Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/401 E. 2018/669 K. 11.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/401
KARAR NO : 2018/669

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2017
KARAR TARİHİ : 11/06/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Müvekkili ile davalı arasında ticari iş ilişkisi olduğunu, davalı şirketin fatura bedellerini ödememesi sebebi ile cari hareket dökümüne göre tespit edilen bakiye alacak tahsil edilemeyecince davalı şirket aleyhine Silivri İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı şirket icra takibine müvekkili şirkete herhangi bir borcu bulunmadığından bahisle itiraz ettiğini, her iki şirkete ait ticari defterlerin, hesap hareketlerinin, faturalar ve muhasebe kayıtları incelendiğinde davalı şirketin müvekkili şirkete borçlu olduğu miktarın tespit edileceğini, takibe konu alacağın davacı ile davalı şirket arasındaki cari hesap ilişkisinden kaynaklanan cari hesap bakiyesine ilişkin olduğunu, takip konusu alacağın miktarının davalı şirket tarafından bilinmesi sebebi ile takip konusu alacağın likit olduğunu, davalı taraf alacağı ödemediği gibi haksız olarak takibin tamamına itiraz ettiğini, bu nedenlerle yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dava Fatura ve ticari ilişkiden kaynaklı davalı aleyhine başlatılan icra takibine konu alacağın ödenmemesi sebebiyle alacağın ve ferilerine yönelik İİK 67.madde uyarınca açılmış itirazın iptali talebine ilişkindir.
Takibe konu İcra dosyası Faturalar ve Ticari defter kayıtları kargo teslim belgesi SGK müzekkeresi dosya arasına alınmış ve iddia savunma kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda HMK 222. Maddesi uyarınca defter incelemesi yapılması sonucunda,
Davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Başlatılan İcra Takibi: Davacı şirket, davalı şirket hakkında 4.445,01 alacağın icra giderleri, vekalet ücreti ve kısa vadeli avans faizi ile birlikte tahsili talebiyle Silivri İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında takip tarihi itibariyle fatura alacağından kaynaklanan alacağı için haciz yolu ile takibe geçtiği görülmüştür. Davacı vekilinin yasal bir yıllık süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalının davacıya takibe konu alacaktan dolayı borcunun olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra dosyada HMK 266.madde uyarınca çözümü teknik bilgiyi gerektirmesi sebebiyle mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmış,
Talimat ile Alınan Bilirkişi Raporunda Özetle;
Taraflar arasında, 14,07.2015 tarihinden önce ticari bir İlişki bulunmamaktadır Davacı tarafından, davalı-borçlu şirket adına, 14.07.2015 tarih …. seri numaralı ve 1.462,52TL. tutanndaki irsaliyeli fatura … 04,09.2015 tarih … seri numaralı 2.982,49 TL. tutamda 2 adet irse üyeli fatura tanzim edilmiştir. 04.09.2015 tarihinde davalı-borçlunun mevcut kayıtta ra göre BORÇ mftctan 4.445,01 TL. dır. Bu tarihten 31.12.2015 tarihine kadar olan sûrede taraflar arasında, başka bir ticari işlem gerçekleşmemiştir. Davacı tarafından tutulan ticari defterler E-DEFTER olarak izlenmekte olup, tanzim edilen irsaliyeli faturalar ilgili dönemlerde muhasebe usul ve esaslanna uygun olarak İlgili hesaplarda kayıt altına alınmıştır, Taraflar arasında 14.07.2015 öncesi ticari bir ilişki bulunmamaktadır. Davacı tarafın yasal defterleri E-DEFTER olarak izlenmektedir. Davam tarafından, davalı-borçlu adına 2 adet irsalıyeti fatura tanzim edilmiştir İki adet irsaliyen fatura bedeli ölen 4.445,01 TL. davalı-borçlu tarafından ödenmemiştir. 31.12.2015tarihi İtibariyle davalı-borçlunun 4.445,01 TL BORÇ bakiyesinin bulunduğu yönünde rapor düzenlemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre uyuşmazlık konusunun, davacının alacağına dayanak fatura muhteviyatlarının davalıya teslim edilip edilmediği, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususu noktasındadır.
Davalı davaya cevap vermeyerek HMK 128.madde uyarınca davayı inkar ettiğinden alacağı olduğunu ve satım sonucunda mal teslimettiğini iddia eden davacı ispat yükü altında olup davacı tarafça sunulan defter kayıt irsaliye ve hesap ekstreleri de ayrıca ispat vasıtalarından birisidir.
Ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil teşkil etmesi, tacirin tutmakla yükümlü olduğu ticari defterlerin kendisi lehine kanıt teşkil etmesi, her iki tarafın da defter tutma yükümlüsü olmasına , uyuşmazlığın her iki tarafında defterlerine kaydetmesi gereken ticari bir işle ilgili olmasına , tutulması gereken tüm defterlerin tutulmuş olmasına, defterlerin usulüne uygun tutulmasına ve onaya tabii defterlerin onaylatılmış olmasına, defterlerdeki kayıtların birbirini teyit etmesine, defterlere dayanarak ispat edilmek istenen iddianın da karşı taraf delillerince çürütülememiş olmasına, defterlerine dayanan tarafın yemin etmiş olmasına bağlıdır.(BAHTİYAR, M., Ticari Defterlerin Hukuki Önemi ve Sahibi Lehine Mahkemede Delil Olma Şartları, Makaleler II, s. 71 vd; ARKAN, s. 330 vd.).
Bu çerçeveden bakıldığında, salt davacı defterleri ile yapılan tespitin, alacağın varlığını HMK hükümleri doğrultusunda kanıtlaması açısından (defter zımnında) yeterli olmadığı, HMK 222/3’e göre; defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanıp ispatlanmadığı hususunun davalı yan ticari defterleri üzerinden yapılacak tespit veya inceleme ile anlaşılabileceği yada davacının başka delillerle ispat etmesi gerektiği genel kuraldır.
Fatura ticari ilişkilerde ispat vasıtalarından birisidir. Bir faturanın borç doğurabilmesi için öncelikle faturanın karşı tarafa tebliğ ve teslim edilmesinin ispatı gereklidir.
Toplanan delillere göre Davacı tarafından usulüne uygun tutulan taraf defterlerinin lehlerine delil vasfına haiz oldukları anlaşılmakla dava konusu edilen faturaların davacı kayıtlarına göre yukarıda da bahsedildiği/tespit edildiği üzere, tarafların ticari kayıtlarının birbirini teyit etmektedir. Davacı dava konusu döneme ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu ve sahibi lehine delil olma özelliğine haiz olduğu ayrıca davacı tarafından ibraz edilen Kargo gönderi detaylarının, davacı alacağına dayanak fatura muhteviyatlarının teslim edildiğini ispatlayıcı yönde delil olduğuna takdir edilmesi halinde; kargo ile mal teslimi gerçekleştirdiği ve buna karşılık davalının malı tedarik ettiği ve fatura bedelini ödemediği, dava konusu edilen faturalar ile muhteviyatı ürünün davalı şirkete verildiği anlaşılmıştır.Taraflar arasında ticari bir ilişkinin mevcut olduğu ve dava konusu alacağın dayanağı olan faturalar ile muhteviyatındaki mal ve hizmetlerin davalı şirkete teslim edildiği ve davalının asıl alacak yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş Bu durumda davacının davalıdan takip ( temerrüt ) tarihi itibariyle 4445,01 TL tutarınca alacağının bulunduğu ve bu tarihten borç tamamen ödeninceye kadar takipte avans faiz uygulanma ve İİK’nin 67 maddesi uyarınca da davalının itirazında haksız oluşu ve alacağın likit olması nedeniyle davalının alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
2-Davalı borçlunun Silivri İcra Dairesinin … E. Sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin asıl alacak yönünden (4.445,01 TL) aynen devamına,
3-Hüküm altına alınan asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek şekilde yıllık %9.75 oranını aşmayacak şekilde değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
4-Hüküm altına alınan asıl alacak üzerinden davalının %20 oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
5-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 303,63 TL nispi karar harcından peşin alınan 53,68 icrada yatan 22,23 TL toplam harcın mahsubu ile bakiye 227,72 TL nispi ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,

6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 2.180 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 31,40 başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı ve 53,68 TL peşin harç olmak üzere 89,68 TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 639,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
10-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.11/06/2018

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.