hakaretler ve tehditler neticesinde sonlandırılmak zorunda kaldığını, müvekkiline karşı işlenen suçlardan ötürü taraflarınca Bakırköy CBS nezdinde … soruşturma evrak numarası ile soruşturma açıldığını, dava konusu 150.000 USD ve 2.000.000 TL bedelli senetlerin davalı tarafından müvekkiline yapılan baskı ve tehditlerle zorla imzalatıldığını, müvekkilinin 2.000.000 TL tutarlı senedi davalıdan geri aldığını, ancak diğer senedin davalıda kaldığını, davalının müvekkili aleyhinde Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerinden 150.000 USD bedelli zorla imzalatılan senedi dayanak yaparak icra takibi başlattığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, haksız ve kötü niyetli takip nedeni ile davalının % 20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, süre uzatım talebinde bulunmuş ise de süre uzatımına rağmen süresinde cevap vermemiştir.
Dava, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;

Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası üzerinden 150.000 USD bedelli senedi dayanak yaparak davacı aleyhine icra takibi başlatması üzerine davacının da takip ve dava konusu senedin zorla imzalattırıldığını iddia ederek iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davacı, takip ve dava konusu senedin kendisine zorla imzalattırıldığını iddia etmiş ise de bu yönde dayandığı celp edilen deliller ile bu iddiasını ispat edememiştir. Gerek karakol ve gerekse savcılık ifadeleri, savcılık soruşturma kapsamı, takipsizlik kararı davacının iddiasını ispat etmeye yeterli değildir.
Hal böyle olunca davacı dava ve takip konusu senedin kendisine zorla imzalattırıldığı iddiasını ispat edemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın ispat edilememesi nedeniyle reddine,
2-Koşulları bulunmadığından İİK 72. maddesi gereğince tazminata hükmolunmasına yer olmadığına​​​​​​​​​​​​
3-Alınması gereken 35,90 TL karar harcının peşin alınan 9.389,40 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
4-Yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 35.871,60 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/02/2018 11:10

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …