Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1106 E. 2018/543 K. 10.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1106 Esas
KARAR NO : 2018/543

DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2017
KARAR TARİHİ : 10/05/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/05/2018
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Davalı aleyhine, müvekkiline olan borcundan dolayı Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün…. Esas sayılı icra dosyası üzerinden icra takibi başlatıldıını, davalı (borçlu) icra dosyasına yapmış olduğu haksız itirazında takibe müvekkiline borcu bulunmadığından bahisle asıl alacağa, tüm fer’ilere ve takibe itirazda bulunduğunu, davalı borçlunun haksız itirazlarının geçersiz olduğunu, davalı göndericinin, müvekkili taşıyan şirket ile arasındaki taşıma konşimentosu gereğince müvekkili şirketin navlun ücretine hak kazandığını gösterir 21.08.2017 tarihli faturaya göre, Müvekkilinin, Mersin Limanı’ndan Cidde Limanı’na (Suudi Arabistan) taşınacak olan mallara ilişkin olarak gönderici davalının taşıma işini üstlenmiş olup bu bağlamda anılı faturada tespit edilebileceği üzere Müvekkilinin toplam 1.557,00 Amerikan Doları tutarında alacağının muaccel hale geldiğini, anılı konişmento ‘freight prepaid’ yani navlunu ödenmiş olarak teslim klozlu bir konişmento olduğunu, bu ifadenin anlamı; Taşıyan taşıma görevini ifa ettiği takdirde başka hiçbir şarta gerek olmaksızın navluna hak kazanır. Bu bağlamda, taşıma görevini gereğince ifa eden Müvekkil taşıyan şirket anılı navlun alacağına hak kazanmıştır, olduğunu, navlun alacağına hak kazanan Müvekkilinin bu alacağının kendisine ödenmemesi üzerine yukarıda bilgileri verilen icra dosyası kapsamında davalı (borçlu) aleyhine icra takibine giriştiğini, iş bu borca itiraz edilmesi üzerine işbu davayı açma gereği hasıl olduğunu, tüm itirazları yersiz ve haksız olan davalının itirazının iptali gerektiğini, şüpheden ari şekilde borçlu olduğu anlaşılan davalının kötüniyetli olarak borca itiraz ettiği açık olup bu nedenle borcun %20’sinden az olmamak üzere icra-inkar tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini, davanın kabulü ile borçlunun takibe, asıl alacağa ve faize ilişkin haksız itirazlarının iptaline ve takibin devamına, davalı borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Yapılan yargılama sonucu dosya mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle deniz taşımacılığından kaynaklı deniz ticaret davası olup, Yargıtay ….Hukuk Dairesinin ….esas …. karar sayılı ilamında da açıklanacağı üzere; 28.04.2004 tarihinde yürürlüğe giren 5136 sayılı Yasa ile 6762 sayılı Türk Ticaret Yasası’nın 4. maddesine eklenen fıkrada, iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığı’nca, bu Yasa’nın dördüncü kitabında yer alan deniz ticaretine ilişkin ihtilaflara bakmak ve asliye derecesinde olmak üzere denizcilik ihtisas mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin yargı çevresinin Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirleneceği düzenlenmiş, anılan yasal düzenleme doğrultusunda Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun 20.07.2004 gün ve 370 sayılı kararıyla da, bu tür davalara denizcilik ihtisas mahkemesi bulunmayan yerlerde birden fazla ticaret mahkemesi bulunması halinde (1) numaralı ticaret mahkemesinin bakacağı belirlenmiş, Deniz ihtisas mahkemesi sıfatlı ticaret mahkemesi ile diğer mahkemeler arasındaki ilişki, görev ilişkisi olduğu, Mahkemelerin görevi kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında resen gözetileceği, Uyuşmazlık, dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı TTK’nın “Deniz Ticareti” başlıklı 5. kitabındaki 931 ve onu izleyen maddelerde düzenlenen hükümler dikkate alınarak çözümleneceği, Dolayısıyla görevli mahkeme, denizcilik ihtisas mahkemesi olduğu, açıklanmış, iş bu dava dosyamızda da ihtilafın taraflar arasındaki deniz taşıma hizmeti sözleşmesinden kaynaklandığı, taşıma hizmetinin, 6102 sayılı TTK.’nun Deniz Ticareti Başlıklı 5. kitabında düzenlendiği, 5. kitapta yer alan düzenlemelerden kaynaklanan davalarda Deniz İhtisas Mahkemesi olan İstanbul Denizcilik İhtisas Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının 6102 sayılı kanunun TTK nın 1138 Maddesi ve HMK 114/c ve 115/2 maddesi gereğince usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, HMK 20.madde gereği kararın kesinleştiği tarihten 2 hafta içinde mahkememize başvuru yapıldığında dava dosyasının İstanbul Denizcilik İhtisas ( … Asliye Ticaret ) Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. …. yüzüne karşı davalı şirket yetkilisinin yokluğunda verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/05/2018

Katip …

Hakim …