Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/134 E. 2018/1123 K. 28.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
BAKIRKÖY
4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/134
KARAR NO : 2018/1123

DAVA TARİHİ : 15/02/2016
KARAR TARİHİ : 28/11/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan İflas (İflasın Ertelenmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, müvekkili şirketin TTK m.377 yollamasıyla İİK m.179 ila 179/b maddeleri uyarınca borca batıklık halinin tespiti ile şirketin iflasının ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Müdahale talep eden alacaklılar, davacı şirketin iflas erteleme talebinin reddine ve iflasa karar verilmesini istemişlerdir.
Dava, İİK 179/a maddesine dayalı iflasın ertelenmesi davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler, kayyım ve bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;

Davacı şirket tarafından borca batık hale gelindiği ileri sürülerek İİK 179/a maddesine dayalı olarak iflasın ertelenmesi talebiyle iş bu dava açılmıştır.
Davanın açılmasından sonra mahkememizce gerekli önlemler ihtiyati tedbir kararı ile alınmış ve davacı şirkete kayyım atanmıştır.
Bilindiği üzere iflasın ertelenmesi İİK 179 ve devamı maddelerde düzenlenmiştir. İflasın ertelenmesine karar verme yetkisi ilgili şirketin muamele merkezi olup, bu yetki kesin yetkidir. Mahkememizce önce yetki durumu saptanmış ve muamele merkezine göre mahkememizin yetkili olduğu saptanmıştır. Usulen gerekli iflâsın ertelenmesi talebine ilişkin ilanları yapılmış, davacıdan alacaklı olanlar davaya müdahale etmişlerdir. Kanun gereği iflas avansı depo ettirilmiştir.
Diğer yandan bir şirketin mali durumunun iyileştirilmesi ümidi, iflasın ertelenmesinin zorunlu koşuludur. (İİK 179 m, TTK 324 m.). Ekonomik açıdan iyileştirme kavramı, bir işletmenin içinde bulunduğu likit (nakit) yoksunluğu, zarar bilançosu hali veya borca batıklık halini bertaraf etmek ve aynı zamanda işletmenin karlılığını tekrar kazandırmak amacına yönelik, gerekli tüm yapısal ve mali tedbirlerin alınmasını ifade eder. Kanun, iflasın ertelenmesi için şirketin mali durumunun iyileştirilmesi ümidinin bulunmasını aramıştır (İİK m.179). Yani şirket borca batık olmasına rağmen bu durumun bertaraf edilmesi ve şirketin normal faaliyetine devam edebilmesi ihtimalinin yüksek olduğu konusunda objektif gerekçelere dayalı kanaatin oluşması gerekir. İflasın ertelenmesine karar verilebilmesinin ilk koşulu borca batıklığın olmasıdır. Borca batıklık ise borçların aktifinden fazla olması halidir.
Davacı şirketin borca batık olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu alınmıştır. Bilirkişiler tarafından sunulan 03/06/2016 tarihli raporda özetle:” Davacı şirketin -1.965.731,24 TL borca batık bulunduğu, davacı şirketçe sunulan iyeleştirme projesinin ciddi ve inandırıcı bir proje olarak değerlendirilmesinin mümkün bulunmadığı” bildirilmiştir. Bunun üzerine davacı vekili revize iyileştirme projesi sunmuştur. Bu nedenle bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış; bilirkişi 09/02/2017 tarihli ek raporlarında özetle:”Şirketin iyileşme çabalarının sürdüğü, karlılık derecesine göre iyileştirme projesinin gerisinde kaldığı, bu çerçevede revize projede 2017-2020 yıllarında planlanan sermaye arttırımlarının 2017 yılında gerçekleştirilerek 1/4 ‘nün 2017 yılında kalanında 2018 yılının ilk yarısında ödenmesinin planlanması halinde iyileşme ümidinin sürebileceği, bu aşamada ciddi ve inandırıcı proje sunma koşullarının gerçekleşmediği” bildirilmiştir. Alınan ek rapora davacı vekilince beyanda bulunulmuş ve bilirkişi ön görüşüne uygun sermaye artışları yapacaklarını beyan etmeleri karşılığında ikinci defa ek rapor alınmış, bilirkişi kurulu 08/08/2017 tarihli raporlarında özetle: “Şirketin iyileşme çabalarının sürdüğü, ancak satış ve karlılık hedeflerinin gerisinde kalındığını, ancak davacı şirketin sermaye arttırımı ile ilgili somut adımların atılmış olduğunun anlaşıldığı, revize projede ön görülen 2017 yılı sermaye artışının 1/4 ‘nün 2017 Mayıs ayında ödendiği, kalanının da 2018 yılında ödenmesinin kararlaştırıldığını, davacı şirketin borca batıklık halinin devam ettiği, revize iyileştirme projesinin sermaye arttırımına yönelik atılan somut adım ile birlikte uygulanabilir bir proje niteliğine kavuştuğu bu gelişmeler ve gelinen aşama itibariyle iflasın ertelenmesi koşullarının gerçekleşmiş durumda görüldüğü” bildirilmiştir. Bu arada kayyım kurulunun kaydi değerlere göre davacı şirketin borca batık gözükmediği yönünde rapor vermesi üzerine bilirkişi kurulundan davacı şirketin rayiç değerlere göre borca batıklıktan çıkıp çıkmadığı ve geçen süre içinde mali durumuna göre şirketin mali durumunda meydana gelen değişmeler ile iflas erteleme koşullarını sağlayıp sağlamadığı noktasında ek rapor alınmış, bilirkişi kurulu 06/03/2018 tarihli raporlarında özetle: “Davacı şirketin borca batıklık halinin sürmekte olduğu, sermaye arttırımı adımının iyileşme ümidine katkı sağladığı 2018 yılında gerçekleşmesi gereken sermaye ödemelerinin kayyım denetiminde izlenmesinin ayrıca önem taşıdığı, davacı şirket yönünden iflasın ertelenmesi şartlarının oluşmuş olduğu” bildirilmiştir. Yargılamanın devamında davacı vekili müvekkili şirketin borca batıklıktan çıkma ihtimali bulunduğu bildirmesi karşısında bilirkişi kurulundan davacı şirketin rayiç değerlere göre borca batıklıktan çıkıp çıkmadığı yönünden 4.kez ek rapor alınmış; bilirkişi kurulu 02/10/2018 tarihli ek raporlarında özetle: “Davacı şirketin iyileşme çabalarının gelinen aşama itibariyle yetersiz kaldığı, hedeflerin revize iyileştirme projesinin çok gerisinde kaldığı, şirketin sermaye arttırımını nakit ödemesi gerekirken şirket ortaklarından alınan borç senetleri yoluyla arttırımın yapıldığını, senetlerin borç ödenmesinde kullanılmadığı, şirket aktifinde alınan senetler hesabında durduğu, 2018 yılı sermaye arttırımının dahi bu yönde yapıldığını, şirketin mali durumunda iyileşme ümidini güçlendirecek en temel bu önleme ilişkin olarak somut bir gelişmenin olmadığı, davacı şirketin borca batık halinin sürmekte olduğunun anlaşıldığı revize iyileştirme projesinin gelinen bu aşama itibariyle davacı şirket yönünden uygulanabilir bir proje olmaktan çıktığı ve davacı şirket yönünden ciddi ve inandırıcı bir proje sunulması koşulunun sağlanamadığı” bildirilmiştir.
Davacı şirketin davanın açılmasından sonra gelinen aşamada gösterdiği performansa ilişkin bilirkişi raporundaki değerlendirmeler, kayyım raporları, davacı şirketin revize iyileştirme projesinde öngördüğü sermaye artırımlarını nakti olarak yapmaması ve ortaklardan borç senedi alıp borç ödenmesinde kullanmaması ve şirket aktifinde tutması, gelinen aşama itibariyle şirktin revize iyileştirme projesindeki hedeflerin çok gerisinde kalması ve sermaye artışında iyi niyetli olmadığının anlaşılması karşısında bilirkişi raporu kabule şayan bulunarak hükme esas alınmıştır.
Bilimsel ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporlarına göre davacı şirketin borca batık olduğu, davacı şirketin iyileştirme ve revize projesinin ciddi ve inandırıcı bulunmadığı, davacı şirketin iflâsının ertelenmesine karar verilmesi halinde borca bataklıktan kurtulmasının mümkün olmadığı, alacaklıların zarara uğramaması açısından iflasa karar verilmesinin uygun olacağı sonucuna varılmıştır. Ayrıca davacı şirketin revize iyileştirme projesinde öngördüğü sermaye artırım kararlarını gereği gibi uygulamamış olmasının da iyiniyetle bağdaşmadığı sonucuna varılmıştır.
Hal böyle olunca borca batık olduğu saptanan davacı şirketin sunduğu iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı, uygulansa bile davacı şirketin borca batıklıktan kurtulamayacağı, artırılan sermayenin davacı şirketin borca batıklık miktarına bir etkisinin bulunmadığı, davacı şirketin borca batıklıktan kurtulma yolunda iyi niyetli kabul edilemeyeceği, iflasının ertelenmesinin davacı ve alacaklılar yönünden fayda sağlamayacağı ve iflasın ertelenmesi koşullarının bulunmadığı sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı şirketin iflas erteleme talebinin reddi ile borca batık olduğu anlaşılan İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün ….. numarasına kayıtlı …… SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş.’nin 28/11/2018 günü saat 11:28 itibariyle İİK 179/b maddesi gereğince İFLASINA,
2- İflasın açıldığının ilgili yerlere derhal bildirilmesine,
3- İflas avansının İflas MÜDÜRLÜĞÜNE aktarılmasına,
4- İhtiyati tedbir kararlarının kaldırılmasına,
5- Kayyımların görevine son verilmesine,
6- Alınması gereken 35,90 TL karar harcının peşin olarak yatırılan harçtan mahsubu ile bakiyesinin davacıdan tahsiline,
7-Davacı tarafından yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkememize gönderilecek veya sunulacak dilekçe ile istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 28/11/2018 11:25

Başkan ….

Üye….

Üye ….

Katip ….