Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/380 E. 2018/196 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/380
KARAR NO : 2018/196

DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 25/04/2016
KARAR TARİHİ : 21/02/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı şirketler vekili, müvekkil şirketlerin iyileştirme projesinde detayları açıklandığı üzere, proje dahilinde mali durumunu düzeltebilmesi amacıyla iflaslarının birer yıl süre ile ertelenmesini, talepleri doğrultusunda tensiple birlikte müvekkil şirketlerin borca batıklığın hesaplanmasında önem arz eden ve şirketlerin faaliyet adresinde yer alan stoklar, tesis-makine-techizatlar, taşıt ve demirbaşların rayiç değerinin tespiti amacıyla bilirkişi incelemesini, İcra İflas Kanunu md, 179/a uyarınca şirketlere kayyım atanması ve yönetim organının karar ve işlemlerinin geçerliliğinin kayyım onay ve denetimine tabi olmasını ve aynı yasa maddesi gereğince kayyım atama kararının ticaret sicilinde tescil ve ticaret sicil gazetesinde ilanını, şirket malları üzerinde, alacaklıların ve şirketlerin menfaatini temin amacıyla mamelekin üçüncü kişilere devrini engelleyecek her türlü tedbirin alınmasını ve durumun ilgili sicillere gönderilmesini, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere müvekkil şirketler aleyhine başlatılmış ve başlatılacak her türlü icra takiplerinin, ihtiyati haciz, e-haciz, muhafaza ve tedbir uygulamalarının, protesto, takas, mahsup, hapis ve temlik uygulamalarının ve haciz ihbarnamelerinin durdurulmasını, müvekkil şirketler aleyhine yapılmış ve yapılacak her türlü muhafaza, teslim ve tahliyeye ilişkin icra takiplerinin durdurulmasını, muhafaza altına alınmış veya alınacak olan emtia, taşıt, makine, teçhizat ile leasing kapsamında tüm makine, cihaz, taşıt değerlerinin şirket yetkililerine yeddiemin sıfatı ile iadesini, aynca müvekkil şirketlerin aleyhine olası herhangi bir ihtiyati tedbir kararı verilse dahi şirketlerin mamelekleri üzerinde ihtiyati tedbir, haciz ve muhafaza işlemi uygulanmamasını, şirketin mal ve hesapları üzerinde hapis hakkı kullanılmasının önlenmesini, müvekkil şirketlere ait teminatların/banka teminat mektuplarının nakde çevrilmesinin tedbiren durdurulmasını, müvekkil şirketlerin banka hesapları üzerine bloke ve hapis hakkı konulmasının önlenmesini, müvekkil şirketlerin aktifinde bulunan nakil vasıtalarının ve aktiflerinin devir, satış ve muhafazasının engellenmesi ile ilgili trafik şube müdürlüklerine yazılar yazılmasını, aktifinde kayıtlı bulunan demirbaşlar, emtia ve diğer araçlar, bankalardaki mevduata konulacak muhafaza tedbirlerinin durdurulmasını, müvekkil şirketlerin iyileştirme projelerinin hayata geçirilmesi için zorunlu olan elektrik, doğalgaz, su ve sabit telefonlarının İdari yönden kesilmesinin önlenmesini, şirketlerin banka hesaplarındaki para ve mevduatın müvekkil şirket dışında kimseye ödenmemesi ve bloke edilmesinin önlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahale talep eden alacaklılar, davacı şirketlerin iflas erteleme talebinin reddine ve iflasa karar verilmesini istemişlerdir.
Dava, İİK 179/a maddesine dayalı iflasın ertelenmesi davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Davacı şirketler vekili, davacı şirketlerin iflaslarının ertelenmesi isteği ile iş bu davayı açtığı anlaşılmaktadır.
Davacı şirketlerin muamele merkezinin mahkememiz yargı alanında bulunduğu saptandığından mahkememizin bu davaya bakmaya yetkili olduğu saptanmıştır.
Davacı şirketlerin ortaklık yapıları nedeniyle birlikte dava açabilecekleri sonucuna varılmıştır.
Davanın açılmasından sonra İİK 179/a vd maddeler gereğince davacı şirketleri için gerekli görülen tedbirler alınmış ve davacı şirketlere denetim kayyımı atanmıştır.
Bilindiği üzere iflasın ertelenmesi İİK 179/a ve devamı maddelerde düzenlenmiştir. Usulen gerekli iflâsın ertelenmesi talebine ilişkin ilanlar yapılmış, davacıdan alacaklı olanlar davaya müdahale etmişlerdir. Kanun gereği iflas avansı depo ettirilmiştir.
Diğer yandan bir şirketin mali durumunun iyileştirilmesi ümidi, iflasın ertelenmesinin zorunlu koşuludur. (İİK 179 m, TTK 324 m.) Ekonomik açıdan iyileştirme kavramı, bir işletmenin içinde bulunduğu likit (nakit) yoksunluğu, zarar bilançosu hali veya borca batıklık halini bertaraf etmek ve aynı zamanda işletmenin karlılığını tekrar kazandırmak amacına yönelik, gerekli tüm yapısal ve mali tedbirlerin alınmasını ifade eder. Kanun, iflasın ertelenmesi için şirketin mali durumunun iyileştirilmesi ümidinin bulunmasını aramıştır. (İİK m.179) Yani şirket borca batık olmasına rağmen bu durumun bertaraf edilmesi ve şirketin normal faaliyetine devam edebilmesi ihtimalinin yüksek olduğu konusunda objektif gerekçelere dayalı kanaatin oluşması gerekir.
İflasın ertelenmesine karar verilebilmesinin ilk koşulu borca batıklığın olmasıdır. Borca batıklık ise borçların aktifinden fazla olması halidir.
Davacı şirketlerin borca batık olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişiler tarafından sunulan raporda özetele: ” davacı şirketlerden … LTD. ŞTİ ‘nin kaydi değerlere göre + 7.300.124,45 TL borca batık olmadığı, şirket aktiflerinin rayiç değerlere göre kıymetlendirildiğinde rayiç değerlere göre öz varlığının + 7.462.148,80 TL olduğu; diğer davacı şirketin ise kaydi değerlere göre + 4.357.018,27 TL borca batık olmadığı, şirket aktiflerinin rayiç değerlere göre kıymetlendirildiğinde rayiç değerlere göre öz varlığının + 4.594.009,76 TL olduğu ve davacı şirketlerin borca batık olmadığı” tespitle bildirilmiştir. Davacılar vekilinin alınan bu rapora itirazı üzerine aynı bilirkişi kurulundan ek rapor alınmıştır. Bilirkişi kurulu ek raporlarında ise özetle:” davacı vekilinin itirazları üzerine yapılan yeni değerlendirmede davacı şirketlerden… LTD. ŞTİ ‘nin kaydi değerlere göre +5.378.260,96 TL borca batık olmadığı, şirket aktiflerinin rayiç değerlere göre kıymetlendirildiğinde rayiç değerlere göre öz varlığının + 7.687.974,65 TL olduğu; diğer davacı şirketin ise kaydi değerlere göre + 1.696.396.358,78 TL borca batık olmadığı, şirket aktiflerinin rayiç değerlere göre kıymetlendirildiğinde rayiç değerlere göre öz varlığının + 3.037.106,32 TL olduğu ve davacı şirketlerin borca batık olmadığı” tespitle bildirilmiştir. Bilirkişi rapor ve ek raporu gerekçesine nazaran kabule şayan bulunmuştur.
Hal böyle olunca, alınan bilirkişi raporu ve ek raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacı şirketlerin borca batık olmadığı ve bu nedenle iflas erteleme koşullarının bulunmadığı sonucuna varılmış ve davanın reddine ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına,
3-Kayımların görevine son verilmesine,bu hususun kayyımlara tebliğine,
4-Karardan bir örneğinin Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine,
5-Alınması gereken 35,90 TL karar harcından daha önce yatırılan 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiyesinin davacılardan tahsiline,
6- Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Kullanılmayan gider avansları konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/02/2018 11:25

Başkan …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Üye …
e-imzalıdır.
Katip …
e-imzalıdır.