Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/619 E. 2022/710 K. 19.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/619 Esas
KARAR NO : 2022/710

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2014
KARAR TARİHİ : 19/07/2022

MAHKEMEMİZİN İŞ BU DOSYASI İLE BİRLEŞEN 2014/620 ESAS
SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN;

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/06/2014
KARAR TARİHİ : 19/07/2022
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 12/08/2022
Davacı vekili tarafından açılan menfi tespit davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından Mahkememizin iş bu dosyasında sunulan dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin inşaat sektöründe faaliyet gösterdiğini, müvekkili şirketin ortağı …..ın davalı ….. ile ….. Lisesi’nden sınıf arkadaşı olduğunu, müteahhit olarak faaliyet yürüttükleri “….. Mağazası Anahtar Teslimi Tadilat” işinde davalıdan malzeme ve işçilik hizmeti alarak arkadaşına ekonomik katkıda bulunmak istediğini, Taraflar arasındaki tek ticari ilişkinin bu olduğunu, davalının bu faaliyet kapsamında kestiği 3 adet fatura dışında müvekkili şirketten herhangi bir alacak kalemi tahakkuk etmediğini, davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü….. esas sayılı dosya ile ayrı bir icra takibine konu yaptığını, Takibe konu bononun hatır senedi olduğunun davalının bizzat kendi el yazısı ve imzası ile sabit olduğunu, davalının bu ticari ilişki sonrasında ve süregelen arkadaşlık ortamında müvekkili şirketten (aynı amaçlı fatura borçları da senede bağlanır iken) üçüncü kişilere olan borçları için ciro ederek kullanabilmesi için hatır senedi talep ettiğini, İcra takibine konu bono’nun fotokopisi üzerine bizzat davalı ….. tarafından el yazısı ile yazılan ve kaşe üzerine imza ile de onaylanan ifade de aynen “Hatır senedi olarak alınmıştır. Vadesi geldiğinde biz ödeyeceğiz.” denildiğini, görüldüğü üzere icra takibine konu bononun bir alacağa dayanmadığının net bir biçimde ortada olduğunu, Tüm bu nedenlerle, müvekkili şirketin davalı …..’e borçlu bulunmadığının tespitine, davalının haksız takip konusu alacağın 020 den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına Mahkememizin iş bu dosyasında dava dilekçesi ekli davetiye tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamış, davalı ve vekili aşamalardaki beyanlarında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen 2014/620 Esas sayılı dosyasında davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili şirkete dekorasyon işi yaptığını ve fatura kestiğini, müvekkilinin fatura bedellerini ödediği halde davalının faturaları ve müvekkilinin davalıya vermiş olduğu hatır senedini takibe koyup müvekkili şirkete icra takibini TK 35′ e göre kesinleştirip müvekkili şirketin başka bir alacağına haciz koyarak alacağını ikinci kez tahsil ettiğini, fatura bedelini ve bonoyu Bakırköy .. .İcra Müdürlüğünün … ve … esas sayılı dosyalardan tahsil ettiğini, davalıya fazla ödemiş olduğu toplam 88.995,60 TL den dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı adına Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen dosyasındaki dava dilekçesi ekli davetiye tebliğ edilmesine rağmen davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamış, davalı ve vekili aşamalardaki beyanlarında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 29/01/2015 tarihli duruşmada dava dosyasının mahkememizin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesi talebinde bulunmuş, her iki dava arasında HMK 166/4 maddesi kapsamında bağlantı bulunduğu anlaşıldığından mahkememiz esasına kayıtlı bu dava dosyasının davacı vekilinin talebi gibi yine mahkememizin …. esas sayılı dosyası üzerinden birleştirilmesine kararı verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı tarafından icra takibine konulan bonolardan dolayı ve fatura alacağından dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi talepli menfi tespit ve istirdat davasıdır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davalı takip alacaklısı tarafından davacı takip borçlusuna karşı 30/09/2012 vade tarihli ve 26.000,00-TL bedelli bonoya dayalı olarak toplam 28.928,74 TL’nin tahsili için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, bu takip kapsamında davalı alacaklı tarafından 14.788,88-TL tahsil edildiği görülmüştür.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davalı takip alacaklısı tarafından davacı takip borçlusuna karşı 30/07/2012 vade tarihli ve 34.000,00-TL bedelli bonoya dayalı olarak toplam 28.928,74 TL’nin tahsili için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, takibin derdest olduğu, henüz tahsilat yapılmadığı görülmüştür.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası aslı celp edilmiş, incelenmesinde; davalı takip alacaklısı tarafından davacı takip borçlusuna karşı toplam 50.917,19 TL nin tahsili için ilamsız takip talebinde bulunulduğu, davalı alacaklı tarafından 63.511,23-TL nin tahsil edildiği görülmüştür.
Denizbank tarafından … seri numaralı ….bank ‘a ait çek görüntüsü mahkememize gönderilmiştir.
Anadolubank tarafından … seri numaralı , 28.000,00 TL tutarlı,30/07/2012 keşide tarihli çekin çek görüntüsü mahkememize gönderilmiştir.
Güngören Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından … vergi kimlik numaralı mükellefi …..’ün bilgisayar kayıtları ve tarh dosyası tetkikinde; Mükellefin dairelerine 15/04/2010 tarihinde Beykoz vergi dairesinden nakil geldiği tespit edildiği, tarh dosyasının onaylı sureti ve …. sayılı vekaletnamenin yazıları ekinde sunulduğu görülmüştür.
Esenler SGK tarafından merkezlerinde … işyeri sicil numarası ile işlem görmekte olan ….. unvanlı işyerinin 10.10.2011 tarihinde 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamına alındığı, 31.03.2012 tarihinde ise kanun kapsamından çıkarıldığı tespit edildiği, İşverenin kanun kapsamında olduğu dönemlerde kurumlarına bildirmiş olduğu Aylık Prim ve Hizmet Belgelerine ilişkin çalışan sigortalı bilgilerini içeren döküm ve işyeri tescil bilgisi dökümü yazıları ekinde sunulmuştur.
İstanbul .. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası Uyap ortamından celp edilmiş, incelenmesinde; …. tarafından …. Mimarlık Mühendislik İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd. Şti. Ye karşı İİK 33. Mad. Uuyarınca İtfa nedeniyle İcranın geri bırakılması (Takibin İptali) talebinde bulunulmuştur.
Davalı ….. 17/09/2020 tarihli duruşmadaki beyanında; “Esas davaya konu Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasında davacı aleyhine yapmış olduğum icra takibindeki 26.000 TL bedelli senedi davacıdan hatır senedi olarak almıştım, ancak bilahare davacıdan alacağım olduğu için ben bu senedi takibe koydum ve icra dosyasında senet bedelini tahsil ettim, birleşen dosyadaki Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasındaki 38.708,72 TL lik davacıdan fatura alacağıma ilişkin yapmış olduğum takip de de borcu tahsil ettim ve icra dosyası kapandı, yine birleşen dosyadaki Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasındaki davacı aleyhine yapmış olduğum 34.000 TL bedelli senet fotokopisinin bilgi notunda bahsedilen miktarını hatırlamadığım …bank a ait çeki ben davacıya iade ettim, bu dosyanın akıbetini bilmiyorum, tahsil edilip edilmediği hususunda bir bilgim yoktur, davayı vekilim takip ettiğinden bütün bilgiler vekilimdedir, bu konuda beyanda bulunayım.” demiştir.
Davalı ….. 28/09/2021 tarihli duruşmadaki beyanında; ” Davacı şirket yetkilisi …. benim yakın arkadaşımdı ancak bu alacak verecekten dolayı şuan görüşmüyoruz, davacı inşaat işi yapıyordu, benim işyerim olan ….isimli işyerim davacıya inşaat işlerinde taşeronluk yaptı, bu sebeple birleşen dosyada dava konusu edilen 3 adet faturayı düzenledim ve bu faturadan dolayı Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyasında davacı işyeri aleyhine takip başlattık, davacı bu faturalardan dolayı benim hesabıma bilirkişinin tespit ettiği 8.500 TL tutarında davacı tarafça ödeme yapıldı, diğer ödemeler benim hesabıma yapılmadı, ….. benim yeğenim olur, benim işyerim …. işi yapmaktadır, sağlık malzemeleri alım işi yapıyorduk, yeğenim … de bana bu işte yardımcı oluyordu, benim vekaletim … de vardır, … nin benim adıma tahsilat makbuzu ya da direk benim hesabıma para gönderilmesine ilişkin işlem yapma yetkisi vardı, benim adıma tahsil edilecek paralar direk … nin hesabına geçmiyordu, …mre aynı zamanda davacı şirket yetkilisi … ın işlerinde de yardımcı olmuş, … ye gönderilen paralar bunun için gönderilmiş, benim düzenlediğim faturalara ilişkin gönderilmemiştir, benim vekaletnamem … de vardır, Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyası kapsamındaki 26.000 TL lik bonoyu davacı bana hatır senedi olarak vermiştir, bu icra dosyası kapsamında alacağımı tahsil ettim, Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı takip dosyasındaki 34.000 TL lik bono üzerinde belirtilen çekin iadesi karşılığını da aldım, bonoda belirtilen çeki davacı şirket yetkilisi ….. dan aldım, karşılıksız olduğu için işleme koymadım, ….. a geri iade ettim, iade ettiğime dair bir belgem yoktur, ….. bu çeki bana yaptığımız işlerin ödemesine karşılık vermişti, ancak karşılığı olmayınca geri iade ettim, param ödenmeyince bonoları icra takibine koydum, faturalara ilişkin icra takibi ve 26.000 TL lik bonoya ilişkin icra takibi sonrasında alacağımı tahsil ettim, ancak 34.000 TL lik bonoya ilişkin icra takip dosyasındaki alacağımı tahsil edemedim, çünkü icra takibi durduruldu, bende üzerine gitmedim.” demiştir.
Tanık ….. 31/05/2022 tarihli duruşmadaki beyanında; “Davalı dayım olur. Davacı şirket ortağı ….. ile davalı Kemerburgazda ki villaların işini yapmak için anlaşmıştı ancak dayımın yoğunluğu olduğu için işi ben aldım. Ben elektrik tesisatı gibi işleri yaptım. Bende bu işi başkasına taşeron olarak yaptırdım. Ben yaptığımız villaların adını hatırlamıyorum. Bende İkitelli Organize Sanayideki …. isimli şahsa yaptırdığımı hatırlıyorum. Yaptığım işe karşılık bedelleri ben ….. beyden kendi adıma aldım. Ben davalı dayımın işlerine yardımcı oluyordum ancak resmi bir vekaletim yoktu. Dayımın yetişemediği yerlerde işlerini yapıyordum. Dayımın doldurduğu tahsilat makbuzuna istinaden adına para alıyordum. Ancak parayı doğrudan kendi hesabıma almıyordum. Davacı tarafından benim hesabıma gönderilen paralar Kemerburgazda ki yapılan işe ilişkindir. Bana göstermiş olduğunuz 7.000 TL ….. adına elden teslim aldım. Yazılı ve imzalı belgedeki parayı ben dayım adına aldım. Kaşe üzerindeki imza bana aittir. O dönem dayım kaşele dediği için kaşeleyip imzalamışımdır. Hatırlamıyorum. Davacı tarafından hesabıma gönderilen 12.500,00 – 7.000,00 ve 3.460,00 TL paralar Kemerburgazdaki iş için bana gönderilen paralardır. Davacı bana olan borcu için çek vermedi. Dayıma çek verildiğini hatırlıyorum. Ancak çekler karşılıksız çıkmıştır. Hatta dayım bir tanesi iade etmiştir. Ancak çeki dayım adına ben mi aldım yoksa dayım mı aldı hatırlamıyorum. Ben 7.000,00 TL belgedeki kaşeyi kimin bastığını hatırlamıyorum.” demiştir.
Tarafların 2011 ve 2013 yıllarına ait ticari defter ve kayıt belgeleri üzerinde inceleme yapılarak dava konusu birleşen dosya ile birlikte Bakırköy …. İcra Dairesinin (2014/620 birleşen dosyaya ait) ….., ….. ve (… esas dosyaya ait) ….. esas sayılı dosyalarında davacı aleyhine yapılan icra takiplerinden dolayı davacının davalıya borçlu olup olmadığı hususunda rapor alınmasına karar verilmiş, 11/11/2015 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; Davacının ticari defter kayıtlarına göre 3 1.12.2012 tarihi itibari ile davacının davalıya 38.708,72 TL borçlu olduğu, bu bakiyenin davalı tarafından davacı adına tanzim edilmiş 3 adet faturadan kaynaklandığı, bu fatura alacağı ile ilgili olarak davalı tarafından davacı adına Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile 14.06.2013 tarihi itibariyle takibe geçildiği, davacı tarafından 2013 yılına ait ticari defterlerin ibraz edilmemesi sebebi ile bu bakiyenin ticari defterlerden teyidinin yapılamadığı, Taraflarına tebliğ edilen 809/1 haciz ihbarnameleri gereğince icra müdürlüğüne dava dışı 3.şahıslar ….. ve ….. vekili ….. tarafından 12.11.2013 tarihinde brüt= 63.623,44 TL yatırıldığı, akabinde de icra müdürlüğünce aynı gün alacaklı vekili …..’a …. nolu reddiyat makbuzu ile kesinti sonrası net= 58.226,24 TL ödendiği, Davalı tarafından davacı adına Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile 14.06.2013 tarihi itibariyle davacı tarafından davalı lehine tanzim edilmiş 20.02.2012 düzenleme tarihli, 30.07.2012 vadeli 34.000,00TL. tutarlı senetle ilgili olarak takibe geçtiği, bu senedin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, senet fotokopisinin alt bölümündeki davalı şirket kaşeli ve imzalı bilgi notunda “yukarıda fotokopisi olan senet karşılığında 28.1 1.2011 tarihli ….. nolu …bank çeki …. Elektrik Medikal ….. firması tarafından ….. Mim.Müh.İnş.Ltd.Şti.’ne iade edilecektir.” Yazılı olduğu, Davalı tarafından davacı adına Bakırköy … İcra Müdürlüğünün….. Esas sayılı dosyası ile 28.06.2013 tarihi itibariyle takibe geçtiği, davacı tarafından davalı lehine tanzim edilmiş 20.02.2012 düzenleme tarihli, 30.09.2012 vadeli 26.000,00TL. tutarlı senetle ilgili olarak takibe geçtiği, bu senedin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, senet fotokopisinin alt bölümündeki davalı şirket kaşeli ve imzalı bilgi notunda Hatır senedi olarak alınmıştır, vadesi geldiğinde biz ödeyeceğiz” yazılı olduğu, Taraflarına tebliğ edilen 89/1 haciz ihbarnameleri gereğince icra müdürlüğüne dava dışı 3.şahıslar ….. ve ….. vekili ….. tarafından 12.11.2013 tarihinde brüt 14.788,88 TL yatırıldığı, akabinde de icra müdürlüğünce aynı gün alacaklı vekili …..’a … nolu reddiyat makbuzu ile kesinti sonrası net= 13.147,.48 TL ödendiği hususları sonuç ve kanaati bildirilmiştir. 22/06/2018 havale tarihli alınan bilirkişi raporunda özetle; 1. Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile 14/03/2013 tarihinde takibe geçilen dosyada, Davacının davalıya, davacı adına tanzim edilmiş üç adet faturadan kaynaklanan 38.708,72.-TL borcu olduğu, bu borca ilişkin olarak, davacı adına, dava dışı 3. sahıslar ….. ve ….. vekili ….. tarafından İcra Müdürlüğüne 12.11.2013 tarihinde brüt= 63.623.44.- TL yatırıldığı, akabinde de İcra Müdürlügü’nce aynı gün alacaklı vekili …..’a 3928 no lu reddiyat makbuzu ile kesinti sonrası net=58.226,24.- TL ödendiğini, 2. Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile davalı tarafından davacı adına 14.06.2013 tarihi itibariyle davacı tarafından davalı lehine tanzim edilmiş 20.02.2012 düzenleme tarihli, 30.07.2012 vadeli 34.000,00TL. tutarlı senetle ilgili olarak takibe geçtiği, bu senedin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, senet fotokopisinin alt bölümündeki davalı şirket kaşeli ve imzalı bilgi notunda ” yukarıda fotokopisi olan senet karşılığında 28.11.2011 tarihli ….. no.lu …bank çeki …. Elektrik Medikal -….. firması tarafından ….. Mim . Müh.İnş Ltd. Sti.’ne iade edilecektir . ” Yazılı olduğunun tespit edilmesine rağmen; senedin karşılığında verileceği şerhi düşülen çekin düzenlendiğine ilişkin dosyada bir bilgi ve belge olmaması yanında, davacının yasal defterlerinde yer almadığı, taraflar arasında yukarıda belirtilen üç fatura dışında borç ve alacak ilişkisini doğuracak bir işlemin varlığına yönelik bir. bilgi ve belgenin de bulunmadığı hususları, hukuki değerlendirmeyi gerektirdiğinden sayın mahkemenizin takdirinde olduğunu, Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile Davalı tarafından davacı adına 28.06.2013 tarihi itibariyle, davacı tarafından davalı lehine tanzim edilmiş 20.02.2012 düzenleme tarihli, 30.09.2012 vadeli 26.000,00.-TL. tutarlı senetle ilgili olarak takibe geçildiği, bU senedin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı; senet fotokopisinin alt bölümündeki davalı şirket kaşeli ve imzalı bilgi notunda “Hatır senedi olarak alınmıştır, vadesi geldiğinde biz ödeyeceğiz” yazılı olduğu, dava dışı 3.şahıslar ….. ve ….. vekili ….. tarafından 12.11.2013 tarihinde brüt 14.788,88.-TL yatırıldığı, akabinde de icra müdürlüğünce aynı gün alacaklı vekili Taraflarına tebliğ edilen 89/1 haciz ihbarnameleri gereğince icra müdürlüğünce Alacaklı vekili …..’a 5016 nolu reddiyat makbuzu ile kesinti sonrası net 13.147,48.-TL ödendiği, ancak senedin hatır senedi olarak verilip verilmediği hususu hukuki değerlendirmeyi gerektirdiğinden sayın Mahkemenizin takdirinde olduğunu, Davacı tarafindan davalı ….. adına havale ile 1. 500,00.-TL ve davalı ….ün yeğeni ….. adına imzalı ve davalı şirket kaşeli makbuz ile 7.000,00-TL olmak üzere, yapmış olduğu toplam 8.500,00.-TL ödemenin kabul edilebileceği, ancak, Davaci ortağı ….. tarafından davalı …..’ün yeğeni ….. adına internet üzerinden havale yoluyla yapmış olduğu 22.960,00.-TL’lik ödemenin her ne kadar daha önceki ödemelerin gerçekleştirilmiş olduğu bir kişiye yapılmış olsa da, şirketin defterlerinde yer almayan söz konusu havalelerin, davalı şirkete olan borçla ilişkisi hukuki değerlendirmeyi gerektirdiğinden sayın Mahkemenizin takdirinde olduğunu, 30.07.2012 tarihli 28.000,00.-TL tutarlı ….bank çekinin Davacı ….. Ltd. Şti. tarafından Davalı …. Ticaret’e ciro edilerek; 28.000,00.-TL tutarında bir ödeme gerçekleştirilmiş olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir. 02/06/2016 havale tarihli alınan bilirkişi ek raporunda özetle; Davacı vekili tarafından belirtilen davalıya teslim edilen üç adet çekin “İnceleme ve Değerlendirme” kapsamında dikkate alınmaması hususları ile ilgili olarak yapılan inceleme :Davacı vekili tarafından birleşen dosyanın dava dilekçesinde belirtilen; Davalıya teslim edilen aşağıda dökümleri sunulan 3 adet çek ile ilgili ayrıntılı bilgilerinin banka kayıtlarından sağlanacağını, Keşidecisi ….. Ltd. Şti. olan 28.10.2011 tarihli 25.000,00 TL tutarlı ….bank çeki, Keşidecisi ….. Yapı Ltd. Şti., lehtarı/cirantası ….. Ltd. Şti. olan 30.07.2012 tarihli 28.000,00 TL tutarlı ….bank çeki, Keşidecisi ve çek bilgileri anımsanmayan, cirantası ….. Yapı Ltd. Şti. Cirosuz teslim edeni ….. Ltd. Şti. olan 28.000,00 TL tutarlı çek (davalının bu çek için icra takibi yaptığının öğrenildiğini, bilgilerinin ….. Yapı Ltd. Şti’den alınacağını, davalının … Ltd. Şti. ile hiçbir ticari ilişkisi olmadığı, çeke müvekkili eliyle hamil olduğunu), Hususu ile ilgili olarak dava dosyası içerisinde davacı tarafından sunulmuş herhangi bir belge bulunmadığından, dilekçede belirtildiği şekilde banka kayıtları da bulunmadığından bu konuda bir inceleme ve değerlendirme yapılamamıştır. Davacı vekili tarafından belirtilen “Bilirkişi tarafından tespit edilen davacının davalıya yaptığı ödeme toplamı 31.460,00 TL nın “Sonuç” Bölümüne aktarılmamış olması hususları ile ilgili olarak yapılan inceleme : Kök raporda bu konu ile ilgili olarak davacı vekili tarafından belirtildiği üzere aşağıda arz edildiği şekilde inceleme yapılmış ancak sehven bu konuda sonuç bölümünde bilgi bulunmadığı görülmüştür. Davacı muavin kayıtlarında gözükmeyen, ancak davacıya ait delil listesi ekindeki belgelere göre davalı şahıs firmasına yapılan ödemelerin içeriği aşağıda arz edilmiştir.
-18.06.2011 tarihinde davacı ….. Ltd. ye ait ….. … Şb. Hesabından, davalı ….. adına internet üzerinden havale ile 1.500 TL ödenmiş — (ekstresi dosyada)
-27.06.2011 tarihinde davacı ….. Ltd. Ortağı …..a ait ….. ….. şb. deki Hesabından, davalı …..’ün yeğeni ….. adına internet üzerinden havale ile 12.500 TL ödenmiş — (ekstresi dosyada)
-27.06.2011 tarihinde davacı ….. Ltd. Ortağı …..a ait ….. ….. şb. deki Hesabından, davalı …..’ün yeğeni ….. adına internet üzerinden havale ile 7.000 TL ödenmiş — (ekstresi dosyada)
-29.06.2011 tarihinde davacı ….. Ltd. Ortağı …..a ait ….. ….. şb. deki Hesabından, davalı …..’ün yeğeni ….. adına internet üzerinden havale ile 3.460,00 TL ödenmiş — (ekstresi dosyada)
-14.02.2013 tarihinde davalı …..’ün yeğeni ….., davacı ….. Ltd. Den, … -….. adına verilmiş olan bonoya istinaden davalı şirket kaşe ve imzalı makbuz ile 7.000,00 TL aldığı (makbuzu dosyada), davacının davalıya yaptığı ödeme toplamı =31.460,00
Yukarıda arz edilen tabloda yer alan belgeleri dava dosyasında bulunan ancak davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmayan ödemelerden ; Davacı tarafından davalı ….. adına havale ile 1.500,00TL ödendiği, Davacı ortağı ….. tarafından davalı …..’ün yeğeni ….. adına internet üzerinden havale yolu ile 22.960,00TL ödendiği, Davacı tarafından davalı …..’ün yeğeni ….. adına imzalı ve davalı şirket kaşeli makbuz ile 7.000,00 TL ödendiği, Bu ödemelerden 8.500,00 TL nin kabul edilebileceği, 22.960,00TLlık ödemenin hukuki değerlendirmeyi gerektirdiğinden Sayın Mahkemenizin takdirlerinde olduğu, Sayın Mahkemenize sunmuş olduğum kök raporda da belirtildiği üzere davacı tarafından sunulan 2011 ve 2012 yıllarına ait ticari defterler sunulmuş, tarafımca incelenmiş ve ticari defterlerden 31.12.2012 tarihi itibari ile davacının davalıya 38.708,72 TL borçlu olduğu, tespit edilebildiği, davacı tarafından 2013 yılına ait ticari defterlerin ibraz edilmemesi sebebi ile bu bakiyenin ticari defterlerden teyidinin yapılamadığı, hususlarını belirtmiş idim. Bu fatura alacağı ile ilgili olarak davalı tarafından davacı adına Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası ile 14.06.2013 tarihi itibariyle takibe geçildiği, 89/1 haciz ihbarnamelerinin tebliğ olduğu, İcra Müdürlüğü tarafından 06.11.2013 tarihi itibari yapılan kapak hesabına göre borç tutarının 63.524,54 TL. olarak hesap edildiği, yapılan kapak hesabı gereğince İcra Müdürlüğüne 89/1 Haciz İhbarnameleri tebşiğ edilen dava dışı 3. Şahıslar ….. ve ….. vekili ….. tarafından 12.11.2013 tarihinde brüt= 63.623,44 TL yatırıldığı, akabinde de icra müdürlüğünce aynı gün alacaklı vekili …..’a 3928 no.lu reddiyat makbuzu ile kesinti sonrası net= 58.226,24 TL ödendiği, buna göre Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün …. Esas sayılı dosyası ile ilgili borcun tamamının ödendiği, borç kalmadığı görülmüş olup, ancak davacı tarafından 2013 yılına ait ticari defterlerin ibraz edilmemesi sebebi ile yapılan ödeme ile ilgili kayıtların ticari defterlerden teyidi Yapılamadığı, Sayın Mahkemenize arz etmiş bulunduğum kök raporda da belirttiğim : Davalı tarafından davacı adına Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası ile 14.06.2013 tarihi itibariyle davacı tarafından davalı lehine tanzim edilmiş 20.02.2012 düzenleme tarihli, 30.07.2012 vadeli 34.000,00 TL tutarlı senetle ilgili olarak takibe geçtiği, bu senedin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, senet fotokopisinin alt bölümündeki davalı şirket kaşeli ve imzalı bilgi notunda “yukarıda fotokopisi olan senet karşılığında 28.11.2011 tarihli ….. nolu …bank çeki …. Elektrik Medikal ….. firması tarafından ….. Mim. Müh. İnş. Ltd. Şti.’ne iade edilecektir.” yazılı olduğu, Davalı tarafından davacı adına Bakırköy ….İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas sayılı dosyası ile 28.06.2013 tarihi itibariyle takibe geçtiği, davacı tarafından davalı lehine tanzim edilmiş 20.12.2012 düzenleme tarihli, 30.09.2012 vadeli 26.000,00 TL. Tutarlı senetle ilgili olarak takibe geçtiği, bu senedin davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, senet fotokopisinin alt bölümündeki davalı şirket kaşeli ve imzalı bilgi notunu “Hatır senedi olarak alınmıştır, vadesi geldiğinde biz ödeyeceğiz” yazılı olduğu, Taraflarına tebliğ edİlen 89/1 haciz ihbarnameleri gereğince icra müdürlüğüne dava dışı 3.şahıslar … ve ….. vekili ….. tarafından 12.11.2013 tarihinde brüt= 14.788,88 TL yatırıldığı, akabinde de icra müdürlüğünce aynı gün alacaklı vekili …..’a …. no.lu reddiyat makbuzu le kesiti sonrası net= 13.147,48 TL ödendiği” ile ilgili hususların değerlendirilmesinin Sayın Mahkememizin takdirinde olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Somut davada; davacı vekili tarafından davacı şirket yetkilisi ve davalının arkadaş olduğunu, davaya ve takibe konu bonoların hatır senedi olarak davalıya verildiği, bonolar karşılığında davacının davalıya borçlu olmadığını, ayrıca takibe konu fatura alacağının davacı tarafından davalıya ödendiğini ve bu nedenle icra takiplerine konu borçlardan dolayı davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı asil ise duruşmalardaki beyanında davaya ve takibe konu bonoların hatır bonosu olduğunun doğru olduğunu, hatır bonosu olarak kendisine verildiğini kabul etmiş, fatura alacağı yönünden takibe konu alacağın davacı tarafça kendisine 8.500,00-TL sinin ödendiğini, ancak geri kalan miktarın ödenmediğini savunmuştur.
Davacı vekili tarafından Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyasına konu 30/09/2012 vade tarihli ve 26.000,00-TL bedelli bononun ve Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyası konu 30/07/2012 vade tarihli ve 34.000,00-TL bedelli bononun hatır senedi olarak davalıya verildiği, karşılığında herhangi bir ticari ilişki olmadığı, mal ve ya hizmet alınmadığı, ancak davalı tarafça haksız olarak takibe konulduğu iddia edilmiştir. Dava ve takip konusu bu bonoların hatır senedi olarak davalıya verildiği hususu davalı tarafından ikrar edilmiştir. Dolayısıyla dava ve takip konusu bonoların hatır senedi olmadı ve bedelsiz olmasına rağmen davalı tarafça haksız olarak takibe konulduğu davacı tarafça ispat edilmiştir. Bu nedenle söz konusu bono ve takibe konu borçlardan davacının borçlu olmadığı anlaşılmıştır. Yargılama sırasında Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyasına konu 30/09/2012 vade tarihli ve 26.000,00-TL bedelli bonoya ilişkin icra dosyasına üçüncü kişiler tarafından ödeme yapılmıştır. Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyası konu 30/07/2012 vade tarihli ve 34.000,00-TL bedelli bono yönünden ise herhangi bir ödeme yapılmamıştır. Her ne kadar davacı vekili tarafından ısrarla menfi tespit kararı verilmesi, ödemeyi kendilerinin yapmaması sebebiyle istirdat kararı verilmemesi talep edilmiş ise de; 2004 Sayılı İİK’nun 72/6 maddesi uyarınca menfi tespit davası açıldıktan sonra borcun ödenmesi halinde davanın kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceği hüküm altına alınmıştır. İstirdat kararı verilebilmesi için ödemenin icra takibinin borçlusu veya üçüncü kişi tarafından yapılması önem arz etmemektedir. Ödeme yapan üçüncü kişinin yapmış olduğu ödemeyi, borçludan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep etme hakkı mevcutsa da, alacaklıdan 2004 Sayılı İİK 72. maddesine dayalı olarak istirdadını talep etme hakkı mevcut değildir. 2004 Sayılı İİK 72. maddesinde “borçlu” tarafından menfi tespit ve istirdat davası açılacağı düzenlenmiştir. Bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki beyanlarına itibar edilmemiş ve ödenen miktarlar yönünden istirdat hükmü kurulmuştur. Davacı vekili tarafından faiz talep edilmediğinden ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmemiştir ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı vekili tarafından Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyasına konu faturalara ilişkin taraflar arasında ticari ilişki olduğunu ve sadece bu faturalar yönünden ticari ilişki olduğu, ancak söz konusu fatura bedellerinin ödendiği iddia edilmiştir. Davalı tarafından ise bu faturalara ilişkin davacı tarafından kendisine 8.500,00-TL ödeme yapıldığı kabul edilmiştir. Bu ödemenin 7.000,00-TL sini ….. aracılığı ile aldığını kabul etmiş, tanık ….’de bu hususu doğrulamıştır. Davalının SGK kayıtlarından …..’in kendisinin çalışanı olmadığı anlaşılmıştır. 1.500,00-TL de davacı banka hesabından davalı banka hesabına gönderilmiştir. Ancak bunun dışında yapıldığı iddia edilen ödemeler davacı tarafça ispat edilmemiş ve davalı tarafça kabul edilmemiştir. Tanık ….’de kendisine yapılan ödemleri davacı ile kendisi arasındaki ticari ilişki kapsamında kendisine yapıldığını beyan etmiştir. Davacı tarafından 8.500,00-TL dışındaki ödemeler kesin delilleri ile ispat edilmemiştir. Bu nedenle bu kısım dışındaki borçtan davacı sorumludur. Ayrıca bu alacak yönünden icra takibinde faiz talep edilmiş ise de takipten önce davacı borçlu temerrüte düşürülmediğinden davalı alacaklı işlemiş faiz talep edemeyecektir ve takipte talep edilen işlemiş faiz talebi yerinde değildir. Mahkememizce bu takip dosyası yönünden davacının 8.500,00-TL asıl alacak ve 12.000,00-TL işlemiş faiz talebinden borçlu olmadığının tespitine ve bu kısımlara ilişkin ödenen 24.365,74-TL bedelin istirdadına karar verilmiştir. Bu takip dosyası yönünden de her ne kadar davacı vekili tarafından ısrarla menfi tespit kararı verilmesi, ödemeyi kendilerinin yapmaması sebebiyle istirdat kararı verilmemesi talep edilmiş ise de; 2004 Sayılı İİK’nun 72/6 maddesi uyarınca menfi tespit davası açıldıktan sonra borcun ödenmesi halinde davanın kendiliğinden istirdat davasına dönüşeceği hüküm altına alınmıştır. İstirdat kararı verilebilmesi için ödemenin icra takibinin borçlusu veya üçüncü kişi tarafından yapılması önem arz etmemektedir. Ödeme yapan üçüncü kişinin yapmış olduğu ödemeyi, borçludan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre talep etme hakkı mevcutsa da, alacaklıdan 2004 Sayılı İİK 72. maddesine dayalı olarak istirdadını talep etme hakkı mevcut değildir. 2004 Sayılı İİK 72. maddesinde “borçlu” tarafından menfi tespit ve istirdat davası açılacağı düzenlenmiştir. Bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki beyanlarına itibar edilmemiş ve ödenen miktarlar yönünden istirdat hükmü kurulmuştur. Davacı vekili tarafından faiz talep edilmediğinden ödeme tarihinden itibaren faize hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Bunun yanından istirdada ilişkin kurum yönünden kanunda kötü niyet tazminatı öngörülmediğinden istirdada ilişkin hükümler yönünden kötü niyet tazminat talebinin reddine, menfi tespite ilişkin hüküm yönünden davacının Bakırköy …. İcra Dairesi’nin ….. esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine konu bononun hatır senedi olduğunu bilerek icra takibine kötü niyetli olarak koyması sebebiyle davacı lehine kötü niyet tazminatına hükmedilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)Mahkememizin iş bu … esas sayılı dosyası yönünden;
1-Açılan davanın KABULÜ İLE;
-Davacının Bakırköy …. İcra Dairesi’nin ….. esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine konu bono ve borçtan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra dosyasına ödenen 14.788,88-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Kötü niyet tazminatı şartları oluşmadığından davacı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 1.976,12 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 494,05 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.482,07 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükteki bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından mahkememiz dosyasına yatırılan 494,05 TL peşin harç, 25,20 TL başvurma harcı, 3,80-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 523,05 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.683,60 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kullanılmayan gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra yatırana iadesine,
B)Mahkememizin iş bu dosyası ile birleşen 2014/620 esas sayılı dosyası yönünden;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE;
a)-Davacının Bakırköy ….. İcra Dairesi’nin ….. esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine konu bono ve borçtan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine,
-Hüküm altına alınan asıl alacağın % 20 oranında kötü niyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
b)-Davacının Bakırköy …. İcra Dairesi’nin ….. esas sayılı icra takip dosyasındaki icra takibine konu borcun 8.500,TL asıl alacak ve 12.208,47-TL işlemiş faizden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespiti ile icra dosyasına fazla ödenen 24.365,74-TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
-Kötü niyet tazminatı şartları oluşmadığından davacı vekilinin kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca kabul edilen miktar üzerinden alınması gereken 4.333,86 TL nispi karar harcından daha önce mahkememiz dosyasına yatırılan 1.519,85 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 2.814,01 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.047,73 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini davada vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca red edilen miktar ve tarifenin 13/1 maddesi dikkate alınarak takdir edilen 5.100,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı, 1.519,85 TL peşin harç, 3,80-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.548,85 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ( haklı çıkmış olduğu orana göre ) 31,95 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Kullanılmayan yargılama gider avansının 6100 Sayılı HMK 333. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesine müteakiben yatırana iadesine,
8-Mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakiben dosyamız arasında bulunan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyasının, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyasının, Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. esas sayılı takip dosyasının mercine İADESİNE,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi İlgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen açıkça okunup usulen anlatıldı.19/07/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır