Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/243 E. 2022/276 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/243 Esas
KARAR NO : 2022/276

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/03/2017
KARAR TARİHİ : 15/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :18/04/2022
Davacı vekili tarafından açılan alacak davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … ….Şubesi’ndeki hesabı üzerine, “…. Hazır Beton Mad.Malz.Ltd.Şti.” lehine, 25.12.2015 tarihinde, …. no.lu 10.000.-TL lık çek keşide ettiğini, Çek muhatabı …. Ltd.Şti. tarafından, çekin çalındığı gerekçesiyle ve “çek iptali” talebiyle, Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde -26.10.2005 tarihinde- dava açıldığını, Sayın Mahkemece “cekin zayii nedeniyle iptaline” 11.10.2016 tarihinde karar verildiğini, Çek lehtarının, Lüleburgaz Cumhuriyet Baş Savcılığı (…. sayılı soruşturma) nezdinde şikayette bulunduğunu, dolayısıyla çek meblağının müvekkil tarafından çek lehtarına ödendiğini, Söz konusu 25.12.2015 tarihli çekin, bir yıl sonra (tarihinin 25.12.2016 olarak tahrif edilerek) …. Bankası …. Şubesi’ne ibraz edildiğini ve müvekkilin davalı nezdindeki cari hesabından tahsil edildiğini, Müvekkilin 01.02.2017 tarihinde (Bakırköy Cumhuriyet Baş Savcılığı aracılığı ile) … Dış Muhabere Numarası alınarak Ardeşen Cumhuriyet Baş Savcılığı’na şikayet dilekçesi verdiğini, Rize/Ardeşen İlçesi’nin, Rize/Pazar İlçesi Cumhuriyet Baş Savcılığı mülhakat bölgesinde olduğundan “şikayet dilekçesinin” Pazar Cumhuriyet Baş Savcılığı’na gönderildiğini, TTK 812.md. gereğince “Sahte veya tahrif edilmiş bir çeki ödemiş olmasından doğan zarar muhataba ait olur; meğer ki, senette düzenleyen olarak gösterilen kişiye, kendisine verilen çek defterini iyi saklamamış olması gibi bir kusurun yüklenmesi mümkün olsun.” Hükmüne göre davalının sorumluluğunun söz konusu olduğunu, Kolaylıkla fark edilebilecek 5 rakamının 6 olarak tahrif edilmesinin, banka çalışanları tarafından fark edilerek ödemenin yapılmaması gerekirken, ÖDEME yapılması, ayrıca çekin gerçek keşide tarihinin Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesi’nce davalıya 10.12.2015 tarihinde bildirilmiş olmasından, gene davalının basiretli bir tacir olması zaruretinden ve TTK 812. Maddesi gereğince davalının sorumluluğunun açık olduğunu, Vekaleten başka bir banka/takas merkezi işlem yaptığından, bu işlemin de vekalet ilişkisi gereği, davalının sorumluluğunu kaldırmayacağını, ve Müvekkilinin 01.02.2017 tarihinde (noter aracılığı ile) davalıya keşide ettiğini, ihtarnamenin 03.02.2017 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini, ancak davalı bankanın “ödeme yasağı kararının” kendisine gönderilmediğinden bahisle ödeme yapmadığını, izah etmiş Dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte çek bedeli 10.000,00 TL nin davalıdan alınarak müvekkile ödenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu .. no.lu çekin …. Şubesindeki …. numaralı davacı şirket hesabı üzerine keşide edildiğini, dava konusu çekin iptal edildiğine ilişkin müvekkil bankaya/şubeye ibraz edildiğini, gönderilmiş herhangi bir mahkeme kararı, resmi evrak bulunmadığını, Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. E. Sayılı dosyasından, 10/12/2015 tarihinde müvekkiline gönderilen müzekkere ile yalnızca söz konusu çek hesap defterinin kim adına açıldığı bilgisinin sorulduğunu, müvekkil banka tarafından davacı şirket adının, hesap numarasının ve çek numarasının bildirilerek cevap verildiğini, çek bedelinini ve vadenin belirtilerek bir cevap verilmediğini, zaten kayıtlarda çek bedelinin ve çek tarihinini bulunmadığını, kayıtların bildirilmesiyle yetinildiğini, müvekkiline gelen başkaca yazı/karar bulunmadığını, mahkemeden gelen ve sadece bilgi talep edilen 10/12/2015 tarihli müzekkere ile çek üzerine ödeme yasağı konulmasının ya da çekin iptalinin kanunen ve mantıken mümkün olmayacağını, davacı şirketin, çek bedelinin lehtar şirkete ödediği iddiası karşısında bankanın işlem yapabilmesi çin bu husussun müvekkili tarafından herhangi bir bağlayıcılığının bulunmadığını, tahrif edilen çekin …. Bankası … Şubesine ibraz edildiğini, …. Bankası takas merkezi aracılığı ile tahsil edildiğini, herhangi bir ödeme yasağı/iptal kararı olmadığından ödemenin yapılabildiğini, müvekkil bankaya izafe edilecek bir kusurun olmadığını, takas merkezi aracılığı ile yapılan çek ödemelerinde, çek aslının ibraz edildiği bankada kaldığını, yani takas bankasının takas odasında muhafaza edildiğini, dava konusu çek hakkında verildiği belirtilen iptal kararının halen dahi müvekkil banka tarafından görülmediğini, hiçbir zaman müvekkilinin eline geçmediğini, müvekkilinin yasal yükümlülüklere aykırı herhangi bir eylemi söz konusu olmadığından müvekkiline kusur izafe edilemeyeceğinden işbu davanın reddine karar verilmesinin talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Davacı tarafça ödendiği iddia edilen …. Bankası …. Şubesi …. Iban numaralı hesabından, … çek numaralı, 25/12/2015 keşide tarihli, 10.000,00 TL bedelli çekte tahrifat yapılmak suretiyle mükerrer tahsil edilmesinden dolayı çek bedelinin davalı bankadan tahsiline ilişkindir.
Lüleburgaz …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyanın incelenmesinde; çek lehtarı …. Hazır Beton Madencilik İnş. Malz. San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından iş yerinde meydana gelen hırsızlık sonucunda dava konusu çekin hırsızlandığını ve bu nedenle çekin iptaline ilişkin 26/10/2015 tarihinde dava açıldığı, yargılama sonucunda 11/10/2016 tarihinde çekin iptaline karar verildiği görüldü.
Lüleburgaz Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde; dava konusu çek lehtarı …. Hazır Beton Madencilik İnş. Malz. San. Ve Tic. Ltd. Şti. tarafından iş yerinde hırsızlık meydana gelmesi sebebiyle 23/09/2015 tarihinde şikayette bulunduğu, yapılan soruşturma sonucunda …. hakkında takipsizlik kararı verildiği, takipsizlik kararında kimliği tespit edilemeyen şüphelilerin tarafından hırsızlık eyleminin gerçekleştirildiği tespit edilmiştir.
Tanık … duruşmadaki beyanında; ” Bana okumuş olduğunuz 09/03/2018 havale tarihli rapordaki tespitleri kabul etmiyorum. Çekin verildiği tarihte şirket yetkilisi bendim. Çekin aramızdaki ticari ilişki kapsamında dava dışı …. Hazır Betona verdim. Ancak çeki geri almadık. Defter ve kayıtlarımıza nasıl o şekilde aldığımız geçmiş bilmiyorum. Çek bedelini …a ödedik. Çek …. kayboldu.Bilirkişi raporundaki tespitlere ilişkin bilgim yoktur. Defter ve beyanlara bu şekilde nasıl geçti bilmiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava konusu ….. şubesine ait …. nolu, 10.000 TL bedelli çekin davacı tarafından dava dışı …. Hazır Beton Ltd Şti ne hangi tarihte verildiği ve bu çek bedelinin dava dışı …. Hazır Beton Ltd Şti ne hangi tarihte ve ne şekilde ödendiği hususunda bilirkişiden rapor alınmasına karar verilmiş, 09/03/2018 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Dava konusunun, Davacı tarafından kesilen ….. Bankasının …. Bölgesi şubesi ….. iban numaralı hesabından, …. çek numaralı,25.12.2015 keşide tarihli, 10.000,00 TL bedelli lehdar …. Hazır Beton Ltd.Şti.’ne kesilen çekin çalınmış ve kayıp olması, vade tarihinin değiştirilmiş olması nedeni ile Davacı tarafından iki kez ödemesinin yapılmış olduğu iddiasından kaynaklıdır. Çek ile ilgili lehdar Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyası ile çek ziya ve iptal davası açmış, bu dava dosyasından şubenize 10.12.2015 tarihinde çekin bilgileri ve keşide tarihi açıkça yazılarak-25.12.2015 belirtilerek müzekkere gönderilmiş, Lehdar aynı zamanda Lüleburgaz CBS’nin …. soruşturma sayılı dosyası ile şikayette bulunmuş,bu sebepler ile Davacı lehdara çek bedeli ödenmiştir şeklindeki Davacının iddiasına karşılık 2015\2016 yılı ticari defterlerinde 10.000,00 TL lehdar …. firmasına ait kasa veya bankadan yapılmış bir ödeme OLMADIĞI görülmüştür. Aradan bir yıllık süre geçtikten sonra mezkur çekin 25.12.2015 olan keşide tarihi 25.12.2016 olarak değiştirilmiş, 2015 yılındaki 5 rakamı 6 olarak tahrif edilmiştir.Çek bu tahrif edilmiş hali ile …. Bankası …. Şubesine ibraz edilmiş ve Davacı şubenizdeki KMH hesabından tahsil edilmiştir şeklindeki Davacının iddiasına karşılık Davacı tarafından çek teslim edilirken düzenlemiş olan 14.09.2015 tarihli tahsilat makbuzunda çekin vadesinin 25.12.2015 olması gerekirken 25.12.2016 olarak yıl kısmında DÜZELTME yapıldığı görülmüştür. 20.09.2015 tarihli … nolu muhasebe fişinde de çek iade açıklaması ile kayıt atılmış olup aynı tutarda 2015 ve 2016 yılında yeni bir çek verilmediği ticari defterlerinde de görülmüştür. Ayrıca Davacı, … numaralı çeki 14.09.2015 tarihinde tahsilat makbuzu ile teslim etmiş, 20.09.2015 tarihinde çekin lehdar …. firmasına verildiği ve aynı tarihte çekin geri alındığına dair muhasebe kaydı atılmış, 23.09.2015 tarihinde hırsızlık olayının gerçekleştiği tutanaklardan görülmüştür. Davacı 01.02.2017 tarihinde Ardeşen CBS’na gönderilmek üzere Bakırköy CBS’na resmi evrakta sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık suçlarından 2015/2016/2017 suç tarihini oluşturacak şekilde şikayette bulunmuştur.11.10.2016 tarihinde … karar sayısı ile çekin iptaline karar verilmiştir.Dava dosyası içinde yer alan Ek Mağdur\Şikayetçi İfade Tutanağı incelendiğinde kayıp olduğu iddia edilen … numaralı çeke ait herhangi bir bilginin tutanak içinde yer almadığı görülmüştür. Davalı ….. Bankası, 01.02.2017 tarihli ihtarnameye karşılık 05.02.2017 tarihinde cevap vermiş olup 6960439 numaralı çek hakkında 16.12.2015 tarihinde bankaya tebliğ edilen T.C. Lüleburgaz … Asliye Hukuk Mahkemesi”nin ….. esas sayılı kararı ile keşideci bilgisi sorgulanmış, mahkemeye 16.12.2015 tarihinde verilen cevap ile keşideci bilgisi iletilmiştir.Bu karardan sonra bankanın şubesine herhangi bir ödemeden men /çek iptal kararı tebliğ edilmemiş/ibraz edilmemiş olup, çek hakkında bir aksiyon alınmamış ve sistemden boş statüde görünmeye devam etmiştir. Davalı ….. Bankası’nın sisteminde boş statüde gözüken çek, 26.12.2016 tarihinde bankalararası takas merkezinde … Bankası aracılığı ile ödenmiştir. Lehdar dışında çekin arka yüzünde 5 ayrı ciranta mevcut olup, en son ciranta …. Üretim Ltd.Şti. çeki ibraz ve tahsil edendir. … Bankası çeki tahsil etmek için teslim alırken, çekin şekil şartlarını kontrol edip, üzerinde oynandığı bariz bir şekilde belli olan çeki herhangi bir işlem yapmadan … Üretim Ltd.Şti. geri iade etmeliydi. Takas merkezi aracılığıyla tahsil edilen çek, Davalıya fiziken iletilmediği için çek aslında bir inceleme olmamıştır. Davalı, dava konusu çekin iptal edildiğine ilişkin Davalı bankaya/şubeye ibra edilmiş, gönderilmiş herhangi bir mahkeme kararı, resmi evrak olmadığını belirtmiştir. Davacının ibraz ettiği 2015\2016 yılları ticari defterlerinin HMK 222.md.ve 6102 sayılı TTK 64/3 md.gereğince lehine delil niteliğinin bulunduğu kanaatine varılmıştır. Davacının cari hesap ekstresinde lehdar …. cari hesap kodu ile takip edilmiş olup 2015 ve 2016 yılı için;
Toplam kesilen fatura tutarı: 6.297,77 TL
Toplam yapılan ödeme tutarı: 6.320,00 TL
22,23 TL cari hesap alacak bakiye verdiği görülmüştür.
Davacının 2015\2016 yılı ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde dava konusu …..Sanayi şubesine ait …. nolu,10.000 TL bedelli çekin Davacı tarafından dava dışı …. Hazır Beton Ltd.Şti.ne 14.09.2015 tarihinde tahsilat makbuzu ile verildiği, bu çek bedelinin dava dışı … Üretim Ltd.Şti.’ne 26.12.2016 tarihinde bankalararası takas merkezinde ….. Bankası aracılığı ile ödendiği, Davacı tarafından iki kez ödeme yapılmadığı tespit edildiği kanaati bildirilmiştir, 30/11/2018 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; davacının çek iptal davasını açan ve çekin iptali kararını alan lehtara çek bedeli 10.000,00 TL nı ödediğini ifade etmektedir. Aynı çek meblağı, 26/12/2016 tarihinde, … Bankası …. Şubesi aracılığı ile (elektronik ortamda) ikinci defa ödenmiştir ve davacı hesabından düşülmüştür. Dolayısıyla iki kez ödenen 10.000,00 TL lik çek meblağının, bir tanesi fazla olmuş ve bu miktar davacı zararı ortaya çıkmıştır. Davacının, davalının ve dava dışı ….. Bankası … Şubesinin Muterafik kusuru vardır. Davacı %10, Davalı Banka %45, Dava dışı … B. …. Şb. %45= 100 , bu kusur değerlendirmeleri sayın mahkemece uygun bulunursa, davacı zararına neden olan 26/12/2016 tarihinde, … Bankası …. Şubesi tarafından ödenen 10.000,00 TL lik davacı tarafından keşide edilen çek meblağından %10 nun tenkisi ile mütebaki 9.000,00 TL nin ödenmesinden davalı ve dava dışı banka müteselsilen kusurlu addedilebilir. 26/12/2016 çek ödeme tarihinden 15/03/2017 tarihine kadar, TCMB Avans işlemlerinde uygulanan faiz oranları üzerinden, faiz hesaplanacak ve bu miktar da davalı bankadan alınıp, davacı şirkete verilecektir. Ana para ile beraber net davacı alacağı : 9.000,00 + 1.065,76= 10.065,76 TL olmaktadır. Yargılama masrafları ve vekalet ücretleri ile ilgili taraf talepleri sayın mahkememizin takdirinde olduğu kanaatindedir, 27/02/2019 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davalı ….. Bankası ve davacı …. Yapı İnşaat Taah. San. Müterafik kusurlu kabul edilebilir. Kusur oranları ise şöyledir: Davalı ….. Bankası: %70, davacı Kurtsan Yapı İnşaat Taah. San. : %30, davalının tahrif çekle ilgili mahkemeden haberdar olması ve özen yükümlülüğünü yerine getirmemesi kusur oranını arttırmakta olduğu, çekin ödenme tarihi olan 26/12/2016, mahkeme tarihi 15/03/2017 ye kadar bilirkişi tarafından TCMB avans işlemlerinde uygulanan faiz oranlarına göre yapılan hesaplama; davacının kusur oranına göre karşılaması gereken tutar : 7.000 TL 31/12/2016 tarihine kadar faiz oranı TCMB sayfasında 10,50 olup; 7.000*4 gün* 10,50 faiz oranı üzerinden = 8,17 faiz 31/12/2016 tarihinden 15/03/2017 ye kadar faiz oranı 9,75 olup; 7.000*74 gün*9,75faiz oranı üzerinden = 140.29 TL faiz faizler toplamı: 148.46 TL. Dava tarihinden sonra sayın mahkememiz tarafından faiz işletilmesi takdirimizde; söz konusu 148,46 TL toplam faiz tutarı, gelecek duruşma tarihi 09/05/2019 na kadar 2231,98 Tl olarak hesaplanmıştır. Yargılama masrafları ve vekalet ücretleri ile ilgili taraf talepleri mahkememizin takdirinde olduğu kanaatini bildirmiştir, 17/06/2019 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı çek iptal davasını açan ve çekin iptali kararını alan lehdara çek bedeli 10.000,00 TL yi ödediğini belirtmektedir. Aynı çek mablağı, 26/12/2016 tarihinde, … Bankası …. Şubesi aracılığı ile ikinci defa ödendiği ve davacının kredili mevduat hesabından ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla davacının zararının mükerrer olarak ödenen 10.000,00 TL lik çek meblağı kadar olduğu anlaşılmaktadır. Davacının, davalının ve dava dışı … Bankası … şubesinin kusurlu oldukları değerlendirilmiş olup, kusur oranları; Davacı: % 15, Davalı banka:% 50, Dava dışı …Bankası … Şubesi :%35. Davacı zararına neden olan ve 26/12/2016 tarihinde, …. Bankası … Şubesi tarafından ödenen 10.000,00 TL lik davacı tarafından keşide edilen çek meblağından %15 nin düşülmesi sonucunda 8.500,00 TL zarar bedeli esas alınarak davalı bankanın sorumlu olduğu miktar ; Ana para: 8.500,00 TLx 50/100= 4.250,00 TL. 26/12/2016 çek ödeme tarihinden, 15/03/2017 dava tarihine kadar, TCMB Avans işlemlerinde uygulanan faiz oranları üzerinden, avans faizi hesaplanacak ve hesaplanan miktar da davalı bankadan alınıp, davacı şirkete verilecektir. Davacının ana para ile beraber net alacağının: 4.500,00+ 88,90= 4.588,90 TL olduğu tespit edildiği kanaati bildirilmiştir, 25/02/2020 havale tarihli bilirkişi heyetinden alınan bilirkişi raporunda özetle; …. no.lu 10.000,00 TL tutarlı çek tahrif edilerek 26/12/2016 tarihinde … Bankası …. Şubesi tarafından takas merkezi aracılığı ile ikinci kez ödenmiş ve davacı zararı ortaya çıktığı, davalı, davacı ve dava dışı … Bankası …. Şubesinin kusurlu olduğu kanaatine varılmış olduğu, kusur oranları; Davacı:%20, Davalı banka :%30, Dava dışı …Bankası … Şubesi :%50. Buna göre tarafların sorumlu olduğu kanaatine varılan tutarlar: Davacı: 2.000,00 TL, Davalı :3.000,00 TL,Dava dışı … Bankası …. Şubesi :5.000,00 TL. 26/12/2016 çek ödeme tarihinden 15/03/2017 dava tarihine kadar, TCMB avans işlemlerinde uygulanan faiz oranları üzerinden yapılan faiz hesaplamasına göre davalı bankanın davacı şirkete ödenmesi gereken tutar 3.064,50 TL olduğu kanaatini bildirmiştir, Dosyanın bilirkişi heyetine gönderilerek taraf vekillerinin rapora karşı itirazlarının tek tek irdelenerek ayrıca HMK 281/2 maddesi gereği bilirkişi heyetinin davanın tarafları arasındaki kusur oranını gerekçeli olarak açıklamaları için ek rapor alınmasına karar verilmiş olup, 27/10/2020 havale tarihli bilirkişi heyetinden alınan bilirkişi ek raporunda özetle; 25/02/2020 tarihli kök raporlarında açıkladıkları tespitleri ve bildirdikleri görüşlerin aynı olduğu, yeni bir ilavelerinin ve değişikliklerin mevcut olmadığı, davacı vekilinin itirazları arasındaki Türk Borçla Kanunu’nun 61. Maddesine göre müteselsil sorumluluğa ilişkin görüş verebilmelerinin uzmanlık alanlarının dışında olduğu kanaati bildirilmiştir, 08/02/2021 havale tarihli bilirkişi heyetinden alınan bilirkişi ek raporunda özetle;
Kök raporlarında belirledikleri kusurluluk oranları ve bu kusurların gerekçeleri hesaplamaları belirttiği gibi olduğu, davacı %20, davalı %30, dava dışı …Bankası …. Şubesi %50 sorumlu kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, 26/12/2016 çek ödeme tarihinden 15/03/2017 dava tarihine kadar TCMB avans işlemlerinde uygulanan faiz oranları üzerinden yapılan faiz hesaplamasına göre davalı bankanın davacı şirkete ödenmesi gereken tutar 3.064,50 TL olacağı, 26/12/2016 çek ödeme tarihinden 15/03/2017 dava tarihine kadar dava dışı bankanın davacı şirkete ödenmesi gereken tutar 5.104,69 TL olacağı, dava dışı .. Bankası … Şubesinin mahkememizin kusuru bulunmaması halinde davalı banka kusuru %80 olduğu kanaati oluştuğu, 26/12/2016 çek ödeme tarihinden 15/03/2017 dava tarihine kadar TCMB avans işlemlerinde uygulanan faiz oranları üzerinden yapılan faiz hesaplamasına göre davalı bankanın davacı şirkete ödenmesi gereken tutar 8.167,51 TL olacağı, davacının itiraz dilekçesinde belirttiği müteselsil sorumluluk ile yapmış olduğu itirazı hukuki bir konu olup bilirkişi heyetinin uzmanlık alanında olmadığı, kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; davacı vekili tarafından dava konusu çekin dava dışı …. Hazır Beton Madencilik İnş. Malz. San. Ve Tic. Ltd. Şti.ne ticari ilişki karşılığında verildiğini ve çekin lehtarın uhdesinde iken çalınması sebebiyle çek bedelinin lehtara davacı tarafından ödendiğini, ancak çekte tahrifat yapılmak suretiyle keşide tarihinin 25/12/2016 tarihi yazılmak suretiyle bankaya ibraz edildiğini ve bankanın çeki kontrol etmeden ödediğini ve bu nedenle ödenen bedelin bankadan tahsilini talep etmiştir.
Mahkememizce davacının defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak alınan 09/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda; 2015\2016 yıllarına ait davacının cari hesap ekstrelerine göre davacının, davalı ….. Bankasının …..San.Bölgesi Şubesi … iban numaralı hesabından, … çek numaralı,25.12.2015 keşide tarihli, 10.000,00 TL bedelli çek keşide ettiği ve lehdar …. Hazır Beton Ltd.Şti.’ne 20.09.2015 tarihli muhasebe kaydı ile teslim ettiği, 10.000,00 TL tutarındaki çek , 14.09.2015 tarihinde … makbuz numarası ve …imzası ile davacı tarafından çekin teslim edildiği, çek makbuzunda vade kısmında 25.12.2015 tarihi üzerinde 2016 olarak bir düzeltme yapıldığı, cari hesap ekstresi incelendiğinde 20.09.2015 tarihli mahsup fişinde 103\Verilen çekler hesabı ile ….. Hazır Beton firmasına ait muhasebe kaydının … nolu fiş numarası ile kayıt altına alındığı, aynı gün tarihli mahsup fişi kaydında 10.000,00 TL çekin iade alındığına ait fiş açıklaması ile kayıt atıldığı ve … hesap ile …. hesaba ait çek iade kaydı atıldığının görüldüğü, 10.000,00 TL lik çek, 14.09.2015 tarihinde …. firmasına tahsilat makbuzu ile teslim edildiği, ancak çek bedelinin ödendiğine dair bir ödeme belgesinin ibraz edilmediği, davacı firmaya ait 2015 tarihli yevmiye defterinin cari hesap ekstresi ile muhasebe kayıtlarının uyumlu olduğu tespit edildiği, firmanın 10.000,00 TL tutarındaki dava konusu olan çeke ait kaydı 20 numaralı yevmiye maddesi ile kontrol edildiğinde çekin ödenmeyip iade alındığına ait muhasebe kaydının olduğu, 2015 yılı yevmiye defterinde 10.000,00 TL çekin ödendiğine ait 100\kasa veya 102\banka hesabına ait bir muhasebe kaydının görülmediği tespit edilmiştir. Bizzat davacının defter ve kayıtlarından dava konusu çekin lehtara 20/09/2015 tarihinde teslim ettiği, çek makbuzunda 25/12/2015 tarihi üzerine 2016 olarak düzeltme yaptığı, çekin aynı gün 20/09/2015 tarihinde davacı tarafça geri iade alındığı ve lehtar …. tarafından 23/09/2015 tarihinde iş yerinde hırsızlık meydana geldiğinde bahisle suç duyurusunda bulunduğu, 26/10/2015 tarihinde ise çek iptali davası açtığı görülmüştür. Davacının bizzat kendi ticari defterlerine göre çeki 20/09/2015 tarihinde lehtar ….. teslim edip tekrar geri iade almıştır. Savcılık dosyasında da açıkça çek bilgileri yer almamaktadır. Davacı tarafça çek geri alındığından lehtarın iş yerinde çalınması mümkün değildir. Ayrıca davacı defter ve kayıtlarına göre çek tarihinde 2015 yılı 2016 yılı olarak düzeltilmiştir. Tüm bu işlemler ve lehtarın suç duyurusu, çek iptali davası açması ve davacı tarafça iş bu davanın açılması Mahkememizce şüpheli görülmüştür. Ayrıca Lüleburgaz …..Asliye Hukuk Mahkemesi”nin ….. esas sayılı kararı ile keşideci bilgisi sorgulanmış, mahkemeye 16.12.2015 tarihinde verilen cevap ile keşideci bilgisi iletilmiş ve bu karardan sonra bankanın şubesine herhangi bir ödemeden men /çek iptal kararı tebliğ edilmemiş/ibraz edilmemiş olup, çek hakkında bir aksiyon alınmamış ve sistemden boş statüde görünmeye devam etmiştir. Davalı ….. Bankası’nın sisteminde boş statüde gözüken çek, 26.12.2016 tarihinde bankalararası takas merkezinde ….. Bankası aracılığı ile ödenmiştir. Davacı tarafça çek bedelinin iki kez ödendiği, çekin lehtarın uhdesinde çalındığı ve çalınmadan sonra tarihte düzeltme yaptığı iddiaları şüpheli görülmüş ve ispatlanamamıştır. Dolayısıyla davalı Bankanın sorumluluğu ispatlanamamış ve davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu karar harcının 170,78 TL peşin harçtan mahsubu ile 90,08‬‬ TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 1.235,00 TL yargılama giderinin davcıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
7-Mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Lüleburgaz ….. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin ….. esas sayılı dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.15/03/2022

KATİP …. HAKİM ….
e-imzalıdır e-imzalıdır