Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/392 E. 2019/319 K. 18.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/392
KARAR NO : 2019/319

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2016
KARAR TARİHİ : 18/03/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Davalının işyeri büyüklüğü ve metrekare bazında yapılan hesaplama sonucunda olağan genel kurul toplantısının 6. Maddesiyle 2014 yılı tahvili bütçesinin kabul edildiği, davalının kooperatif olması sebebiyle 2014 yılı Kasım, Aralık, 2015 yılı Ocak, Şubat, Mart ayları aidat borçlarını da ödemediği, kooperatife olan borcu nedeniyle davalı hakkında icra takibi yapıldığı, takibin itiraz üzerine durduğu, takibin genel kurul ortaklarını bağladığı, davalı tarafın kooperatif ortak alanlarından faydalandığı hususunda davanın açıldığı, aidat borcu nedeniyle icra takibinin yapılması üzerine takibin durduğu, davacı tarafın işbu davayla itirazın iptali ve takibin devamını, davalının icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiği görüldü.
CEVAP; Davalı taraf söz konusu alacağın davacının beyan ettiği gibi kooperatif üyeliğine dayalı aidat borcu olmadığını, davacının bu sebebe dayalı olarak müvekkile ait ayrı bir alacağın bulunmadığını, kat mülkiyeti yasası çerçevesi içinde aidat borçlarını ödemesine rağmen ayrıca bir de kooperatif yönetimine 2. bir aidat ödeme zorunda olup olmadığı konusunda uyuşmazlığın bulunduğu, müvekkilin işyeri almak amacıyla davacı kooperatif üye olmadığı, kooperatiften bağımsız bir binada işyeri bulunduğu, kendi blok yönetimlerinin yanında bir de hizmet almadıkları kooperatif yönetimine 2 kez aidat ödeme anlamına geldiğini, bu durumun hukuka aykırı olduğunu, davanın reddi ile icra inkar tazminat talebinde bulundukları görüldü.
Dava itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili 15/03/2019 tarihli dilekçesi ile karşılıklı olarak anlaştıklarını, sulh olduklarını, davadan feraget ettiklerini, beyan etmiştir.
Davalı vekili yine 18/03/2019 tarihli dilekçesi ile karşılıklı olarak anlaştıklarını, sulh olduklarını, davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Bilindiği üzere, MHK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragat davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğunda kuşku bulunmadığı, davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40 TL karar harcından peşin alınan 296,22 TL harcın mahsubu ile kalan 251,82 TL harcın talep halinde ve karar kesinleşince davacıya iadesine,

3-Taraf vekillerinin talepleri gibi yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra talep halinde ve karar kesinleşince davacıya iadesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 18/03/2019

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.