Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/318 E. 2019/971 K. 28.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/318
KARAR NO : 2019/971

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/04/2017
KARAR TARİHİ : 28/10/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; 09/12/2007 tarihinde dava dışı sürücü …..’un sevk ve idaresindeki …….. plakalı araç ile Kuzey Hal Yolu Mahmutbey istikametinde seyir halindeyken havanın yağışlı olması sebebiyle direksiyon hakimiyetini kaybederek önce bariyerlere ardından dava dışı ……..’in sevk ve idaresindeki ……. plakalı aracın ön kısmına çarpması neticesinde yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bı sebeple …….. plakalı araç sürücüsü …..’un 52/1 B kurallarını ihlal ettiğini, kaza sonucu alınan sağlık kurulu raporuyla %2 oranında malul kaldığının belirlendiğini, bu sebeplerle trafik kazası sonrası iş gücü kaybına uğrayan müvekkilinin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000 TL güç kaybı tazminat tutarlarının, sigorta şirketinden sigorta limiti aşılmamak üzere temerrüt tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Müvekkili tarafından uzman ve bağımsız Aktüerden alınan rapor gereği davacının gerçek zararının poliçe teminatı kapsamında ödendiğini, davacının maluliyet oranının Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından tespiti gerektiğini, müvekkilinin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, öncelikle davanın reddine, aksi takdirde davacının maluliyetinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ;
Dava, tazminat talebine ilişkindir.
10/04/2018 tarihli ATK Raporu;
Davacı …’un 09/12/2007 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının 85/9529 karar sayılı Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakılmadığından, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunmuştur.
27/05/2019 tarihli Bilirkişi Raporunda;
Geçişi iş göremezlik süresince kişi %100 malul sayılmakta, hastalık kısmen şifa bulursa bu tarihin hitamından itibaren maluliyet oranına göre meslekte kazanma gücü kaybı açısından hesap yapılmaktadır.
Dosyada yer alan SGK kayıtlarından davacının istirahat raporu aldığına ilişkin veri olmadığı anlaşıldığından ATK raporu uyarınca davacının iyileşme süresinin 27/12/2007-27/04/2008 döneminde 4 ay olduğu, dolayısıyla bu dönemde tam malul olduğu kabul edilerek hesaplama yapılacaktır.
Dosyada davacının SGK hizmet belgesi olduğu, davacının kazancı ve medeni durumu ile ilgili dosyada başkaca veri olmadığı, taraflarında bu konuda bir açıklamada bulunmadıkları tespit edilmiştir.
Davacıya ait SGK kayıtlarının incelenmesinde; davacının olayın yaşandığı dönemdeki prime esas kazançlarının asgari ücret seviyesinde olduğu, dosyada konuyla ilgili başkaca bilgi belge olmadığı anlaşılmıştır.
Buna göre davacı tarafından ücret miktarı ile ilgili bir açıklamada ve itirazda bulunulmaması ve işçinin olay tarihindeki kazancının tespiti hususu kamu düzeni ile ilgili olmadığından mahkemeye kendiliğinden araştırma yapılamayacağı hususları göz önüne alındığında kazalının ücretinin asgari ücret olduğunun kabulü gerekmiştir. Dosyada konuyla ilgili veri olmaması nedeniyle davacının %50 oranında asgari geçim indiriminden faydalanıldığı kabul edilecektir.
Zarar hesabının net ücret üzerinden yapılması gerektiği yönündeki yerleşil Yargıtay uygulaması gereği dönemsel net asgari ücrete AGİ tutarı eklenerek hesaplama yapılacaktır.
Kazalının istirahatli kalınan dönemde tam malul olduğu ve olayda kendisine kusur atfedilmediği dikkate alındığında toplam maddi zarar aşağıdaki gibi olacaktır.
1.923,89 TL X %100 işgöremezlik x %100 Kusur = 1.923,89 TL
Dosya içeriğinden SGK tarafından davacıya rücuya tabi bir gelir bağlanmadığı ve iş göremezlik ödeneği ödenmediği anlaşılmıştır.
Diğer taraftan tarafların da kabulünde olduğu üzere davalı … şirketince davacıya 17/03/2017 tarihinde 11.508,81 TL ödeme yapıldığı tespit edilmiştir.
Buna göre dava tarihinden önce ödeme yapıldığından zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince davalı tarafından yapılan ödemeye hesaplama yapıldığı tarihe kadar geçen süre için yasal faiz uygulanarak hesaplanan tutardan mahsup edilmesi gerekmektedir.
Zarar gören kişilerce sigortacının ödeyeceği tazminatın tutarı Hazine Müsteşarlığı’nın bağlı bulunduğu Bakanlıkça saptanır ve Resmi Gazete’de yayınlanır.
Sigorta limitleri Bakanlıkça arttırılıp Resmi Gazete’de yayınlandıktan sonra sigorta ettiren ”ek prim” ödememiş ve ”ek poliçe-zeyilname” yaptırmamış olsa dahi, sigortacı ”yeni limitlere göre” tazminat ödemek zorundadır.
Trafik kazalarında işleten ve poliçede belirtilen limit oranında zorunlu trafik sigortacısı zarar görene karşı maddi zararlarda birlikte sorumludurlar.
Dosyada mübrez sigorta poliçesinin incelenmesinde kaza tarihinde poliçenin yürürlükte olduğu, poliçedeki şahıs başına teminat limitinin 80.000,00 TL olduğu, hesaplanan maddi zarar tutarlarının teminat limitleri dahilinde olduğu ve davalı … şirketinin poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olduğu belirlenmiştir.
Sonuç; 09/12/2007 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının kusursuz olması ve davacıya maluliyet tayin edilmemesi hususları dikkate alındığında, davacının maddi zararının 4 aylık iş göremezlik döneminden ibaret olacağı ve aşağıda gösterildiği şekilde nihai maddi zararın olmadığı kanaatine varılmıştır.
Hesaplanan Maddi Zarar = 1.923,89 TL
Ödenen Tutar = 13.819,20 TL
Nihai Maddi Zarar = 0,00 TL olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacının içinde yolcu olarak bulunduğu ,dava dışı sürücü …..’un sevk ve idaresindeki …….. plakalı aracın sebebiyet verdiği trafik kazası neticesinde maluliyetten kaynaklı maddi tazminat istemli açılan iş bu dava uyarınca;
Davacının yolcu olması sebebi ile kusursuz olduğu ,ancak alınan ATK raporu uyarınca davacının sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 4 aya kadar uzayabileceği rapor edilmiş;
Düzenlenen aktüerya raporu doğrultusunda da davalı sigortanın yaptığı ödeme mahsup edilmekle davacıya tazminat ödemesine mahal olmadığı anlaşılmakla açılan davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar harcından peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile 13,00 TL nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde davacıya iadesine,
6-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/10/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır