Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/276 E. 2019/687 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/276
KARAR NO : 2019/687

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/03/2017
KARAR TARİHİ : 16/07/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya mal satışı yaptığını ve faturlar düzenlediğini, malların da teslim edildiğini, ancak davalının 5 adet fatura konusu borcu ödemediğini, bunun üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. E sayılı takip dosyası ile yapılan icra takibine de itiraz ettiğini, itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile icra intar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacı taraftan satın aldığı tüm ürün bedellerini ödediğini, bu nedenle davacıya borcu bulunmadığını, alacağın likit olmadığını ve icra inkar tazminatı istenemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava, itirazın iptali isteğine ilişkindir.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Davacının davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. E sayılı takip dosyası ile 10.998,66 TL asıl alacak ve 3.578,70 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 14.577,36 TL alacak için fatura alacağı açıklaması ile icra takibi yaptığı, davalı borçlunun süresi içinde yaptığı itiraz üzerine iş bu davanın süresi içinde açıldığı saptanmıştır.
Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış; iddia ve savunmaların irdelenip değerlendirilmesi bakımından bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişi raporunda özetle:” davalının ticari defterlerini ibraz etmediği, ancak talimatla aldırılan ve davacı ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda davacının dayandığı faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının bu faturaları davalıya tebliğ ve faturalara konu malı da davalıya teslim ettiğini ispat etmesi halinde davacının davalıdan 10.998,66 TL alacaklı olduğu, işlemiş faiz talep edemeyeceğinin bildirildiği, davacının dayandığı ve talimatla alınan bilirkişi raporunda sözü edilen faturaların tebliğine ve faturaya konu malların teslimine ilişkin irsaliyelerde bir imza bulunmadığı, davalının BA formlarında davacıdan mal aldığına ilişkin beyanda bulunmadığı, davacının kendi ticari defterlerine göre davalıdan takip miktarı kadar alacaklı bulunduğu” bildirilmiştir.
Bilindiği üzere bir kimsenin fatura düzenlemesi ve bunu ticari defterlerine kaydetmiş olması salt alacaklı oldu anlamına gelmez. Fatura düzenleyen kişinin alacağını usulen ispat etmesi gerekir. Bu anlamda faturaya konun mal veya malların da tesliminin ispatı şarttır. Davacı dayanak faturaları kendi ticari defterlerine kaydetmiş ise de faturaları tebliğ ve faturalara konu malı da teslim ettiğini ispat etmesi gerekir. Davacının sunduğu irsaliyelerin ikisinde imza bulunduğu, diğerlerinde ise imza bulunmadığı, imzalı irsaliyelerdeki imzaların ise davalı şirket yetkilisi veya çalışanlarına ait olup olmadığı belirsizdir. Davalının savunması dikkate alındığında ispat yükü davacıdadır. Ancak davacı bu hususları ispat edecek beyan ve delil sunmamıştır. İmzalı bir irsaliyede ismi bulunan kişinin davalı şirket çalışanı olmadığı cevabi yazılardan saptanmıştır. Mahkememizce hatırlatılması üzerine davacı, bu hususları ispat için yemin deliline dayandığını bildirmiş; davalı şirket yetkilisi ise usulüne uygun yaptırılan yeminle alınan beyanında ” dayanak faturalara konu malları şirket yetkilisinin ve çalışanlarının almadığını, imzalı irsaliyelerde ismi geçen kişilerin ise şirketleri ile bir bağlantısının bulunmadığını, davacıya dayanak faturalardan dolayı borçlu olmadığını” bildirmiştir.
Hal böyle olunca davacı davasını ispat edemediğinden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın REDDİNE,
Koşulları bulunmadığından kötüniyet tazminatı hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar harcının peşin alınan 248,95 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin davacıya iadesine,,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzünde verilen karar açıkça okunup anlatıldı.16/07/2019 11:10:30

Katip …

Hakim …