Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1063 E. 2018/666 K. 11.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1063
KARAR NO : 2018/666

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2016
KARAR TARİHİ : 11/06/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/06/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP; Müvekkilinin … Ltd. Şti. Distribütörü olarak faaliyet gösterdiğini, davalı şirketin ise bu ilişki çerçevesinde müvekkili şirketin müşterisi olduğunu, müvekkili şirketin hesaplarında fark edilen tutarsızlıklar nedeniyle gerçekleştirilen incelemelerde müvekkilinin bir organize suç şebekesi tarafından bir süredir mallarının ve parasının çalındığının ortaya çıktığını, yapılan incelemede organize suç çetesinin, müvekkiline ait malları şirket deposundan irsaliye ile çıkarıp davalı şirkete teslim ettiklerinin anlaşıldığını, davalı şirkete sevki ve tesliminin yapılmış olduğu halde şirket muhasebesine aksettirilmemiş olan mallarının tespit edilmesi üzerine davalı şirket yetkilileri ile temasa geçildiğini ve yapılan görüşmede söz konusu malları teslim aldıklarını ve sorumlu olduklarını sözlü olarak kabul ettiklerini, davalı şirket yetkilileri ile varılan mutabakat neticesinde icra takibine konu 21/09/2016 tarih ve …. nolu fatura düzenlenerek gönderilmiş ve yasal süresi içinde faturaya itiraz edilmediğini, faturanın ödenmemesi üzerine Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine yaptıkları itirazda faturaya konu malların bedellerinin ödendiğini, fatura ve içeriğinin zımnen kabul edilerek ödeme yapıldığı yönünde itirazda bulunan borçlu şirketin icra takibine kötü niyetle itiraz ettiğinin açıkça ortada olduğunu, bu nedenlerle yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Müvekkilinin işbu davaya konu edilen adette ürünü, sunulan sevk irsaliyelerinde belirtilen tarihlerde hiçbir zaman talep etmediğini, bu ürünlerin müvekkiline hiçbir zaman teslim edilmediğini, bu nedenle müvekkilinin davacı tarafa hiçbir borcu bulunmadığını, bu durumun fatura içeriğinden ve davacı tarafça sunulan sevk irsaliyelerinden de anlaşıldığını, dava konusu faturaya bakıldığında 3 farklı malzeme kodlu 756 kutu, 1.080 kutu ve 1.728 kutu olmak üzere 250 ml … alındığının iddia edildiği, oysa ki müvekkilinin belirtilen fatura tarihi itibariyle davacıya bu hacimde mal siparişi vermediğini, böyle ürünler de teslim alınmadığını, bu faturaların davacı tarafça kendi kendilerine düzenlendiğini, VUK’a göre hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami 7 gün içinde düzenlenmeyen faturanın hiç düzenlenmemiş sayılacağını, sevk irsaliyelerinde belirtilen ürünlein hiçbirinin müvekkiline teslim edilmediğini, söz konusu irsaliyelerin tamamının mesnetsiz ve dava ile ilgisiz olduğunu, davaya dayanak teşkil etmediğini, bu belgelerin hiçbirinin ıslak imza içermediğini, bu nedenlerle haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE YARGILAMANIN ÖZETİ;
Dava, fatura alacağı ticari ilişkinden kaynaklı itirazın iptali talebine ilişkindir.
Dosyaya gelen beyan ve kayıtlardan davacı tarafından davalısı … A.Ş. olan Bakırköy ….ATM’nin … esas saylı derdest dosyanın olduğu görülmüştür.
HMK 166/1.maddesine göre birleştirme hususu davanın her aşamasında resen veya talep üzerine ele alınabileceğinden mahkememizce yapılan incelemede,

Bakırköy …. asliye ticaret mahkemesi … e. Sayılı dosyası dilekçe ve ekleri incelenmiş buna göre ,
Dava dilekçesinde müvekkili şirketin hesaplarında fark edilen tutarsızlıklar nedeniyle gerçekleştirilen incelemelerde müvekkilinin bir organize suç şebekesi tarafından bir süredir mallarının ve parasının çalındığının ortaya çıktığını yönündeki bu mahkememdeki aynı maddi vakıaya dayalı olarak düzenlenen faturalardan kaynaklı itirazın iptali açıldığı dava dilekçesinde adres olarak iş bu davadaki davlının adresinin gösterildiği ve İTSM bilgilerinde de her iki davalı şirketin yetkilisinin aynı kişi olduğu anlaşılmış olup her iki dosyada savcılık soruşturması tek dosya üzerinden aynı dosya üzerinden yürütüldüğü anlaşılmış olup söz konusu dosyada da Öktem isimli kişinin isim ve imzasının bulunduğu sevk irsaliyesinin olduğu hatta imza asıllarının mahkememizden istendiği dikkate alındığında her iki şirket arasında bağ olduğu gibi her iki dosyada aynı vakıadan kaynaklı cari hesap ilişkine dayalı birden fazla fatura alacağından kaynaklı alacak talebi olduğu görülmüş ve söz konusu ….ATM’deki davanın mahkememiz dosyasından önce açıldığı dikkate alındığında biri hakkında verilecek karar diğerini etkileyeceği anlaşılmış olup dosya tetkikinde birleştirmede fayda ve zorunluluk olduğu anlaşılmıştır.
Cari hesap ilişkinden kaynaklı alacak sebebiyle uyuşmazlığın çözümü bakımından davalılardan hangi tarafın söz konusu borçtan sorumlu olduğu hususun tespiti her iki dosyanın sonucunu doğrudan etkileyeceği açıktır. Her iki dosyada da uyuşmazlığın kaynağı taraflar arasındaki önceye dayalı ticari ilişkiden kaynaklı olup birleştirilen dosyadaki uyuşmazlık konusu da bu kapsamda değerlendirildiğinden ancak mahkemede görülmesi hem usul ekonomisi hem de davalıların davacıya karşı sorumlu miktar bakımından bir hakkında verilecek karar diğerini doğrudan etkileyeceği gibi yargılama birliği açısından da söz konusu bu alacak davasının aynı mahkemede görülüp tartışılması en doğru usul ve yöntem olduğu açıktır.
Bilindiği üzere HMK 166/1 maddesinde “aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar.” hükmü yer almıştır. Yine aynı maddenin 4. bendinde ” davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda bağlantı var sayılır” hükmü yer almaktadır.
Hal böyle olunca, mahkememizdeki dava ile Bakırköy …. ATM ‘nin … E. sayılı dava dosyası birlikte değerlendirildiğinde her iki davanın davacı taraflarının aynı olduğu, her iki davanın aynı hukuki ilişkinden kaynaklandığı, birinde verilebilecek kararın diğerini de etkileme ihtimalinin de bulunduğu dikkate alınarak bağlantı var olduğu anlaşılmış olup bu şekilde HMK 166. maddesi gereğince davaların birleştirilme koşulunun gerçekleştiği sonucuna varılmış ve birleştirmeye ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın bağlantılı olduğu Bakırköy …. ATM’nin …E. sayılı dava dosyası ile HMK 166. maddesi gereğince BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Birleştirme kararının HMK 166/2. maddesi gereği derhal Bakırköy ….ATM ‘nin… Esas sayılı dava dosyasına bildirilmesine,
3-Esasın bu şekilde kapatılmasına,
4-Yargılama harç ve giderlerinin birleşen dosyada nazara alınmasına,
Dair, Taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 168.madde gereğince asıl hükümle birlikte istinafı kabil olmak üzere karar verildi. 11/06/2018

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzalıdır.