Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/464 E. 2018/37 K. 15.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/464 Esas
KARAR NO : 2018/37

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/05/2016
KARAR TARİHİ : 15/01/2018
GEREKÇELİ KARAR
YAZIM TARİHİ : 22/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle müvekkil şirketin muhatap firmadan 20115 model, … markalı, … Plakalı aracı 30.04.2015 tarihinde, … Seri Numaralı fatura ile satın aldığını araç teslim alındıktan yaklaşık 8 ay sonra 19.12.2015 tarihinde arızalandığını ve çekici ile yetkili servise götürüldüğünü, yapılan incelemeler sonucunda şanzıman takımında arıza tespit edildiğini , şanzımana tanıtma ve kodlama yapılarak sorun giderildiği bahisle aracın müvekkili firmaya 22.12.2015 tarihinde teslim edildiğini, ilk arızanın ardından 1 ay kadar sonra 19.01.2016 tarihinde araç tekrar arızalandığını aynı servise çekici marifetiyle getirildiğini, bir kaç orijinal parçası değiştirilerek arızanın giderildiği gerekçesiyle 21.01.2016 tarihinde tekrar müvekkili şirkete teslim edildiğini buna rağmen 10 gün sonra 04.02.2016 tarihinde mükerrer şikayetler üzerine aracın 3. defa yetkili servise getirildiğini 12.02.2016 tarihinde de şanzıman kontrol ünitesi değiştirilerek müvekkil firmaya teslim edildiğini, sıfır model olarak yetkili servisten alınan aracın ayıplı olup olmadığının tespiti, ileride açılacak bedel iadesi, aracın yenisi ile değiştirilmesi, ayıp oranında indirim seçimlik haklarından birini kullanabilmek için yapılacak bilirkişi incelemesi yapılmasını aracın ayıplı olduğu kanaatine varılması halinde açacağımız davalar açısından hukuki yararları olduğunu, tüm bu nedenlerle Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı borçlu tarafından yapılan itiraz ile icra takibinin durdurulduğunu, yapılan bu itizarın iptali ile takibin devamı ile borçlunun %20′ den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, ayıplı olduğu iddia edilen aracın; keşif tarihi itibariyle 19546 km. yol yapması, hayatın olağan akışına aykırılık teşkil edecek nitelikte olduğunu bilirkişi raporunda bu husus gözardı edildiğini, davacı tarafa ait aracın servis kayıtları incelendiğinde, kimi şikayetlerin arıza olarak değerlendirilemeyeceği, şikayet olunan hususlarda davalı müvekkil şirket yetkili servis personellerinin gerekli özen ve ihtimamı gösterdiği ortaya çıktığını dolayısıyla dava konusu araç TKHK kapsamında nitelendirilemeyeceğini şimdilik raporda yer alan, aracın gizli ayıplı olduğuna ilişkin tespite itiraz ettiklerini, dava konusu aracın ayıplı olduğunun kabulü anlamına gelmemekle birlikte, aracın rayiç değerine de itiraz ettiklerini, dava dosyasında yer alan raporda aracın 49.409,00 TL bedelle satıldığı belirtildiğini, dava konusu aracın ikinci el değeri ise, fahiş bir şekilde 57.500,00 TL olarak belirtilmiştir. Söz konusu bedel fahiş olmakla birlikte aracın bu yönde bir değeri de bulunmadığını, bu yönü ile değer kaybı hesaplanmasına da itiraz ettiklerini beyan etmiştir.
Dava TBK 49 .madde ve KTK 97.maddesi uyarınca meydana gelen kaza sonucunda araçta oluşan değer kaybı ve ikame araç bedeli zararının tahsili amacıyla açılmış alacak davasıdır.
Davaya konu … plakalı aracın ruhsat bilgileri ve araç tescil trafik kayıtları, … plakalı aracın ruhsat fotokopi ve trafik kayıtları, her iki aracın sigorta poliçesi,, Trafik Kaza Tespit Tutanağı, … Sigorta sigorta hasar dosyası aracın hasar tamir faturası, Sürücü belgesi, Kazaya ilişkin Olay yeri ve araç hasar fotoğrafları dosya arasına alınmıştır.
Mahkememizce Servis hizmetindeki teknik değerlendirme ve alacak bedeli tespiti için HMK 266.madde uyarınca bilirkişi raporlarında Dava konusu anzanın elektronik cihaz anzası olduğu, Yetkili servisin doğru teşhis ve tedaviyi geç uygulaması nedeniyle art arda 3 defa ortaya çıkmış olduğu, son servis hizmetinde garanti kapsamında ücretsiz olarak yapılan elektronik parça değişimi neticesinde arı zan m tamamen giderilmiş olduğu, bu tip arızaların gizli veya açık ayıp olarak değerlendirilemeyeceği Elektronik-mekanik arıza tamiri neticesinde araçta herhangi bir değer kaybının meydana gelmeyeceği, tespitinde bulunmuştur.
Davacı . vekili 31,05.2017 tarihli dilekçesinde talebini ıslah ederek Davacı vekili Islah dilekçesinde, aracın müvekkili şirket tarafından 16 gün kullanılamadığını iddia etmiş ve 6 günlük araçtan yoksun kalma bedelini talep etmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre dava artık itirazın iptali davası değil alacak talebine döndüğü anlaşılmakla bu hususta bilirkişiden araç yoksunluk bedeli konusunda alınan ek rapora göre Davacı vekili Islah dilekçesinde, aracın müvekkili şirket tarafından 16 gün kullanılamadığını iddia etmiştir 16 günlük araçtan yoksun kalma süresi kabul edilebilir olup, 16 gün araçtan yoksun kalma bedelinin bürüt 1.600,00 TL olacağı, davacının aracını çalıştırmaması nedeniyle zorunlu giderleri olan yakıt ve amortisman vs. masrafları yapmadığı dikkate alındığında; Hesaplanan toplam 350 TL yakıt ve amortisman giderlerinin bürüt bedelden düşülerek 16 günlük araçtan yoksun kalma bedelinin Net olarak 1.250,00 TL+ KDV olacağı yönünde rapor düzenlemiştir.
Taraflarca sunulan deliller ve dosya kapsamına göre davanın servis hizmetlerindeki ayıplı iş sebebiyle araçta meydana geldiği iddia edilen değer kaybı yönünden açılmış ise gelen teknik bilirkişi raporuna göre de Elektronik-Mekanik arıza tamiri neticesinde araçta herhangi bir değer kaybının meydana gelmeyeceği dikkate alındığında aracın servisteki yetersiz ve eksik hizmet sebebiyle arızasının giderilemediği davalının oluşan bu zarar talebinden bu anlamda sözleşme kapsamın da sorumlu olduğu anlaşılmış olmakla birlikte gelen servis kayıtları tamir ve faturalardan arızanın türüne göre söz konusu aracın şirket tarafından 16 gün kullanılamadığını iddia etmiş olup 16 günlük araçtan yoksun kalma süresi kabul edilebilir olup, 16 gün araçtan yoksun kalma bedelinin bürüt 1.600,00 TL olacağı, davacının aracını çalıştırmaması nedeniyle zorunlu giderleri olan yakıt ve amortisman vs. masrafları yapmadığı dikkate alındığında; Hesaplanan toplam 350 TL yakıt ve amortisman giderlerinin bürüt bedelden düşülerek 16 günlük araçtan yoksun kalma bedelinin Net olarak 1,250,00 TL+ KDV yönündeki tespit rayice ve aracın cinsine göre mahkememizce hakkaniyete uygun bulunduğundan davalı servis hizmetlerinin ayıplı olarak yapılması sebebiyle davacı da araç kullanım anlamında yoksunluğa sebebiyet verildiğinden davacının talebini bu anlamda ıslah edebileceğinden davalının itirazı yerinde görülmemiş söz konusu araç ikame bedelinden davalının sorumlu tutulmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile;
2-Davacının talep etmiş olduğu kira mahrumiyet bedeli olan 1.250,00 TL + KDV bedeli olan 225,00 TL olmak üzere 1.475,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
4-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 100,75 TL nispi karar harcından peşin alınan 86,39 TL harçtan mahsubu ile bakiye 14,36 TL nispi ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 1475,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 2.180 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 29,20 başvurma harcı 4,10 TL +4,60 vekalet harcı ve 141,20 TL peşin harç olmak üzere 119,89 TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin kısmen kabul kısmen red oranına göre 34,95 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1124,50 TL yargılama giderinin kısmen kabul kısmen red oranına gör 327,89 TL’sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından yapılan vekalet harcı ve 20 TL yargılama gideri olan 24.30 TL’nin kısmen kabule göre 17,21TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.15/01/2018

Katip …
E- imzalıdır.

Hakim …
E- imzalıdır.