Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1131 E. 2020/353 K. 09.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1131 Esas
KARAR NO : 2020/353

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle),
DAVA TARİHİ : 22/12/2015
KARAR TARİHİ : 09/07/2020

BİRLEŞEN DOSYA
BAKIRKÖY 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/580 ESAS
KARAR NO : 2016/2

DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2015
KARAR TARİHİ : 09/07/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/07/2020
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Bakırköy …. Asliye Hukuk mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesi ile; Davacının 05.12.2012 tarihinde dava dışı ortak ….’dan … San.ve Tic.Ltd.’nin hissesini devraldığını, 14.08.2015 tarihli …. sayılı vergi inceleme raporuna istinaden 2010 yılında sahte belge kullanımları nedeniyle 17.09.2015 Tarihli Maliye Bakanlığı Vergi Denetim Kurulu’nun …) sayılı uzlaşma talebi gönderildiğini, 11.11.2015 tarihinde 81.554,52 TL vergi usulsüzlük cezasını ödemek zorunda kaldığını, o tarihlerde şirket ortaklarının davalılar İzzet Koyuncu, …, … olduğunu, 25.11.2015 tarihinde …. Esas sayılı dosya ile ve 24.11.2015 tarihinde …. Esas sayılı dosya ile takip başlatıldığım davalıların icra takibine itiraz ettiklerini, itirazın haksız ye yersiz olduğunu, bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan … vekilinin Bakırköy ….Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; Davacı …’ ın davaya konu ödemeyi yapmış olmasının kendisine rücu hakkı vermeyeceğini, ödenen paranın …. Petrol’den talep edilmesi gerektiğini, borcu kabul etmediklerini, dava açma hakkının sadece … Petrol’e ait olduğunu, 2009 yılı Nisan ayında %50 hissesini …’a ileride parasını almak kaydı ve vaadiyle sattığını, protokol gereği şirketin değerinin 4.655.238,00 TL olduğunu, bugüne kadar parasını alamadığını, Davacı ile herhangi bir ticari ilişki ve alışverişi olmadığını, 2011 yılı Şubat ayında dava dışı …. ‘ya hisselerini devrettiğini, ancak gerçek devir ve satış işlemleri 2009 yılı Aralık ayında yapılmış olup 2010 yılı Haziran ayından itibaren söz konusu işletmeye hiç gitmediğini, işletme yönetimine hiç karışmadığını, bu sebepten hiçbir sorumluluğunun kalmadığını, kesilen ve ödenen davaya konu meblağın özel hukuk hükümlerine tabi bir borç olduğunu dolayısıyla şirketin eski sahiplerine rücu edilmesinin mümkün olmadığını, davayı kabul etmediklerini davacı tarafın %20 den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini istediklerini beyan etmiştir.
Davalılardan … vekilinin Bakırköy ….Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; Şirketteki %5 payım bütün hak ve borçlarıyla 26.09.2011 tarihinde ….’ya devrettiğini, dava konusu borçtan herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, Limited şirket ortaklarının şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan alacağından sermaye hisseleri oranında sorumlu olduğunu, borçtan sorumlu olabileceği asıl alacak tutarının %5 i olan 4.077.72 TL olabileceğini, davayı kabul etmediklerini davacı tarafın %20 den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini yargılama masrafları ve vekalet ücretlerinin davacıya yüklenmesini istediklerini beyan etmiştir.
Bakırköy …Asliye Hukuk Mahkemesi …. Esas sayılı dosya ile davacı … tarafından ….’a itirazin iptali (Ticari işletmenin Satılması veya Devrinden Kaynaklanan) davası açıldığı, bu dosya ile Bakırköy ….Asliye Hukuk Mahkemesi …. Esas sayılı dosyaların arasında şahsi, fiili ve hukuki bağlantı bulunduğu, Bakırköy ….Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasının Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin de …. esas sayılı dosyasında görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize gönderildiği anlaşıldı.
Davacı vekilinin Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalıların eski ortağı olduğu … San ve Tic Ltd Şti’ni 5 Aralık 2012 tarihinde diğer dava dışı ortak ….’dan devraldığını, müvekkiline 17/09/2015 tarihli Maliye Bakanlığı’nın Vergi Denetim Kurulunun ….) sayılı uzlaşma talebinin 14/08/2015 tarihli …. rapor sayılı Vergi İnceleme Raporuna istinaden gönderildiğini, devamında ise müvekkilinin devraldığı şirketin eski ortaklarının düzenlemiş olduğu devralınan şirket adına 2010 yılında sahte belge kullanımları nedeniyle 11/11/2015 tarihinde 81.795,83 TL vergi usulsüzlük cezasını ödemek zorunda kaldığını, bu tarihte şirketin ortaklarının …., …. ve … olduğunu, ödenen cezanın tahsili için Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, diğer borçlular hakkında da icra takibi başlatıldığını, borçluların itiraz ettiğini, itiraz üzerine de Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasında itirazın iptali davası açıldığını, işbu davamız ile Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyasının birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; 05.12.2012 Tarihinde hissesini tüm alacak ve borçlarıyla devrettiğini, devirden sonrası için herhangi bir sorumluluk ta üstlenmediğini, devir öncesine ait kamu borçları yönünden ve kamu kuruluşları kanununa göre sadece bu kuruluşlar devreden ortağın dönemine ve ortaklık payı ile sınırlı olarak ödenmeyen kamu borçları nedeniyle önce şirkete, şirketten tahsili imkansız ise ortaklara yönelik dava yetkisi olduğunu, geçmiş dönem vergisel kaynaklı ödemeler nedeniyle rücuen taleplerinin ancak şirket tarafından yapılabileceğini, davacı …’m ortak olarak davacı sıfatı taşıyamayacağını bu sebeple davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya bırakılmasını talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; davacı ( alacaklı ) tarafından davalı ( borçlu) aleyhine Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyasında 81.554,52 TL asıl alacak, 281,53 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 81.836,05 TL alacak için icra takibinde bulunduğu, davalıların ( borçluların ) yasal süresi içerisinde borca itirazı üzerine takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, Bakırköy … İcra Dairesinin …. esas sayılı dosyasında 81.554,52 TL asıl alacak, 241,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 81.795,83 TL alacak için icra takibinde bulunduğu, davalıların ( borçluların ) yasal süresi içerisinde borca itirazı üzerine takibin durmuş olduğu, davacı vekilinin yasal süre içinde davalının itirazının iptali için İİK 67 maddesine göre itirazın iptali davası açtığı, uyuşmazlığın davalıların davacıya takibe konu miktardan dolayı borcunun olup olmadığı hususunda olup, dosyada deliller toplandıktan sonra mali müşavir bilirkişi ile inceleme yaptırılmış, bilirkişinin 02/05/2018 havale tarihli raporunda; ………..Tüm delillerin ve hak kazanma koşullarının nihai takdir ve değerlendirilmesi sayın mahkemeye ait olmak üzere,
Şirket borçlarından dolayı şirket malvarlığı ile sorumludur. Ortakların sorumluluğu ise, taahhüt etmiş bulundukları sermaye payı ile ve yalnızca şirkete karşıdır.
Ancak bunun istisnası Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkında Kanunun Limited Şirketlerin Amme borçları başlıklı 35. Maddesidir.
Limited şirket ortakları, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar ve bu kanun hükümleri gereğince takibe tabi tutulurlar.
Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur.
Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur.
Hisse devir sözleşmelerinde bütün aktif ve pasifiyle, hukuki ve mali yükümlülükleriyle birlikte ibaresi yer alsa da dava konusu borç hisse devri yapıldığında devralan açısından tespitinin mümkün olamayacağı ancak vergi inceleme raporu sonrasında ortaya çıkabilecek bir borç olduğu için, davaya konu 11.11.2015 tarihinde ödeme makbuzu üzerine şerh konularak şirketin güncel ortağı … tarafından yatırılan 81.554,52 TL alacağın sebebi vergi inceleme raporu dönemi 2010 yılı Aralık ayında … San.ve Tic. Ltd. Şti. ortakları hisseleri oranında sorumlu oldukları, açıklanmış, rapora karşı itiraz üzerine bilirkişiden ek rapor alınmış, bilirkişinin 10/06/2019 havale tarihli ek raporunda; ……….Dava dosyası, davacı ve davalı itirazları üzerinden yapılan incelemelerde ;
Sayın Mahkemenin tarafıma dosya üzerinden inceleme yetkisi vermiş olması, dosyaya sunulan bir aciz vesikasımn bulunmadığı, şirketin hile yoluyla devredilip devredilmediğine dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı, dosya üzerinden yapılan incelemede ise davalı tarafların bilirkişiden istediği dava dışı … San.ve Tic. Ltd. Şti.’nin, 2010 yılı Aralık ayı vergi inceleme raporu sonucu ortağa çıkan;
Sahte faturaların KDV si, özel usulsüzlük cezası, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizini ödeme kabiliyeti olup olmadığının, veya dava dışı şirketin acze düşüp düşmediğinin tespitinin yapılması için gerekli ticari defter, belge ve bilgileri dosya içinde bulunmadığı görülmüştür.
Kök raporda değinilen Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkında Kanunun Limited Şirketlerin Amme borçları başlıklı 35.Maddesi hükmü ve değerlendirmesi Sayın Mahkemenin takdirindedir.
Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde:
Davaya konu 11.11.2015 tarihinde ödeme makbuzu üzerine şerh konularak şirketin güncel ortağı ve şirket müdürü … tarafından yatırılan 81.554,52 TL alacağın sebebi vergi inceleme raporu dönemi 2010 yılı Aralık ayında dava dışı … San.ve Tic. Ltd. Şti. ortaklanmn hisseleri oranında sorumlu tutulmaları durumunda;
Davaya konu ödemenin yapıldığı 11.11.2015 tarihinde dava dışı … San. ve Tic. Ltd. Şti. ortaklarının hisseleri oranında sorumlu tutulmaları durumunda;
2010 yılı Aralık ayında … San.ve Tic. Ltd. Şti. müdürlerinin; …, ….ve şirket ortaklığı 28.03.2008 tarihinde sona eren İsmail Selçuk Serpicioğlu olduğu, açıklanmış, itiraz üzerine bilirkişiden 2.ek rapor alınmış, 12/06/2020 havale tarihli raporunda; ………Dava dosyası, davacı ve davalı itirazları, dosyaya ek olarak sunulan belgeler incelendiğinde şirketin aciz halinin bulunmadığı, şirketin faaliyetine devam ettiği,
Dava dosyasında bulunan vergi inceleme raporunda;
III. Hesap İncelemeleri bölümünde;
Şirketin 2010 yılı kurumlar vergisi beyanı incelendiğinde; Net satışların 11.738.795,68 TL olduğu, Satışların Maliyetinin 10.955.743,82 TL olduğu, Dönem net karının 130.415,23 TL olduğunun tespit edildiği,
Sınırlı incelemeye konu 2010 yılı Aralık ayında kullanılan sahte belgelerin tutarının satışların maliyeti içindeki payımn faaliyet hacmine kıyasla çok düşük olduğu, sahte faturalardaki malzemelerin mükellef kurum tarafından gerçekten alındığı kurumlar vergisi ve kurum geçici vergi matrahlarının hesaplanmasında maliyet olarak dikkate alınmasında eleştirilecek bir husus bulunmadığının belirtildiği,
Kök raporda değinilen Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkında Kanunun Limited Şirketlerin Amme borçları başlıklı 35.Maddesi hükmü ve değerlendirmesi Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu,
Sayın mahkemenizce şirket ortaklarının hisseleri oranında sorumlu tutulmaları durumunda; Davaya konu 11.11.2015 tarihinde ödeme makbuzu üzerine şerh konularak şirketin güncel ortağı ve şirket müdürü … tarafından yatırılan 81.554,52 TL alacağın sebebi vergi inceleme raporu dönemi 2010 yılı Aralık ayında ve davaya konu ödemenin yapıldığı 11.11.2015 tarihinde dava dışı … San.ve Tic. Ltd. Ştİ. ortaklarının hisselerine isabet eden tutarların ek raporda tespit edildiği, açıklanmış, davacı … … San Tic Ltd Şti nin 200.000 TL lik şirket payını dava dışı …. dan 05/12/2012 de devir almış, hali hazırda şirketin %50 si davacının %50 si de dava dışı …. ın adına kayıtlı olup, dava dışı şirket ortağı …. davalı … … ın payını 05/12/2012 de devir almış, dava dışı … şirketin hisselerinden %45 lik payını 02/02/2010 tarihinde davalı … dan, %5 lik payını ise 26/09/2011 tarihinde dava dışı …. dan devir almış, 06/10/2011 tarihli ticaret sicil gazetesinde şirketin %50 si …. nın %50 si de … adına tescil edilmiş, … %50 lik hissesini 05/12/2012 tarihinde …. a devir etmiş, aynı tarihte diğer ortak Mehmet Koyuncı da şirketin %50 hissesini davacıya devir etmiş, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi 2013/12168 karar sayılı ilamında açıklandığı üzere; bilahare davacının sahte belge kullanım nedeniyle 81.554,52 TL vergi usulsüzlük cezası ödemek zorunda kaldığı, o tarihlerde şirket ortaklarının davalılar olduğunu, bu miktarın davalılardan tahsili için icra takibi yapmış ise de, devir sözleşmesinde açıkça devir tarihine kadar AATUHK nın 35.maddesi uyarınca doğabilecek olası bir sorumluluk saklı tutulmamış, davalılar ortaklığını tüm hak ve borçlarıyla birlikte davacı ve dava dışı ….. ya devir etmişler, devir sözleşmesinde davalılar devir tarihine kadar doğabilecek gerek kamu, gerekse özel borçlardan dolayı bir sorumluluk üstlenmediklerinden davalıların ortaklığın tüm hak ve borçlarıyla davacı ve dava dışı kişiye devir ettiği, her ne kadar ortaklığını devir ettikleri Ltd Şti nin idareye karşı borcundan dolayı idareye karşı sorumluluğu devam etmekte ise de, devir sözleşmesi akdettikleri davacıya karşı herhangi bir nedenle şirket adına doğmuş borçtan dolayı sorumluluk üstlenmedikleri, davacının davalılara rücu hakkı bulunmadığı anlaşılmakla davanın ve birleşen davanın reddine, davacının yapmış olduğu icra takibinde kötü niyetli olmadığından kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan itirazın iptali davasının REDDİNE,
2-Davalılar vekilinin talep ettiği kötü niyet tazminatının şartları bulunmadığından reddine,
A-Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
B-Davalılar lehine takdir edilen 11.438,69.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
C-Davalılardan … nın yapmış olduğu 64,10.-TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalılardan … ya verilmesine,
C-Alınması gereken 54,40.-TL karar harcından peşin alınan 1.397,56.-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.343,16.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
D-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
3-Mahkememiz dosyası üzerinde birleştirilen Bakırköy ….Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas …. karar sayılı itirazın iptali davasının REDDİNE,
4-Davalı vekilinin talep ettiği kötü niyet tazminatının şartları bulunmadığından reddine,
5-Davacının yapmış olduğu masrafların üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı lehine takdir edilen 11.433,46.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Alınması gereken 54,40.-TL karar harcından peşin alınan 1.396,87.-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.342,47.-TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
8-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. …, Birleşen dosya Davalısı … vekili Av. …, birleşen dosya davalı … vekili Av. …, davalı … vekili Av. … yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.