Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1112 E. 2021/184 K. 23.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1112 Esas
KARAR NO : 2021/184

BİRLEŞEN BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ 2018/520 E. DOSYA

BİRLEŞEN BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ 2017/20 E. DOSYA

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2016
KARAR TARİHİ : 23/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA :
TALEP: Dava dilekçesinde özetle; Bu dosyayla birleşen dosyada dilekçeye konu senetlerden dolayı haciz ve muhafaza tehdidi ile hiçbir borcu olmamasına rağmen yaşadığı korku ve endişeden faydalanarak 07/09/2016 tarihli haciz esnasında alınan 50.000 TL bedelli, 4 adet senetten dolayı borçlu olmadığının tespitine, senetlerin vekile iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı cevap dilekçesinde özetle; Davalı … cevap dilekçesine davacının hiçbir iddiasını kabul etmediğini, senetlerin davacı tarafından borcuna karşılık verildiğini, ödemeden kurtulmak adına bu davanın açıldığını, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görüldü.
Birleşen Bakırköy .. Asliye Ticaret Mahkemesi … E. Sayılı dosyada ;Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin ortağı olduğu … Yazılım A.Ş’nin borcu ve ilgisi olmamasına rağmen haklarında icra takibi başlatıldığını, haciz işlemleri için şirkete gelindiğini, eşyalara ve bilgisayarlara el konulacağının beyan edildiği, ancak alacaklı vekiline veri kaybı ve müşterilere ait ticari sır niteliğinde olan bilgilerin açığa çıkacağı ve kaybolacağının belirtildiği, ancak alacaklı vekilinin muhafaza yapacağını belirttiği, müvekkilinin polisin çağrılmış, nakliyenin gelmiş olduğu haciz mahalinde muhafaza işlemlerine başlanması ve ciddi bir cebri icra baskısı altında kalması ve haciz ve muhafaza tehdidi sebebiyle hiçbir borcu olmamasına rağmen yaşadığı korku ve endişe sebebiyle dava konusu senetleri verdiğini, cebri icra ve muhafaza tehdidi ile müvekkilini zarara uğratmak adına alınan senetler nedeniyle senetleri elinde bulunduran müvekkilinin borçlu olmadığı kötü niyetle olan ve Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosya davalısı ile birlikte hareket ettiklerini ve iş bu davanın da Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dava dosyasıyla birleştirilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi … e.
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ortağı olduğu … Yazılım A.Ş. nin … Mah. … Cd. No: .. …/ … adresine, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … Talimat sayılı dosyası ile 13/07/2016 tarihinde haciz işlemi için gelindiğini, müvekkili … ve müvekkilinin ortağı olduğu … Yazılım A.Ş.’ nin icra dosyası borçlusu ve alacaklısı şirket ile hiçbir ilgisi bulunmasına rağmen borçlu … Elektromekanik İnş. San. Tic. Ltd. Şti.vekili tarafından 13/07/2016 tarihinde menkul mallar haczedildiğini, bu mallara ilişkin yukarıda yazılı hususlar çerçevesinde İstihkak itirazında bulunulduğunu, devam eden süreçte haksız ve hukuka aykırı olarak 07.09.2016 tarihinde bir kez daha … Yazılım A.Ş.’ nin adresine haciz ve muhafaza işlemleri yapılmak üzere gelindiğini, haciz işlemleri için gelen ve … Elektromekanik İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekili olan Av. …’ ın haciz edilen menkul malları (özellikle bilgisayar) muhafaza altına alacağını beyan etmesi üzerine müvekkilinin; yazılım şirketi olan … A.Ş’ nin müşterilerinin tamamına yakınının banka ve finans kuruluşları olduğunu, muhafaza işlemleri yapılması halinde bilgisayar ve diğer elektronik malzemelerin alınması sebebiyle veri kaybının yaşanabileceğini, müşterilerin sıkıntı yaşayacağını ve yapılan anlaşmalar gereğince zor durumda kalınacağını, veri kayıpları sebebiyle de telafisi imkansız zararların olacağı ve nihayetinde müşterilere ait ticari sır niteliğinde olan bilgilerin açığa çıkacağını, kaybolacağını kendisine söylendiğini, ancak tüm izahlara ve dosya borcu ile ilgisi olmadığı bilinmesine rağmen Av. …’ ın muhafaza yapacağını beyan etmesi ve adrese polis ve nakliyenin çağırması sonrasında bu defa … Elektromekanik İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekillerinden Av. …, müvekkili davacıyı aradığını, Av. … ile yapılan telefon görüşmesinde kendisi; durumu anladığını, borcun davacı … ve/veya … Yazılım A.Ş ile ilgili olmadığını, farklı şirketler olduğunu bildiğini ancak müvekkiline karşı sorumlu olduğunu, bu aşamada muhafazanın durdurması için mutlaka senet vermesi gerektiğini , yoksa muhafaza yapılacağını müvekkiline söylediğini, bu görüşmede özellikle senet verilmesi halinde muhafaza yapılmayacağını, senetleri kendisinde tutacağını , senetlerle ilgili hiçbir işlem yapılmayacağını ve bu senetleri müvekkiline vermeyeceği sözünü de vererek senetler istendiğini, aksi durumda ise muhafaza işlemlerine devam edileceğini ve tüm bilgisayarların muhafaza altına alınacağını söylendiğini, senetlerin nasıl, hangi tarihlerde, hangi şekilde düzenleneceği hususlarını Av. … ve Av. … telefonla görüşerek kararlaştırıldığını, senetler, dosya alacaklısı olmayan fakat alacaklı şirketin gayri resmi ortağı olan … adına düzenlettirildiğini, bu hususun sebebi sorulduğunda ise senetlerin kullanılmayacağı, verdikleri sözler sebebiyle de sorun olmayacağı avukatlarca beyan edildiğini, polisin de çağrılmış olduğu, nakliyenin geldiği haciz zaptında da yazılı olduğu üzere muhafaza işlemlerine başlanması ile ciddi bir cebri icra baskısı altına alındığını, müvekkil haciz ve muhafaza tehdidi sebebiyle işlemi yapılmayacağı vaadi/sözü ile hiçbir borcu olmamasına rağmen yaşadığı korku ve endişe sebebiyle çaresizçe senetler verdiğini, müvekkili tarafından haciz tarihi ile aynı tarih olan 07.09.2016 düzenleme tarihli; 31.12.2016 vade tarihli 50.000-TL bedelli, 31.03.2017 vade tarihli 50.000-TL bedelli ; 30.06.2017 vade tarihli 50.000-TL bedelli , 30.09.2017 vade tarihli 50.000-TL bedelli olan 4 adet sıralı seneti tanzim ederek Av. …’ in isteği üzerine Av. …’ a 07.09.2016 tarihinde teslim ettiğini, bahsi geçen tüm aşamalara, görüşmelere, konuşmalara, senetlerin düzenlenmesine, imzalatılmasına ve elden Av. …’a teslimine ilişkin kayıtlar ile şirket mali işler koordinatörü …. ile diğer şirket çalışanları tanık olarak dinletilebileceğini, yine dosyaya sunmuş olduğumuz 07.09.2016 tarihli haciz zaptında da muhafaza işlemlerine başlandığı ,senetlerin verilmesi sonrasında alacaklı vekilinin talebi ile muhafazadan vazgeçildiği görüldüğünü, söz konusu senetlerin geri verilmesi konusunda yapılan tüm görüşmelerin sonuçsuz kalması üzerine bu defa senetlerin teslim edildiği avukatlara beyoğlu …. noterliği’nin 07/11/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderildiğini, bu ihtarname ile söz konusu senetlerin iadesi talep edilmiş aksi halde ise yasal tüm yollara başvurulacağı belirtildiğini, ancak yapılan tüm işlemlere rağmen senetler müvekkiline halen iade edilmediği için; müvekkilinin …’in borcu olmadığının tespiti, senetlerin iptali ile bu senetlerin müvekkilime iadesi yönünde Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … e. sayılı dosyası ile … aleyhine menfi tespit davası açıldığını, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … e. sayılı dava konusunu oluşturan 31.12.2016 vade tarihli 50.000-TL bedelli senet için; bu senedi haksız olarak elinde bulunduran davalı … tarafından keşide edilen bakırköy …. noterliğinin 27.12.2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi müvekkiline tebliğ edildiğini, gönderilen bu ihtarname ile 31.12.2016 vade tarihli 50.000-TL bedelli senedin, vadesi gelmediği halde ödenmesinin istendiği görülmektedir. bu ihtarname akabinde 05.01.2016 tarihinde ise bakırköy …. noterliğinin 03.01.2016 tarih ve … yevmiye numaralı protesto müvekkiline gönderildiğini, ödememe protestosu içeriği incelendiğinde; senedi elinde haksız olarak bulunduran davalı …’ün senedin lehdarı ile ilgili hiçbir işlem yapmadığını, davalı … ile birleştirme talep edilen dosyanın davalısı … arasında müvekkilini zarara uğratmak amacıyla muvazaalı borç ilişkisinin kurulduğunun kesin olduğunu, birleştirme talep ettikleri dava nedeniyle …, elinde bulundurduğu senedi muvazaalı şekilde müşterek hareket ettiği … vererek ; müvekkilinin haciz tehdidi baskı altına alınmaya çalıştığını, haciz ve muhafaza işlemleri ile karşı karşıya kalınması halinde müvekkilinin birkez daha telafisi güç ve imkansız zararlara uğrayacağının açık olduğunu, nitekim birleştirilmesini talep ettikleri Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından da 05.01.2017 tarihli ara karar ile taraflar açısından geçerli olmak üzere iik 72/2 md gereğince tedbir kararı verildiğini, bu nedenle davalı …’ün haksız olarak elinde bulundurduğu ve dava konusu yapılan 31.12.2016 vade tarihli 50.000-TL bedelli senet için ; % 15 teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararı ile icra takibi başlatılması halinde tedbiren takibin durdurulmasına karar verilmesi ile neticeten huzurdaki davanın ivedi olarak Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesinin … e. sayılı dava dosyası ile birleştirmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davacı vekili 10/12/2021 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini bildirdiği, davacı vekilinin bu hususta yetki içeren vekaletnamesinin bulunduğu, davalı vekili de10/12/2020 tarihli dilekçesi ile vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını, dahili davalılarında 10/12/2020 tarihli dilekçeleri ile feragati kabul ettiklerini bildirdiği anlaşılmıştır.

Bilindiği üzere, HMK’nın 307. maddesine göre davadan feragat “Davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.” Yine aynı kanunun 311. maddesine göre “Feragat, kesin hükmün sonuçlarını doğurur.” Bu hükümler gözetildiğinde davadan feragat davaya kendiliğinden son veren bir taraf işlemi olduğunda kuşku bulunmadığı, davadan feragatın usulüne uygun, süresinde ve tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri hususta olduğu anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen dosyalar uyarınca açılan davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Davadan feragatin gerçekleştiği safhaya göre alınması gereken 59,30- TL karar harcının alınan peşin harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Talep edilmediğinden davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafça yatırılan teminatın iadesine,
6-Kullanılmayan gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 23/02/2021

Katip …
E-imzalıdır.

Hakim …
E-imzalıdır.