Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/297 E. 2018/975 K. 17.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/297
KARAR NO : 2018/975

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/06/2015
KARAR TARİHİ : 17/10/2018
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan), davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl ve birleşen davada davacılar vekili, müvekkilinin inşa ettiği …. Projesinden daire satın almış olan bir müşterisi tarafından satım bedeli karşılığında Keşidecisi ….olan …. 30.11.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL ve …. 30.12.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL tutarında iki adet çek verildiğini, çeklerin ciro edilerek taksili için ….bank …. Şubesine verildiğini, çeklerin vade tarihleri gelmeden keşidecisi tarafından müvekkiline ödendiğini, çeklerin bankadan muamelesiz iade alınarak iade edildiğini, kendisini …’ın avukatı olarak tanıtan bir şahsın müvekkilini arayarak çek bedelinin ödenmesini istediğini, müvekkili tarafından yapılan araştırma ile müvekkili tarafından iade edilen çekler üzerinde tahrifat yapılarak yeniden tedavüle sokulduğu, bankaya ibrazı sonucunda karşılıksız kaşesinin vurulduğunu, çeklerin keşideci …’a iade edilirken arkalarındaki ciroların sehven unutulmuş olduğunun böylece anlaşıldığını, dava konusu çeklerin ikisinin de tarihleri 30.05.2015 olarak parafla değiştirilerek son ciranta …’ın kardeş… tarafından ….’m ortağı bulunduğu …Ltd.Şti.ne ciro edildiğini, her ikisi de 15.000,00 TL tutarlı olan çeklerin bir tanesinin tutarının 515.000,00 TL olarak değiştirildiği ve müvekkilinin bu yolla zarara uğratılmak istendiğini, bu nedenle müvekkilinin dava konusu çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, bedelleri sona ermiş çeklerin tedavüllerinin sonlandırılarak bankaya iadesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekili, davacıların ağır ve haksız ithamlar ile müvekkil firmaya mahkeme huzurunda organize bir suç örgütü gibi tanıtıldığını, çek keşidecisi tarafından çek bedellerinin ödenmesi neticesinde, davacılar tarafından çeklerin çek keşidecisine iadesi sırasında tahsil cirolarının iptal edilmediğini beyan ettiklerini ancak bu durumun ticari teamüllere aykırı olduğunu, davacıların çek cirolarını iptal etmemelerinin sebebinin; Davacı … İnşaatın Esenyurt’ta yaptığı inşaattan müvekkiline satmış olduğu iki adet daireyi müvekkili şirkete devredemeyip, çek bedellerini müvekkilinden tahsil etmeleri nedeniyle borçlu olmalarından kaynaklandığını, müvekkili şirket ile davacı şirket ortaklarının ortağı bulunduğu ….A.Ş. arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, bu ticari ilişki neticesinde müvekkili şirketin dava dışı …. şirketinden olan cari hesap alacağına karşılık …. şirketi ….A.Ş yetkilisi…’e …. İnşaat tarafından İstanbul Esenyurt …. Ada … parsel …. Kat …. numaralı bağımsız bölümün devir işlemini yaptığını ve ….A.Ş. çalışanı ….ya İstanbul Esenyurt …. Ada …. parsel … Kat …. numaralı bağımsız bölümün devir işlemini yaptığını, dava konusu iki adet çekin de içerisinde bulunduğu bir kısım çekin …. tarafından Davacı şirket pazarlamacısı …’ya teslim edildiği, …’nın da çekleri ciro ederek ….A.Ş çalışanı ….’ya teslim ettiğini, Çeklerin teslim edildiğine dair teslim alan imzalarının bulunduğu çek fotokopilerinin ekte sunulduğunu, çeklerin, taraflar arasında satışa konu gayrimenkullerin iskanları ve tapu devir işlemleriyle ilgili harcamalarda kullanılması için verildiğini, bu işlemlerin gecikebileceği nedeniyle tarafların mutabakatı doğrultusunda keşideci tarafından paraflanarak değiştirildiğini, davacı …’nın Davacı … İnşaattan daire satın almadığını, …’nın …. İnşaat adına çalıştığını, her iki davacı arasında gayrimenkul satışına konu herhangi bir belge sunulmadığını, davacıların iddialarının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacıların yerine getirmedikleri yükümlülüklerini müvekkiline yükleme çabasında olduklarını beyanla; İhtiyati tedbir kararın kaldırılmasına, …’nın tedbir talebinin reddine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve Birleşen Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmaları, sunulan ve sağlanan bilgi ve belgeler ile tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere;
Asıl ve birleşen davada davacı vekili, keşidecisi …. olan ve …Bankası tarafından verilen 30.11.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL ve …. 30.12.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL tutarında iki adet çekin müşterilerince aldığı daire karşılığı verildiğini, çeklerin bedelinin vade tarihleri gelmeden keşidecisi tarafından müvekkiline ödendiğini, çeklerin bankadan muamelesiz iade alınarak keşideciye iade edildiğini, müvekkili tarafından iade edilen çekler üzerinde tahrifat yapılarak yeniden tedavüle sokulduğunu, çeklerin keşideci ….’a iade edilirken arkalarındaki müvekkiline ait ciroların sehven unutulmuş olduğunu ileri sürerek bu çeklerden dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitini istemiştir.
Davacının dava konusu yaptığı çeklerin ….Bankası tarafından verilen 30.11.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL ve …. 30.12.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL tutarı çekler olduğu anlaşılmaktadır. Davacılar vekili asıl dava yönünden …. nolu çek yönünden dava safhatında davasından feragat ettiğini bildirmiştir.
Bankadan gelen cevabi yazı ekindeki fotokopiden anlaşılacağı üzere 30.11.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL bedelli çekin hamiline yazıldığı, ilk cirantanın Birleşen dava davacısı ….olduğu, sonraki cironun ise asıl ve birleşen dava davacısı … AŞ’ye ait bulunduğu, sonrasında … bankasının sadece kaşesi olduğu saptanmıştır. Mahkememize sunulan çek aslının incelenmesinde ise bu çekin ibraz tarihinin 30/05/2015 tarihi ve bedelinin ise 515.000,00 TL olarak keşideci tarafından imzası ile tashih edildiği, …. Bankasının kaşesinden sonra yine davacı …… AŞ’ye ait ikinci bir ciro, ondan sonra ise müflis davalı …. LTD.ŞTİ ‘ne ait ciro ve ondan sonraki cironun ise davalı …’a ait bulunduğu, davalı … tarafından bankaya ibraz edildiği ve karşılıksız şerhi verilmiş olduğu saptanmıştır. Çekteki davacıya ait birinci ve ikinci cironun davacı şirkete ait olduğu davacı vekilinin imzalı beyanı ile teyit edilmiştir.
Her ne kadar davacı, çeklerin bankadan muamelesiz iade alınarak keşideciye iade edildiğini, çeklerin keşideci ….’a iade edilirken arkalarındaki müvekkiline ait ciroların iptal edilmesinin sehven unutulmuş olduğunu ve müvekkili tarafından iade edilen çekler üzerinde tahrifat yapılarak yeniden tedavüle sokulduğunu ileri sürmüş ise de bu iddianın hayatın olağan akışına aykırı olduğu sonucuna varılmıştır. Zira, çekte tashih işleminden sonra davacı şirkete ait yeni bir cironun bulunması, çekin keşideci tarafından tashihinden sonra davacı tarafından yeniden cirolandığı anlamına geleceğinden bu iddiaya bu nedenle itibar edilememiştir.
Diğer yandan çek bir ödeme vasıtası olup, mevcut bir borcun tasfiyesi amaçlı verildiğine karinedir. Davacı bu karinenin aksini ispat edememiştir. Bu nedenle asıl davada dava konusu bu çek yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Birleşen davaya gelince dava konusu iki çek üzerinde de tashih işlemi mevcuttur. Bankadan gelen cevabi yazı ekindeki fotokopiden anlaşılacağı üzere 30.11.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL bedelli çekin hamiline yazıldığı, ilk cirantanın Birleşen dava davacıs… olduğu, sonraki cironun ise asıl ve birleşen dava davacısı … AŞ’ye ait bulunduğu, sonrasında ….. bankasının sadece kaşesi olduğu, diğer 30.12.2014 tarih ve …. numaralı 15.000,00 TL bedelli çekin hamiline yazıldığı, ilk cirantanın Birleşen dava davacısı …. olduğu, sonraki cironun ise asıl ve birleşen dava davacısı …. AŞ’ye ait bulunduğu, sonrasında ….bankasının sadece kaşesi olduğu,bilahare bu çekin ibraz tarihinin 30/05/2015 olarak keşideci tarafından değiştirildiği,…. bankasının cirosundan sonra ise yine davacıya ait ikinci bir ciro bulunduğu saptanmıştır.
Bilindiği üzere çek tedavüle çıktıktan sonra keşideci tarafından keşide tarihinin değiştirilmesi halinde; çekin ödenmek suretiyle veya borç ilişkisinin herhangi bir nedenle sona ermesi nedeniyle keşideciye iade edildiğinin kabulü gerekir. Dolayısı ile keşide tarihinin değiştirilmesi halinde, çeki değişiklikten önce cirolamış olan kişilerin bu çekten dolayı sorumluluklarının sona erdiğinin kabulü gerekir. Bu nedenle birleşen davada davacının çeklerin keşide tarihlerinin keşideci tarafından değiştirilmesinden sonra davacının ikinci bir cirosunun bulunmadığından ilk cirosu nedeniyle sorumlu tutulamayacağı sonucuna varılmıştır.
Hal böyle olunca aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
A-Asıl dava yönünden:
1- Dava konusu …. çek nolu çek yönünden davanın ıspat edilmemesi, …. nolu çek yönünden ise vaki feragat nedeniyle davanın reddine,
İİK 72. maddesi gereğince dava konusu çek bedelleri olan 530.000,00 TL üzerinden hesap edilen %20 oranında 106.000,00 TL tazminatın davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
2-Alınması gereken 35,90 TL karar harcının peşin alınan harçtan mahsubu ile bakiyesinin talebi halinde davacıya iadesine,
3-Yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap edilen 35.150,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davalılar tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan 31,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
B-Birleşen dava yönünden:
1-Davanın kabulü ile davacının dava konusu çeklerden dolayı davalılara borçlu olmadığının tespitine,
Koşulları bulunmadığından kötüniyet tazminatına karar verilmesine yer olmadığına,
2-Alınması gereken 36.204,30 TL karar harcından daha önce yatırılan 512,33 TL peşin harç ve 8.538,77 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 27.153,20 TL karar harcının davalılardan tahsiline,
3-Yürürlükteki AAÜT gereğince hesap edilen 35.150,00 TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvurma harcı ile 512,33 TL peşin harç ve 8.538,77 TL tamamlama harcının davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan 750,30 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
C-Asıl ve birleşen dava yönünden kullanılmayan yargılama gider avansı konusunda HMK 333. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden sonra karar verilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere hazır taraf vekillerinin yüzünde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı.17/10/2018 10:27

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …

YARGILAMA MASRAFILARI
Asıl Davada Davalılar Birleşen Davada Davacı
3 Tebligat – 31,00 TL 23 Tebligat – 235,00 TL
3 Müzekkere – 15,30 TL
Bilirkişi Ücreti – 500,00 TL
Toplam = 750,30 TL