Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/904 E. 2023/155 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/904
KARAR NO : 2023/155

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2022
KARAR TARİHİ : 15/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 14/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait … plakalı araç ile ihlalli geçiş nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas Sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı tarafından müvekkilinin adresinin Çatalca ilçesinden olduğundan bahisle yetkili icra dairesinin Çatalca icra daireleri olduğundan bahisle İstanbul icra dairesinin yetkisine itiraz ettiklerini, davalının müvekkili şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına itiraz ettiklerini, itiraz konusu alacak hakkında takibin devamını sağlamak amacıyla dava açtıklarını, davalının asıl alacağa, ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini ancak ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmediğinin açık olduğunu, öncelikle şikayete konu borcun sebebini teşkil eden ihlalli geçiş fiilinin tamamlanması gerektiğini,davalı taraf ile Silivri Arabuluculuk Bürosunda … Başvuru Numarası ve … dosya dumarası ile görülen arabuluculuk görüşmeleri neticesinde uzlaşma sağlanamadığını, sonuç olarak davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve Ek-4’de yer alan emsal kararlarda da hükmedildiği şekilde borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davacı tarafça İstanbul … İcra Dairesi Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile müvekkilinden toplamda 3.080,00 TL alacaklı olduğundan bahisle ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan itiraza yasal süresi içerisinde itiraz ettiklerini ve bunun üzerine de icra takibinin durdurulduğunu, davacının takibin durdurulmasından sonra iş bu itirazın iptali davasını açtığını, davacı tarafından başlatılan İstanbul … İcra Dairesi Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibine yasal süresi içerisinde 30/06/2022 tarihinde borca, yetkiye ve faize itirazlarını sunduklarını, takibin yetkili Çatalca İcra Dairelerinde başlatılmasının gerekli olduğunu, itirazın iptali davasının ikame edilebilmesi için geçerli bir icra takibinin bulunmasının şart olduğunu, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinde yetki itirazda bulunup yetkili icra dairesinin Çatalca İca Daireleri olduğunu, itirazın iptali davasının ikame edilebilmesi için geçerli bir icra takibinin bulunmasının şart olduğunu, bu nedenle öncelikle yetki itirazının değerlendirilmesi gerektiğini, yetkisiz İstanbul İcra dairelerinde icra takibi başlatıldığı ve itirazın iptali davası için geçerli bir icra takibi bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini sonuç olarak öncelikle yetkili icra dairesinden geçerli bir icra takibi başlatılmadığı, itirazın iptali davası ikamesi için geçerli bir icra takibi bulunmadığı dikkate alınarak davanın reddine, davacının, haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, davacının icra takibine konu alacağın %20′ den az olmayacak şekilde kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Yargıtay’ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır(HGK’nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-267 E., 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13-241 E., 2002/208 K.; 25.04.2018 gün ve 2017/19-902 E., 2018/973 K.).
Yapılan ilamsız icra takibinde borçlu, icra dairesinin yetkisi yanında borca veya faize itiraz etmiş ise açılan itirazın iptali davasında mahkeme, ilk iş olarak; icra dairesinin yetkili olup olmadığı yönünde bir inceleme yaparak bu hususta bir karar vermelidir. Yetki itirazının incelenmesi neticesinde mahkeme icra dairesinin yetkili olduğuna karar verirse borçlunun icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazının reddine karar verecektir. Mahkeme yapmış olduğu inceleme neticesi takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise “Yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından davanın reddine” karar verecektir. (06.10.2004 tarih 2004/19-410 E. – 2004/471 K. karar sayılı Yargıtay HGK )
Davacı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatılmış ve söz konusu dosyanın incelenmesinde süresi içerisinde davalı tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edildiği anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası açılabilmesi için öncelikle yetkili icra dairesinde usulüne uygun şekilde icra takibinin başlatılması gerektiği, davalı tarafça hem takip talebine yapılan itirazda, hem de davaya verilen cevapta yetki itirazında bulunulduğunda yetkili icra dairesinin Çatalca İcra Dairesi olduğu, davacının iddia ettiği gibi götürülecek borç niteliğinde kabul edilse dahi bu kez de davacının ikametgahı olan Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğu anlaşıldığından HMK 114/2 ve 115/2 md. gereğince yetkili icra dairesinde usulune uygun icra takibi başlatılmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacı tarafından yetkili icra dairesinde usulüne uygun şekilde başlatılmış bir takip bulunmadığından davanın HMK.’nın 114. Ve 115. Maddeleri gereğince usulden reddine,
1- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından eksik kalan 99,20 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına,
3-Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
4- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
5- Karar kesinleştiğinde bakiye gider avansının davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/02/2023

Katip …
☪e-imzalıdır.☪

Hakim …
☪e-imzalıdır.☪

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”