Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/885 E. 2018/523 K. 07.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/885
KARAR NO : 2018/523

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/10/2016
KARAR TARİHİ : 07/05/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Müvekkilinin … Mah. … Cad. No:… … Residance No:… adresinde bulunan … adlı şahıs şirketinin sahibi olduğunu, müvekkilinin işyeri adresinde inşaat, elektrik, hırdavat malzemesi sattığını, davalı …’nın müvekkiline ait şirketin bulunduğu residance da ikamet ettiğini, gümrük işleriyle uğraştığını, davalının müvekkilinden gümrükte bulunan … marka ankastre ürünlerini teslim alması için 195.000 TL’ye ihtiyacı olduğunu dile getirdiği, davalı bu yolla piyasa bedeli ürün başına 2.2250 TL olan 200 adet ankastreleri müvekkiline emtia başına 975 TL’ye sattığını, müvekkilinin davalının şahsi hesabına birkaç ara ödemeyle 23.000 TL yatırdığını, daha sonra davalı adına ve hesabına Yeşilköy’de ve Halkalı’da daire tadilatları işlerini şahsen tamamladığını, bu işlerin bitiminden kısa bir süre sonrada davalıya elden 17.000 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin bu şekilde davalıya hizmet, nakit karışık toplam 57.000 TL ödeme yaptığını, davalının gümrükte bulunan malları alabilmek için müvekkilinden geri kalan bedeli talep ettiğini, hazırlıksız yakalanan müvekkilinin davalıya …. Bankası … Şubesine ait … seri numaralı 01/10/2016 vadeli 20.000 TL bedelli çeki, … seri numaralı 18/10/2016 vadeli 105.000 TL bedelli çeki, …bank … şubesine ait … seri numaralı 15/11/2016 vadeli 30.000 TL bedelli çekleri teslim ettiğini, çekleri teslim ettikten sonra müvekkilinin davalının anlaşma konusu malları gümrükten almasını beklediğini, aradan 6 ay süre geçmesine rağmen malları teslim edemeyen davalının müvekkiline olan çek nakit karışık toplam 212.000 TL borcuna karşılık … marka değeri 16.000 TL bedelli araç ile … marka değeri 41.000 TL bedelli iki adet araç satmak suretiyle toplam 57.000 TL ödeme yaptığını, davalının bu şekilde müvekkiline elden altığı borcunu kapattığını ancak çekleri teslim etmediğini, bu nedenlerle müvekkilinin söz konusu çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı davaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dava, davacı tarafından keşide çekler dolayı İİK 72/2.madde uyarınca açılmış menfi tespit talebine ilişkindir.
Dosyaya delil olarakÇekler (İlgili Bankalardan temin edilecek) … Bankası … Şubesine ait … seri numaralı 01.10.2016 vadeli 20.000-TL bedelli, … Bankası … Şubesine ait … seri numaralı 18.10.2016 vadeli 105.000-TL bedelli …bank … Şubesine ait … seri numaralı 15.11.2016 vadeli 30.000-TL bedelli çeklerin görüntüsü ibraz bilgileri celb edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu olan husus, davaya konu olan bu çekin, sözleşme kapsamında ifa amaçlı olarak düzenlenip düzenlenmediği noktasında toplanmaktadır.
Davalı davaya cevap vermeyerek HMK 128.maddesi uyarınca davayı inkar ettiğinden çeki sözleşme kapsamında verdiğini iddia eden davacı ispat yükü altındadır.
Taraflar arasında düzenlendiği tartışmasız olan takibe konu çekler yazılı bir belge olup kambiyo evrakı niteliğindedir. Evrak içeriğine göre davacı taraf çek vermiş olup çekin ödeme belgesi olması karşısında kural olarak mevcut bir borcun ifası için verildiği, BK. 182. ve devamına göre kabul edilmelidir.
Tarafların gerçek kişi olması nedeni ile ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi hususunda ara karar oluşturulmamıştır.
Bilindiği üzere menfi tespit davalarında genel kurallar gözetilerek ispat külfetinin kime düşeceğinin tespit edilmesi gerekir. TMK.na göre ise, genel kuralın menfi tespit davalarında uygulanması gerekmekte olduğundan ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayacaktır. Daha da önemlisi dava konusu olup, sözleşme bedeli olarak verildiği ve bu nedenle bedelsiz olduğu belirtilen belge kambiyo evrakı niteliğinde olan bir çektir. Davacı dava konusu çekin avans olduğu, çek karşılığı mal almadığını, çekin ifa amaçlı olarak düzenlendiğini belirtmiştir. HMK. 199. ( HMUK 288 mad. ) maddesi uyarınca bir hakkın düşürülmesi, değiştirilmesi amacı ile ileri sürülen bu savunmanın çeklerin miktarı gözetildiğinde mutlak suretle yazılı belge ile ispatı gerekir.
Davacı vekili bu iddiası konusunda iddiasını ispatlayabilecek yazılı herhangi bir belge sunmadığı gibi Esasen davacı vekilinin iddiasını ispatlayabilecek delil başlangıcı da bulunmamaktadır.
Nitekim Yargıtay’ın yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere “Çek bir ödeme vasıtası olup kural olarak mevcut bir borcun tediyesine yönelik düzenlendiğinin kabulü gerekir. BK’nun 207.maddesi uyarınca asıl olan peşin satıştır ve peşin satışta mal ve bedelin aynı anda verildiği yönünde yasal karine mevcuttur.” O halde uyuşmazlık konusu olan çeklerin mal tesliminden önce ifaya yönelik olarak verileceğine dair taraflar arasında ve tarafları bağlayan bir yazılı sözleşme bulunması gerekir. Zira açıklanan karinenin aksini iddia eden davalı-birleşen dosya davacısı dava konusu bu çeklerle ilgili açıklanan karinenin aksini iddia eden konumundadır. Bu nedenle davacısının çekleri ileride teslim edileceği iddia edilen mala karşı olarak verildiğini mutlak surette HMK.m.199 ve devamı maddeleri uyarınca yazılı ve kesin delillerle ispatlaması gerekir. Davalı davaya cevap vermeyerek davayı inkar olunduğu gibi davacı bu konuda yazılı ve kesin delil sunamamıştır. O halde davacının beyanları ispatlanamamış olarak kabul olunduğundan sübuta ermeyen davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu gereği Alınması gereken 35,90 TL karar harcı peşin harçtan mahsubu ile karar kesinleştiğinde talep halinde bakiye ilam harcının davacıya iadesine
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine,
5-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili yüzüne karşı ve davalı vekilinin yokluğunda , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/05/2018

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.