Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/504 E. 2018/310 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/504 Esas
KARAR NO : 2018/310

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 12/07/2012
KARAR TARİHİ : 15/03/2018
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 29/03/2018
Davacı vekili tarafından açılan İtirazın İptali davasının Mahkememizde yapılan açık
yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin Bakırköy ….Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesi ile; sürücü …’ un sevk ve idaresindeki …Ltd.Şti.ne ait … plakalı aracın 12.07.2011 tarihinde karışmış olduğu trafik kazası sonucu hasarlanan kasko sigortalı … plakalı araçta meydana gelen hasara karşılık, 18.07.2010 başlangıç tarihli … nolu maksimum ticari kasko poliçesi ve açılan … nolu hasar dosyası kapsamında sigortalı araç malikine 20.09.2011 tarihinde ödenen 26.330,12 TL sigorta tazminatının TTK.nın 1301 hükmü gereğince rücu’en tazmini için Bakırköy …. İcra Müdürlüğü .. esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, sözü edilen takibe karşı davalı/borçlu “…icra takibinin yetkili icra dairesinde açılmadığını, herhangi bir borcu bulunmadığını, borca, işlemiş faize itiraz edip araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını ve söz konusu alacağın yargılamayı gerektirdiğini…” ileri sürerek takibe itiraz etmiş ve icra takibini durdurduğunu, yapılan itirazın takibi geciktirme amaçlı olup haksız ve mesnetsiz olduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına, % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi için davalı şirket aleyhine itirazın iptali davası açmıştır.
Davalı vekili Bakırköy ….Asliye Ticaret Mahkemesine vremiş olduğu 06/09/2012 havale tarihli cevap dilekçesinde; 12/07/2011 tarihinde saat 12:20 sularında tem otoyolunda meydana gelen yaralamalı – maddi hasarlı trafik kazasında müvekkil şirketin maliki, …’ un ise sürücüsü olduğu … plakalı aracın önce kendi önünde sağındaki şeritte seyretmekte olan ve plakası alınamayan açık yeşil renkli kasası bulunan bir kamyonun aniden kendi önündeki aracı kontrolsüz bir şekilde sollamaya çıkmak suretiyle ani manevra yaparak müvekkile ait aracın ön sağı ve sağ yan kısımlarına çarptığını, bu çarpmanın etkisiyle kısa süreli sendeleme yaşandığı esnada müvekkile ait araca bu seferde arkasından gelen … plakalı aracın arkadan çarptığını, bu çarpmanın etkisiyle aracın yan dönerek sol tarafı üzerine gelecek şekilde devrilerek ön kısmıyla bariyerlere çarparak durduğunu, kaza tutanağı incelendiğinde arkadan çarpma ihlalini yapan kişinin … plakalı kamyon sürücüsü … olduğunu, müvekkilin davacılara ait aracın çarpması neticesinde büyük oranda zarara uğradığından bu zararların tazmini için Büyükçekmece ….Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında alacak davası açıldığını, her iki dava arasında hukuki ve fiili bağ bulunduğundan birleştirilmelerini talep ettiklerini, haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile % 25 den az olmamak üzere davacı tarafın kötü niyet tazminata hükmedilmesine karar verilmesini beyan etmiştir.
Bakırköy ….Asliye Ticaret Mahkemesince davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine, Yargıtay ….Hukuk Dairesi… esas … karar sayılı ilamıyla, ….Dava, TTK.’nun 1301. (6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472/1) maddesi uyarınca, alacağın hasar sorumlusundan rücuen tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
HUMK’nun 9/2 maddesi (HMK.md.6-7) gereğince “davalı birden fazla ise, dava bunlardan birisinin ikametgahı mahkemesinde açılır. Şu kadar ki, kanunda dava sebebine göre davalıların tamamı hakkında ortak yetkiyi taşıyan bir mahkeme belli edilmiş ise, davaya o mahkemede bakılır. Ancak davanın sırf davalılardan birini kendi mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla açıldığı belirtiler veya başka delillerle anlaşılırsa mahkeme onun hakkındaki davayı ayırarak yetkisizlik kararı verir”. Yine aynı yasanın 21.maddesinde (HMK.md.16) ise “haksız bir fiilden mütevellit dava o fiilin vuku bulduğu mahal mahkemesinde ikame olunabilir” hükmü yer almaktadır.
TTK’nun 1301.maddesine (6102 S.K.md.1472/1) göre, sigortacı, hasar bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer. Bu sebeple sigortalı mal sahibinin hak ve yetkilerine sahip olur. Bu halefiyet ilkesi gereğince sigortalı zarar sorumlusuna karşı tazminat davasını hangi yer mahkemesinde açması gerekiyor ise, kasko sigortacısının da rücu davasını aynı yer mahkemesinde açması gerekir. Kural olarak bir davada davalı sayısı birden fazla ise, dava bunlardan birisinin ikametgahı mahkemesinde açılabileceği gibi aynı kanunun 21.maddesi uyarınca haksız fiilin vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir. Bir davada, birden fazla (genel ve özel) yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçim hakkına sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, dosya içindeki bilgi ve belgelere göre davaya konu trafik kazası Esenyurt’ta meydana gelmiş olup, davalı şirketin ticari ikameti de burası olmasına karşın; trafik kazası tespit tutanağında araç sürücüsü …’un ikametinin Zeytinburnu ilçesi olarak belirtildiği anlaşılmaktadır. Buna göre; davacı sigorta şirketi seçim hakkını kullanarak icra takibini diğer zarar sorumlusu olan sürücünün ikametinin bağlı bulunduğu yetkili Bakırköy İcra Dairesinde takip yapmış olduğundan, mahkemece işin esasına girilip taraf delilleri toplandıktan sonra, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir, gerekçesiyle bozulmuştur.
Bakırköy Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu Başkanlığının … Muh. sayılı yazısı ile Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 1/2 olan esas numaralı dosyaların bir kısmı mahkememize tevzi edilmiş olup, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyası, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinde … esasını almış, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu Genel Sekreterliğinin 26/08/2014 tarih ve 1876 sayılı karar ile Asliye Ticaret Mahkemelerinin heyetli mahkeme olarak görev yapmalarına, Bakırköy 16.Asliye Ticaret Mahkemesi 15/09/2014 tarihinde faaliyetine son verilmesine, 09/09/2014 tarihinde yayınlanan karar ile Bakırköy ….Asliye Ticaret Mahkemesi ile birleşmesine karar verilmiş, Bakırköy ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesinde … esas numarasını almıştır.
Dosyada trafik bilirkişi ile sigortacı bilirkişi ile inceleme yaptırılmış, bilirkişi heyetinin 08/07/2014 havale tarihli raporunda; Davacı …A.Ş, tarafından, dava dışı sigortalısı … Ltd. Şti’nin, Başlangıç tarihi İS.07»2010, Bitiş tarihi 18.07.2011, Plakası … Poliçe numarası … olan, Maksimum Kasko Sigortası Poliçesi ile sigortalandığının tespiti, Dosyada mevcut belge ve bilgilerin İrdelenmesi île yapılan detaylı dosya İncelemesi sonucu. Dava konusu “sigorta hasarının ” Başlangıç tarihi 18.07.2010, Bitiş tarihi 18.07.2011, Plakası …Poliçe numarası … olan, Maksimum Kasko Sigortası Poliçesi teminatı kapsamında olduğu, vadesi içerisinde gerçekleştiği ile hasar gününde yürürlükte olduğunun tespiti ve kabulü, Davalı araç olan …plakalı İveco marka kamyonet sürücüsü … bu olayın oluşumunda % 75 (Yüzde Yetmiş beş) oranında kusurlu olduğunun tespiti ve kabulü. Hasar tarihi itibari İle sürücüsü … un, % 75 (Yüzde Yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu tespit edilen araç olan … plakalı … marka kamyonetin malikinin. Hasar günü itibari ile Davalı …Ltd. Şti olduğunun tespiti, Dava konusu Nihai hasar tazminat bedelinin hesaplanmasında, Dava konusu dosyada bulunan belgeler ve bilgilerin İrdelenmesi İle, Sigortacılık Kanununun 22.maddesi uyarınca bağımsız ve konusunun uzmanı Kanunen Ekspertiz yapmaya tam yetkili Eksperler tarafından fiziki ve teknik yönden hazırlanan Kesin Ekspertiz raporlarının dikkate alınması gerektiğinin kabulü. Neticesi 07.09.2011 tarihinde … … Ltd. Şti. – Eksper … tarafından, dava konusu trafik kazası sonucu meydana gelen hasar İle ilgili ofarak … plakalı … marka kamyon için hazırlanan hasar eksperiz raporunda tespit edilen toplam 46.333.12 TL hasar bedelinin kadri maruf bulunulması sonucu, 46.333.12 xQ,75 (… plakalı araç sürücüsü %75 kusurlu) = 34.749,84 TL Ödenmesi gereken hasar bedelinin 34.749,84 TL olarak kabul edildiği. Ancak, Tazminat davalarında talebe bağlılık esas olduğundan, Davacı vekil tarafından hasar bedeli olarak 26.333,12 TL talep edilmesi sonucu, Dava konusu nihai hasar bedelinin 26.333,12 TL olarak tespiti ve kabulü, 6-) Davacı … A.Ş. tarafından, dava dışı sigortalısı … Ltd. Şti’ne dava konusu dosya ile ilgili olarak Başlangıç tarihi 18.07.2010, Bitiş tarihi 18.07.2011, Plakası …Poliçe numarası … olan, Maksimum Kasko Sigortası Poliçesi ile … numaralı hasar dosyası kapsamında, 26.333,12 TL Ödendiğinin tespiti. Nedenlerinden dolayı, Sigortacıya Rücu etme hakkını sağlayan. Ticaret Kanununun Madde 1472 olan “(l)Sigortacı, Sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer.Sigortalın m, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bir hak/tazmin ettiği bedel kadar. Sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, Sigortacı, Mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” Hükmünün, Dava konusu olay İçin geçerii olmasının kabulü sonucu, Davacı Sigorta şirketi olan …A.Ş nfn. Davalı ….Ltd. Şti ne, Rücu etme hakkrmn olduğunun tespiti ve kabulü neticesi. Davacı Sigorta şirketi olan. … A.Ş nin, Dava konusu nihai hasar tazminat bedeli olan 26-333,12 TL hasar bedelini, Dava tarihi olan 12.07.2012 tarihînden itibaren, T.C. Merkez Bankasının kısa vadelere uyguladığı reeskont faizi ile birlikte, Davalı …Ltd. Şti den, talep etme hakkının olduğu, açıklanmış, bilirkişi heyetinden ek rapor alınmış, bilirkişi heyetinin 22/12/2014 havale tarihli ek raporunda; ……Kök raporda da belirtildiği üzere, Davacı Sigorta şirketi olan. …A.Ş nin, Dava konusu nihai hasar tazminat bedeli olan 26.333,12 TL hasar bedelini, dava tarihi olan 12.07.2012 tarihinden itibaren, T.C. Merkez Bankasının kısa vadelere uyguladığı reeskont faizi ile birlikte, Davalı…. Şti den, Talep etme hakkının olduğu, açıklanmış, yeni bir 3 lü bilirkişi heyetinden rapor alınmış, bilirkişi heyetinin 11/03/2015 havale tarihli raporunda; ……iddia, savunma ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı üzerinde yaptığımız inceleme sonucunda, dava konusu somut olayda heyetimiz, Davalı/davacı …. Ltd. Şti.’ne ait … plakalı araç sürücüsü…’un, kendisine arkadan çarpan kamyonun tehlikesini bertaraf etme yönünde alabileceği bir tedbir bulunmadığından tamamen KUSURSUZ olduğu, Davacı sigorta şirketine kasko sigortalı bulunan ve davalı…Ltd. Şti.’ne ait …plakalı araç sürücüsü davalı …’nın ise, kazanın oluşumunda % 100 oranında tamamen KUSURLU olduğu, Bu nedenle davalı… A.Ş.’nin davalı şirkete rücu etme ve dava açma hakkının bulunmadığı, açıklanmış, dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Kuruluna gönderilerek rapor alınmasına karar verilmiş, Adli Tıp Kurumunun 05/08/2015 tarihli raporunda; ……Olay mahallinde yol 13,5 m genişliğinde, yol şerit çizgileri mevcut, tek yönlü, iki tarafı bariyerli, üç şeritli, görüş alanı açık, düz otoyol olup, 4 cında bulunan olculuk yapan aşı… ile birlikte darağmen hiçbir önlem ve işaretlemede bulunmadan kaplama içine taşaczemin asfalt kaplama-kuru, vakit gece, aydınlatma mevcut ve olay yeri meskûn mahal dışıdır. Çarpma noktaları kaplama üzerindedir. Dosya ve ona ekli hazırlık tümüyle incelendi. İçerisinde olayın oluş şekli ve mahal özelliklerini anlatır kaza akabinde düzenlenen trafik kazası tespit tutanağı, olay yeri görgü ve inceleme tutanakları, ifadeler, raporlar ile çizilen krokilerin bulunduğu, hukuk aşamasındaki dava dilekçesi ile mevcut veriler dikkate alınarak “Olay” aşağıda belirtilen şekilde meydana gelmiştir. Sürücü … yönetimindeki kamyoneti ile bahse konu kuzey otoyolunu takiben seyir halinde iken olay mahalline geldiğinde, önde ve aynı yönde yönetimindeki kamyonu ile seyreden plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araca vasıtasının sağ ön ve sağ ön yan kısmı ile çarpması akabinde sağa doğru savrulmak suretiyle aynı istikamette seyreden Sürücü …yönetimindeki kamyonu ön kısmı ile kamyonete çarparak dava konusu olay meydana gelmiştir. Mahal şartları, yol özellikleri, olay vakti, mahalde aydınlatmanın bulunması ve olayın gelişimi dikkate alınarak aşağıda belirtilen kanaate varılmıştır. Mevcut verilere göre;
A)-Sürücü … yönetimindeki vasıtası ile yukarda zikredilen mahal ve standartları yüksek tem otoyolunda seyrederken, yola gereken dikkat ve özeni göstermediği, hızını yol, trafik ve vasıtasının teknik özelliğine göre ayarlamadığı, güzergahları düz yolda far ışıkları altındaki görüş alanını yeterince kontrol etmeyip, gece vakti, meskûn mahal dışındaki bu alanda, önünde ve aynı yönde selyreden araçla gerekeli ve yeterli takip mesafesini bulundurmaması neticesi bu araca arkadan gelerek çarpmasıyla ve sağa yönelerek ikinci bir aracın önünü kapatarak bu aracında vasıtasına arkadan çarpmasıyla sebebiyet verdiği kazada; dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareketiyle olayda asli ve tam kusurludur.
B)-Sürücü … yönetimindeki vasıtasıyla olay mahalline geldiğinde, kendi şeridi ve yol bölümünü takiben seyreden diğer sürücü yönetimindeki kamyonetin, daha önde seyreden araca arkadan çarparak mevcut hızıyla, anı, kontrolsüz ve öngörülemeyecek şekilde sağa yönelerek gelip, şeridine giren araca çarpmasıyla karıştığı kazada, atfı kabil kusuru mevcut değildir. Sürücü … ‘un, %100(yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Sürücü … ‘nın, kusursuz olduğu, açıklanmış, dosyanın 3 lü trafik bilirkişi heyetine tevdi edilerek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi heyetinin 05/02/2016 havale tarihli raporunda; ……Dosyadaki bilgi ve belgelerde mevcudiyeti ifade edilen yeşil kasalı kamyon, sol arka kısımlarıyla kamyonetin sağ ön kısımlarına çarpmış olsaydı kamyonet sürücüsünün büyük bir ihtimalle direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu, aracın yolun sol tarafına doğru savrulması gerekirdi. Kamyonetin sağ ön kısmında içeri doğru çökme şeklindeki hasar ve … plaka sayılı kamyon sürücüsü …’nm ifadesi göz önüne alındığında, kamyonetin yeşil kasalı kamyona çarptığı görüşü güçlenmektedir. Bu kanaat doğrultusunda ve Karayolları Trafik Kanunu’nda sürücülerin asli kusurlarının belirtildiği 84/g maddesi göz önüne alındığında kamyonet sürücüsü …t’un kazanın oluşumunda asli kusurlu bulunduğu düşüncesine varılmıştır.
Aynı şerit üzerinde seyir halinde olan araçların, önlerinde seyreden araçla emniyetli takip mesafesi bırakması elzemdir. Böylelikle arkadan gelen araç, önde bulunan aracın herhangi bir nedenle aniden durması sonucu fren manevrası yaparak çarpışmadan durabilir. … plakalı kamyon sürücüsü …’nın ifadesinden fren yaptığı, ancak çarpışmanın gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Bu durumda aracını emniyetli takip mesafesi bırakmadan sevk ve idare ettiği kanaatma varan heyetimiz, kendisinin kazanın oluşumunda tali kusurlu olduğu görüşüne varmaktadır. 30.07.2015 tarihli, Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanmış bilirkişi raporunda kamyonetin şerit ihlali yaptığı belirtilmektedir. Dosyadaki bilgi ve belgelerden, heyetimiz, kamyon ve kamyonetin ayni şeritte seyir halinde olduğu mütalaasıyla kamyon sürücüsü …nm kazanın oluşumunda tali kusurlu olduğu kanaatma varmıştır.
Yukarıdaki bilgilerin ışığında, 30.07.2015 tarihinde Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanmış bilirkişi raporunda sürücülere izafe edilen kusur oranlan heyetimizce isabetsiz, 08.06.2014 tarihinde hazırlanan bilirkişi raporundaki oranlar isabetli bulunmuştur. a) … plakalı kamyonet sürücüsü …t’un ASLİ ve %75 (yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu, b) … plakalı kamyon sürücüsü …’nın ise TALİ ve %25 (yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu açıklanmış, dosyada mevcut tüm deliller bilirkişi raporları ve Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi raporu birlikte değerlendirilerek kusur oranı hususunda rapor alınarak, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Üst Kuruluna gönderilmesine karar verildiği, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 08/12/2017 tarihli raporunda; ….Dosya Trafik İhtisas Dairesi bünyesinde oluşturulan 08.12.2017 tarihli Genişletilmiş Uzmanlar Komisyonu”nda ele alınmış; yapılan görüşmeler ve değerlendirmeler sonucu zabıt tutulmuş, katılanların oy birliği ile ulaşılan kanaat aşağıda belirtilmiştir.
Kazanın meydana geldiği otoyol; 13,5 m genişliğinde, üç şeritli, tek yönlü, düz, zemin asfalt, yüzey kuru, vakit gündüz, sağda emniyet şeridi mevcut, görüş açıktır. Sürücü … 26.07.2013 tarihli duruşmadaki ifadesinde; yönetimindeki vasıtası ile orta şeritte 70-80 km hızla seyrettiği esnada sağ şeritte bulunan bir aracın başka bir araca çarptığını, sonrasında önüne düşen araca kendisinin çarptığını, kazada herhangi bir cezai soruşturma açılmadığını beyan etmiştir. Yine aynı duruşmada tanık sıfatı ile ifadesi alınan… ifadesinde; yönetimindeki … plaka sayılı orta şeritte 70-80 km hızla seyir halinde olduğu sırada kendi aracına sağ taraftan bir darbe geldiğini, fren basınca direksiyon hakimiyetini kaybedip yan yatarak devrildiğini, kendisine çarpan aracın durmadan yoluna devam ettiğini, ikinci aracın ise kendi aracına orta şeritte çarptığını beyan etmiştir. 24.10.2013 havale tarihli bilirkişi raporunda plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen yeşil kasalı kamyon sürücüsü %100 oranında kusurlu bulunurken diğer sürücülere kusur atfedilmemiştir. 08.06.2014 ve 03.02.2016 tarihli Bilirkişi Heyeti raporlarında kamyonet sürücüsü… ‘a %75, kamyon sürücüsü … ‘ya %25 oranlarında kusur atfedilmiştir. 11.03.2015 tarihli bilirkişilerce tanzim olunan bilirkişi raporunda sürücü … %100 oranında kusurlu bulunmuştur. Dairemizce tanzim olunan ve Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesine sunulan 30.07.2015 tarihli raporumuzda sürücü … %100 oranında kusurlu, sürücü … kusursuz bulunmuştur. Dava dosyası tümü ile tetkik edildiğinde, olayın; yukarıda olay kısmında açıklanan şekli ile meydana geldiği, yola gereken dikkati vermeyip önündeki vasıta ile arasında gerekli-yeterli takip mesafesini koruyacak şekilde seyrini sürdürmeye özen göstermeyen kamyonet sürücüsü … ‘un olayda tamamen kusurlu olduğu heyetimizce mütalaa edilmekte olup aşağıda belirtilen kanaate varılmıştır.
Buna göre;
A-Sürücü … yönetimindeki kamyonet ile yola gereken dikkati vermeyip, önünde aynı istikamette seyretmekte olan vasıta ile arasında gerekli-yeterli takip mesafesini koruyacak şekilde seyrini sürdürmeye özen göstermemiş, önünde aynı istikamette ve sağ şeridi takiben seyir halinde bulunan plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen açık yeşil kasalı kamyonun arka kısmına kendi aracının ön sağ ve ön sağ yan kesimi ile önlemsiz vaziyette çarparak olayın meydana gelmesine sebebiyet vermiş, dikkatsiz, özensiz ve nizamlara aykırı hareket etmiş olup olayda asli ve tam kusurludur.
B-Sürücü …yönetimindeki kamyon ile seyri sırasında ilk çarpışmanın etkisi ile seyir yoluna savrulan araca çarpması neticesi karıştığı olayda mevcut şartlarda tedbir alma imkanı bulunmadığından sonuçta atfı kabil kusuru yoktur. Sürücü …‘un, %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, Sürücü…‘nın kusursuz olduğu açıklanmış, dosyada mevcut bilirkişi raporları arasında kusur oranı yönünden çelişki olduğundan çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan raporda davalı şirkete ait araç sürücüsünün meydana gelen kazada %100 oranında kusurlu olduğu anlaşıldığından 08/07/2014 tarihli bilirkişi heyet raporunda açıklandığı üzere davacı sigorta sigortalısının aracında meydana gelen hasar miktarının 26.333,12 TL olarak tespit edilip bu miktarın kasko sigorta poliçesi kapsamında davacı tarafından sigortalısına ödendiği anlaşılmakla, davacı tarafından davalı şirket aleyhine açılan rücuen tazminata dayalı itirazın iptali davasının kabulüne karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu itirazın iptali davasının KABULÜ ile; Davalı borçlunun Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına,
2-Alacak likit ve muayyen olmadığından davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Davacı lehine takdir edilen 3.387,62.-TL.vekalet ücreti ile davacının yaptığı .-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 1.928,40.-TL karar harcından peşin alınan 419,25.-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.509,15.-TL harcın davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
5-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 vd. maddeleri gereğince (5235 sayılı Kanunun 2. maddesi de dikkate alınarak) davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde mahkememize verilecek veya başka bir mahkeme aracılığıyla gönderilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/03/2018

Katip …

Hakim …

Davacı Yargılama Giderleri
443,70.-TL İlk masraf
2.050,00.-TL Bilirkişi ücreti
+ 372,95.-TL Yargılama gideri
2.866,65.-TL