Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/701 E. 2022/900 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/701
KARAR NO : 2022/900

DAVA : Şirketin İhyası
DAVA TARİHİ : 04/08/2022
KARAR TARİHİ : 21/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Şirketin İhyası davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili, Bakırköy nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 04/08/2022 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde ; Müvekkili … tarafından, …. hasım gösterildiğini ve Bakırköy …. İş Mahkemesi nezdinde … E. sayılı dosya ikame edilerek hizmet tespit davası açıldığını, dava müvekkilin bahse konu işveren nezdinde çalışma yaptığı dönemlerde hiçbir ilgi ve alakasının bulunmadığını, şirket ve şahıslarda sigortalılık kaydı tespit edildiğini, müvekkiline ait 4/A sigortalılık hizmet dökümü incelendiğinde ihyası talep edilen şirketler nezdinde sigorta girişi ve çıkışının defalarca kez yapıldığının görüldüğünü, bildirimlerin açıkça hukuka aykırı nitelik taşıdığı ve aynı ay içinde giriş çıkış yapılan şirketlere ilişkin hiçbir denetim yapılmadığını, bu hususun müvekkilinin mağdur olmasına sebep olduğunu, …… Şti., …… Şti.,’nin ticaret sicilinden resen terkin edildiğinin yapılan yargılama sırasında öğrenildiğini, iş mahkemesinde açılan davada taraf teşkilinin sağlanması açısından Bakırköy … İş Mahkemesince taraflarına ihya davası açmak için mehil verildiğini, aleyhine hizmet tespit davası açılan …. firması da dahil olmak üzere ihyası talep edilen firmalar hakkında SGK tarafından soruşturma dosyaları açıldığını, müvekkili bu nedenle…. Şti. Ve … Şti., unvanlı şirketlerin tüzel kişiliklerinin ihyasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı sicil müdürlüğüne usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmesine rağmen davalının davaya cevap vermediği görülmüştür.
HMK’nın 320/1.maddesi hükmü gözönüne alınarak taraflar duruşmaya davet edilmeyerek dosya üzerinden karar verilmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava,TTK.nun geçici 7’nci maddesi uyarınca resen terkin edilen limited şirketin ihyası istemine ilişkindir.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde; …. ticaret sicili numarasında kayıllı …..ŞTİ.’nin ve … ticaret sicili numarasında kayıtlı … ŞİRKETİ’nin dosyasında yapılan incelemede, şirketlerin 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7.maddesi ile 30.12.2012 tarih 28513 sayılı Resmi Gazetede, yayımlanan “Münfesih olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketler ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicili Kayıtlarının Silinmesine ilişkin tebliğin 5.maddesi (1-b) bendi uyarınca 09.10.2015 tarihinde resen terkin edildiği, … ticaret sicili numarasında kayıtlı ….. ŞİRKETİ’nin dosyasında yapılan incelemede, 5174 sayılı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ile Odalar ve Borsalar Kanunu’nun 10.maddesi gereğince İstanbul Ticaret Odası kaydı iptal edildiğinden, 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7.maddesi ve ilgili Tebliğin ( madde 5/1- d ) bendi uyarınca resen terkin kapsamına alınarak, Tebliğde öngörülen ihtar ve ilan prosedürlerinin tamamlanmasının ardından 13/08/2014 tarihinde sicil kaydının resen silindiği anlaşılmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından gönderilen sicil kayıtları incelendiğinde ihyası istenen şirketlerden …. ŞTİ.’nin terkin olmadan önce merkez adresinin ….. / İstanbul olduğu, ….. ŞİRKETİ’nin terkin olmadan önce merkez adresinin Beylikdüzü/ İstanbul olduğu ve …….ŞİRKETİ’nin terkin olmadan önce merkez adresinin …. / İstanbul olduğu, buna göre mahkememizin 6102 sayılı TTK’nun 547/1 maddesi anlamında kesin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinde şirketlerin hangi şartlarda ve usullerde tasfiye ve ticaret sicilinden re’sen kayıtlarının silinmesinin düzenlendiği, aynı maddenin 4.fıkrasının “a” bendinde; kapsam dâhilindeki şirket ve kooperatiflerin ticaret sicilindeki kayıtlı son adreslerine ve sicil kayıtlarına göre şirket veya kooperatifi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere bir ihtar yollanacağı, yapılacak ihtarın, ilan edilmek üzere Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi Müdürlüğüne aynı gün gönderileceği, ilanın, ihtarın ulaşmadığı durumlarda, ilan tarihinden itibaren otuzuncu günün akşamı itibarıyla, 11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılmış tebligat yerine geçeceği, aynı maddenin 11.bendinde ise; dördüncü fıkra uyarınca yapılan ihtar ve ilana rağmen süresi içerisinde cevap vermeyen veya tasfiye memuru bildirmeyen veyahut durumunu kanuna uygun hale getirmeyen veya faaliyette bulunduğunu adres ve kanıtları ile birlikte bildirmeyen şirketin unvanının ticaret sicilinden re’sen silineceği düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta ihyası talep edilen şirketlerin 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesi kapsamında kaldığından bahisle davalı sicil müdürlüğünce ihtarname hazırlandığı ve ihtarnamenin Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığı, ancak ihyası istenen şirketlerin yetkililerine tebligat yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi belgenin veya tebligatın dosyaya sunulmadığı,sadece tebliğ işlemi ile ilgili bilgisayar çıktısının dosyaya sunulduğu anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesinin 4/a bendi uyarınca terkin işlemi öncesinde yapılması öngörülen ihtarın öncelikle şirkete ya da şirketin yetkisine tebliğ edilmeksizin doğrudan Ticaret Sicil Gazetesinde ilan suretiyle yapılan ihtar usule aykırıdır.Davalı,ihtarnamenin tebliğine ilişkin herhangi bir belgeyi dosyaya sunmamaıştır. Bu nedenle dava konusu ihyası istenen şirketin terkin işleminin hukuka uygun olmadığı açıktır.
6102 Sayılı TTK’nun geçici 7. maddesinin 15. fıkrası son cümlesi uyarınca, şirket alacaklıları ve hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplerle dayalı olarak silinme tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak şirketin ihyasını isteyebilirler. Eldeki dava ihyası istenen şirketlerin sicilden re’sen terkin edildiği tarihlerden itibaren 5 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra dava açılmıştır. Şu halde davanın açıldığı tarihte anılan madde uyarınca dava açma süresi dolmuş ise de, davalı … Sicil Müdürlüğü’nün TTK’nun Geçici 7. maddesi kapsamında kalmayan bir şirket (… Tekstil….Ltd.Şti) ile yasada öngörülen şekilde tebligatların yapıldığı ispat edilemediğinden şirketler hakkında bu maddeyi işlettiği anlaşıldığından yasada öngörülen 5 yıllık hak düşürücü sürenin somut olayda uygulanması mümkün görülmemiştir.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; şirketin adresinin tespit edilememesi (… Tekstil….Ltd.Şti),aralıksız son beş yıla ait olağan genel kurul toplantılarının yapılmaması(… Yapı ….Ltd.Şti) ve sermaye artışının yapılmaması(… Elektronik…Ltd.Şti.) ve bu hali ile TTK’nın geçici 7. maddesi kapsamında kaldıklarının tespiti üzerine, davalı sicil müdürlüğünce 2 aylık süre içinde münfesih olma sebebinin ortadan kaldırılması için ihtarname hazırlandığı ve ihtarnamelerin Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlandığı,,ihtarların şirketlere ve şirket yetkililerine usulüne uygun bir şekilde tebliğ edildiğine ilişkin herhangi bir tebliğ evrakının davalı tarafından dosyaya ibraz edilmediği,davalı tarafından dosyaya sunulan bilgisayar çıktılarının yasada belirtilen ihtar zorunluluğunun yerine getirildiğini ispata yeterli olmadığı, ilan ile yetinilerek terkin işleminin yapıldığı, şirketin (… Tekstil….Ltd.Şti), Kanun’da belirtilmeyen bir sebepten ötürü sicil kaydının silindiği,diğer şirketler yönünden ihtarın usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinin ispat edilemediği,usulsüz yapılan terkin nedeniyle hak düşürücü sürenin başlayamacağından davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığının kabulünün gerektiği,tüm bunlara göre davalı sicil müdürlüğünün işleminin usulsüz olduğu,ihyası talep edilen şirkeler t aleyhine açılan davanın sonuçlandırılması için şirketlerin ihyasının zorunlu olmasına göre davacının hukuki yararının bulunduğu gözetilerek; davanın kabulü ile davalı Müdürlüğün işleminin kaldırılarak dava dışı resen terkin edilen şirketlerin ihyasına,ihyası istenilen …. Tekstil….Ltd.Şti’nin terkin sebebi gözönüne alınarak tasfiye memuru atanmasına yer olmadığına,diğer şirketlerin terkin sebebi gözönüne alınarak bu şirketlere tasfiye memuru atanmasına, keyfiyetin karar kesinleştiğinde tescil ve ilanına,yukarıda açıklandığı üzere davalı … sicil müdürlüğü 6102 sayılı TTK’nun geçici 7. maddesinde öngörülen usul ve şartlar gerçekleşmeden ihyası istenen şirketleri ticaret sicilinden re’sen terkin etttiği,bu durumda davalının usulsüz terkin işlemi ile işbu davanın açılmasına sebebiyet verdiği gözetilerek davalı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine
karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-1-Davanın KABULÜ, ile;
A_)aa)İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken sicilden resen terkin olan …. Şirketinin tüzel kişiliğinin Bakırköy …. .İş Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
bb)-İhyası talep edilen şirketin terkin sebebi gözönüne alındığında ihyasına karar verilen şirkete tasfiye memuru atanmasına YER OLMADIĞINA,
B_)aa)İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken sicilden resen terkin olan …. Şirketinin tüzel kişiliğinin Bakırköy … .İş Mahkemesinin ….. esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
bb)-İhyası talep edilen şirketin terkin sebebi gözönüne alınarak ek tasfiye işlemlerini yapması için şirket yetkilisi …’in (TC No:….) şirkete tasfiye memuru olarak ATANMASINA,
C_)aa)İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasında kayıtlı iken sicilden resen terkin olan …. Şirketinin tüzel kişiliğinin Bakırköy …İş Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile sınırlı olmak üzere İHYASINA,
bb)-İhyası talep edilen şirketin terkin sebebi gözönüne alınarak ek tasfiye işlemlerini yapması için şirket yetkilisi….’ün (TC No:….) şirkete tasfiye memuru olarak ATANMASINA,
3-Keyfiyetin karar kesinleştiğinde TESCİL VE İLANINA, tescil ve ilan masraflarının ileride ihya edilen şirketlerden tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafça KARŞILANMASINA,
4-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
5-Davacı tarafından ödenen 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvuru harcı ile 11,50 TL vekalet harcının davalı … müdürlüğünden tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 2 e-tebligat + kep ücreti 19,00 TL yargılama giderinin davalı … müdürlüğünden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalı … müdürlüğünden alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 440,00 TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.21/09/2022

Başkan ….
☪e-imzalıdır.☪
Üye …..
☪e-imzalıdır.☪
Üye …..
☪e-imzalıdır.☪
Katip …..
☪e-imzalıdır.☪