Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/391 E. 2018/26 K. 11.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/391 Esas
KARAR NO : 2018/26

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/04/2016
KARAR TARİHİ : 11/01/2018
GEREKÇELİ KARAR YAZIM
TARİHİ : 22/01/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle, davacı müvekkil şirketin davalı şirkete 2016 yılı içerisinde muhtelif tarihlerde, faturaları keserek fatura ile birlikte mal teslimi yaptığını, teslim edilen mal bedelleri iade edilen mal bedelleri takas- mahsup edildiğinde cari hesap alacaklarının 225.246,95 TL olduğunu ancak davalının bu borcu ödemediğini bu nedenle Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının borcun 121.500,00 TL ‘sini kabul ettiğini bakiye alacağa ise itiraz ettiğini bakiye kalan alacağın ise 103.746,95 TL olduğunu, bu alacağın faturalar ve ticari defter kayıtları ile sabit olduğunu, yapılan itirazın haksız olduğunu ve davalının %20 inkar tazminatına mahkum edilmesini, ayrıca davalının şirket atına kayıtlı araçların trafik kayıtlarına, şirket adına kayıtlı taşınmazların tapu kaydına üçüncü şahıslara devirlerine engel olmak adına tedbir konulmasını talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davalı müvekkilininde süresi içerisinde borcun 121.500,00 TL olan kısmını kabul edip dosyaya ödediklerini ancak, davalı müvekkilinin davacı tarafa ödeme emrinde belirtilen miktarda bir borcunun olmadığını, davacıdan sipariş edilen kumaşlardan kaynaklanan problemler hakkında hatalı mal teslimlerinin davacıya bildirildiğini, hatalı üretilen kumaşlar sebebiyle yaşanan problemlerin davacıya iletildiğini ve davacı tarafında ayıplı üretim ve teslimi kabul ettiğini ancak yapılan toplantılarda herhangi bir sonuca ulaşılamadığını, kumaşlardaki kesim hatalarından dolayı müvekkil firmanın uğradığı zarar, kumaş bedellerinden yüksek olduğu için iptal edilen siparişler nedeniyle uğradığı zararın sadece davacı şirketin bakiyesi kadarlık kısmı reklamasyon olarak kesilebildiğini davacı şirket ile yapılan toplantı da davacı şirketin ürünlerindeki ayıpların bildirildiğini ayıplarında davacı tarafça kabul edildiğini, davacının siparişlerinden kaynaklanan sorunlar nedeniyle doğmuş ve doğacak olan zararları dava etme haklarının saklı tutulduğunu haksız ve hukuki yarardan yoksun açılan davanın reddini talep ettiklerini bildirmiştir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ
Dava Fatura ve ticari ilişkiden kaynaklı davalı aleyhine başlatılan icra takibine konu alacağın ödenmemesi sebebiyle alacağın ve ferilerine yönelik İİK 67.madde uyarınca açılmış itirazın iptali talebine ilişkindir.
Takibe konu İcra dosyası, sevk irsaliyesi, Faturalar ve Ticari defter kayıtları dosya arasına alınmış ve iddia savunma kapsamında davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı hususunda HMK 222. Maddesi uyarınca defter incelemesi yapılmıştr.
Davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Başlatılan İcra Takibi: Davacı şirket, davalı şirket hakkında 258,478,19 TL asıl alacağın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar asıl alacağa işleyecek yıllık % 10,50 avans faizi ve değişen oranlardaki faizi ile, icra giderleri, avukatlık ücreti ile birlikte TBK 100.Maddesi uyarınca yapılacak faiz ve masraflara mahsubuyla tahsili talebiyle Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından takip tarihi itibariyle fatura alacağından kaynaklanan alacağı için genel haciz yolu ile takibe geçtiği görülmüştür.
Davacı vekilinin yasal bir yıllık süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalının davacıya takibe konu alacaktan dolayı borcunun olup olmadığı ürünlerin ayıplı olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra dosyada HMK 266.madde uyarınca çözümü teknik bilgiyi gerektirmesi sebebiyle mali müşavir bilirkişi ile Tekstil Mühendisi bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.Kök Rapor 30.03.2017 tarihli raporda;
Davacı şirketin incelenen 2016 yılı ticari defterlerinde icra takip tarihi olan 01.04.2016 tarihinde davalı … Ltd. Şti.’den 225.246,95 TL alacaklı olduğu, Davalı şirketin incelenen 2016 yılı ticari defterlerinde icra takip tarihi olan 01.04.2016 tarihinde davacı …Ltd. Şti.’ye 137.658,95 TL borçlu olduğu, taraflar arasındaki cari hesap farklılığının davalı şirket tarafından düzenlenen 87.588,00 TL tutarlı reklamasyon faturasından kaynaklandığı, Davacı şirketin 2016 yılı ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda; 31.12.2016 tarihi itibariyle davalı … Ltd. Şti.’den 109.746,95 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin 2016 yılı ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda; 31.12.2016 tarihi itibariyle davacı … Ltd. Şti.’ye 523,95 TL. borçlu olduğu, Davacı yanın icra takibinde kesinleşen 121.500,00 TL’ nin ticari defterlerde kayıt altına alınması gerektiği, bunun sonucunda ise; 225.246,95 TL – 121.500,00 TL = 103.746,95 TL alacaklı olacağı, Davalı işyerinde bulunan 2.653 adet konfeksiyon ürününün yabancı elyaf (jüt), iğne kaçığı, boyuna veya enine yönde çizgiler veya lekeler nedeniyle ayıplı olduğu, ürünlerin davacının ayıplı kumaşları sebebiyle ayıplı hale geldiği, ürünler üzerindeki ayıpların çıplak gözle incelemeyle anlaşılabilecek açık ayıp olduğu, davalının ayıp ihbarını süresinde yaptığı, Ayıplı ürünler nedeniyle davacının sorumlu olduğu davalı zararının 26.832,62 TL olduğu, davalı zararının mahsubu sonrası davacı alacağının 76.914,33 TL olduğu, mütalasında bulunulmuştur. Ek Rapor 16.06.2017 tarihli ek raporda; Davalı vekili tarafından 18.04.2017 tarihli dilekçesi ekinde 04.04.2016 tarihli “debit note” ve e-mail yazışmaları sunulduğu, sunulan belgelerin değerlendirilmesi sonucunda davalının ürünlerin imalinde kullandığı davacı tarafından satılan kumaşlardaki ayıp ve gecikme nedeniyle yurtdışı müşterisine 23.762,85 Euro tenzilat yaptığı, dava tarihi itibariyle davalının zararının 76.159,93 TL olduğu, Davacı alacağından davalı zararlarının mahsubu sonrası davacı alacağının 754,40 TL olduğu yönünde rapor düzenlemişlerdir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre uyuşmazlık davacının takibe konu fatura içeriğinden dolayı davalıya ürünleri teslimi sonrasında ve davalının ayıplı ürün alıp almadığı ürünlerde ayıp olup olmadığı ve davalıya yansıtılan zarar faturasından dolayı davacının alacaklı olup olmadığı yönündedir.
Fatura ticari ilişkilerde ispat vasıtalarından birisidir. Bir faturanın borç doğurabilmesi için öncelikle faturanın karşı tarafa tebliğ ve teslim edilmesinin ispatı gereklidir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda davaya konu sözleşme satım sözleşmesidir. Davacı taraf teslim ettiği bir kısım ürünlerin bakiye bedelini talep etmiş davalı ise ayıplı olmaları sebebiyle alacağa itiraz etmiş olmakla birlikte davalıya son faturanın 11.07.2016 tarihinde gönderildiği davalının ise ilk ayıp ihtarını 29.08.2016 tarihinde yaptığı anlaşılmıştır. Taraflar tacir olup davalı Davacıdan ürünleri satın ve teslim almıştır. Bu tarih itibariyle uygulanması gereken TTK 25. maddesi gereğince ayıp ihbarı için iki ve sekiz günlük ihbar süresi vardır. Bilirkişi raporu dosya kapsamı Davalının savunması ve beyanlarına göre Davalı işyerinde bulunan 2.653 adet konfeksiyon ürününün yabancı elyaf (jüt), iğne kaçığı, boyuna veya enine yönde çizgiler veya lekeler nedeniyle ayıplı olduğu, ürünlerin davacının ayıplı kumaşları sebebiyle ayıplı hale geldiği, ürünler üzerindeki ayıpların çıplak gözle incelemeyle anlaşılabilecek açık ayıp olduğu, davalının ayıp ihbarını süresinde yaptığı gelen mail çıktıları reklamasyon fatura tarihi ve dosya kapsamından anlaşılmış olup 04.04.2016 tarihli 23.762,85 Euro tutarındaki “debit note”, davalının davacı kumaşlarını kullanarak imal etmiş olduğu hazır giyim ürünlerinin davalının yurt dışı müşterisi … firmasına teslim etmiş olduğu ve yurt dışına ihraç edilen ürünlerdeki ayıplar ve geç teslimi nedeniyle … firmasının davalıya yansıtmış olduğu reklamasyon olduğu, davacı tarafından satılan kumaşlardaki ayıp ve ayıp sonucu gecikme nedeniyle davalının yurtdışı müşterisine 23.762,85 Euro tenzilat yaptığı, dava tarihi itibariyle davalının zararının 76.159,93 TL olduğu, Davalının elinde kalan ayıplı ürünler nedeniyle davalı zararının 26.832,62 TL olduğu hususları mahkememizce de davacının davalıya sattığı ürünlerin ayıplı olması sebebiyle 6098 sayılı T.B.K 246.madde yollaması ile 227.maddesinde ifadesini bulan Ayıba karşı Tefekkül hükümlerinin uygulanması gerektiği anlaşılmış olup bu durumda alıcı lehine seçimlik bazı haklar doğmaktadır. Buna göre alıcı; dilerse satılanı redde hazır olduğunu beyanla satımın feshini, dilerse satılanı alıkoyup satış parasından indirim yapılmasını talep edebilir veya misli eşya satımında satılanın ayıptan ari misli ile değiştirilmesini isteyebilir . lının ayıp ve zarar savunması mahkememizde bu sebeple kabul görmüş sonuç olarak davacının davalıya satıp teslim ettiği ürünler sonrasında Davacı alacağından davalı zararlarının mahsubu sonrası davacı alacağının 754,40 TL olduğu, davalının teslim aldığı bakiye mal fatura bedellerinden sorumlu olması sebebiyle davalının itirazlarının reddine ve asıl alacak yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekmiş takip talebindeki gibi tutarınca alacağının bulunduğu ve bu tarihten borç tamamen ödeninceye kadar takipte avans faiz uygulanma ve İİK’nin 67 maddesi uyarınca da davalının itirazında haksız oluşu ve alacağın likit olması nedeniyle davalının alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ve Davalının reddedilen kısım yönünden davacı alacaklının kötü niyetli takip yaptığı ispatlanamadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL-KISMEN REDDİ ile;
2-Davalı borçlunun Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen 754,40 TL yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
3-Davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine,
4-Hüküm altına alınan asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek şekilde 3095 sayılı Yasanın 2. Maddesi uyarınca yıllık %9.75 TL avans faizi uygulanmasına,
5-Hüküm altına alınan asıl alacak miktarının %20 si oranında davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine,
6-Davalının reddedilen kısım yönünden şartlar oluşmaması nedeniyle kötü niyet tazminat talebinin reddine,
7-492 sayılı Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 51,53 TL nispi karar harcından peşin alınan 479,35 TL’den mahsubu ile bakiye harcın istek halinde karar kesinleştiğinde davacıya iadesine
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 754,40 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT. hükümleri uyarınca 10.989,40 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine
10-6100 sayılı HMK’nın 326/1 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan 29,20 başvurma harcı, 4,30 TL vekalet harcı ve 51,53 TL peşin harç olmak üzere 84,83 TL toplam harç nedeniyle yargılama giderinin kısmen kabul red oranına göre 0,6 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 687 TL yargılama giderinin kısmen kabul red oranına göre 4,9 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
12-6100 sayılı HMK’nın 326/2 maddesi gereğince davalı tarafından yapılan vekalet ücreti bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 500,63 TL yargılama giderinin kısmen kabul red oranına göre 476,05 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
-HMK’nın uygulanmasına dair yönetmeliğin 58/1 maddesi gereğince taraflardan birinin talebi halinde gerekçeli kararın taraflara tebliğine
-Gider Avansından kalan miktarın 6100 SY nın 333 md göre karar kesinleşince davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2018

Katip …
E- imzalıdır.

Hakim …
E- imzalıdır.