Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/11 E. 2018/22 K. 09.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/11 Esas
KARAR NO : 2018/22

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/01/2015
KARAR TARİHİ : 09/01/2018
GEREKÇELİ KARAR YAZIM
TARİHİ : 19/01/2018

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkil şirketi ile davalı arasında 28/04/2010 tarihli bir satış sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşmeye nedeniyle tüm edimlerini yerine getiren müvekkil şirketin … Ticaret Bankası … şubesi tarafından …Bankası A.Ş. … şubesinin kontrgarantisine dayanarak davalıya verilen 79.124,00 Euro bedelli teminat mektubunun iadesini ve kontrgarantinin sonlandırılmasını tale ettiğini ancak müvekkil şirketin bu taleplerine rağmen davalının haksız ve kötü niyetli olarak herhangi bir sebep göstermeksizin bu talebi kabul etmediğini bu nedenlede müvekkil şirketin 2012, 2013 ve 2014 yılları için komisyon ödeyerek kontrgaranti sözleşmesinin ve teminat mektubunun komisyonlarını ödemek zorunda kaldığını, davalının ise … Bankası kanalı ile teminat mektubunu tazmin etme cihetine gideceği bilgisine ulaşıldığını, bu nedenle teminat mektubunun nakde çevrilmemesi/ tazmin edilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya davalının sıfatı resmi merciler kanalı ile tebliğin mümkün olmaması sebebiyle yazılan müzekkerelere rağmen tebligat yapılamamıştır.
Mahkememizce HMK 114.madde kapsamında dava şartları bakımından resen yapılan incelemede
Dava taraflar arasındaki satım sözleşmesi sebebiyle davacı tarafından sözleşme kapsamında davalıya verilen teminat mektubunun hükümsüzlüğü talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamına göre davacı tacir olsa da gibi dava davalının tacir olmadığı gözetildiğinde TTK’dan kaynaklı mutlak bir dava olmayıp teminat mektubunun hükümsüzlüğü talebi olduğu dikkate alındığında hangi davaların ticari dava olduğu 6102 sayılı TTK’nun 4.maddesinde sayılmıştır.
Bundan başka, özel kanunlarda bazı davalara ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılacağı düzenlenmiştir (TTK.m.5). Bu hükümlerde sayılan ticari davalar mutlak ve nisbi ticari dava olmak üzere ikiye ayrılır. 6102 sayılı TTK’nun 4.maddesi gereğince, bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın, her iki tarafın tacir olup ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan olması gerekir.
Davalı TTK anlamından tacir olmayıp … Elektrik Bakanlığı bünyesinde bir kamu kurumu olup bu husus davacının dava dilekçesinde de belirtilmiş ayrıca sözleşmenin tercümesinde de kamu kurumuna ürün satışı ile ilgili sözleşmesin yapıldığı anlaşılmıştır. davalının sıfatı göz önüne alınarak dava tarihi itibariyle ticaret mahkemesi görevsizdir. 6102 sayılı TTK’nın 6335 sayılı Kanunla değişik 5. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleri ile ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisi olmaktan çıkarılıp görev ilişkisine dönüştürülmüştür. Görev kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemece re’sen gözetilmelidir. Ticaret Mahkemesinin görev alanını belirleyen TTK 4/1 maddesinde iki tarafın tacir olup ticari işletmeleri ile ilgili olması veya TTK 4/1 mdsinde belirtilen sözleşme ve durumlardan kaynaklanan bizatihi Ticaret Mahkemesince bakılacak mutlak ticari davalardan olması gerektiği, davalı kamu kurumu olup, hukuki anlaşmazlığın ticari işletmesi ile ilgili olmadığı, TTK 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan bizatihi Ticaret Mahkemesi’nde görülmesi gereken davalardan olmadığı, anlaşılmakla görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle HMK 114/1-c, 115/2. maddesi gereğince dava dilekçesinin görev nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş dava tarihi de dikkate alındığında davanın asliye hukuk mahkemesinin görevine girdiği gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114 ve 115 maddeleri uyarınca göreve ilişkin görev dava şartı eksikliği nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20. maddesi gereğince kararın kesinleşmesinden itibaren iki hafta içinde mahkememize başvurulması halinde dava dosyasının görevli BAKIRKÖY ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-İki haftalık süre içerisinde dosyanın gönderilmesi talebinde bulunulmadığı takdirde davanın açılmamış sayılacağının ihtarına,
4-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yokluğunda ve davacı vekilinin yüzünde verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 09/01/2018
Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza