Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1009 E. 2018/427 K. 12.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1009 Esas
KARAR NO : 2018/427

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/11/2017
KARAR TARİHİ : 12/04/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/04/2018
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Davalı aleyhinde Bakırköy ….icra Müdürlüğünün…. E sayılı dosyası ile takip yapıldığını, takibe borçlu şirket tarafından vekili marifetiyle 25.05.2017 tarihinde itiraz edildiğini ve takip durduğunu, iş bu itiraz taraflarına 31.07.2017 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkilinin tapu belgesinden de anlaşılacağı üzere … …. ada …. parseldeki A Blok 7.katta bulunan 121 nolu bağımsız bölümün 29.07.2016 tarihinde maliki olduğunu, iş bu gayrimenkul davalı borçlu inşaat şirketi tarafından inşa edilmiş olup iskan ve diğer idari-vergisel yükümlülükler de bir aşamaya kadar borçlu şirket tarafından yerine getirildiğini, söz konusu gayrimenkulün müvekkiline devir ve tescil tarihi 29.07.2016 tarihi olmasına rağmen hukuka ve mevzuata aykırı biçimde müvekkilinin mülkiyetinden ve gayrimenkulün müvekkiline tesliminden evvel tahakkuk eden emlak vergileri (214-2015-2016 yılının yarısı) müvekkiline ödettirildiğini, hatta bu hususta defalarca davalı şirkete ihtarname keşidesi ile bedeli ödenen gayrimenkulün tapusunun tescili talep edilmiş ise de izah edilen dönemlere ait emlak vergisi ödemesinin yapılması şartı ve açıklaması ile müvekkilinin tapusunun zamanında verilmediğini, Emlak Vergisi Kanunu uyarınca malik üzerinde bu verginin doğması için mülkiyetin kayden doğması gerektiğini, davalı borçlu tarafından, müvekkilinden tahsili şart koşulmuş olan rakamlar ise müvekkilinin mülkiyetinden önceki döneme teakbül ettiğini, davalının bu sebeple yapmış olduğu tahsilatın haksız olduğundan müvekkiline ödenmesi-iade edilmesi gerektiğini, davalı borçlunun itirazı haksız olup itirazının iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, haksız itiraz nedeniyle takip durmuş olduğundan %20den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etme zorunluluğumuz doğduğunu, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere davamızın kabulü ile takibin durmasına neden olan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamına, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; Davanın öncelikle görev yönünden reddi ile dosyanın görevli olan Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine; yine yetki itirazlarının kabulü ile dosyanın yetkili İstanbul Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesine; davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olan taleplerinin ve davasının usul ve esas yönünden reddine, davacının haksız ve kötü niyetli olarak takip yapması nedeniyle %20’den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacının üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan itirazın iptali davasında davalı vekili cevap dilekçesinde görev itirazında bulunmuş, mahkememizce görev itirazı değerlendirildiğinde Yargıtay…..Hukuk Dairesi ….esas…. karar sayılı ilamında açıklandığı üzere, uyuşmazlığın hukuki niteliği gözetildiğinde davaya bakmaya genel mahkemeler görevli olduğundan davanın usulden reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının HMK 114/c ve 115/2 maddesi gereğince usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, HMK 20.madde gereği kararın kesinleştiği tarihten 2 hafta içinde mahkememize başvuru yapıldığında dava dosyasının Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. ….. , Davalı vekili Av. ….. yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/04/2018

Katip ….

Hakim …..