Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/105 E. 2020/234 K. 11.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/105
KARAR NO : 2020/234

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/12/2016
KARAR TARİHİ : 11/03/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/04/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, davalının müvekkili aleyhine Büyükçekmece … icra müdürlüğünün …. E sayılı takip dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takip yaptığını,usulsüz tebligat nedeniyle takibin kesinleştiğini, takip konusu on adet bonodan biri dışındakilerin takip tarihinde muaccel olmadığını, bu nedenle icra hakimliğince takip konusu dokuz adet bono yönünden takibin iptal edildiğini, ancak hukuki yararları nedeniyle takip konusu tüm bonolar için iş bu davayı açtıklarını, senetler üzerindeki nakten kaydının anlaşmaya aykırı olarak sonradan yazıldığını, taraflar arasındaki anlaşmanın bir eğitim vakfının devir alınması anlaşması olduğunu, bu anlaşmaya göre davalının vakfa ait bir taşınmazı vakıf mülkiyetinden çıkarmayı ve yerine kendine ait baka bir taşınmazı vakfa geçirmeyi ve bu süreçte kendi üzerine geçirdiği taşınmazı da 20 eşit taksitle 1.000,000,00 TL bedelle müvekkiline satıp devir etmeyi üstlendiğini, davalının vakfa ait taşınmazı vakkıf mülkiyetinden çıkardığını ve iş bu bonoların da bu amaçla verildiğini, davalının taahhüdünü yerine getirmediğini, senetlerdeki nakten kaydına rağmen malen kaydının sözkonusu olması gerektiğini ileri sürerek ihtiyati tedbir ile icra hakimliğince takibin iptali kararına konu olan 9 adet senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespitine ve %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, derdestlik itirazlarının bulunduğunu, davacının Büyükçekmece …. A.H. Mahkemesinde açtığı …. K sayılı davanın henüz derdest olduğunu, müvekkili ile davacı arasında ticari ilişki bulunmadığını ve ödünç ilişkisi bulunduğunu, müvekkilinin davacıya borç para verdiğini ve kendisini güvencede hissetmesi içinde aldığı tüm borçlara ilişkin olarak icra takibine konu bonoları aldığını, Büyükçekmce … İcra Müdürlüğünün …. E sayılı takip dosyasına konu oniki adet senedin davacı tarafından bu amaçla verildiğini, malen düzenlendiği ve karşılıksız olduğu iddialarının doğru olmadığını, davacının iradesinin aksine doldurulmadığını, davacının iki adet senedi ödedikten sonra iş bu davayı neden açtığını savunarak davanın reddine karar verilmesi istemiştir.
Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Davalının davacı aleyhine Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyası ile kambiyo senetlerine özgü takip yaptığı, takibin kesinleşmesi üzerine davacının iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davanın dayanağı icra takibinin dayanağı incelendiğinde tüm unsurları bulunan dokuz adet bono olduğu anlaşılmaktadır. Dayanak bonolarda ihdas nedeni olarak ” nakten” kaydı mevcut olup davacı, senetlerdeki nakten kaydına rağmen malen kaydının sözkonusu olması gerektiğini ileri sürerek ihdas nedenini talil etmiş; davalı ise nakten kaydının doğru olduğunu savunarak talili kabul etmemiştir. Senette yazılı ihdas nedenini talil eden davacı olduğuna göre bu iddiasını yasal delillerle ispat etmelidir. Davacı bu iddiasını ispat zımmında bir takım delillere dayanmış ise de bu deliller iddiasını ispat edecek nitelikte kabul edilmemiştir. Ancak davacı delilleri arasında yemin deliline de dayandığından yemin deliline dayanıp dayanmadığını açıklaması için süre verilmiş; davacı vekili iddiasını ispat için yemin deliline dayanmadıklarını bildirmiştir.
Davacı vekili sözlü yargılama oturumunda “tahkikat eksik bırakılmıştır, toplanmasını istediğimiz delillerden bir kısmı toplanmamıştır, isticvap talebimiz kabul edilmemiştir, biz bu durumda talebimizin mahkemece makul karşılandığı ve kabul edildiği sonucuna vardık dosyadaki bilgi ve belgeler dinlettiğimiz tanık beyanları dikkate alındığında taraflar arasındaki dava konusu senetlerin alacak borç ilişkisine ilişkin olmayıp vakfedilen taşınmazların iadesi ile ilgili verildiğini açıkça göstermektedir” beyanında bulunmuş ise de yargılama aşamasında isticvap talebinin reddi gerekçesi açıklanmış, toplanmasını istediği delillerden eksik olduğunu bildirdiği deliller ise davaya bir şey katmayacağından bunlar yönünden de talebi yerinde görülmemiştir.
Hal böyle olunca davacı davasını usulünce ispat edemediğinden reddine karar verilmesi gerekmiş ve İİK 72/4. maddesi gereğince aleyhine tazminata hükmedilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın reddine,
İİK 72/4. maddesi gereğince %20 oranında hesap edilen 68.430,00 TL tazminatın davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar harcının peşin alınan 584,31 TL harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 32.400,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde oybirliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 11/03/2020 11:44

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.