Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/92 Esas
KARAR NO : 2022/1037
DAVA : Tazminat (Ölüm veya Cismani Zarardan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/02/2016
KARAR TARİHİ : 22/11/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :21/12/2022
BİRLEŞEN BAKIRKÖY …. ATM’NİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA;
DAVA : Tazminat (Ölüm veya Cismani Zarardan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/05/2017
KARAR TARİHİ : 25/05/2017
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/05/2017
Davacı vekili tarafından açılan tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili asıl ve birleşen dosyada dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … olay yeri olan … alışveriş merkezinden çıktıktan sonra karşıya geçmek için ayağını kaldırımdan aşağıya attığını, tam bu sırada davalılardan …’ın kontrolünde bulunan davalı … adına kayıtlı bulunan … plakalı Minibüs, süratle müvekkiline çarptığını ve yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, Araç müvekkilinin olay neticesinde, ayak ve bileğinin muhtelif yerlerinde kırıklar meydana geldiğini ve bir çok kez ameliyat edilmesi gerektiğini, kaza sebebiyle aylarca yatalak bir durumda yaşamını sürdürmek zorunda kalan müvekkili, halen tam olarak iyileşemediği gibi, bir ayağının bir ayağından kısa ve büyük kaldığını, Geçirdiği operasyonlar sebebiyle mevcut yaraların üstüne yeni yaralar Müvekkilinin, kaza sebebiyle çok zor günler geçirdiğini ve yaşamış olduğu psikolojik travma sonucunda manevi zarara da düçar olduğunu, dolayısıyla yaşadığı elem, keder ve ıstırabın bir nebze olsun telafisi için manevi tazminat talebinin kabulünü talep ettiklerini, … adına kayıtlı … plakalı Minibüs …. poliçe numarasi ile davalı …Ş.’den zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, davalı şirket şoförünün kusurlu hareketi sonucu müvekkillerinin maddi ve manevi zarara uğramış olduğundan davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ettiklerini, davalı … adına kayıtlı, …. Plakalı vasıtanın kaydına UYAP’tan TEDBİR konulmasına, Delillerin celbi için ilgili yerlere müzekkere yazılmasına, Müvekkilinin yaşamış olduğu talihsiz olaydan dolayı yaşadığı manevi çöküntü için 30.000,00-TL olay tarihinden itibaren avans faizi ve ferileri ile birlikte tahsiline karar verilmesini, Uğramış olduğu maddi zarardan dolayı şimdilik 1.000,00-TL tazminatın olay tarihinden itibaren avans faizi ve ferileri ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini, mahkeme masrafları ile ücret-i vekaletin davalılar aleyhine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili tarafından 04/08/2014-2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere …. no.lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta poliçesi ile sigortalandığını, Müvekkili Şirketin Sorumluluğu Trafik Poliçesindeki limitler ve sigortalı araca atfedilebilecek kusur ile sınırlı olduğunu, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası, meblağ sigortası olmadığından, poliçede üst limit olarak belirlenen tutarın her olayda otomatik olarak ödenmesinin mümkün olmadığını, dava konusu olayla ilgili olarak ceza soruşturma dosyasındaki tüm delillerin, ifade tutanaklarının, tanık beyanlarının ve nihayet bilirkişi raporunun temininin gerektiğini, meydana gelen kazada kusur durumlarının tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu’na sevk edilmesini talep ettiklerini, Davacının sosyal ve ekonomik durumlarının ve hangi Sosyal Güvenlik Kuruluşlarına tabi olduğunun, davacıların Sosyal Güvenlik Kurumundan geçici iş göremezlik ödeneği, tedavi gideri ya da peşin sermaye değeri dolayısıyla herhangi bir ödeme alıp almadığının tespitini talep ettiklerini, diğer yandan kusur durumu ve maluliyet belirlendiğinde dosyanın hesaplama amacıyla, aktüeryal rapor hazırlanabilmesi için aktüer siciline kayıtlı uzman bilirkişiye verilmesini, kaza tarihinden faiz talebinin de reddine karar verilmesini, maluliyet henüz kesinleşmediğinden dava tarihinden ticari faiz talebinin reddine, Herhalde haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … mirasçıları vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazada asıl sorumlu ve kusurlunun davacı olduğunu, kusur oranlarının teknik inceleme ile belirlenmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasında yargılama sırasında vefat eden … mirasçılarına karşı aynı konu sebebiyle dava açılmış ve yargılamanın Mahkememiz dosyası üzerinden yürütülmesi gerektiğinden dosya Mahkememiz dosyası üzerinden birleştirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu karayolları trafik kazası şeklinde gerçekleşen haksız eylem nedeni ile haksız eylem failine kusur sorumluluğu, araç kayıt malik/ işleticisine kusursuz sorumluluk ve sigorta şirketine zorunlu mali mesuliyet sigorta hükümleri uyarınca yöneltilen geçici- sürekli işgöremezlik gelir kaybına ilişkin maddi zarar ile cismani zarara bağlı olarak oluşan manevi zararın tazminine ilişkindir.
Mahkememizce dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın trafik tescil kayıtları, tarafların SGK kayıtları, davacıya kaza sebebiyle rücuya tabi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, gelir bağlanıp bağlanmadığına ilişkin SGK kayıtları, dava konusu aracın sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacının tedavi giderleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılmasına ilişkin müzekkere cevapları celbedilerek incelenmiştir.
Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası Uyap ortamından celp edilmiş, incelenmesinde; sanık davalı … hakkında katılan davacı aleyhine taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan kamu davası açıldığı ve yargılama yapıldığı, yapılan yargılama sırasında katılan davacının yaralanmasına ilişkin Adli Tıp Kurumundan alınan raporda basit tıbbi müdahale ile giderilemez ve vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarını orta derecede etkileyecek şekilde yaralandığının tespit edildiği, yargılama sırasında meydana gelen kazada tarafların kusur oranlarının tespitine ilişkin keşif yapılmak suretiyle alınan bilirkişi raporunda davacı katılanın ikinci derecede tali kusurlu olarak, davalı sanık …’in birinci derecede asli kusurlu olduğunun tespit edildiği, yapılan yargılama sonucunda davalı sanık … hakkında mahkumiyet hükmü kurulduğu ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı tanığı …. duruşmadaki beyanında; ” Davacıyı tanırım, kendisi arkadaşım olur, tarihini tam olarak hatırlamıyorum, 5 yıl önce 2 Şubat tarihinde davacı ile birlikte alışveriş merkezinden yaya olarak çıkıp yolun karşısına geçmek isterken kaldırımda beklediğimiz esnada bir minibüs hızla gelip kaldırımda duran davacıya çarptı ve davacı bu kaza nedeniyle yaralandı, minibüs davacının ayağının üzerinden geçti, kulağından kan geliyordu ayağının biri kırılmıştı, ambulansı aradık davacıyı hastanesi götürdük, davacıya çarpan şoför hastaneye uğradı göründü ve gitti, ondan sonra da herhangi bir araması olmadı, bilgim görgüm bundan ibarettir.” demiştir.
Davalı tanığı … duruşmadaki beyanında; “Ben dava konusu kazanın olduğu yerde esnafım. Minübüs şoförü olarak çalışıyorum. Eski arabalarımız çalıştığında susuz olduğu için ses yapıyordu. Kaldırım ile minübüsün durduğu yer arasında peron yapılıyordu. Davacı o sırada kaldırımdaydı. … minübüsü çalıştırdığında ses yaptığı için köpek korkup minübüsün önüne atladı. Davacıda köpeği çekmek için aracın önüne atladı. Bu sebeple kaza oldu. Davacının bulunduğu yerde yaya geçidi yoktur. Minübüsler sıralı haldedir. Buradan karşıya geçemez. Yaya geçidinden geçmesi gerekiyor. Olay …’nin önünde olmuştur. Davacı karşıdan karşıya geçerken olmamıştır. …. Ambulans çağırdı ve hastaneye götürdü. Hatırladığım kadarı ile kaza 2016 yılında olmuştur. Kazanın olduğu mevsimi hatırlamıyorum. Ancak hava güzeldi. Ambulansın geldiğini ben bizzat görmedim. Biz sıramız geldiği için gittik. … bize Ambulansın geldiğini söyledi. Kadın köpeğe araba çarpmaması için köpeği aldığı sırada kaza oldu. ” demiştir.
Davalı tanığı …. duruşmadaki beyanında; “Ben kaza tarihinde minübüs şoförü olarak çalışıyordum. Şuanda çalışmıyorum. Olay günü ben ….in kullanımındaki minübüsün arkasındaydım. Minübüsler park halindeydi. … minübüsü biraz ileri aldığı sırada davacı orada bulunan köpekten korkup bizim yolcu aldığımız perona ilerledi. Bunun üzerine … minübüsü ile hafif davacıya dokundu. Yanına gittiğimizde bir şeyi yoktu. Kendisine yapabileceğimiz bir şey var mı diye sorduk. O da yok dedi. Daha sonra biz sıramız geldiği için olay yerinden ayrıldık. Ambulans çağırılmadı. Ben olay tarihini ve mevsimini hatırlamıyorum.Benim sıram geldiği için olay yerinden ayrıldım. Sonradan Ambulansın gelip gelmediğini bilmiyorum. Davacının köpeği kurtarmak için mi indiğini net olarak bilmiyorum. Ancak köpek vardı.” demiştir.
Dava dosyasında bulunan tüm belgeleri incelemek suretiyle, davaya konu trafik kazasında kazaya karışan … plaka no’lu aracın sürücüsü … ve yaya …’nın kazanın meydana gelişinde kusur oranlarının belirlenmesi için rapor alınmasına karar verilmiş, 16/04/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı yaya …’nın 2075 (yüzdeyetmiş beş) oranında KUSURLU olduğu, … plaka no’lu aracın sürücüsü davalı … (yüzdeyirmibeş)) oranında KUSURLU olduğu, sonuç ve kanaati bildirilmiştir. ….tarihli Adli Tıp Kurumu Raporunda; Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki minibüs ile minibüs peronlarına girmek üzere sağa manevrası öncesi girmeye çalıştığı minibüs peronu alanında görüş alanını kontrol altında bulundurması ve müteyakkız olması gerekirken bu hususlara riayet etmediği, peron alanında kaplamaya girerek karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacı yayaya önlemsizce çarptığı olayda kusurlu olduğu, Davacı yaya …, olay mahallinde çarpma noktasına yakın mesafede bulunan yaya geçidini kullanarak karşıdan karşıya geçmesi gerekirken bu hususa riayet etmediği, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde kontrolsüzce ve tedbirsizce karşıdan karşıya geçmeye çalıştığı, perona girmeye çalışan aracın hareket durumunu dikkate almayıp korunma tedbirine başvurmadığı olayda kusurlu olduğu, Yukarıdaki hususlar muvacehesinde, olayda; Davalı sürücü …’ın %40 (yüzde kırk) oranında kusurlu olduğu, Davacı yaya …’nın %60 (yüzde altmış) oranında kusurlu olduğu kanaatini bildirilmiştir. Mahkememizce raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için alınan 07/03/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu kazanın oluşumunda minibüs şoförü …’ın KARAYOLLARI TRAFİK KANUNU’nun Madde 67 ve 84 uyarınca 9e 60 oranında KUSURLU olduğu; Dava konusu kazanın oluşumunda yaya …’nın Karayolları Trafik Kanunu’nun Madde 68 uyarınca %40 oranında KUSURLU olduğu; görüş ve kanaatine varılmıştır. …. tarihli Adli Tıp Kurumu maluliyet Raporunda; Bayram kızı, 1965 doğumlu …’nın 01.02.2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında malüliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli malüliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş görememezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği kanaati bildirilmiştir…. tarihli Adli Tıp Kurumu maluliyet Raporunda; … ve …. kızı, 17/03/1965 doğumlu …’nın 01/02/2015 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği kanaati bildirilmiştir. 19/09/2022 havale tarihli aktüerya bilirkişi raporunda özetle; Davacının nihai ve gerçek geçici iş göremezlik maddi zararının 854,16 TL olduğu, Davacıya SGK tarafından geçici iş göremezlik ödemesi yapılmış ise yapılan ödemenin rücuya tabi kısmının hesaplanan geçici iş göremezlik maddi zararından tenzilinin gerekeceği, Temerrüt başlangıcının davalı si; irketi yönünden dava tarihi davalı sürücü ve işleten yönünden ise 01.02.2015 kaza tarihi ve faiz nev’inin avans faizi olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Somut davamızda; davaya konu kaza tarihi olan … günü saat 18.25 sıralarında davalı …’in sevk ve idaresindeki, davalı … adına kayıtlı, davalı … Şirketine zmms poliçesi ile sigortalı … plakalı minibüs ile İstanbul Caddesi üzerinde seyir halindeyken olay mahalline geldiğinde, yolun sağ tarafında bulunan minibüs peronlarına girdiği esnada idaresindeki minibüsün sağ ön kısımlarıyla; karşıdan karşıya geçmeye çalışan davacı yaya …’ya çarpması sonucu davacı vücudunda kemik kırığı oluşacak şekilde yaralanmıştır.
Mahkememizce dava konusu kazada tarafların kusur oranlarının tespiti için bilirkişi raporları ve Adli Tıp Kurumundan rapor alınmış, Mahkememizce kaza tespit tutanağı, olayın oluş şekli, ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporu ile uyumlu ve raporlar arasındaki çelişkiyi gidermesi sebebiyle itibar edilen ve hükme esas alınan Karayolları Fen Heyeti tarafından düzenlenen heyet raporunda; 2918 Sayılı KTK Madde 68-b maddesinde “Taşıt yolunun karşı tarafına geçmek isteyen yayaların taşıt yolunu, yaya ve okul geçidi ile kavşak giriş ve çıkışları dışında herhangi bir yerden geçmeleri yasaktır.” Yaya geçitlerinde yayaların yolun karşı tarafına geçerken yolu kullanan araçlara göre geçiş üstünlüğü bulunmaktadır. Araçlar yaya geçitlerinde karşıdan karşıya geçen yayalara durarak geçiş yapmalarına izin vermek zorundadır. Kazanın olduğu noktanın 49 metre gerisinde bulunan yaya geçidini kullanmayan yaya davacı yolun karşı tarafına geçmesinin yasak olduğu yerden geçerek kazanın oluşumunda kusurlu olduğu, ayrıca aynı maddede yolun karşı tarafına geçecek yayalar için nasıl davranmaları gerektiği konusunda “…taşıt trafiği içi bir engel teşkil etmemek şartı ile ve yolu kontrol ederek kendi güvenliklerini sağladıktan sonra en kısa doğrultuda ve en kısa zamanda taşıt yolunu geçebilirler.” ve *c) Yaya yollarında, geçitlerde veya zorunlu hallerde taşıt yolu üzerinde bulunan yayaların, trafiği engelleyecek veya tehlikeye düşürecek şekilde davranışlarda bulunmaları … yasaktır.” hükmünü içerdiği, kazanın olduğu yerden yasak olmasına rağmen yolun karşısına geçme kararı alan yaya davacının karşıdan karşıya geçerken taşıt trafiğine engel teşkil etmemesi, yolu kontrol ederek kendi güvenliğini sağlaması ve taşıt trafiğini tehlikeye düşürmemesi gerektiği, davacının araç trafiğini gereken özende kontrol etmeden (kontrolsüzce) yaya kaldırımın taşıt trafiğine açık olan yola inerek yolun karşısına geçme eylemine başladığından dolayı kazanın oluşumunda tali ve % 40 oranında kusurlu olduğu, davalı …’in aynı Kanun “Madde 67 a) Sürücülerin, park yapmış
taşıtlar arasından çıkarken, duraklarken veya park yaparken taşıt yolunun sağına
veya soluna yanaşırken, sağa veya sola dönerken, karayolunu kullananlar için tehlike
doğurabilecek ve bunların hareketlerini zorlaştıracak şekilde davranmaları yasaktır. c) Dönüşlerde veya şerit değiştirmelerde sürücülerin niyetlerini dönüş işaret
ışıkları veya kol işareti ile açıkça ve yeterli şekilde belirtmesi, işaretlerin manevra
süresince devam etmesi ve biter bitmez sona erdirilmesi zorunludur.” hükmünü içerdiği, davalının sağa doğru
manevra yaparken yaya kaldırımından taşıt trafiğine inmiş yayaların olabileceğini
öngörerek fren yaptığında çok kısa bir mesafede (yayalara çarpmadan) durabilecek
kadar hızını düşürmesi gerektiği, dolayısıyla, minibüs şoförü öngörülebilir ve
önlenebilir bir tehlikeye karşı gereken önlemi almadığından dolayı kazanın
oluşumunda kusurlu olduğu, yine aynı Kanunun
“Madde 84 – Araç sürücüleri trafik kazalarında; f) Doğrultu değiştirme manevralarını
yanlış yapma; j) Manevraları düzenleyen genel şartlara uymama’ hallerinde asli
kusurlu sayılırlar.” hükmü uyarınca davalı …’in aslı ve % 60 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir. Düzenlenen bilirkişi raporu yasal mevzuata uygun olması, kaza tespit tutanağı, olayın oluş şekli, ceza yargılaması sırasında alınan bilirkişi raporu ile uyumlu ve raporlar arasındaki çelişkiyi gidermesi sebebiyle bu heyet raporuna itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Dava konusu kazada davacının yaralanması sebebiyle kaza tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği uyarınca maluliyet durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumu…. Adli Tıp İhtisas Kurulundan rapor alınmış, alınan raporda; davacının yaralanmasının fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3(üç) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Söz konusu rapor kaza tarihinde yürürlükte bulunan yönetmelik uyarınca hazırlandığından ve usul ve yasaya uygun olduğundan Mahkememizce itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce davacının talep ettiği alacak kalemleri yönünden hesaplama yapılması için aktüerya bilirkişisinden rapor alınmasına karar verilmiş ve aktüerya bilirkişisi raporunda; davacının 854,16 TL geçici iş göremezlik maddi zararı talep edebileceği tespit edilmiştir. Düzenlenen bilirkişi raporu davacının SGK kayıtlarına göre, net asgari ücrete göre ve kendisine ücret ödenen günler dışlanıp ödenmeyen dönemlere ilişkin olarak hesaplanması ve usul ve yasaya uygun olması sebebiyle Mahkememizce itibar edilmiş ve hükme esas alınmıştır.
6098 sayılı TBK’nun 49. Maddesinde; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, aynı Kanunun 50. maddesinde; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altında olduğu hüküm altına alınmıştır. Somut uyuşmazlıkta dava konusu kazaya davalı taraf % 60 kusuru ile sebebiyet vermiş ve söz konusu kazada davacı yaralanmıştır. Davacı tarafından davalının kusuru ve zararı ispat edilmiştir. Bu sebeple davacının bilirkişi raporu ile tespit edilen 854,16 TL geçici iş göremezlik maddi zararı hüküm altına alınmıştır. 6098 Sayılı TBK’nun 50. Maddesi ve 2918 Sayılı KTK’nun 85 ve devamı hükümlerine göre söz konusu maddi tazminattan davalı araç sürücüsü …, davalı araç işleteni … mirasçıları ve davalı araç zmms sigortaıcısı …. Sigorta A.Ş. sorumlu olduğundan bu davalılar aleyhine açılan maddi tazminat talepli davanın kısmen kabulüne, araç sürücüsü ve işleteni kaza tarihinde temerrüte düştüğünden bu tarihten itibaren işin ticari iş olmaması ve haksız fiilden kaynaklanması sebebiyle yasal faiz işletilmesine, Sigorta Şirketi dava tarihinde temerrüte düştüğünden bu davalı yönünden dava tarihinden itibaren işin ticari iş olmaması ve haksız fiilden kaynaklanması sebebiyle yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56/1. Maddesinde; “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Dava konusu kazada davacı davalının kusuru ile vücudunda kemik kırığı olacak şekilde yaralanmış ve iyileşme süresi 3 ay olarak belirlenmiştir. Davacının bu dönemde sıkıntılı bir süreç geçirdiği ve manevi olarak yıprandığı ortadadır. Bu sebeple davacı lehine olayın oluş şekli, tarafların kusur oranları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın alım gücü, enflasyon oranı dikkate alınarak 15.000,00-TL manevi zarara hükmedilmiş, söz konusu manevi zarardan olaya kusuru ile sebebiyet veren davalı aracın sürücüsü …, davalı araç işleteni … mirasçıları sorumlu olduğundan ve manevi tazminat bu davalılardan talep edildiğinden bu davalılar aleyhine hüküm kurulmuş ve araç sürücüsü ve işleteni kaza tarihinde temerrüte düştüğünden bu tarihten itibaren işin ticari iş olmaması ve haksız fiilden kaynaklanması sebebiyle yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Mahkememizin iş bu dosyası ve iş bu dosya ile birleşen Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında Maddi tazminat taleplerine ilişkin açılan dava yönünden;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Dava konusu 01/02/2015 tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle davacı lehine 854,16-TL geçici iş göremezlik maddi tazminatı takdiri ile takdir edilen maddi tazminatın davalılar …, …, …, …, … yönünden kaza tarihi olan 01/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasak faizi ile birlikte, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden dava tarihi olan 01/02/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 58,34 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 34,14 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 24,20 TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi uyarınca takdir edilen 854,16 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalılar kendilerini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/2 maddesi uyarınca takdir edilen 145,84 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvurma harcı, 31,40 TL başvurma harcı 34,14 TL peşin harç olmak üzere toplam 94,74 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 6.307,25 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
B)Mahkememizin iş bu dosyası ve iş bu dosya ile birleşen Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında Manevi tazminat taleplerine ilişkin açılan dava yönünden;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-Dava konusu 01/02/2015 tarihinde meydana gelen kaza sebebiyle davacı lehine 15.000,00-TL manevi tazminatı takdiri ile takdir edilen manevi tazminatın kaza tarihi olan 01/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasak faizi ile birlikte davalılar …, …, …, …, …’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 1.024,65 TL nispi karar harcının daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.024,68 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 0,03 TLnin talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılar …, …, …, …, …’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine
4-Davalılar …, …, …, …, … kendilerini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 10/2, 13/1 maddeleri uyarınca takdir edilen 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılar …, …, …, …, …’e verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 1.024,65 TL peşin harcın davalılar …, …, …, …, …’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Manevi tazminat talepli dava yönünden taraflarca ayrıca bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı … ve davalılar …, …, …, …, … vekilinin, davalı … Şirketinin yokluklarında, maddi tazminat yönünden kurulan hüküm yönünden miktar itibariyle KESİN olmak üzere, manevi tazminat yönünden kurulan hüküm yönünden gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.22/11/2022
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır