Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/169 E. 2019/810 K. 19.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM VERMEYE YETKİLİ
T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/169 Esas
KARAR NO : 2019/810

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/02/2017
KARAR TARİHİ : 19/09/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/10/2019
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkili kooperatifin Büyükçekmece … . Asliye Hukuk Mahkemesi … esas sayılı dosyası ile verilen kararda 04.01.1996 yılında yüklenici olarak sözleşme yaptığı …. Kooperatifine karşı tazminatı ödemesine karar verildiğini, Kooperatif yönetiminin …Yapı Kooperatifi ile yapmış olduğu protokol ile tazminat miktarını indirdiğini ve yine tarafların anlaşmasına göre kararın tebellüğ edilmediğini ve kesinleşmediğini, müvekkili kooperatifin bu protokoldeki tazminat ve yükümlülüklerini yerine getirdiği zaman henüz tapu tahsisi yapmadığı üyelerine tahsis yapacak ve nihayetinde -yapı kooperatifi olduğu için- kendisi feshedeceğini, bu tazminatın ödenmesi amacı ile bir dizi olağan / olağanüstü toplantılar yapıldığını ve 20.05.2012 tarihli toplantıda daha evvel tapu tahsisi yapılmış üyelerden 9 000 TL toplanmasına karar verildiğini, kooperatif üyesi olup daha önce tapusunu almış olan davalının anılan karar uyarınca ödenmesi gereken borcunu ödemediği için hakkında icra takibi yapıldığını, davalının bu takibe itiraz ettiğini, tapu sicil kayıtlarından özellikle akit tablosundan anlaşılacağı gibi müvekkili kooperatifin hiçbir zaman kendisinin tahsis yapmayıp kendi talimatı gereğince …. Yapı Kooperatifi vasıtasıyla tahsis yapıldığını, hiçbir zaman kooperatif üyesi olmayan kişilere tapu tahsisi yapılmadığını, davalının kooperatife karşı sözlü beyanlarında kooperatif üyesi olmadığını, dolayısı ile bu kararın kendisini bağlamayacağını belirttiğini, tapu tahsisisin yanında davalının kooperatifin genel kurulu hazirun cetvellerinde ve üye kayıt defterlerinde üye olarak göründüğünü, kooperatif üyesi olmadan tapu tahsisinin mümkün olmadığını, davalını ı haksız ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiğini, her ne kadar icra takibi 9.600 Tl üzerinden başlatılmış ise de davaya dayanak yapılan Genel Kurul kararında faize ilişkin karar alınmadığı ve emsal davalarda bu kısım reddedildiği için takipteki faize ilişkin karar alınmadığı ve emsal davalarda bu kısım reddedildiği için takipteki faize ilişkin kısamdan vazgeçtiklerini, itirazın 9.000 TL üzerinden iptalini talep ettiklerini beyanla; Büyükçekmece …. . İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın 9.000 TL kısmının iptaline, %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; müvekkilinin ikametgahının Konya olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu, görev itirazların olduğunu, müvekkilinin kooperatif üyesi olmadığını, kooperatif tarafından kendisine verilen daireyi 16,09.2009 tarihinde sattığını ve o tarihe kadar kooperatife olan tüm borçlarını ödediğini, müvekkilinin 09.11.2011 tarihli dilekçe ile kooperatif üyeliğinden çıktığını, müvekkilinin üyelik sıfatı kalmadığından işbu davada müvekkiline husumet yöneitilemeyeceğini, davanın husumetten reddini talep ettiklerini, müvekkilinin kooperatife borcu olmadığını, müvekkilinin 09.05.2006 tarihinde kooperatife tüm borcunu ödeyerek taşınmazın tapusunu aldığını, tapu tahsisinden önce müvekkilinin kooperatife olan tüm borcunu 1402,2006 tarihinde ödediğini, sonrasında 09.05.2006 tarihinde taşınmazın müvekkiline devredildiğini, müvekkilinin 14.09.2009 tarihinde taşınmazı sattığını, satış sözleşmesine göre müvekkilinin sadece satıştan önceki borçlardan sorumlu olabileceğini, taşınmaz satışından sonra doğan borçlardan müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, müvekkilinin kooperatifteki … Giriş … Kat ….. nolu daireyi satış yaptığını ve borcu olmadığını davacıya 09.11.0211 tarihli dilekçe ile bildirdiğini, müvekkilinin kooperatif ortaklığından çıktığını, herhangi bir borcu olmadığını, takibin haksız olduğunu, davacının müvekkilinin dairesini sattığını ve ortaklıktan çıktığını bildiğini beyanla; Davanın reddini, davacının %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödemeye mahkûm edilmesini savunmuştur.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Büyükçekmece …. .İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 9.000 TL asıl alacak, 600 aidat alacağı olmak üzere toplam 9.600 TL alacak için icra takibinde bulunduğu, davalının ( borçlunun ) yasal süresi içerisinde borca itirazı üzerine takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalının davacıya takibe konu miktardan dolayı borcunun olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra bilirkişi heyeti ile inceleme yaptırılmış, bilirkişi heyetinin 25/07/2019 havale tarihli raporunda; ……….İncelenen dosya kapsamında ihtilaf konusu husus; davacı kooperatifin davalıdan alacağı olup olmadığı, davalının davacı kooperatif üyesi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalı tarafça sunulan kayıtlarda davalının kendisine tahsis edilen taşınmazı 14.09.2009 tarihli, satıcısının ….. alıç sınırı … olduğu Alım – Satım ve Komisyon Sözleşmesi İle sattığı, gayrimenkul satışına ilişkin anlaşma sağlandığı, konut satışında kooperatif üyeliğinin devrine İlişkin ibare bulunmadığı, konut satımına ilişkin olarak davalı tarafından davacıya hitaben yazılan davacının … Giriş … Kat …. nolu daireyi 16.09.2009 tarihinde sattığını, kooperatife borcu olmadığını ve kooperatif üyeliğinden çıkarılmasını belirtir 09.11.2011 tarihli dilekçenin faks ile gönderildiği tespit edilmiştir.
Davalı tarafça sunulan satım belgesinin tarihi 14.09.2009’dur.
…. Müdürlüğü’nce gönderilen genel kurul tutanakları ve hazirun cetvellerinin incelenmesinde;
21.12.2008 tarihli genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi olduğu, imzası olmadığı, 19.04.2009 tarihli genel kurul hazirun cetvelinde davalının İsmi olduğu,
imzası olmadığı, 16.05.2010 tarihli genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi olduğu,
imzası olmadığı, 27.03.2011 tarihli olağan genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi
olduğu, imzası olmadığı, 29.05.2011 tarihli olağanüstü genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi olduğu, imzası olmadığı, 20.05.2012 tarihli olağan genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi olduğu, imzası olmadığı, 26.05.2013 tarihli olağan genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi olduğu, imzası olmadığı, 16.03.2014 tarihli olağan genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi olduğu, imzası olmadığı, 14.06.2015 tarihli olağan genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi olduğu, imzası olmadığı, 27.05.2016 tarihli olağan genel kurul hazirun cetvelinde davalının ismi olduğu, imzası olmadığı, 16.05.2017 tarihli olağan genel kurul hazirun cetvelinde davalının İsmi olduğu, imzası olmadığı tespit edilmiştir.
Kooperatifler Kanununun 81. maddesinde, konut yapı kooperatiflerinin anasözieşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılacağa ve dağılacağı, yapı kullanma izninin alınmasını müteakip en geç bir yıl içinde ortakların Kat Mülkiyeti Kanununa göre ferdi münasebet işlerinin sonuçlandırılacağı belirtilmektedir. Kanunda, konut yapı kooperatifleri için faaliyetlerin tamamlanma sırası, anasözieşmede gösterilen işlerin bitirilmesi, ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesi ve kooperatifin dağılması olarak belirlenmiştir.
Kooperatifin amacı olan işyeri veya konut üzerindeki ortaklık hakkı tapu tescilinden sonra mülkiyet hakkına dönüştüğünden, tapuda satın alınan konutun kooperatife bağlı ortaklık haklarının da devredilmiş olabilmesi için ayrıca kooperatif nezdinde o konut ile ilgili ortaklık hakkının devredildiğine dair işyerini devreden ve devralan ortaklar tarafından kooperatife müracaat edilip ortaklık hakkının da devri sağlanmalıdır.
Devirlerde kooperatife yazılı başvuruda bulunulması zorunludur. Aksi halde devir işlemi haricen yapılmış olduğundan kooperatif yönünden hüküm ifade etmez.
Kooperatif ortaklığından çıkma veya devir ile ilgili yönetim kurulu kararı alınmadan ortaklık statüsü bitmemektedir.
Kooperatifler Kanunu’nda ve yapı kooperatifi örnek anasözleşmelerinde, kooperatif ortaklığından edindiği konutunu ferdi mülkiyete geçildikten sonra, tapu devri yapmak suretiyle bir başkasına satan ortağın bu satış işlemi İle birlikte ortaklığının sona ereceğine ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu durum tek başına ortaklıktan çıkarma işlemine de konu olamamaktadır. Dolayısıyla, tapu devri yaparak konutunu satan bir ortağın, ortaklığını devretmediği veya herhangi bir nedenle ortaklıktan çıkmadığı ya da çıkarılmadığı sürece ortaklığının devam edecektir.
Konuya ilişkin Yargıtay Kararlarının incelenmesinde;
Davalı ortak bütün savunmalarında, eski kooperatif ortağından tapudan devir suretiyle sadece konutunu satın aldığını, ortaklık hakkını devir almadığını bildirmiştir. Davacı kooperatif de davalının ortaklık payını da devir aldığına ilişkin herhangi bir delil sunmamıştır. Dairemizin yerleşmiş uygulamasına göre, yapı kooperatiflerinde, ortağa intikal eden taşınmazın yanında, ayrıca ortaklık payının da devri yapılmadığı taktirde, eski ortağın kooperatif ortaklığı devam edeceğinden, kooperatife karsı borçlu olan, konutun devir edildiği kişi olmayıp eski ortak olacaktır. (Yargıtay … . Hukuk Dairesi … .. E., … K.,….
Davalı tarafça sunulan kayıtlarda davalının kendisine tahsis edilen taşınmazı 14.09.2009 tarihli Alım – Satım ve Komisyon Sözleşmesi ile sattığı, gayrimenkul satışına ilişkin anlaşma sağlandığı, konut satışında kooperatif üyeliğinin devrine ilişkin ibare bulunmadığı, celbedilen hazirun cetvellerinde davalının ismi bulunduğu, davalının kooperatif üyeliğinden çıkma / çıkarılmasına ilişkin karar bulunmadığı tespit edilmekle, Sayın Mahkemece davalının sadece tahsis edilen taşınmazı sattığı, üyeliğin devredilmediği ve davalının davacı kooperatifin üyeliğinin devam ettiğinin kabulü hali için hesaplama yapılacaktır. Sayın Mahkemece davalının üye olmadığının kabulü halinde davalı, kooperatif üyelerinin sorumlu olacağı dava konusu talepten sorumlu olmayacaktır.
Cevap dilekçesi ekinde sunulan tapu senedine göre davalının tapusunun 09.05.2006 tarihinde tahsis edildiği tespit edilmiştir.
Davaya konu Büyükçekmece ….. . İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasının dayanağının 20.05.2012 tarihli genel kurul kararı gereği ödenmesi gereken borç ve aidat alacağı olarak belirtildiği tespit edilmiştir.
20.05,2012 tarihli olağan genel kurul tutanağının 7. Maddesinde “20ÎÎ genel kurulunda alınan tapulu ortaklardan 12.000 TL alınması hakkında ki karar yeniden görüşüldü. Otopark inşaatı için ön görülen 1.200.000 TL yerine tahmin edilenden daha az bir maliyetle yaklaşık 900.000 TL ile bitirilebileceği öngörüldüğünden garaj yapımı için tapulu üyelerden 12.000 TL alınması yolundaki eski kararın değiştirilerek tapulu üyelerden 9.000 TL alınması İçin yönetim kuruluna yetki verilmesi 4 muhalif oya karşı oy çokluğuyla kabul edildi” yazılı olduğu tespit edilmiştir.
Genel kurulda alınan kararlar iptal edilmedikçe genel kurul toplantısına katılan veya katılmayan tüm ortaklan bağlayıcı niteliktedir. Ayrıca, bu kararın ortaklara tebliğinin zorunluluğu da bulunmamaktadır. (Yargıtay…. Hukuk Dairesi …. E., …. K„…. )
Değerlendirmeler kısmında yapılan açıklamalar ve tespitler kapsamında Sayın Mahkemece davalının, davacı kooperatifin üyesi olduğunun kabulü halinde; tapu kayıtları ve 20.05.2012 tarihli olağan genel kurul tutanağının 7. Maddesine göre takip dosyası borcunun 9.000 TL olabileceğinin nihai takdir ve değerlendirmesi Sayın Mahkemenindir.
NETİCE: Tüm delillerin değerlendirilmesi ve hak kazanma koşullarının takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere;
Dosya mevcudu, tapu kayıtları, hazirun cetvelleri, satış belgelerinin tetkiki sonucunda ve raporumuzun içinde açıklanan nedenlerle;
Davalı tarafça sunulan kayıtlarda davalının kendisine tahsis edilen taşınmazı 14.09.2009 tarihli Alım – Satım ve Komisyon Sözleşmesi ile sattığı, gayrimenkul satışına ilişkin anlaşma sağlandığı, konut satışında kooperatif üyeliğinin devrine ilişkin ibare bulunmadığı, celbedilen hazirun cetvellerinde davalının ismi bulunduğu, davalının kooperatif üyeliğinden çıkma/ çıkarılmasına ilişkin karar bulunmadığı, Sayın Mahkemece davalının sadece tahsis edilen taşınmazı sattığı, üyeliğin devredilmediği ve davalının davacı kooperatifin üyeliğinin devam ettiğinin kabulü halinde, 20.05.2012 tarihli olağan genel kurul kararı gereği davalının Büyükçekmece ….. . İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında talep edilen 9.000 TL’den sorumlu olabileceği,
Sayın Mahkemece davalının üye olmadığının kabulü halinde davalı, kooperatif üyelerinin sorumlu olacağı Büyükçekmece …. . İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasında talep edilen 9.000 TL talepten sorumlu olmayacağı, açıklanmış, bilirkişi raporunda açıklandığı üzere davalının davacı kooperatifdeki taşınmazını 14/09/2009 tarihinde satmış olduğu, davalının davacı kooperatiften kendisine ait daireyi sattığını, 09/11/2011 tarihli davacı kooperatife faks ile gönderdiği dilekçesinde, kooperatif üyeliğinden çıkarılmasını istediği, takibe konu otopark inşaatı için genel kuruldan alınan kararın 20/05/2012 tarihli olduğu, dolayısıyla davacının genel kurul kararından önce kooperatif üyeliğinden çıkarılmasını davacı kooperatife bildirdiğinden davalının davacı kooperatifin üyesi olmadığından takibe konu miktardan dolayı sorumlu olmayacağı anlaşılmakla aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Davalı vekilinin %20 kötü niyet tazminat talebinin şartları oluşmadığından reddine,
3-Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı lehine takdir edilen 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Alınması gereken 44,40.-TL karar harcından peşin alınan 153,70.-TL harcın mahsubu ile bakiye 109,30.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
6-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. … Davalı vekili Av. …. yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.19/09/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.