Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/80 E. 2023/79 K. 27.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/80
KARAR NO : 2023/79

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 26/01/2023
KARAR TARİHİ : 27/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili İstanbul Adliyesi Nöbetçi Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 12/04/2022 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; … Genel Müdürlüğü tarafından dava dışı işçi …’a ödenen işçilik alacaklarının alt işverenlerden rücu edilmesi amacıyla Adana …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile rücuen tazminat davası açıldığını, davalı … ve Eğitim Hizm Tic A.Ş.’nin son tescilini 13.11.2020’de yaptırdığı, şirketin tasfiyesinin sona erdiği 13.11.2020 tarihinde tescile dildiğinden sicil kaydının terkine dildiğini, tasfiye memuru olarak …’in atandığını, davacıya şirket ihyası davası açmak üzere süre verildiğini, tasfiye halinde … Eğitim Hizm Tic A.Ş. unvanlı şirket tüzel kişiliğinin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA :
Davalılardan … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, terkin kararı ile birlikte tasfiye işlemlerinin usulüne uygun yapıldığını, davacının hukuki yararı bulunmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
Davalılardan … Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; tasfiye sürecindeki yetki ve sorumluluğun tasfiye memurunda olduğunu, olağan tasfiye sürecinden kaynaklanan, şirketin kurucusu ve tasfiye memuru olan; tasfiye sürecinde açılan davaya rağmen şirketin ticaret sicilinden silinmesini talep eden tasfiye memurunun kusurundan dolayı … Müdürlüğünün sorumluluğu bulunmadığını, davalının ava açılmasına sebebiyet vermediğinden davanın niteliği gereği “Yasal Hasım” konumunda bulunan müvekkili aleyhine yargılama giderlerine ve vekâlet ücretine hükmedilemeyeceğini, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE :
Dava, hukukî niteliği itibariyle;6102 sayılı TTK’nın 545 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış şirketin ihyası ile ticaret siciline tescili davasıdır.
… Sicil Müdürlüğünden gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde; … sicil nosunda kayıtlı TASFİYE HALİNDE … HİZMETLERİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin 02/10/2018 tarihinde tasfiyeye girdiği ve bu hususun 09/10/2018 tarihinde tescil edildiği, şirketin tasfiyesinin sona erdiğinin ise 20/11/2020 tarihinde tescil edildiği ve sicil kaydının terkin edildiği görülmüştür.
… Müdürlüğü tarafından gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde ihyası istenen şirketin terkin olmadan önce merkez adresinin Bakırköy/ İstanbul olduğu, buna göre mahkememizin 6102 sayılı TTK’nun 547/1 maddesi anlamında kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama, toplanan deliller, incelenen mahkeme dosyası, ticaret sicil kayıtları birlikte değerlendirildiğinde ;TTK’nun 543’ncü maddesi uyarınca, tasfiye halinde bulunan şirketin tasfiyesinin kapanması ve terkin işlemlerinin yapılabilmesi için tüm borçlarının tasfiye edilmiş olması, TTK’nun 545’nci maddesine göre yapılan sicilden terkin işleminin hukuka uygun bir terkin işlemi sayılabilmesi için tasfiyenin de usulüne uygun olarak sona erdirilmiş olması gerekmektedir. Anonim şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesiyle sona erer. Ancak tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz olarak yapılmış olması gerekmektedir. Tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise , tüzel kişilik ticaret sicilden silinmiş olsa bile anonim şirket tüzel kişiliğinin sona erdiği kabul edilemez. Bir tüzel kişiliğin son bulmasını ifade eden fesih ve tasfiye işlemi aynı zamanda bir hukuki işlemdir. Bu karar ve işlemin hataya dayanması halinde gerçek anlamda bir tasfiye işleminden söz edilemez. Hata veya kasta dayalı şeklen gerçekleşmiş bir tasfiyenin kaldırılmasını, gerek o işlemi gerçekleştirenler, gerekse bundan zarar görenler isteyebilirler, ayrıca tasfiye halinde bulunan bir şirketten alacaklı olan kişinin yapılan ilanlara rağmen alacağını yazdırmaması alacağın düşmesini gerektirmez.
Somut uyuşmazlıkta; davacının açtığı davada taraf teşkilinin sağlanması ve dava ile takiplerin yürütülüp sonuçlanması gerektiğinden davayı açmakta hukuki yararının bulunduğu, bu davada davalı olan T TASFİYE HALİNDE … TİCARET ANONİM ŞİRKETİ”nin tüzel kişiliğinin tasfiyenin sonlandırılması nedeniyle sicilden terkin edildiği, davalarda taraf teşkilinin sağlanması ve yargılamanın yürütülebilmesi için şirketin ihya edilmesi gerektiğinden davanın kabulüne, şirketin tüzel kişiliğinin yeniden ihyasına, ek tasfiye işlemlerini yapması için 6102 Sayılı TTK.nun 547/2’nci maddesi uyarınca eski tasfiye memuru olan davalı …’in şirketin tasfiye memuru olarak atanmasına, keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile; … Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı iken tasfiye nedeniyle sicilden terkin olan TASFİYE HALİNDE … TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin tüzel kişiliğinin Adana …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
2-Ek tasfiye işlemlerini yapması için eski tasfiye memuru olan davalı …’in (TC No:…) şirkete tasfiye memuru olarak ATANMASINA,
3-Keyfiyetin karar kesinleştiğinde TESCİL VE İLANINA, tescil ve ilan masraflarının ileride davalı tasfiye memurundan tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafça KARŞILANMASINA,
5-Davacı tarafından ödenen 80,70 TL karar ve ilam harcı ile 80,70.-TL başvuru harcının davalı …”den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davalı …’den alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
6-Davalı … Sicil Müdürlüğü’nün yasal hasım olması nedeniyle bu davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücreti hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
7-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin eski tasfiye memuru olan davalı …’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yapılan 18 tebligat + posta ücreti 475,00 TL yargılama giderinin davalı …’den alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 595,00 TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 27/01/2023

Başkan …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”