Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/100 E. 2022/69 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/100 Esas
KARAR NO : 2022/69

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/02/2016
KARAR TARİHİ : 18/01/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :24/02/2022
Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kiralamış olduğu … Mah. … Cad. … Blok No:…. Esenler/İstanbul adresindeki …. Merkezinde bulunan deposunun 11/01/2016 tarihinde hırsızlar tarafından soyulduğunu, deponun içinden 9.708,28 mt.ve 94.254,00-TL değerinde kumaşın hırsızlar tarafından götürüldüğünü, 04/02/2016 tarihinde yine depoya hırsızların girdiğini ancak bilinmeyen bir nedenle hırsızlık fiilinin teşebbüs aşamasında kaldığını, müvekkilinin bu iki hırsızlık olayıyla zarara uğradığını, davalı şirketlerden …. Yapı Kooperatifi tarafından yönetildiği, diğer davalı şirketin ise güvenliğinin sağladığını, müvekkilinin 7/24 korunduğunu düşündüğü bir yerde yüksek kira ödemeye razı olduğunu, davalı yönetimten sorumlu şirket ile güvenlikten sorumlu şirket arasında güvenlik hizmeti alımına ilişkin sözleşme imzalandığını, yönetimden sorumlu şirketin güvenlik hizmetini de kapsayan aidat topladığını, davalı kooperatifin söz konusu ticaret merkezinin yönetiminden, diğer şirketin de güvenliğinden sorumlu olduğunu bildirerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkilinin toplam zararı olan 94.254,00-TL’nin davalılardan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili Kooperatifin, üç binin üzerinde üyesi bulunan bir toplu işyeri ve konut yapı kooperatifi olduğunu, müvekkilinin hukuki yapısı bir Kooperatif olup site yönetimi olmadığı, dolayısıyla dava konusu olayda hukuki sorumluluğu bulunmadığını ve huzurdaki davanın müvekkil Kooperatif yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiği, …. Kooperatifinin güvenlik işi, 07.08 2015-07.08.2016 dönemleri arasında diğer davalı …ne verilmiş olup, güvenlik şirketi tarafından ifa edildiğini, müvekkili Kooperatifin dava konusu olayda hiçbir kusurunun olmadığını, davacının delilleri kendilerine tebliğ edilmediğini, bu tür davalarda talep edilebilecek faiz nevi yasal faiz olması gerektiğini, ayrıca faiz talebinin başlangıç tarihlerine de itiraz ettiklerini, arz olunan sebeplerle, haksız davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı güvenlik şirketinin güvenlik hizmeti verdiği ve davalı Kooperatife yönetimine bağlı davacıya ait iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayında davacının uğramış olduğu maddi zararın tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının hırsızlık sebebiyle uğramış olduğu zarardan dolayı tarafların kusur oranları ve zarar miktarı ile davalılarının bu zarardan sorumlu olup olmadığı hususlarındadır.
Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiştir.
… Yapı Kooperatifi tarafından dosyaya sunulan yerleşim planı, adres planı, kat planları, vaziyet palanı, özel güvenlik izin belgesi ve davalı güvenlik şirketi ile aralarında yapılan güvenlik sözleşmesi incelenmiştir.
İstanbul Valiliği’nin 29/10/2021 tarihli cevabi yazısında; davalı güvenlik şirketinin faaliyet izin belgesinin iptal edildiği ve davalı Kooperatif ile aralarında yapılan sözleşme, koruma ve güvenlik planının ve güvenlik görevlileri hakkındaki bildirimlerin kurumları nezdinde bulunmadığı bildirilmiştir.
…. Polis Merkezi Amirliği tarafından gönderilen soruşturma evrakı ve olay yeri fotoğrafları incelenmiştir.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …. soruşturma sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayı ile ilgili olarak şüphelilerin tespit edilemediği ve faili meçhul olması sebebiyle daimi arama kararı verildiği görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konularında, dava konusu tazminat ve meydana gelen hırsızlık olayında dolayı tarafların kusurları ve kusur oranı hususlarında Tekstil Mühendisi ve Güvenlik Uzmanı bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, 28/09/2018 havale tarihli alınan bilirkişi heyeti raporunda özetle; hırsızlık olayının meydana gelmesinde; Davalı … nin % 40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, Davalı … Yapı Kooperatifinin % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, Davacı ….” ın ise % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, kanaati bildirilmiş, taraf vekillerinin rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş, 04/03/2019 havale tarihli alınan bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Tarafların kusurlarına ilişkin olarak yapılan tespit ve değerlendirmelerin kök raporda ayrıntılı biçimde, denetime elverişli olarak gerekçeleriyle birlikte belirtildiği, raporun hazırlanmasında taraflarca sunulan belgelerle tanık beyanlarının esas alındığı, dava ve cevap dilekçelerinde öne sürülen iddia ve itirazlardan kusura etkisi olduğu değerlendirilenlerin tamamının kök raporda karşılığının bulunduğu, kök rapora yönelik itirazlarda yeni delil ve gerekçe sunulmadığı, itirazların tarafların kendi güvenlik mülahazat ve yaklaşımlarına dayalı subjektif değerlendirmeler olduğu, güvenlik değerlendirme ve uygulamalarına dair tarafımızdan yapılan açıklamaların ise objektif, genel kabul gören, kolluk tecrübeleri ile uyumlu standartlara dayandığı; bu sebeplerle kusur paylaşımlarına ilişkin itirazların önceki kanaatimizi değiştirecek mahiyette olmadığı, Mahkemeye sunulan 24.09.2018 tarihli Bilirkişi raporuna yapılan 17.10.2018 tarihli itiraz raporundaki 4 nolu maddede, davacı yanın çalındığı iddia edilen kumaş listesi ile dosyaya sunduğu sevk irsaliyeleri birbirini tutmadığı tüm irsaliyeler incelendikten sonra açıkça liste yapılarak bildirildiği, Bunun yanı sıra, istenen belgelerde halen eksik belgeler olması nedeni ile 11.02.2019 tarihinde yeniden sayın Mahkemeye 17.10.2018 tarihinde Bilirkişi raporundaki tespit edilen eksik evrakın 3. maddesinde bedelsiz olarak depoya giren ‘haki renge boyanmış olup firma hatası nedeniyle daha sonra bedelsiz şekilde siyah renge çevrilen … numaralı kumaşın” ilk gelen haki renkteki irsaliye ve faturası bilirkişi istedikten sonra dosyaya sunulduğu, bilirkişi olarak, dosyaya sunulan kumaş cins ve değer hesaplamalarını ancak dosyaya sunulduğu şekli ile depo çizelgesiyle birlikte objektif bir şekilde karşılaştırabileceklerini, dolayısıyla, dosyaya sunulan her fatura ve irsaliyenin doğruluğundan emin olmak zorunda olduklarını, nitekim, 24.09.2018 tarihli bilirkişi raporunda dosyada sunulan belgelerle kayıtlar eşleştirildiği, dosyada yer almayan belgeler için ek belge talep edildiği, yani herhangi bir varsayım söz konusu olmadığı, zira, bir varsayım olsaydı taraflarınca ek belge talep edilmeyeceği, 19.02.2019 tarihinde de sunulan eksik evraklar da incelendikten sonra, Toplamda 15 Kalem Örme ve Dokuma baskılı ve düz boya kumaşların Metraj ve tutarları ibraz edildikleri tarih göz önüne alınarak, daha önce sunulan ek tablonun güncellendiği, Davacı tarafından, reeskont faizi üzerinden bugünkü değer hesaplaması talep edildiği, bu işlemin bir hesap uzmanı tarafından hesaplanması gerektiği, kanaati bildirilmiş, taraf vekillerinin talebi üzerine dosyada yeni seçilecek bir tekstil mühendisi bilirkişi ve güvenlik uzmanı bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiş, 16/07/2019 havale tarihli alınan bilirkişi heyeti raporunda özetle; …. Limited Şirketi’nin; … Tekstil İmalat ve Satıcıları Toplu İşyeri ve Konut Yapı Kooperatifi ile sorumluluk alanının güvenliğini sağlamak üzere özel güvenlik hizmet sözleşmesi imzalayarak, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile Yasanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre özel güvenlik hizmeti verdiği ve 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanunun 7.maddesinin a) fıkrasına göre; koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları X-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme yetkileri olduğu bu bağlamda; sözleşme imzalamak suretiyle, emniyet ve güvenliğini sağlamayı taahhüt ettiği sorumluluk alanında, Davacının A kiraladığı ve depo olarak kullandığı … Mahallesi … Cad. … Blok No:… Esenler/İstanbul adresinde (… Ticaret Merkezinde) bulunan yerin, 11.01.2016 tarihinde oyulduğu deponun içinden 9.708,28 metre, 94.254,00 TL. değerinde kumaşın çalındığı ve aynı yerin 04.02.2016 tarihinde hırsızlar tarafından kapısının asma kilidinin yerinden söküldüğü ancak bir şey çalınmadığı anlaşılmış olup, bahse konu yerin emniyet ve güvenliğin sağlanması için, diğer davalı … Yapı Kooperatifi ile imzaladığı sözleşme ve orada görevli olmanın gereği olarak, gerçekleşmesi muhtemel hırsızlık, gasp gibi olayların önlenmesi yönünde tedbirler alması gerektiği, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile Yasanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre, sorumluluk kabul edilen alanda kamu güvenliğinin sağlanmasına destek mahiyetinde emniyet ve güvenliğin sağlanacağının taahhüt ettiği, bu durumda, görev alanı içerisinde dikkatli olunması ve şüpheli davranışlarda bulunan şahısların gözetim altında tutulması gerektiği, dava konusu olayda, hırsızlıklar meydana gelmeden önce giriş ve çıkışlarda görevli personci ya da devriye personeli tarafından hırsızların ve olayın fark edilemediği, içeri giren ve hırsızlık yapan şahıslarla ilgili herhangi bir müdahale olmadığı, bu şekilde, hırsızlık olayı ile ilgili, koruma ve güvenlik sağlama görevinin aksadığı, dikkatsizlik ve tedbirsizlik neticesi özen yükümlülüğüne de uymayarak, görev alanı içinde kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyette koruma ve güvenliğin sağlanmasından sorumlu olduğu halde, iş yerinden hırsızlık olayının meydana gelmesine engel olunamadığı anlaşıldığından, …’nin meydana gelen olayda ” %40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, … Yapı Kooperatifinin; Davacının deposunun bulunduğu yerleşkeyi yöneten olarak, … ile sorumluluk alanının güvenliğinin sağlanması konusunda 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile Yasanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine özel güvenlik hizmet sözleşmesi yapmış olup, dosyaya sunulu bulunan Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına ait ve 11.01.2016 tarihinde meydana gelen dava konusu olaydan 24 gün önce 17.12.2015 tarihinde aynı site içindeki A 6 Blok No 32 adresinde meydana gelen hırsızlık olayı ile ilgili yerinde inceleme yapılarak hazırlanan Bilirkişi Raporuna göre, 4006 adet işyeri/dükkan olan çok geniş alanının emniyet ve güvenliğinin sağlanması için, alanın korunması …ne verilmiş olsa da, 5188 sayılı yasaya göre, güvenlik şirketini ve yaptığı işi denetleme ve kontrol etme yükümlülüğü bulunduğu, güvenlik şirketinin emir ve talimatlara uygun çalışıp çalışmadığı, tespit edilen görevli sayısı konusunda denetlemek zorunda olduğu ayrıca bu kadar geniş alanın korunmasının, fiziki tedbirlerin artırılarak, teknolojiden azami derecede yararlanarak mümkün olduğu, bu şekilde hizmet satın alınan davalı özel güvenlik şirketinin görevin gerekliliklerinin yapılmamış olmasından kaynaklanan güvenlik zafiyetleri ile incelenen hırsızlık olayı arasında illiyet bulunduğu bu durumda, fiziki olarak alan güvenliğinin tam ve muhkem olarak alınmadığı ve özel güvenlik şirketi ile imzalanan sözleşmenin tarafı olması sebebiyle sorumluluğun bulunduğu anlaşıldığından, meydana gelen olayda %30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, Dava dışı …nin; Hırsızlık esnasında deponun alüminyum kapısının, kanırtmak suretiyle zorlama ve alet yardımıyla açıldığı, Esenler Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Grup Amirliğinin, 11.01.2016 tarihinde Olay Yeri İnceleme Raporunda: “Belirtilen deponun giriş kat ve asma kat olmak üzere 2 kattan ibaret olduğu, deponun alüminyum doğrama giriş kapısı üzerindeki asma kilit yerinin boş, kapı üzerinde zorlama izinin olduğu, kapının açık ve kilit göbeğinin sağlam olduğu,” şeklinde tespit olduğu, ek tedbirler olarak (fiziki/kepenk, elektronik/alarm, kamera vb.) olup olmadığından ya da hırsızlık esnasında var ise zarar görüp görmediğinden söz edilmediği, bu durumda dosyaya sunulu bulunan Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına ait ve 11.01.2016 tarihinde meydana gelen dava konusu olaydan 24 gün önce 17.12.2015 tarihinde aynı site içindeki A 6 Blok No 32 adresinde meydana gelen hırsızlık olayı ile ilgili yerinde inceleme yapılarak hazırlanan Bilirkişi Raporuna göre, 4006 adet işyeri/dükkan olan geniş alanda yerleşik kumaş deposunda, depo için alınan güvenlik tedbirlerinin eksik ve kapı kilidinin kolayca açılabilen, güvenlik standardı zayıf nitelikte olduğu, içinde değerli emtia bulunan bina kapısının kilit sisteminin yeterlilikte sağlam olmadığı, ilave bir tedbirin alınmadığı, hırsızlık eylemine karşı daha dikkatli olunması gibi özenli davranışın yerine getirilmediği anlaşıldığından kusurlu olduğu kabul edildiği ve meydana gelen olayda; %30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, kanaati bildirilmiş, davalılardan …. vekilinin rapora karşı itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasına karar verilmiş, 26/11/2019 havale tarihli alınan bilirkişi heyeti ek raporunda özetle; Bilirkişi … ve …. tarafından hazırlanan 24.09.2018 tarihli Bilirkişi Raporunda belirtilen kusur oranlarına uyularak, kök rapor hazırlanmış olup, kök rapor” daki kusur oranlarında sabit kalındığı, emtia açısından; Çalınan emtianın miktarı ve değeri hususunda ; Kök raporumuzdaki çalınan emtialar ile alakalı yapılan hesaplamada herhangi bir değişiklik söz konusu olmadığı, çalınan emtia kumaş tutarı kök raporlarında listeledikleri şekilde Toplam 18.324,44 TL olduğu, kanaati bildirilmiş, davalı vekilinin ek rapora yönelik itirazlarının tek tek irdelenerek gerekçeli denetime ve hükme elverişli 2.kez ek rapor alınmasına karar verilmiş, 01/10/2020 havale tarihli alınan bilirkişi heyeti 2.ek raporunda özetle; Daha önceden Bilirkişi … ve …. tarafından hazırlanan 24.09.2018 tarihli Bilirkişi Raporunda belirtilen kusur oranlarına uyulduğu, Yargıtay kararları ile detaylı olarak gerekçeli ve denetime elverişli şekilde izahatı yapılan iş
bu İkinci Ek Bilirkişi Raporundaki görüşlerinden dolayı, kök rapordaki kusur oranlarında sabit kalındığı, kanaati bildirilmiş, Davacının 2015 ve 2016 yılı ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiş, 22/03/2021 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle;
Davacı şirketin incelenen 2012, 2013, 2014, 2015 ve 2016 yılı yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin açılış ve yevmiye defterlerinin kapanış (görülmüştür) noter tasdiklerinin ve e-
defterlerin açılış ve kapanış (görülmüştür) beratlarının yasal süresinde olduğu, davacı şirketin
ticari defterlerinin TTK. 64/3. Hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve kendi lehine delil
olma özelliğine sahip olduğu, dava konusu olan çalınan
kumaşların davacı şirket tarafından satın alındığı 2012-2015 dönemi ve hırsızlık olayının
meydana geldiği 2016 yılı ticari defter kayıt ve belgeleri incelendiği, dava dilekçesinde çalındığı belirtilen 9.708,28 metre kumaşın, dava dilekçesi ve davacı şirketin
11.02.2021 havale tarihli dilekçesi ile beyan edilen çalınan mallar listesi ticari defter kayıtları ve bu mallara ait faturalar karşılaştırılarak tablo hazırlandığı, buna göre davacı şirketin
çalınan 9.708,28 metre kumaşın TL cinsinden satın alma tarihi itibariyle değerinin 17.839,73 TL olduğu, ancak bu mallara ait faturaların bir kısmında mal bedelinin Euro para birimi ile bir
kısmının ise Amerikan Doları para birimi ile satıldığı görülmüştür. 9.708,28 metre kumaşın Euro
para birimi ile satın alma tarihindeki tutarının 3.211,86 Euro, Amerikan Doları para birimi ile
satın alma tarihindeki tutarının 4.304,42 Amerikan Doları değerinde olduğu, çalınan kumaşların olay tarihindeki (T.C.M.B. tarafından belirlenen 3,2486 TL Euro kur değeri
üzerinden (3.211,86 Euro x 3,2486) 10.434,04 TL olduğu, (T.C.M.B. tarafından belirlenen
2,9876 TL ABD Doları kur değeri üzerinden (4.304,42 ABD Doları x 2,9876) 12.859,89 TL
olmak üzere çalınan kumaşların olay tarihi itibariyle değerinin 23.293,93 TL olduğu,
çalınan kumaşların olay tarihindeki (T.C.M.B. tarafından belirlenen 3,2486 TL Euro
kur değeri üzerinden (3.211,86 Euro x 3,2486) 10.434,04 TL olduğu, (T.C.M.B.
tarafından belirlenen 2,9876 TL ABD Doları kur değeri üzerinden (4.304,42 ABD
Doları x 2,9876) 12.859,89 TL olmak üzere çalınan kumaşların olay tarihi itibariyle
değerinin 23.293,93 TL olduğu, çalınan kumaşların dava tarihindeki (T.C.M.B. tarafından belirlenen 3,2930 TL Euro
kur değeri üzerinden (3.211,86 Euro x 3,2930) 10.576,65 TL olduğu, (T.C.M.B.
tarafından belirlenen 2,9658 TL ABD Doları kur değeri üzerinden (4.304,42 ABD
Doları x 2,9658) 12.766,05 TL olmak üzere çalınan kumaşların dava tarihi itibariyle
değerinin 23.342,70 TL olduğu hesaplandığı, davacı şirketin çalınan kumaşlarının satın alma tarihi itibariyle değerinin 17.839,73 TL
olduğu, ancak kumaşların döviz karşılığı satılmış olması nedeniyle çalınan kumaşların
olay tarihi itibariyle değerinin 23.293,93 TL, dava tarihi itibariyle ise 23.342,70 TL
olduğu, Mali açıdan değerlendirme; Davacı şirketin ticari defterlerinin TTK 64/3. Hükümlerine göre usulüne uygun tutulduğu ve
kendi lehine delil olma özelliğine sahip olduğu, Davacı şirketin çalınan kumaşlarının satın alma tarihi itibariyle değerinin 17.839,73 TL
olduğu, ancak kumaşların döviz karşılığı satılmış olması nedeniyle çalınan kumaşların olay
tarihi itibariyle değerinin 23.293,93 TL, dava tarihi itibariyle ise 23.342,70 TL olduğu, Mahkeme tarafından daha önce görevlendirilen teknik bilirkişilerden alınan
raporlarda davalı … Ltd. Şti.’nin % 40, diğer davalı … Kooperatifi’nin
% 30, davacı … Kumaş Ltd. Şti.’nin ise % 30 kusurlu oldukları belirtildiği, buna göre çalınan kumaşların değerinin olay tarihi ve dava tarihi itibariyle taraflar arasındaki
dağılımı aşağıda gösterildiği, davalı … Ltd. Şti.’nin olay tarihi itibariyle 9.317,57
TL’den, dava tarihi itibariyle ise 9.337,08 TL’den sorumlu olduğu, Diğer davalı ….. Kooperatifi’nin ise olay tarihi itibariyle 6.988,18 TL’den, dava tarihi itibariyle ise
7.002,81 TL’den sorumlu olduğu, davacı şirketin çalınan kumaşlarının satın alma tarihi itibariyle değerinin 17.839,73 TL olduğu,
ancak kumaşların döviz karşılığı satılmış olması nedeniyle çalınan kumaşların olay tarihi
itibariyle değerinin 23.293,93 TL, dava tarihi itibariyle ise 23.342,70 TL olduğu,
mahkeme tarafından daha önce görevlendirilen teknik bilirkişilerden alınan raporlarda
davalı … Ltd. Şti.’nin % 40, diğer davalı …. Kooperatifi’nin % 30, davacı …. Kumaş Ltd. Şti.’nin ise % 30 kusurlu olduklarının belirtildiği,
Davalı …. Ltd. Şti.’nin olay tarihi itibariyle 9.317,57 TL’den, dava tarihi itibariyle ise
9.337,08 TL’den sorumlu olduğu, Diğer davalı … Kooperatifi’nin ise olay tarihi
itibariyle 6.988,18 TL’den, dava tarihi itibariyle ise 7.002,81 TL’den sorumlu olduğu,
kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; davacı vekili tarafından davalı Kooperatif Yönetimine bağlı ve Kooperatif tarafından yönetilen ve güvenliği davalı Güvenlik Şirketinin sağladığı davacıya ait iş yerinde 11/01/2016 tarihinde ve 04/02/2016 tarihinde meydana gelen hırsızlık sebebiyle davacının uğradığı zararın tazminini talep etmiştir. Hırsızlık olayına ilişkin kolluk soruşturma beyanı ve olay yeri tutanağı incelendiğinde; davacı şirket yetkilisi tarafından 11/01/2016 tarihinde teşebbüs aşamasında kalan hırsızlık olayından önce son iki hafta içerisinde iş yerinde hırsızlık yapıldığını ve kumaşların çalındığı, teşebbüs aşamasında kalan 11/01/2016 tarihli hırsızlık olayında iş yerinde çalınan kumaş olmadığını beyan etmiştir. Soruşturma aşamasında beyanı alınan tanık … 11/01/2016 tarihinde davacı şirketin iş yerinde tanımadığı şahısların kumaş çıkartırken gördüğünü ve kendisini görünce kumaşları bırakıp gittiklerini beyan etmiştir. Olay yeri inceleme tutanağında iş yerinin alüminyum doğrama kapısı üzerindeki asma kilit yerinin boş ve kapı üzerinde zorlama izi olduğu, kapının açık ve kilit göbeğinin sağlam olduğu ve iş yeri içerisinde kumaşların bazılarının dağınık olduğu tespit edilmiştir. 04/02/2016 tarihli hırsızlık olayına ilişkin iş yeri çalışanın verdiği beyanda iş yerinde hırsızlık olayı olduğunun kendisine ihbar edilmesi üzerine iş yerine geldiğini ve iş yerinin kapısının yerinde olmadığını gördüğünü ve iş yerinde kendi tespitine göre çalınan bir şeyin olmadığını beyan etmiştir. Her ne kadar davacı şirket yetkilisi ve çalışanı verdikleri beyanlarda 11/01/2016 tarihinde ve 04/02/2016 tarihinde depoda çalınan bir eşyanın olmadığını beyan etmiş ise de, şirket yetkilisi 11/01/2016 tarihindeki beyanında son iki hafta mallarının çalındığı beyan etmiş ve Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde de davacı şirketin depodaki stoklu kumaşları ile sevk irsaliyeli kumaşları incelenmiş ve çalınan kumaşların tespiti yapılmış, olay yeri inceleme tutanakları ve ifade tutanaklarından davacının iş yerinde hırsızlık yapıldığı ve kumaşların çalındığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizce dava konusu iş yerinde yapılan hırsızlık olayına ilişkin tarafların kusur oranlarının tespiti ve çalınan kumaşların değerinin tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve alınan bilirkişi raporunda meydana gelen hırsızlık olayında davacı şirketin kumaşların bulunduğu depo kapısının ve kilidinin yeterli güvenlik standartına sahip olmadığı ve yeterli güvenlik önlemlerinin alınmadığı gerekçesi ile % 30 oranında kusur olduğu, davalı …Güvenlik Şirketinin sözleşme uyarınca üzerinde düşen koruma ve güvenlik görevini gerektiği gibi sağlamaması sebebiyle % 40 oranında kusurlu olduğu, davalı Kooperatifin ise güvenlik şirketinin güvenliği sağlaması için gerekli denetimi yapmaması ve kendisinin yönettiği Kooperatif alanında gerekli güvenlik önlemlerinin alınmasını sağlamaması sebebiyle % 30 kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Bilirkişi kusur raporu olayın oluş şekli, iş yerinin bulunduğu Kooperatifin planı ve taraflarca alınan güvenlik önlemlerinin yetersizliği dikkate alındığında usul ve yasaya uygun ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğundan hükme esas alınmıştır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporunda davacı iş yerinden çalınan kumaşların haksız fiil tarihindeki rayiç değerinin 23.293,93-TL olduğu tespit edilmiş ve davacının % 30 kusur oranına isabet eden kısım çıkarıldığında davalıların % 70 kusur oranına göre müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları 16.305,75-TL bedel tespit edilmiştir. Davalıların kendi kusur oranlarına göre sorumlu oldukları miktar kendi aralarında rücu konusu olabilecek miktar olup davacı tarafa karşı ileri sürülemeyeceğinden % 70 kusur oranına göre hesaplanan maddi tazminat hüküm altına alınmıştır. Her ne kadar davalı Kooperatif dava zamanaşımı süresinin geçtiği ve dava konusu iş yerinin güvenliğinin Kooperatif tarafından sağlanmadığını, sözleşme ile güvenliğin davalı …. şirketi devredildiği ileri sürmüş ise de; somut davada haksız fiil tarihleri itibariyle 6098 sayılı TBK’nun 72/1 maddesinde düzenlenen zarar ve zarar vereni öğrenme tarihinden itibaren işleyecek 2 yıllık zamanaşımı süresi ve uzamış ceza zamanaşımı süresi dava tarihi itibariyle dolmadığından davalı vekilinin zamanaşımı defi sebebiyle davanın reddine karar verilmesi talebine itibar edilmemiştir. Davalı kooperatifin yöneticiliğini yaptığı …. Ticaret Merkezinde davacının ticari faaliyette bulunduğu iş yerinde birden fazla kez hırsızlık olduğu, bu hırsızlığın da site güvenliğindeki zafiyetten kaynaklandığı, yani davalının güvenlik önlemlerini almadaki kusurundan kaynaklandığı, güvenliğin sağlanmasında davalı tarafın kusurunun bulunduğu anlaşılmakla davalı Kooperatif vekilinin sorumlu olmadığına dair savunmalarına da itibar edilmemiştir. Dava konusu iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayları sonucunda davacının uğradığı zararlardan davalıların kusurları sebebiyle hırsızlık meydana geldiğinden ve bu zarardan davalılar % 70 oranında kusurlu bulunduğundan açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Dava konusu hırsızlık olayı sebebiyle davacının iş yerinde meydana gelen 16.305,75-TL zararın olay tarihi olan 11/01/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 1.113,84 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.609,63 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 495,79 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.100,00- TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı Kooperatif kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar üzerinden hesaplanan 10.933,27 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı Kooperatife verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvurma harcı, 1.113,84 TL peşin harç olmak üzere toplam 1.143,04 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 766,08 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı Kooperatif tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 15,43 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı Kooperatife verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı Kooperatif vekilinin yüzlerine karşı, davalı Güvenlik Şirketinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek veya başka bir Mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.18/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.