Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/247 E. 2022/340 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/247 Esas
KARAR NO : 2022/340

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/03/2016
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :10/05/2022
Davacı vekili tarafından açılan itirazın iptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davalı tarafa 2014-2015 dönem toplamı 133.462,72 TL sı borçlarının bulunduğunu, bu borca karşılık 18 ödeme gerçekleştirdiklerini ve toplamda 148.900,00 TU sı ödeme yaptıklarını, teslim edilmesi gereken malzemelerin teslim edilmediğini ve bakiye alacakları olan 15.437,28TL si alacağın ödenmediğini; bu nedenle itirazın kaldırılmasını ve %40 inkar tazminatının davalının üzerine bırakılmasını, Dava konusu alacağın temlikinin Büyükçekmece deki noterde yapıldığından Yetki itirazını kabul etmediklerini, Davalıya 25.000,00 TL lik çek için 10.000,00 TL sı nakit ödendiğini, davalının mal teslimini yapabilmesi için davalının tedarikçisi firmalara davalı yerine ödemeler yaptığını, dekontların sunulacağını, alacak temliki ile davalının cari hesabının borca geçtiğini, davalının 20.12.2014 tarihli 14.986,00 TL lik faturası ve 31.03.2015 tarihli 118.476,72 TL lık faturası toplamı olan 133.462,72 TL sına karşılık 148.810,00 TL lıkl ödeme yapıldığından kalan bakiyenin iade edilmesinin gerektiğini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirketin adresi Eyüp/İstanbul olduğu için Çağlayan Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, taraflar arasında malların teslim itirazı olmadığı, davacı şirketin fazla ödeme yaptığının doğru olmadığını, davalı şirketin delil olarak koyduğu ödemelerin gerçek dışı olduğunu, Davacı şirketin Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … E. Dosya ile takibe konan 25.000,00 TL’sı çek için 10.000,00 TL’sı ödeme yapıldığını, Davacı şirketin yetkilisi …’in 28.10.2015 tarihli temlik sözleşmesi ile beyan ettiğini, yine davacının 27.000,00 TL tutarındaki çekin Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. E. Sayılı dosyası ile banka teminatı olan 1.200,00 TL sı düşüldükten sonraki kalan kısmı 25.800,00 TL sının tahsil edildiğinin dosya incelendiğinde tespit edileceğini, davacının dilekçesinde belirttiği 14. ve 15. Sıradaki iki adet 5.000,00 TL lik senetlerin ödeme almaksızın noterde davacı yetkilisi …’e bila bedel iade edildiği, davacının dilekçesinin 16.maddesinde belirttiği 6.500,00 TL lik çek 10.maddesindeki çek ile aynı ve mükerrer olduğundan böyle bir çekin olmadığını, … in Davacı şirket yetkilisi olduğu 750 TL lık ödemenin kendi kartı ile yapıldığını, fazla bir tahsilatın yapılmadığından, mesnetsiz bu davanın reddini, Cevaba cevap dilekçesinde ise; Davacı şirketin 15/01/2018 tarihli dilekçesinde ifade ettiklerinin gerçeği yansıtmadığını, dava konusu faturalardan dolayı borçlarının olmadığını, davacının beyanlarını kabul etmediklerini, yapılacak bilirkişi incelemesi ve delillerin incelenmesi sonucundan durumun bahsettikleri gibi olduğunun anlaşılacağını ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ürün alım satımına ilişkin davacı tarafından davalıya fazla ödendiği iddia edilen bedelin iadesine ilişkin başlatılan icra takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davalı takip alacaklısı tarafından davacı takip borçlusuna ve dava dışı …. aleyhine toplam 28.991,68 TL’nin tahsili için kambiyo senetlerine özgü takip talebinde bulunulduğu görülmüştür.
Büyükçekmece ….İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davalı takip alacaklısı ve dava dışı … tarafından davacı takip borçlusu ve dava dışı …., …,…,… aleyhine toplam 26.959,45 TL’nin tahsili için kambiyo senetlerine özgü takip talebinde bulunulduğu görülmüştür.
Davacı şirket yetkilisi isticvapında; “Davalı taraf ile ticari ilişkimiz kapsamında vekilimin dilekçelerinde belirttiği miktardan fazla ödeme yaptık. Ancak fazla ödeme karşılığı mal teslimi gerçekleşmedi. Dava dilekçesinin 14 ve 15 nolu bentlerinde belirtilen bonoları ödeme için verdik ve bedelleri karşı tarafa ödeyip bonoları geri iade aldık. Davalı tarafça bonolar bila bedel iade edilmedi. Karşılığı ödenmiştir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı şirket yetkilisi isticvapında; ” Bana sorulan isticvaba konu davacı tarafından şirketimden alacaklı olan …. …. Bankasından gönderilen 28/12/2015 tarihli 7.400 TL ve 06/07/2015 tarihli tarafımca düzenlenen ve imzalanan 10.000 TL bedeli davacı taraftan aldım, ben bu ödemeleri davacıdan 52.000 TL alacağıma karşılık verilen çek bedellerine mahsuben aldım, yani ben davacı taraftan 52.000 TL alacaklı idim, davacı 7.400 ve 10.000 TL çeke mahsuben bana ödeme yaptı bakiye kalan hatırladığım kadarıyla 32.000 TL ile avukatlarımızın aracılığı ile noterde yapılan anlaşma sonucu davacı tarafça bana ödendi, dolayısıyla benim davacıdan herhangi bir alacağım kalmadı, benim davacıya herhangi bir borcum yoktur, alacağım da yoktur.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacının 2014-2015 yılı ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yapılarak; dava konusu alacak hususunda gerekçeli denetime ve hükme elverişli rapor alınmasına karar verilmiş 11/12/2018 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacı Şirket tarafından, 2014-2015 yıllarına ait ticari defterlerinin, açılış tasdiklerinin bulunduğu ancak 2014 yılına ilişkin olarak yevmiye defterinin kapanış tasdikinin bulunmadığı, Davacı tarafın dilekçesinde, Davalı tarafa 2014-2015 dönem toplamı 133.462,72 TL sı borçlarının bulunduğunu, bu borca karşılık 18 ödemede toplamda 148.900,00 TL sı ödeme yaptıkları ifade edilmiş olmasına rağmen, toplam 15 ödemede 142.760.-TL ödeme kaydının bulunduğu; ayrıca davalının 20.12.2014 tarihli 14.986.-TL tutarındaki faturasının da kayıtlara intikal ettirilmemiş olması sebebiyle, alım tutarının bu fatura kadar eksik olarak yani 118.476,72.-TL olarak kayıtlandığı; dolayısıyla, Davacının beyanları ile şirket kayıtlarının örtüşmediği; Ödeme tutarlarında ifade edilen ve kayıtlanan tutarlar arasındaki farklılığın sebebinin; davacının ifadesinde ödediğini beyan ettiği 01.07.2015 tarihli 750.-TL, 6.7.2015 tarihli 10.000.-TL, 15.06.2015 tarihli 1230.-TL ve 25.06.2015 tarihli 1.230.-TL olmak üzere toplam 13.210.-TL ödemenin şirket kayıtlarında yer almaması; kayıtlarda yer alan 10.11.2015 tarihli 7.160.-TL tutarındaki …bank Havalesine ise davacı ifadesinde yer verilmemiş olmasından kaynaklandığı, Her iki tarafın beyanlarında da 20.12.2014 tarihli 14.986,00 TL lik fatura ile 31.03.2015 tarihli 118.476,72 TL lık faturaların toplamı olan 133.462,72 TL sı tutarında bir ticaretin söz konusu olduğu hususu yer aldığından satış tutarı konusunda bir ihtilaf bulunmadığı, ihtilafın faturalarda yer alan satış bedeli için yapılmış olan ödemeler konusunda olduğu, Davalının açıklamalarından davacının beyanlarıyla örtüşen; 25.000.-TL tutarındaki çekin eksik ödenen 15.000.000.-TL’lik kısmı ile davacının kayıtlarında yer almayan 10.000.-TL tutarındaki iki senet ve 2.460.-TL tutarındaki güvence bedeli olmak üzere toplam 27.460.-TL’nin Davacının ödediğini beyan ettiği 148.900. -TWden düşülmesi gerektiği, bunun sonucunda Davacının ödediği tutarın en fazla 121.440.-TL olabileceği, Yapılmış olduğu kanaatine varılan 121.440.-TL ödemenin 133.462,72.-TL tutarındaki fatura bedelinden düşük olması sebebiyle, Davacıya iadesi gereken bir tutar bulunmadığı kanaati bildirilmiştir. 04/12/2019 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle;.1.Davacı tarafından dosyaya sunulan ticari defterdeki kayıtların incelenmesi sonucunda 15.437,96 TL alacağın ticari defterlerden ve diğer belgelerden anlaşılması ve net olarak ifade edilmesinin imkanının bulunmadığı, Ticari defterlerde yer almayan 14.986.-TL’lik fatura bedelinin, ticari defterlerde var olması durumunda, itirazın iptali davasına ve icra takibine esas alacağın oluşmayacağına, bu sebeple 2014 yılındaki faturaya esas mal tesliminin yapılıp yapılmadığının araştırılması ve konunun kanıtları ile ıspat edilmesi gerektiği, Davalı taraf belge ve kayıtları, bilirkişi incelemesine sunulmadığından, davalı tarafın defter ve belgelerin incelenmesine imkân bulunmadığı, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına dayanarak 25.000,00.-TL’lik çek üzerinden yapılan temlik işlemi sonucunda davalı … Metal İnş. Malz. Kuyumculuk San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin söz konusu alacağı tahsil etmiş olduğu, Davacı firma tarafından davalı firma adına Mahmut Sakur’a yapılan 28.12.2015 tarih ve … no.lu 7.000.-TL tutarındaki ödeme dekontu tarafımızca görüldüğü fakat davacının beyan etmiş olduğu ticari defterlerde yer alan kayıtlarda görülmemiş olduğu, Davacı firma tarafından davalı firmaya 06.07.2015 tarihli tediye makbuzu mevcut yapılan 10.000,00.-TL ödeme, davacı firma ticari defterlerinde yer alan kayıtlarda görülmemiş olduğu, Söz konusu ticari ilişkinin ve alacak bakiyesinin resmi defterlerde yer alan tutarlar ile sınırlı olmadığı ve ticari ilişkinin gerçek mahiyetinin cari hesap veya ticari defterler ile tespit edilemeyeceği, bununla ilgili gerçek ticaretin yapıldığına dair sair belge ve bilgilere ihtiyaç olduğu kanaati bildirilmiştir. Davacının 2014-2015 yılı ticari defter kayıt ve belgeleri üzerinde mali müşavir bilirkişi ile inceleme yapılarak; dava konusu alacak hususunda gerekçelı denetıme ve hükme elverişli ek rapor alınmasına karar verilmiş, 14/05/2019 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; Davacı Şirketin Büyükçekmece … İcra Müdürl ün … E. sayılı dasyasına dayanak 25.000.-TL tutarındaki çek temlik işlemiyle Davacı şirket yetkilisi …e temlik edilmiş ve bu çekin karşılığında Davacı şirket yetkilince Davalı şirkete 10.000.-TL ödenmiş olup; Davacı şirket yetkilisinin taraf sıfatı bulunmadığından, cari hesap tutarının belirlenmesinde yapılan 10.000.-TL ödemenin değil; çek bedelinin tamamının dikkate alınması konusundaki davacı taraf itirazının Sayın Mahkemenizce değerlendirilmesi gerektiği; Davacının Ticari defterlerinde yer almayan 10.000.-TL tutarındaki iki adet senet ödemesinin Davacı tarafın yasal defter kayıtlarında yer almadığı; bu hususun Bilirkişi Raporuna itiraz dilekçesindeki “Ticari defter kayıtlarında iade alnan senetlere yer verildiğinden ayrıca 06.07.2015 tarihli ödeme defterlere kaydedilmemiştir.” İfadesiyle teyit edilmiş olduğundan bu ödemenin yapılmamış olduğu kanaatine varılmış olmakla birlikte bu ödemenin dikkate alınıp alınmayacağı hususunun Sayın Mahkemenizce değerlendirilmesi gerektiği; Davacı yasal defterlerinde herhangi bir kayıt yer almadığından, Davacının Davalı taraf alacaklısına yaptığı 7.400.-TL ödeme, Bilirkişi Raporumuzdaki Cari hesap işlemlerinde dikkate alınmamış olup; hu tutarın dikkate alımıp alınmayacağı hususunun Sayın Mahkemenizce değerlendirilmesi gerektiği, Davacının, Davalı Tarafından düzenlenen 20.12.2014 tarihli ve 14.986.00.-TL tutarlı faturaya konu emtianın teslim edilmemiş olması sebebiyle böyle bir borcun doğmamış olması sebebiyle kayıtlarına intikal ettirilmediği ve Bilirkişi Raporumuzdaki hesaplamalara katılmış olan bu tutarın dikkate alınmamasi gerektiği konusundaki itirazının; malın teslim edilip edilmediği; teslim edilmemiş ise bu tutardaki faturaya yasal süresinde itiraz edilip edilmediği ve alacağın muaccel olup olmadığı tarafımızdan yapılan incelemede tespit edilememiş olduğundan; bu konunun da Sayın Mahkemenizce değerlendirilmesi gerektiği kanaati bildirilmiştir. Sayın Mahkemenin 06.04.2021 celse tarihli 2 nolu ara kararı gereğince Dosyanın hilirkişiye gönderilerek davalı şirket yetkilisinin bu celvede alınan isticvap beyanı da birlikte değerlendirilerek takibe konu alacuk huşuyunda ek rapor alınmasına karar verilmiş, 10/10/2021 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; davacı tarafından dosyaya sunulan ticari defterlerin incelenmesi sonucunda 15.437,96 TL alacağın ticari defterlerdeti ve diğer belgelerden anlaşılması ve net olarak ifa edilmesinin imkanının bulunmadığı tarafımızca tekrar edilmesi gerektiği, Davacı şirketin defterlerinde kayıt olmasa da davalı firma adına …. adlı kişiye 7.400-TL ödeme yaptığının banka dekontu görülmüş bilirkişi raporumuzda da hesaplamalar içerisinde gösterilmiştir. Davacı firma tarafından davalı firmaya 06.07.2015 tarihli tediye makbuzu mevcut yapılan 10.000,00.-TL ödemeye ilişkin tediye makbuzunun dava dosyasında görülmüş olup ticari defter ilgili ödemenin ticari defter kayıtlarında olmasa da varlığının sabit alduğu tespit edilmiştir, kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; taraflar arasında dava dilekçesinde belirtilen ve ekinde sunulan faturalarda belirtilen ürünlerin alım satımına ilişkin sözleşme ve ticari ilişki olduğuna, bu faturalara konu malların davalı tarafından davacıya teslim edildiğine ve davacının faturalar kapsamında davalıya 133.462,72-TL borçlu bulunduğuna ve bu miktar kadar ödeme yaptığına dair ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf davacının borçlu olduğu miktardan fazla davalıya ödeme yapıp yapmadığı hususundadır. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde maddeler halinde davalıya yapılan ödemeler belirtilmiş ve bu ödemler ile davalıya borç miktarından fazla ödeme yapıldığı iddia edilmiştir. Davalı taraf cevap dilekçesinde iddiaları reddetmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı vekili tarafından fazla ödeme yapıldığı iddia edilen dava dilekçesinin 4. maddesinde belirtilen 25.000,00-TL lik çek yönünden davacı tarafın kendilerine 10.000,00-TL ödeme yaptığını, söz konusu çek yönünden Büyükçekmece …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasındaki alacaklarını davacı şirket yetkilisine temlik ettiklerini, buna ilişkin davacı şirket yetkilisinin imzasını taşıyan belge sunulduğu ve davacı şirket yetkilisi tarafından belge altındaki imzanın kendisine ait olduğunun kabul edildiği, söz konusu belgede Büyükçekmece …. İcra Dairesi’nin … esas sayılı icra takip dosyasındaki takibe konu çek yönünden 10.000,00-TL ödeme yapıldığının belirtildiği görülmüş ve dava konusu çek yönünden davacının 10.000,00-TL ödeme yaptığı ispatlanmıştır. Davacı tarafça 10.000,00-TLden fazla ödeme yaptığı iddiası ispatlanamamıştır. Ayrıca davacı vekilinin dava dilekçesinin 4 ve 5 maddelerinde belirtilen 25.000,00-TL bedelli çek ve 27.000,00-TL bedelli çekler yönünden davalı şirket tarafından banka tarafından ödenen sorumluluk miktarları düşülmek suretiyle icra takibine konulduğu ve bu hususun icra takip dosyalarından anlaşıldığı, davacı vekilinin dava dilekçesinin 8 ve 9 maddelerinde belirttiği ve iddia ettiği gibi 1.200,00-TL’şer fazla ödeme yapılmadığı görülmüş ve buna ilişkin davacı iddiası ispatlanamamıştır. Davacı vekili dava dilekçesinin 6 nolu maddesinde 750,00-TL davacı şirket yetkilisinin hesabından post makinesinden ödeme yapıldığını iddia etmiş, buna ilişkin belgeleri dosyaya sunması için süre verilmiş, ancak davacı vekili tarafından bu ödemeye ilişkin belgeler dosyaya sunulmamış ve davacı şirket tarafından gönderildiği ispatlanamamıştır. Davacı vekilinin dava dilekçesinin 14 ve 15 maddelerinde belirtilen 5.000,00-TL lik iki adet bono ile ödemeye ilişkin bonoların davalıya verildiği davalı tarafça kabul edilmemiş ve söz konusu bonoların bedeli alınmaksızın davacı şirkete iade edildiği savunmasında bulunulmuştur. Ancak bu husus davacı tarafça ve davacı şirket yetkili tarafından kabul edilmemiştir. Söz konusu bonoların davacıda bulunması bedellerinin ödendiğine karine teşkil etmektedir. Bu karinenin aksi ve bu bonoların bedellerinin ödenmedi davalı tarafça geçerli kesin delil ile ispatlanamamıştır. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir. Davacı vekili dava dilekçesinin 16. maddesinde davalıya 6.500,00-TL çek verdiğinin iddia etmiş, söz konusu çek ve banka yazı cevabı incelendiğinde söz konusu çekin taraflar ile ilgisinin olmadığı tespit edilmiş, davacı vekiline bu hususta açıklamada bulunması için süre verilmiş ve davacı vekili beyanında 6.350,00-TL bedelli yeni çek bilgilerini bildirmiş ve davalıya verildiğine ilişkin tediye makbuzunu dosyaya sunmuştur. Bu çeklerin davalıya teslimine ilişkin tediye makbuzu sunulduğundan davalı aksini ispat edecek bir delil dosyaya sunmamıştır. Davalı şirket yetkilisi tarafından davacıdan 7.400,00-TL ve 10.000,00-TL elden para aldığı kabul edilmiş ve davacı tarafça bu ödemede ispatlanmıştır. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinin 1, 2, 3, 7, 10, 11, 12, 13, 16 (yeni sunulan 6.350,00-TL çek), 17 ve 18 nolu maddelerinde belirtilen ödemelere ilişkin tediye makbuzları dosyaya sunulmuş ve çeklere ilişkin bankalardan teyit alınmış, ayrıca söz konusu ödemelere ilişkin davalı tarafça itirazda bulunulmamıştır. Davacı tarafından yukarıda belirtilip açıklandığı şekilde ispatladığı ödemeler toplamı dikkate alınıp, ispatlanamayan ödemelere ilişkin miktarlar dışlandığında davacının davalıya toplamda 130.550,00-TL ödeme yaptığı tespit edilmiştir. Davacının davalıya olan ihtilafsız borcunun 133.462,72-TL olduğu dikkate alındığında davacının davalıya fazla ödemede bulunmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle açılan ve davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Açılan davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürülükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının 256,17 TL peşin harçtan mahsubu ile 175,47‬‬ TL bakiye harcın talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
7-Mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Büyükçekmece …. İcra Dairesi’nin …. esas ve Büyükçekmece …. İcra Dairesi’nin … esas saylı dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı şirket yetkilisinin, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.29/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır