Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1125 E. 2022/610 K. 13.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1125Esas
KARAR NO : 2022/610

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2017

Birleşen Bakırköy 5.ATM 2018/1310 Esas 2018/1483 Karar sayılı dosyası

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2018
KARAR TARİHİ : 13/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin fabrikasında Almanya’dan satın alınan alüminyum exstrüzyon profil üretim hattının Almanya’ dan sökülüp Edirnedeki fabrikanın kurulumunun yapılıp çalıştırılması ile ilgili davalı ile 48.000,00 Euro’ ya anlaşma bedelinin davalıya ödendiğini, ancak dava konusu işlemin yapılması esnasında davalı tarafından yapılan hatalı işlemler nedeniyle üretim hattında toplamda 296.949, 00 TL zararın verildiğini yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı davalının 20.000,00 TL’ ticari temerrüt faizi ile birlikte yargılama giderleri ve vekalet ücreti ile birlikte hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İşin gecikmesinin sebebi tespit edilip davacıya bildirilen eski ve bozuk makinelerin temin edilememesinden kaynaklandığını, çalışmayan makinelerin müvekkilinin kusurundan kaynaklanmadığını bu nedenle davanın reddine karar verilerek vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Birleşen Bakırköy 5.ATM 2018/1310 Esas 2018/1483 Karar sayılı dosyasında;
TALEP;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı ile davalı arasında yapılan sözleşmeye istinaden davalı tarafın sözleşmeye göre 6 haftada kurulup tamamlanması gereken üretim hattı 6 ay gibi uzun zaman geçmesine rağmen kurulup çalıştırılamadığını, davalı tarafından anlaşma bedelinin ödenmediğini, davalının makinanın kurulumu esnasında makinayı çalıştırırken makinaya vermiş olduğu zararlar nedeniyle Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasıyla davalıya tazminat davası açıldığını belirterek öncelikle mahkememiz dosyasının Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;

İş bu dava eser sözleşmesinden kaynaklı tazminat davasıdır.
Davacı (İş sahibi) ile davalı(yüklenici) arasında 30/12/2015 tarihli montaj-demontaj sözleşmesi akdedildiği,sözleşme incelendiğinde montaj ve demontaj işlem bedelinin 4.000Euro olduğu ,işin teslim süresi -demontaj süresi 4 hafta olarak belirlendiği görülmüştür.
Davacının Almanya ‘dan satın aldığı alüminyum profil üretim hattının Almanya’dan söküm ve Edirne ‘de montaj işinin davalı tarafça yüklenildiği ;
Asıl dava ile ;dalanın üretim hattını çalıştırmaya çalıştığı ancak çalışmadığı makineye mekanik -elektrik-elektronik hattına zarar verdiği, eldeki dava dışı firmalarla anlaşıldığı ,yeni parçalar alındığı bu hali ile makinenin dava dışı şirketlerin onarımları ile çalıştığı bu sebeple davacının kurulum aşamasında verdiği zararlar ve başkalarına yatırılan işler karşılığı oluşan zararlar sebebi ile tazminat talep edidliği,
Birleşen dava ile; davacı 6 haftada tamamlanması gerek işin süresinde tamamlanmadığı davalıya ihtar çekildiği davalının işi hızlandırarak üretim hattına zarar vererek makineyi çalıştırmaya çalıştığı mekanik -elektrik-elektronik hattına zarar verdiği yaptırılan tespite göre işin %45 inin yapılmadığı iş bu sebeple davalının eksik yaptığı işin bedelinin tazminat talep edidliği,
Davacı taraf Bakırköy … noterliği’nin 16/02/2017 tarihli …. yevmiye nolu ihtarnamesi ile sözleşmeden döndüğü anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan sözleşme, montaj ve kurulumu da içerdiğinden 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğinde olup, uyuşmazlık bu hükümlere göre çözümlenmesi gerektmektedir.
Eser sözleşmesi, karşılıklı edimleri içeren bir iş görme akdîdir. Yüklenicinin edimi, eseri meydana getirmek ve iş sahibine teslim etmek, iş sahibinin karşı edimi ise teslim edilen eserin bedelini ödemektir. Eser yüklenicinin sermayesi, sanat ve becerisini kullanarak gerçekleştirdiği sonuçtur. İş sahibi ısmarladığı eserin belli nitelikler taşımasını, amacını karşılamasını arzu eder. Şayet ısmarlanan eser iş sahibinin beklentisini karşılamıyorsa sözleşmenin yararlar dengesi iş sahibi aleyhine bozulur. Bu bakımdan eser, fen ve sanat kurallarına uygun ve iş sahibinin amacını karşılar nitelikte imâl edilmelidir. Aksi halde eser ayıplıdır ve yüklenicinin ayıba karşı zararlı sonuçtan sorumluluğu ortaya çıkar. Bir tanımlama yapmak gerekirse; yüklenicinin ayıba karşı zararlı sonuçtan sorumluluk borcu, yüklenicinin eseri teslim borcunun tamamlayıcısı olarak, meydana getirdiği eserde ortaya çıkan ayıp ve eksiklikleri üstlenme borcudur. Bu gibi durumlarda eserde dürüstlük kuralları gereğince bulunması gereken niteliklerin yokluğu söz konusudur.
Eser sözleşmesinde ayıba dair hükümler, (TBK 474-478) maddeleri arasında düzenlenmiştir. İmâl edilen eserde ayıp varsa, iş sahibi tarafından süresi içersinde ayıp ihbarında bulunulması şartıyla dava tarihinde yürürlükte bulunan Borçlar Kanunu’nun 475. maddesinde sayılan seçimlik haklarından birisini kullanabilir. 6098 sayılı TBK’nın 475. maddesinde ayıp halinde iş sahibine üç seçimlik hak tanınmıştır. Bunlar eserin kullanılamayacak ve kabule zorlanamayacak ölçüde ayıplı ya da sözleşme hükümlerine aykırı olması halinde sözleşmeden dönme, ayıp oranında bedelden indirim isteme ve aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde onarımı isteme ya da onarım bedellerini talep etme hakkıdır.Eser sözleşmesi ilişkilerinde sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK’nın 359. ve 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK’nın 474. maddesi hükümlerine göre iş sahibi açık ayıplarda eserin tesliminden sonra, işlerin olağan akışına göre imkân bulur bulmaz (makul süre içerisinde) eseri muayene ve açık ayıpları ihbar etmek zorunda olduğu, BK 362 son ve TBK’nın 472/son maddesi hükümleri gereğince ayıbın gizli olup sonradan ortaya çıkması halinde gecikmeksizin (derhal) ayıbı yükleniciye bildirmek zorunda olduğu, aksi halde eseri olduğu gibi kabul etmiş sayılacağı hükümleri getirilmiştir. Bu hükümler gereğince gerek açık gerek gizli ayıplarda iş sahibinin ihbar zorunluluğu bulunmakta ise de yüklenici eserdeki işçilik, malzeme ve yapımla ilgili açık ve gizli ayıplardan dolayı sorumluluğu garanti ettiği süre için önceden kabul ettiğinden yüklenici lehine olan iş sahibinin ihbar zorunluluğunu aramaktan vazgeçtiği ve garanti süresi içinde ortaya çıkan bu ayıpları ücretsiz olarak gidermeyi sözleşme tarihinde peşinen kabul ve taahhüt ettiği kabul edilmektedir. İş sahibi ihbar zorunluluğu olmaksızın garanti süresi içinde ortaya çıkan açık ve gizli ayıplarla ilgili zamanaşımı süresi içinde seçimlik haklarını kullanarak yükleniciden ayıpların giderilmesini talep edebileceği gibi, aleyhine dava açabilecek ve iş bedelini ayıp giderim bedeli miktarınca ödemekten kaçınabilecektir (Yargıtay 15. H.D. 19.06.2014 gün, 2013/4976 E. 2014/4282 K. sayılı ilamı ile benzer uygulama ve içtihatları).
Davacının iddiası açık ayıp niteliğinde makinenin kurulumun sağlanmadığı ve kurulum çalışmaları esnasında zarar verildiği iddiası olup , davalının iş bu açık ayıp iddiasına vakıf olduğu, eserdeki ayıptan, yüklenicinin sorumlu olduğu hallerde iş sahibinin, seçimlik haklara sahip olduğu, davacının sözleşmeden dönme hakkını kullandığı görülmekle ayıp iddiasının yerinde olup olmadığı ,davalı yüklenicinin ayıptan kaynaklı sorumluluğu olup olmadığının tespiti için öncelikle tanıklar dinlenmiş;
Tanık …: Davalıyla aramızda taşeronluk ilişkisi bulunmaktadır. Davacı ve davalı arasında yapılan anlaşma uyarınca Almanya’ da bulunan cihazın sökülüp Edirne’ ye getirilmesi ve monte edilmesi kararlaştırılmıştır. Davalı da bana ulaşarak bir takım işleri birlikte yapmayı teklif etti. Ancak vize esnasında sorunlar çıkması nedeniyle biz yurt dışına gidemedik, davalı şirketin çalışanları Almanya’ ya giderek ilgili cihazı yerinden çıkarmıştır. Bu cihazın yerinden çıkarılmadan önce çalışıp çalışmadığı hususunda herhangi bir bilgi sahibi değiliz. Cihazın Edirne’ ye getirilmesinden sonra cihaz üzerine yaptığım inceleme sonucunda makinede yüksek oranda deformasyon bulunduğu anladım. Bunu davacı şirket yetkililerine bildirdim. Hatta makinenin bu şekilde kurulması halinde çalışmayacağını da bildirdim. Ancak davacı şirket cihazın bu şekilde monte edilmesini ve çalıştırılmasını istedi. Bunun üzerine cihazın gerek kurulumlarını yaparak çalıştırmaya çalıştık. Ancak cihaz çalışmadı. Hatta kablolarında patlama meydana geldi. Bunun üzerine davacı şirket yetkilisine parçaların satın alınması halinde işçilik ücreti almaksızın cihazın tekrar kurulabileceğini bildirdik. Ancak davacı bunu kabul etmedi. Bana da ben cihazı başka bir firmaya yaptırırım. Bedelini de davacı şirketten tahsil ederim dedi.
Tanık …: Ben …. şirketinin yetkilisi olarak çalıştım. 3 yıl önce ayrıldım. 2016 yılından sonra çalıştım. …. firması ile ….. firması aliminüyüm üretime işi konusunda anlaşmışlar. Ancak … firması işi bitiremedi. Bunun üzerine taraflar anlaşamadı ve ayrıldılar. Sonra ….IN sahibi beni aradı. Bir iş olduğunu bu işin başında durmamı istedi. Daha sonra …. isimli BİR otomasyon firması ile anlaştılar. … işi yaparken ben başlarında durdum. … isimli firma daha önce …. firmasının yaptığı bütün tesisatı yeniden elden geçirdiler. Çünkü ….. firması bir çok işi yanlış ve eksik yapmıştı. …. makinesini yanlış bağladıkları için elktrik hattı yandı. ….A zarar vermiştir. Ne kadar zarara uğradığını bilmiyorum. O zaman komple tesisatı 60.000,00 dolara yenilediler. Bu para sadece işçilik parası olarak verildi. Ayrıca çalışan makinelere zarar verilmiş. Boruların içerisine makinelere zarar vermesi için vida atılmış. Yağın akışını engellemek için borulara bez tıkamışlar. Dedi.
Tanık ….: Ben davacının Almanya’dan makineyi aldığı firmanın çalışanıyım davalı tarafça Almanya’daki firmamıza geldiler makineyi söküp Türkiye’ye getirdiler. Makinenin sökülüme olayına şahidim davalı taraf makineyi vinçle söktü ve yüklediler ancak söküm usulune uygun yapılmadı 30 metre civarında ki makinenin parça parça sökülmesi gerekirdi. Hatta bizim fabrika ustaları makine böyle sökülmez bu hali ile çalışmaz. Biz 3 parti halinde 30 ton civarında mal üretiyorduk yani makine çalışır haldeydi söküldüğünde, civataları sökmeden vinç ve fortfilit ile makine taşındı, makine de yüzlerce kablo vardı. Normalde bu kabloları tasnif ederek kesmeleri gerekirdi. Alel ade kestiler sonrasında nasıl aynı kabloları bağladılar bilmiyoruz, makine üç parçadan alışıyor beyni … model kasa …. model presin çıktığı yer … model. Makinenin söküm işini yabancılar yaptı ancak bu yabancıların ırkını bilmiyorum bu kişileri kimin yönlendirdiğini ve kimin adına orda olduklarını bilmiyorum dedi.
Tanık ….: davacı şirkette idari işlerde sorumluyum Almanya’dan makine almaya karar verdikten sonra davalı şirket ile sözleşme düzenledik. Tüm görüşmeler ve yazışmalar sürecine hakimim bizim yetkilimiz …. Bey Almanya’da iken davalı şirket, Almanya’daki fabrikadan makineyi söküp Türkiye ye getirdi. Orada ki bir kaç kişiden makinenin yabancı kişiler tarafından söküldüğünü öğrendik. Davacı şirket Türkiye’de 110 tonluk makinenin fabrikamızda biryer kazılarak yerleştirilmesi gerektiğini söyledi biz bahsedilen yeri kazdık. Daha sonra gelip gördüklerinde makinenin buraya olmayacağını söylediler hemen yan yerinde kazılmasını istediler biz dedikleri yeri de kazdık sonrasında makine ile ilgili kabloların bağlantılarını yapamadılar öncesinde ise bize kabloların kurulum noktalarını bildirmişler idi biz talimatlara uyarak o noktaları hazır hale getirdik. Mevcut kabloların bir kısmının makinenin çalıştırılmasına katkı sağlayamayacağı anlaşıldığından ikame kablo istediler. Biz muadil kabloları piyasadan bulduk fakat muadil kabloları davalı şirket kabul etmedi. Kabloların aynısını istediler. Biz Türkiye’de 100 TL’ye mal edeceğiz parçayı Almanya’dan 1000 euro civarı maliyetle Almanya’ dan tedarik ettik. Bu kabloları bağladılar ancak yeni kabloları teslim ettiğimize dair …. Bey kablolarını teslim aldığına dair evraka imza atmayacağını söyledi. Bizde mail olarak akttardık. Makinenin kurulumu 6 hafta da tamamlanacaktı. Ancak aksamalar sebebi ile bu süre aşıldı. Makinenin mekaniğinin bittiği bildirildi ve bunun üzerine elektrik verildi. Makine nin ….. panolarında patlama oldu. Bunun üzerine davalı çalışanları fabrikayı terk ederek gitti. Biz de sıkıntı yaşadık toplantılar yaptık aynı şirket bize yeniden makineyi çalıştırmak için yetki verdi biz kabul etmedik başka bir şirketle anlaşarak makineyi çalışır hale getirdik. Makinenin çalışmama sebebini ise eski olduğunu gerekçe gösterdiler. Biz makineyi çalıştırabileceğimizi zannettik. Ayrıca Almanya’daki şirket bize makineyi söküp almamız için bir süre vermişti davalı taraf 10 gün gecikmeli olarak Almanya’ya gitti bu süre zarfında davalının talimatları doğrultusunda bahsettiğim yabancı şahısların makineyi sökmeye başladığını … Bey bize bildirdi. Davalı vekilinin sorusu üzerine 17/02/2017 tarihli ihtarname tarafımıza çekildi ama zaten biz çalışan bir makineyi aldık bu sebeple davalının ihtarname ile kabloların çalışmayacağı ve kablo temini hususlarını ve sair elektrik ve elektronik niteliğinde ki parçalarını eksikliğini kabul etmiyoruz, dedi.
Tanık …: Davacı şirkette operatör olarak çalışmaktaydım. Davacı, davalıdan alimünyum pres makinesini getirip kurmasını istedi. Ben gittiğimde Almanya dan getirilen makine davacının iş yerindeydi. Mekanik ve elektrik kısmında yardımcı oldum. Makine kurulduktan sonra artık enerji vermek gerekiyordu. Enerji verdik. Bir takım panolardan patlamalar meydana geldi ve bu patlamalar birden fazla oldu. Yanık kokuları oluştu. Bizde enerjiyi kestik. Davalı taraf makine kurulumu aşamasında davacıdan bir takım kablolar istedi. Yerel piyasadan bu kabloları temin ettik ancak davalı taraf bu kabloları beğenmedi bunun üzerine makineler ile birlikte Almanya dan getirdiği kablolar ile makinenin kurulumunu sağladılar. Elektriği kestikten sonra davalı taraf mahalden ayrıldı. O haliyle makinenin çalıştırılması mümkün değildi çünkü patlamalar oldu. Bunun üzerine yeniden makinenin kurulması gerekti. Davalı taraf tekrar kurulması için teklif verdi. Başka şirketlerde teklif verdi. Bunun üzerine dava dışı ismini …. olarak hatırladığım firmaya iş verildi. Bu firma tüm mevcut ürünler ile sıfırdan bu makineyi yeniden kurdu. Kabloları mevcut hali ile aynen kullandı. ….. sistemini yani beyin sistemini yeniden kurdu, dedi .
Tanık …: Ben davalı şirkette ustabaşı pozisyonunda çalışmaktayım davacı taraf ALmanya’da profil üretim hattı makinesi alarak Edirne’deki işyerine naklini istedi. Makineleri bizzat Almanya’da kendim görerek aldık ve geldik. Almanya’da çalışırken makineleri görmedik. Edirne’deki fabrikada kurulum aşamasında sistem hata vermeye başladı. Elektrik kabloları eski ve wifiler yetersizdi. Parça parça elektrik kabloları döşeliydi. Biz bu parçaların sıfır olması gerektiğini kendilerine söyledik ama değiştirmediler ve sonuç olarak makineler hareket etti ancak detaylı olarak çalışmadı. Davacı vekilinin talebi üzerine soruldu; Makineler söküm aşamasında orada mıydınız ? Bizim ekibimizden bir kişi …. Almanya’da ki söküm işi başladığında oradaydı. Bende 3 gün sonra gittim ve söküm işlemini tamamlayıp makineleri Türkiye’ye getirdik. Davacı taraf fabrikasında belli bir yer kazdı makineyi bize gösterilen yere oturttuk. Makinenin orada değil de başka bir yerde çalıştıralım şeklinde beyanımız olmadı. Davacının işyerinin metrekaresi düşük olduğu için makine ile duvar arasında yaklaşık 50 cm mesafe olması gerekirken (panoların girmesi için) fiziki şartları mümkün olmadığı için neredeyse makine duvara dayandı. Makinenin yanına bir fırın koyuldu bu fırın mecburiyetten konulmak zorundadır. Bundan alan kazanıldı. Davacı tarafa ben eksik parçaları bildirdiğimde davacı yan bunu sürümcemede bıraktı ama eksik parçanın ne olduğunu davacı tarafa ben yazı ile bildirmedim. Davalı çalışanlarından birini yanıma almak üzere parası davacı tarafça karşılanmak üzere bir kısım eksik parçaları işimiz yürüsün diye ki bu cıvata ağırlıklıdır. Piyasadan temin edip işyerine getirdim. Bir kısım belgeler imzaladım, parçayı alıp getirip teslim ettiğim ve kurulumda kullandığım parçaların teslim tarihleri bu şekilde davacı tarafça imza altına alındı. Ben eksik parça olduğunu söylediğim tarih ile bana imza attırıldığı tarih ile bu şekilde gün farkı oluştu. Davacı taraf bir parça kabloyu getirip bunu kullan dediğinde biz bunun olmayacağını söyleyip başka bir kablo getirmesini söyledik. Ayrıca kurulum yerine davacı taraf hazırlamakla işi ehli kişilere yaptırmadıkları için biz makinelerin altını hiltilerle delerek makineleri oturtmaya çalıştırdık. Bu bizim görevimiz olmadığı halde bize zaman kaybettirdi.Panolar ve kablolar sanıyorum bir kısmı değiştirilerek şuan çalışıyor.Davacı taraf sözleşme eser yükümlülükleri uyarınca bir kısım makineleri temi netmek zorundaydı. Ayrıca biz mevcut makineleri getirip kurmakla yükümlüyüz. Çalıştırmakla yükümlü değiliz. Sözleşmede eksik parçaların teminine yönelik madde olması gereklidir. Davalı vekili talebi üzerine soruldu; Almanya’dan alınan makineler kaç yıllıktı ?Yurtdışından alınan makineler yaklaşık 30 ve 40 yıl arası makinelerdi. Davacı şirket yetkilisi makinelerin kurulumu aşamasında haftada 1-2 gün gelerek işi gözlemliyordu.Davacı tarafa ilettiğimiz eksik kablolar ve eksik aksanları bize temin etmediği için kurulum aşamasında sorun oldu. Doğal olarak davacı taraf belirttiğimiz eksik parçaları ikmal etmediği için biz de kurulumu daha geç yapmış olduk. Ayrıca bildiğim kadarıyla davacı taraf eksik parçaları ikmal ederek dava dışı şirkete kurulumu gerçekleştirmiştir,
30/12/2015 tarihli sözleşme ,ihtarnameler ,değişik iş dosyası ,servis raporları ,tanık beyanları doğrultusunda mahallinde keşif yapılarak rapor tanzimi istenilmiş;
13/03/2019 Tarihli Bilirkişi Raporunda;”..sistem incelemesi, dava dosyası ve sözleşme üzerinde yapılmış olan belge incelemesi sonucu başka firmaya yaptırılmış olan revizyon ve davalı tarafa sözleşme gereği piyasadan temin edilmesi gereken ancak gerek sistemin (S5) eski olması sebebiyle davacı firmanın piyasadan temin edemediği, gerekse davacı firmanın sistemin sürekliliği için özem arz eden (oransal yön kontrol valfı gibi) malzemeleri davalı firmaya temin etmemiş olması sebepleriyle çalıştırılamamış olan sistem ile ilgili davalı tarafın sorumlu tutulmaması gerektiği kanaati oluşmuştur. Demontaj-Montaj için gerekli etiketlemelerin düzgün yapıldığı, ancak versiyon değişikliği (S5-> LS INDUSTRİEL SYSTEMS) nedeniyle çoğu malzemenin atıl duruma düşerek panolardan söküldüğü ve bazı parçaların ise panolarda atıl olarak bırakıldığı tespit edilmiştir.”kanaati ile rapor düzenlenmiş;
27/02/2022 Tarihli Bilirkişi Raporunda;”.. Davacı ….. firması Almanya’dan satın aldığı Alüminyum parça imal edilen Ekstrüksiyon Makinesini Edirne’deki fabrikasında demontajdan montaj yapılması için davalı ….. Kalıp ve Makine firması ile 30.12.2015 tarihli sözleşmedeki koşullar doğrultusunda anlaşmışlardır. Ekstrüksiyon Makinesi çalışma prensibi ve içerdiği parçalar dikkate alındığında bilinmeyen bir makine değildir. Bu makinelerde zaman içersinde teknolojik gelişmelere uyumlu yenilikler içermektedir. Bu yeniliklerden en önemlisi hassas sensörler ve ….. ile makinenin daha verimli hale getirilmiş olmasıdır. Davacı taraf söz konusu makinanın 6 ay gibi bir sürede orijinal parçaları ile davalı tarafından çalışır hale getirilmediğini, çalışmayan parçaların yerine yenileri alınsa bile çalıştırılamadığı anlaşılmıştır. Davacı tarafa göre, davalı taraf makinenin montajı sırasında elektrik, elektronik ve mekanik kısımlara zarar verdiği, makinenin bu nedenle işler hale getirilemediğini, zararın tespiti için Edirne …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ile yaptırılan bilirkişi incelemesinde toplamda 114.750,00 TL. cihaz ve işçilik masrafı ile makinenin çalışır hale getirildiğini, bu zararın davalı tarafından karşılanması gerektiği belirtilmiştir.- ….. makinesi satış anlaşması ….. Kepenk ile Almanya’daki satıcı arasında 10.12.2015 tarihinde imzalanmıştır. Sözleşme konusu kullanılmış ….. makinesinin ….. Kepenk tarafından satın alınmasıdır. Taraflar arasında söz konusu makineyle ilişkin ilk görüşme ve teklif 30.11.2015 tarihinde yapılmıştır. ….. Kepenk, söz konusu makinenin satın alınması ile ilgili olarak satıcıya 08.12.2015 tarihinde koşulların görüşülmesi için satıcı ile irtibata geçmiştir. Bunun üzerine söz konusu makinenin yerinde 22.12.2015 – 30.12.2015 tarihleri arasında daha önceden 6 görülen teknik özelliklere ve fotoğraflarına uyup uymadığı konusunda inceleme yapılması için anlaşmışlardır. Söz konusu makinenin parçaları aşağıdaki gibidir;.yukarıda belirtilen tüm parçalar, tüm çizimler, diyagramlar, makine ile ilgili kayıtlar ve gerekli şifreler satış sırasında alıcıya verilecektir. Söz konusu makine kullanıldığı yerdeki şartlarla verilecektir. Alıcı makineyi 22.12.2015 – 30.12.2015 tarihleri arasında yukarıdaki parçaların tam olup olmadığını, presin hareket edip etmediğini kontrol etmek zorundadır. Alıcı bu satış anlaşması imzalanana dek, makinenin kalitesi ve performası hakkında bir iddiada bulunmamış, satıcıyı bu konuda bilgilendirmemiştir. Satıcı tarafından alıcıya sağlanan makineye ait herhangi bir çizim ya da diyagram makinenin hatasız çalıştığı garantisini vermeyecektir. Bu tanımlaların tek amacı satışı yapılacak cihazın tarifini vermektir. Bu makinenin satışından sonra makinenin taşınması ya da yeni yerinde kurulması sırasında makineden kaynaklı olabilecek herhangi bir hasar, kaza ve sonuçlarından satıcı sorumlu tutulamaz. Ekstrüzyon pres üretim hattı alıcı tarafından 15 Şubat’a kadar toplanmalıdır. Bu yapılmadığında satıcı, alıcıya her gün için 600 Euro ceza bedeli tahakkuk ettirir. Alıcı makinenin tamamen sökümünden sorumludur. Eğer, alıcı söküm sırasında yetkili bir personel isterse, kendisine bir kişi tayin edilebilir, ayrıca söküm sırasında ihtiyaç duyulabilecek vinç, kompresör, elektrik enerjisi ve benzeri bir sistemin karşılıksız sağlanabilir. Alıcı söküm işlemini profoyonel bir şekilde yaparak geride yağ birikintisi, çatlak, çizik ve benzeri bir hasar geride bırakmayacaktır. Söz konusu makine fabrikada görüldüğü haliyle alıcıya 135.000 Euro’ya satılmıştır.- Ayrıntıları rapor içinde verildiği şekliyle, söz konusu makinenin parçalarını ve kısımlarını gösterir herhangi bir teknik çizimi yoktur. Söz konusu makine elektrik enerjisinin uygun şartlarda kontrolü ile çalışabilmekte ve istenilen Alüminyum parçaları ancak bu şekilde üretebilmektedir. Bunun için prosesi başından sonuna kadar takip eden ve buna göre safhalarda makine parçalarını devreye sokan ve çıkartan bir ….. sistemi vardır. Bu … firmasının … cihazı ve yazılımıdır. Bu cihaz endüstride zamanında çok önemli işler yapmış olup gelişen elektronik, mekatronik, mikro işlemci ve yazılım teknolojisi ile 01.10.2002 tarihinde üretimi bitmiştir. Ancak, bu cihazı alan ve halen kullanan müşterilerin bir şekilde mağdur olmaması için çok sınırlı olsada yedek parçası bulunabildiği sürece servisi verilmektedir. Elektronik parçalar, bilgisayar ve yazılım teknolojisi her on senede bir kendisini yenilemektedir. Yani kullandığımız bir bilgisayar on sene sonra atıl vaziyete gelmektedir. İncelemesini yaptığımız makinenin mekanik kısımlarında kullanılan hidrolik pistonlar günümüzde yerini pnömatik olanlara bırakmıştır. Resimlerde görülen elektrik, elektronik kartlar üzerinde çok sayıda mikroişlemci, lojik entegre, kondansatör, endüktans, direnç ve benzeri devre elemanlarının olduğu görülmektedir. Resimlerden görüleceği üzere endüktans parçalar siyahlaşmış haldedir. Bu durum bu parçaların kısa devre akımına maruz kaldığını göstermektedir. Dirençler ise içlerinden sürekli akım geçtiğinden karbon yapıları bir süre sonra bozulmakta ve uçlarında istenilen direnç değerini sağlayamamaktadır. Bunların irtibatlandırıldığı kartların yerleştirildiği kart yuvalarıda temiz olmayan bir görüntüye sahip olup, zaten zayıf akım sinyal kabloları yan keski ile kesilmiş haldedir. Böyle elektrik elektronik sistemin zaten ilk kurulum anında çalışması beklenemez. Bunlar yerlerine konulup kısım kısım üzerlerine gerilim uygulansa bile kısa devre olamayacaklarının garantisi yoktur. Kısa devre meydana geldiğinde, akım aktığı bakır yol üzerinde birçok hassas parçaya zarar verebilir. Kısaca, dosyaya bulunan elektrik, elektronik kartlar, güç kaynakları ve özellikle … ile makinanın çalıştırılma garantisi yoktur. Çalıştırılsa bile üretim hattından ne kadar perfomans alınacağı, makinenin hangi sıklıkta arıza çıkartacağı, arızaların giderilip giderilemeyeceği belli değildir. Kısaca söz konusu makinenin tük elektrik, elektronik ve mekanik aksamlarının Almanya’dan satın alınırken hangi koşullarda oldukları bilinmemekte olup, bu durum davacı tarafından gözle yapılan muayenelerle yerine tespit edilmemiştir. Taraflar arasında imzalanmış 30.12.2015 tarihli sözleşmenin Müşteri ve Taşıyıcı Arasında Aşağıda Belirtiilmiş Fiyata Dahil Olmayan Konular başlığı altında bulunan 6. maddesinde; demontaj (söküm) işinin 4 hafta olduğunun kararlaştırıldığı, buna karşılık montaj (kurulum) için ise herhangi bir süre öngörülmediği görülmektedir. Bunun teknik olarak anlamı davacının kurulum sırasında ne gibi durumlarla karşılaşacağının belirsiz olmasından kaynaklanmaktadır. Davacı taraf makine çalışır duruma geldiğinde bu makineden fayda sağlayacaktır. Anılan başlık altında verilen 2. maddede; makinenin herhangi bir sebeple çalışmaması durumunda üniteler üzerinde istenecek olan özel revizyon, malzeme ve işçilik su sözleşmenin dışındadır denilmiştir. 3. maddede; makinenin demontaj ve montaj sırasında mekanik, hidrolik, elektrik ve ….. sistemlerinde tahrip olduğu tespit edilen malzemelerin temini ….. şirketine aittir denilmiştir. 5. maddede; makinenin projesi ve konulacağı alanın zeminin hazırlanması, vinç, kablo kanalı, drenaj işlerinin yapılması ve elektrik tesisatının panolara kadar getirilmesi ….. firmasına aittir denilmiştir. Sözleşme maddelerinden anlaşılacağı üzere Almanya’daki firma davacı tarafa makinanın yerine incelenmesi için gerekli süreyi vermiş ancak davacı taraf makinada herhangi bir teknik çalışma gerçekleştirmemiştir. Bu durumda da makinanın satın alındığında ne durumda olduğu bilinmemektedir. Böyle bir makinanın orijinal parçalarıyla çalışır hale getirilmesi, getirilse bile öngörülen performansın alınıp alınamayacağını davacı taraf tespit etmemiştir. Bu tespit yapıldıktan sonra davalı ile sözleşme imzalanması gerekirdi.Neticede, dosya içeriğine göre yapılan incelemede davalı tarafın söz konusu makineye zarar verecek bir eylemi tespit edilemediğinden sözleşme gereği makinanın sorumluluğunun davacı ….. olduğu, bu nedenle davacı tarafın davalıdan herhangi bir alacağının olmadığı görüş ve kanaati ile rapor düzenlenmiştir.
Söz konusu makinenin tüm elektrik, elektronik ve mekanik aksamlarının Almanya’dan satın alınırken hangi koşullarda oldukları bilinmemekte olup davacı tarafından satın alındığı esnada makinenin çalışıp çalışmadığı yönünde tespit yaptırılmamıştır. Makinenin yaşı gelişen teknoloji karşısında revize edilmesi gereken parçaları olduğu ,elektrik ve mekanik kısımlarının yeni aparatlarla desteklenmesi gerektiği açıktır. Taraflar arasındaki sözleşmede bu hususlarda açıkça düzenlenme bulunmadığı dinlene tanık beyanlarından bu hususun davalıya iletildiği ancak davalının gerekli parçaları temin etmediği anlaşılmıştır. Nitekim kurulumun dava dışı firmalara yeni malzemeler temin edilerek kısım kısım yaptırıldığı nitekim zarar talebinin de kısmen dava dışı şahıslara yaptırılan işler bedelini de kapsadığı anlaşılmıştır.
Her iki bilirkişi raporu incelendiğinde davalının makinenin demontajını yaptığı kurulumunu gerçekleştirmeye çalıştığı ancak davalı yükleniciden kaynaklı kusur bulunmadığı bu hali ile davacının sözleşmeden dönme iradesi karşılığında söz konusu olayda açık ayıp olduğu kanaatine ulaşılmış ise de davalının ayıptan sorumlu olamayacağı bu sebeple asıl ve birleşen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM;Yukarıda açıklandığı üzere;
Asıl dava yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70- TL harcın 341,55 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 260,85 TL bakiye harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarf edilen 5,20 TL vekalet harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Birleşen dava yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan haçlar tarifesi gereğince alınması gereken 80,70- TL harcın 639,82 TL peşin harçtan mahsubu ile kalan 580,52‬ TL bakiye harcın davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/06/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır