Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/917 E. 2019/1119 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/917 Esas
KARAR NO : 2019/1119

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/12/2015
KARAR TARİHİ : 12/12/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 20/12/2019
Davacı vekili tarafından açılan Tazminat davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesi ile; 02,01.2014 günü saat 09:30 sıralarında … TC. Kimlik numaralı …’ ın, …. İETT durağında yolcu indiren Belediye otobüsünün arkasından yolun karşısına geçtiği esnada, davalı … adına kayıtlı olup, diğer davalı …ün sevk vc idaresindeki … plaka sayılı ….-… …. marka …. model …. renkli aracın kendisine çarpması sonucu, sağ bacağından ve kafasından yaralandığını, davalılardan … adına kayıtlı diğer davalı …. Sigorta’ ya ZMMS ile sigortalı davalılardan …’ ün sevk ve idaresindeki aracın sebebiyet verdiği kaza nedeni ile 1.000 TL maddi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte 20.000 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’ den kaza tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan …Sigorta Şirketi vekilinin mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesi ile; sigortalı araca atfı kabil bir kusur bulunmadığından davanın reddine, tarafların kusur oranı ile davacının müterafik kusurunun tespitine, yalnız kaza ile illiyeti bulunan fiziki ve sürekli maluliyet oranının tespiti için kazazedenin Adli Tıp a sevkedilmek suretiyle Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Dairesi nezdinde bilirkişi incelemesi yapılmasına, müterafik kusur nedeniyle hesaplanacak tazminattan uygun oranda indirim yapılmasına, ticari faiz taleplerinin reddine, haksız ve masnetsiz davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Yapılan yargılama sonucu dosya Mahkememizce kül olarak değerlendirildiğinde; dava hukuki niteliği itibariyle maddi manevi tazminat davası olup, dosyada deliller toplandıktan sonra kusur oranın belirlenmesi için trafik mühendisi bilirkişi ile inceleme yaptırılmış, trafik bilirkişinin 24/03/2017 havale tarihli raporunda; ………Yapmış olduğum inceleme sonucunda, 02.01,2014 tarihinde … İETT otobüs durağı mahallinde meydana gelen tek taraflı yaralanmak ve maddi hasarlı trafik kazasında; 1
1- Kazaya karışan …. plaka sayılı araç sürücüsü …’ün talî kusurlu olduğu ve kusur oranın 3/8 (%37,5) (Yüzde Otuzycdivirgülhcş) olduğu. 2- Kazalı davacı …’ın Asli kusurlu olduğu ve kusur oranın m 5/8 (%62,5) (Yüzde Aftmışikivirgülbeş) olduğu,
3- Kaza nedeniyle oluşan zarar-ziyandan, kazaya karışan … plaka sayılı aracı … numaralı ZMS sigorta poliçesi ile sigortalayan…. Sigorta Şirketinin, kazaya karışan araç sürücüsünün kusur oranında ve poliçe kapsamında sorumlu olacağı, sigorta kapsamı dışında kalan hususlardan aracın sürücüsü davalı … ite araç sahibi diğer davalı …’nin kusur oranı dahilinde müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, açıklanmış, davacının meydana gelen kazadan dolayı kulağında işitme kaybı ve beyinde kalıcı hasar olup olmadığı, sağ dizde hasar bulunup bulunmadığı, güç kaybı ve geçici iş görememezlik durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınmış, ATK nın 24/05/2017 tarihli raporunda; ……….. oğlu …. doğumlu …’ın sorulduğu üzere dava konusu kaza nedeniyle maluliyetine neden olacak sağ kulağında işitme kaybı, beyinde kalıcı hasar tespit edilmediği, sağ dizde oluşan travmatik lezyonunda maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığı cihetle 02/01/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle 11.10.2008 tarih ve … sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İş göremezlik (iyileşme) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, açıklanmış, davacı vekili dosyanın İTÜ den görevlendirilecek 3 kişilik bir heyetten rapor alınmasını ve Adli Tıp raporundaki eksik ve çelişkileri giderecek şekilde Adli Tıp Genel Kurulundan maluliyete ilişkin yeniden rapor alınmasını talep etmiş olup, davacı vekilinin talebinin kabulüne karar verilerek 3 lü bilirkişi heyetinden rapor alınmış, 14/11/2017 havale tarihli bilirkişi heyet raporunda; ……….1- Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde, müvekkilinin olay tarihinde …… otobüs durağında otobüsten inerek karşıya geçmesi sırasında, karşıkaldınma çıkmak üzere olduğunda davalı yönetimindeki aracın sağ tarafından kendisine çarptığını, çarpma sonucu aracın ön camından giren davacının hayati tehlike geçirdiğini, ceza davası sırasında müvekkiline asli kusur verildiğini, ancak olay yerine yakın ışıklı kavşak olmasına rağmen kavşağın fotoğrafının çekilmediği, bu husustan raporda belirtildmediğ beyan edilerek yeni kusur incelemesi yapılması talebinde bulunulmuştur.
2- Olay yeri meskun mahal olup yol iki yönlü 10 metre genişlikte, asfalt kaplama. Hava açık, görüş normal, zemin kuru yolun her iki tarafında da yaya kaldırımı mevcut* Dosya içinde olay yeri krokisi ve olay yeri fotoğrafları var. Ceza davası sırasında olay yerinde yapılan keşif sonucu verilen raporda davalı sürücünün olayda tali kusurlu, davacı vayanınasli kusurlu olduğu belirtilmiştir.
3- Davalı sürücü ….. ceza davası sırasında verdiği savunmasında, olay günü bağlantı yoluna doğru seyretmekte olduğunu, yayanın otobüsün arkasından aniden çıkması sonucu kazanın meydana geldiğini, ikinci vitesle seyretmekte olduğunu, hızının fazla olmadığım beyan etmiştir. Davacı yaya …, otobüsten durakta indiğini ve otobüsün gittiğini, kariıdan karşıya geçerken yolu yanladığm, tam bu sırada aracın duramadığını ve kendisine çarptığım söylemiştir, Ceza davası sırasında dinlenen tüm tanıklar görgüye dayalı bilgileri olmadığım açıklamışlardır. Tüm delil, tespit ve ifadelerin değerlendirilmesi sonucu, olayın otobüs durağı önlerinde yayanın otobüsün arkasından ani çıkışı olmadan karşıdan karşıya geçmesi sırasında, davalı yönetimindeki seyir şeridi üzerinde aracın kendisine çarpması ile meydana geldiği kabul edilerek değerlendirme yapılmıştır.
4- Karayolları Trafik Kanununun 52,maddesinde;
a) sürücülerin “kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda İlerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onanm alanlarına girerken, hızlarım azaltmak“,
b) “hızlarını kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak”, zorunda oldukları belirtilmiştir.
Davalı sürücü … yönetimindeki oto ile meskunmahalde ve otobüs durağı önünde seyri sırasında daha yavaş ve dikkatli olması, yolun solundan sağına geçmekte olan yayayı daha erken fark edip etkin fren tedbiri İle kazayı önleyebilmesi gerekirdi. Bu tedbirleri almadan seyrini sürüdürp kazayı Önleyemediğinden olayda tali kusurlu görülmüştür.
5- Karayolları Trafik Kanununun yaya]ann geçişi ile ilgili 68.maddesinde;
b) Taşıt yolunun karşı tarafına geçmek isteyen yayaların taşıt yolunu, yaya ve
okul geç iti île kavşak giriş ve çıkışları dışında herhangi bir yerden geçmeleri yasaktır.
Yayalar, bu yerlerden geçerken;
1) Yaya ve okul geçitlerinin bulunduğu yerlerde, geçitte yayalar için ışıklı işaret varsa bu işaretlere uymak,
2) Geçitte yayalar için ışıklı işaret yoksa ve geçit sadece taşıt trafiği ışıklı işareti veya yetkili kişi tarafından yönetiliyorsa geçecekleri doğrultu açıldıktan sonra taşıt yoluna girmek,
3) Işıklı İşret veya yetkili kişilerin bulunmadığı geçitlerde veya kavşaklarda güvenlikleri açısından yaklaşan araçların uzaklık ve hızını göz önünde almak Zorundadırlar.
Ancak, 100 m kadar mesafede yaya geçidi veya kavşak bulunmayan yerlerde yayalar,taşıt trafiği için bîr engel teşkil etmemek şartı ile ve yolu kontrol ederek kendi güvenliklerini sağladıktan sonra en kısa doğrultuda ve en kısa zamanda taşıt yoluna geçebilirler’’
hükmü bulunmaktadır. Davacı yaya …, bu kurallara uymadan yaya geçidi dışında karşıdan karşıya geçmesi sırasında sağından gelen trafiği dikkatlice kontrol etmediğinden, böylece duramayacak kadar yaklaşmış aracı fark ederek tedbirli davranıp onun gçişini beklemediğinden olayda asli kusurlu görülmüştür*
SONUÇ:
Yukarda belirtilen hususlar neticesinde,davacı aracının hasar görmesinde;
1- Davalı sürücü …. olayda % 40 (yüzde kırk) oranında kusurludur,
2- Davacı yaya … olayda % 60 (yüzde atmış) oranında kusurlu olduğu açıklanmış, dosyada alınan iki bilirkişi raporunda kusur oranı yönünden çelişki bulunduğu anlaşıldığından kusur oranı yönünden dosyada çelişkinin giderilmesi için yeniden Adli Tıp Kurulundan rapor alınmış, ATK nın 20/09/2018 tarihli raporunda; ……… Davalı …’ün %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu, Davacı …’ın %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu, açıklanmış, dosya maddi tazminat hususunda rapor alınması için aktüerya bilirkişiye tevdi edilmiş, aktüerya bilirkişinin 22/04/2019 havale tarihli raporunda; ……….1- Olay : 02.01.2014 günü saat 09:00 sıralarında davalı sürücü … idaresindeki ….. plakalı otomobil ile …. …. Mahallesi …. Sokağı üzerinde seyir halinde iken İETT …. durağı önüne geldiğinde, seyir istikametine göre sol tarafta duraklamış belediye otobüsünden inmek suretiyle sonrasında otobüsün arka tarafından yola girerek karşıdan karşıya geçmekte olan yaya …’a çarpması sonucu davaya konu yaralanmak trafik kazası meydana geldiği,
2- Dosyada 3 kez kusur Raporu alındığı,
a) Makine Mühendisi … tarafından düzenlenen 20.02.2017 tarihli raporda;
-Kazaya Karışan …. plaka sayılı araç sürücüsü …’ün tali kusurlu olduğu, ve kusur oranın %37,5 (yüzdeotuzyedivirgülbeş),
-Kazalı …’ın Asli Kusurlu olduğu ve kusur oranının % 62,5 (yüzdeatmışikivirgülbeş) olduğu kanatine varıldığı,
b) Bilirkişi Heyeti tarafından 23.10.2017 tarihinde düzenlenen Bilirkişi Heyet Raporunda;
– Davalı sürücü …’ün olayda %40 (yüzdekırk) oranında kusurlu,
– Davacı yaya …’m olayda %60 (yüzdeatmış) oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı, c) Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan….. sayı ve 20.09.2018 tarihli raporda;
Kazanın meydana gelmesinde,
– Davalı …’ün %25 (yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğu,
– Davacı …’in %75 (yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğuna mütalaa olunduğunun,
3- Dosyada mübrez 01.08.2018 tarih, …. sayılı ve ….. karar nolu Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Adli Tıp İhtisas Kurulu raporunda;
1976 doğumlu …’ın sorulduğu üzere dava konusu kaza nedeni ile maluliyetine neden olacak sağ kulağında işitme kaybı, beyinde kalıcı hasar tespit edilmediği, sağ dizde oluşan travmatik lezyonunda maluliyetine neden olacak düzeyde olmadığı cihetle
02.01.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle 11.10.2008 tarih ve … Sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekten Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri muvacehesinde maluliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmadığından maluliyet tayinine mahal olmadığı.
– İyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) ava kadar uzayabileceğinin oy birliği ile mütalaa olunduğu,
4- Davacı …’ın 02.01.2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı olarak 9 ay iyileşme süresi-Geçici İş göremezlik (% 100) gelirinin 18.173.70 TL olacağı,
5- Kusur yansıtılmasının genel kuralı olarak en son alınan rapor esas alınması gerekmektedir. Ancak usul ekonomisi açısından davacının talebi ve en son alman kusur raporu esas alınarak Sigorta şirketinin sorumluluğu;
1. Seçenek: Bilirkişi Heyeti tarafından 23.10.2017 tarihinde düzenlenen Bilirkişi Heyet Raporuna göre;
18.173.70 TL x %60 oranında kusur – 7.485.48 TL olacağı (Talep: 1.000,00 TL)
2. Seçenek: Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 2018/24720/3251 sayı ve 20.09.2018 tarihli Raporuna göre;
18.173.70 TL x % 75 oranında kusur = 4.678.43 TL olacağı, (Talep: 1.000,00 TL)
6- Davacı tarafından gönderilen ihtarnamenin tebliğ alındığı tebliğin davalı sigorta şirketine tebliğ edildiği 25.04.2014 tarihinden sonraki 8 iş günü olan 07.05.2014 tarihin temerrüt tarihi olarak kabul edileceği Ve,
7- Davacının talep ettiği 20.000,00 TL manevi tazminatının takdiri ve münakaşası mahkemeye ait olduğu açıklanmış, 02/01/2014 tarihinde davalılardan … idaresindeki aracın yaya davacıya çarpması sonucu meydana gelen yaralamalı trafik kazasında dosyada alınan 1.kusur raporunda davacının %62,5 oranında, 2.bilirkişi heyet raporunda davacının %60 oranında kusur olduğu açıklandığından her iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan kusur raporunda meydana gelen kazada davacının %75 oranında kusurlu olduğu açıklanmış, aktüerya bilirkişi raporunda ATK raporuna göre hesaplanan tazminat miktarı 4.678,43 TL olarak tespit edilmiş, davacı vekili 26/09/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile davasını ıslah etmiş ve ıslah harcını yatırmış olup, mahkememizce 4.678,43 TL davacı lehine maddi tazminata, davacı vekilinin talep ettiği manevi tazminatın ise meydana gelen kazada davacının kusur oranı ( %75 ), tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kaza tarihindeki paranın alım gücü, TBK 56 maddesi de gözetilerek hak ve mesafet kuralları çerçevesinde takdiren 3.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalılar aleyhine açmış olduğu maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 4.678,43 TL maddi tazminatın davalı … Sigorta yönünden 07/05/2014 tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 02/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Davacı vekilinin davalılar … ve … aleyhine açmış olduğu manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile, 3.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 02/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Davacı lehine maddi tazminat yönünden takdir edilen 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı lehine manevi tazminat yönünden takdir edilen 2.725,00.-TL vekalet ücretinin davalılardan … ve … den alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça sarf edilen ilk dava açılış harç gideri 214,53.-TL ile 3.492,90.-TL yargılama gideri olmak üzere toplam 3.707,43.-TL yargılama giderinin kabul(%28) red(%72) oranına göre hesaplanan 1.038,08.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalılardan … Sigorta lehine maddi tazminat yönünden takdir edilen 1.807,05-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Alınması gereken 524,51.-TL karar harcından peşin alınan 71,73.-TL harcın mahsubu ile bakiye 452,78.-TL harcın davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
9-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) Davacı vekili Av. … nın yüzüne karşı, Davalıların yokluğunda verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı.12/12/2019

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Davacı Yargılama Giderleri
103,53.-TL İlk masraf
111,00.-TL Islah harcı
2.750,00.-TL Bilirkişi ücreti
+ 742,90.-TL Yargılama gideri
3.707,43.-TL