Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/59 E. 2022/226 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/59 Esas
KARAR NO : 2022/226

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 30/06/2010
KARAR TARİHİ : 01/03/2022
K.YAZIM TARİHİ : 22/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin İzmir Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne vermiş olduğu 29/06/2010 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; davalılardan … ile uzun yıllara dayanan dostlukları bulunduğunu, 2004 yılı sonlarında davalının davacıya şirket ortaklığı teklif ettiğini, davalının ortaklık faaliyet konusu ile ilgili tecrübesinin bulunduğu ancak sermayesinin bulunmadığını, makine alımı zorunluluğu sebebiyle başlangıçta 50.000-USD ödenip makine sipariş edileceğini, akabinde üretime başlanacağını, bunun için gerekli sermayenin de kendisi tarafından ödeneceğini beyanla ortaklığın bu şekilde oluştuğunu, 2006 yılında sicile tescil edildiğini, İzmir’de yaşaması sebebiyle ortaklığın tamamen davalının idaresinde yürüdüğünü, ancak her nasılsa anlaşılamayan nedenle makine gelmediği için üretime başlanmadığını, işçi alımına başlandığını, yer tutulduğunu, asıl makine yerine geçici olarak bir makine getirildiğini, çalışmadığından iade edildiğini, ardından yine konuştukları makinenin gelmediğini ve üretime başlanamadığını, 2008 yılında bir miktar üretim yapılabildiğini ve bu yıl şirkete yeni ortak ve sermaye gerektiğinden bahisle yabancı bir vatandaşı ortak olarak aldıklarını, bir kısım hisse devrinin bu şekilde yapıldığını, kendisine bu devir karşılığı herhangi bir ödeme yapılmadığını, halen %23,75 oranında şirkette hissedar olduğunu belirtilerek ciddi bir sermaye koyduğu halde şirketten para alamadıklarından dolayı sağlıklı bilgi verilmediği için verilere de ulaşamadıklarından şimdilik ¨10.000,00′ nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılar vekili tarafından Mahkememize sunulan 30/07/2010 havale tarihli dilekçesinde; davalıların davacıya hiçbir borcunun bulunmadığını, şirket ortağı olarak şirket defter ve belgelerinin davacıya gösterilmediği iddialarının asılsız olduğunu, şirketin kurulduğu tarihten beri her bilgi ve belgenin davacı ve eşi ile düzenli olarak paylaşıldığını, …. şirketinin tüm bilançoları, mizanları, vergi beyannameleri, müşteri listeleri, alacak ve borç listeleri, üretim maliyetleri, bu üretim maliyetlerinin ne şekilde hesaplandığına dair tablolar vb. belgelerin davacıya e-mail yoluyla gönderildiğini, aynı zamanda … kargo aracılığıyla davacının adresine gönderildiğini, İzmir ‘de ikamet etmesi sebebi ile şirket ile ilgili inceleme ve bilgi alışverişi yapması için 02/04/2009 tarihinde ….’in atandığının müvekkile bildirildiğini, davalının 03/04/2009 tarihinde davacıya yazılı olarak yanıt verdiği ve şirketle ilgili bilgilerin 3. Kişilerle paylaşmaktansa doğrudan kendisi ile paylaşmayı tercih ettiğinin beyan edildiğini ancak davacının ısrarı sonucu 2009 yılı Nisan ayı itibari ile tüm bu bilgi ve belgelerin … ile paylaşılmaya başlandığını, bu nedenlerle davacının ¨10.000,00 alacak talebinin dayanakları ile birlikte açıklattırılmasına, her bir davalı için sorumlu oldukları iddia edilen tutarların dayanakları ile birlikte ve miktar edilmesine, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, fazladan ödenen sermaye bedelinin faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişiler Yrd. Doç Dr. …,…. ve … tarafından raporda; nihai karar deliller ile doğrudan temas eden mahkememize ait olmak üzere, davacının talep sonucu ve talep soncunun dayandırıldığı hukuki sebeplerin hukuki inceleme yapmaya yeterli açıklıkta olmadığını, davacının ileri sürdüğü vakıları ispatlaya elverişli delilleri dosyaya sunmadığını, tarafların masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin, mahkemenin tadirinde olduğunu bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişiler Yrd. Doç Dr. …,…. ve … düzenlenen 11/02/2013 havale tarihli bilirkişi ek raporunda; davacının davalıdan alacaklı olmadığını, tarafların masraf, vekalet ücreti ve benzeri diğer taleplerinin mahkemenin takdirinde olduğunu bildirdikleri görülmüştür.
Dava dilekçesinde istenilen alacağın hangi davalıdan hangi gerekçe ile istendiği ve sorumluluk dayanakları açık olarak yazılmadığı için davacıdan açıklama istenmiş, vekilin 15/12/2010 tarihli açıklama dilekçesi ile şirketin kuruluşundan bu yana şirkete para gönderdiği, bu paraların nerede kullanıldığı konusunda bilgisi bulunmadığı, defter ve belgeleri inceleyemedikleri gerekçesi ile ilerleyen aşamalarda da bilirkişi incelemesini takiben açıklama yapabilecekleri belirtilerek verdiği dilekçe üzerine alınabilen açıklama uyarınca davaya devam edilmiştir.
Davacı delilleri toplanmış, sicil kayıtları getirtilmiş, kayıtlarda davacının ve davalı …’in şirkette hissedar iken, hisse devirleri yapılmak suretiyle son hissedarların davacı, davalı … ve dava dışı üç ortaktan ibaret olduğu tespit edilmiştir.
Davacı vekilince 01/04/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile fazladan ödenen sermaye bedeli olarak davacı adına eşi … tarafından davalı … hesabına yollanan 100.000 TL’nin davalı …’den, …. hesabından davalı şirket hesabına gönderilen 99.343,00 TL’nin her iki davalıdan faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce yapılan ilk yargılama sonunda verilen karar, Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin 06/11/2014 gün ve … esas, … karar sayılı ilamı ile;”Davacı vekilince 01/04/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile fazladan ödenen sermaye bedeli olarak davacı adına eşi … tarafından davalı … hesabına yollanan ¨100.000’nin davalı …’den, … hesabından davalı şirket hesabına gönderilen 99.343,00’nin her iki davalıdan faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkemece bu durumda 01/04/2013 tarihli ıslah dilekçesi kapsamında davacı iddialarının değerlendirilmesi gerekmekle, bu hususta taraf delilleri sorulup, toplanılıp değerlendirildikten sonra hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik incelemeyle hüküm tesisi doğru olmamış kararın açıklanan nedenle davacı yararına bozulmasına karar vermek gerektiğinden…” bahisle bozulmasına karar verilmiştir.
Usul ve yasaya uygun olan Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir. Yargıtay bozma ilamı sonrasında mahkememizce yapılan yargılama sonunda ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay …… Hukuk Dairesi tarafından kararın onanmasına karar verilmiş ise de bu kez de davacı vekili tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmakla Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin Esas No: ….., Karar No: …. sayılı kararı ile;
“Bu durumda mahkemece, ıslah dilekçesi, 11.02.2013 tarihli ek bilirkişi raporu ve davalı tarafından eda edilen yemin kapsamında, davacının davalı şirkete sermaye borcu bulunmadığı halde davalı …’in talebi üzerine, davacı adına eşi … tarafından ….’in şahsi banka hesabına 100.000.00.-TL gönderildiği sabittir. Dava konusu bu miktar davalı şirketin banka hesabına gönderilmediği gibi davalı … tarafından şirket hesaplarına aktarıldığı da ispat edilemediğinden 100.000.00.-TL’nin avans faizi ile birlikte davalı …’den tahsiline karar verilmesi gerekirken, davacının iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davalı … yönünden de davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden davacı vekilinin davalı …’e yönelik karar düzeltme itirazlarının kabulüyle Dairemizin 21.11.2019 tarih …. Esas, … Karar sayılı düzelterek onama ilamının davalı … yönünden kaldırılarak açıklanan gerekçeyle mahkeme kararının bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; usul ve yasaya uygun bozma ilamında da belirtildiği üzere davacı tarafından sunulan ıslah dilekçesi, 11.02.2013 tarihli ek bilirkişi raporu ve davalı tarafından eda edilen yemin kapsamında, davacının davalı şirkete sermaye borcu bulunmadığı halde davalı …’in talebi üzerine, davacı adına eşi …. tarafından ….’in şahsi banka hesabına 100.000.00.-TL gönderildiği; dava konusu bu miktarın davalı şirketin banka hesabına gönderilmediği gibi davalı … tarafından şirket hesaplarına aktarıldığı da ispat edilemediğinden 100.000.00.-TL’nin avans faizi ile birlikte davalı …’den tahsiline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. Davalılardan …. Kağıt ve Metal End. Ltd. Şti. hakkında verilen hüküm Yargıtay incelemesi sonucunda kesinleştiğinden bu davalı hakkında yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalılardan …. Kağıt ve Metal End. Ltd. Şti. hakkında verilen hükmün kesinleştiğinin tespiti ile bu davalı hakkında yeniden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2- Davalılardan … hakkında açılan DAVANIN KISMEN KABULÜ ile 10.000,00 TL’nin dava tarihi olan 29/06/2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile; 90.000,00 TL’nin ise ıslah tarihi olan 01/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
3- Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 6.831,00 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 3.382,05 TL nispi harçtan mahsubu ile 3.448,95 TL eksik harcın davalı …’den alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf olunan (1.700,00 TL bilirkişi ücreti + 475,30 TL posta ücreti tebligat, müzekkere masrafından ibaret) 2.175,30 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan (%50,16 kabul oranı) 1.091,13 TL’nin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine; bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6- Davacı tarafından yatırılan 2,75 TL vekalet harcı, 17,15 TL başvurma harcı ve 3.382,05 TL peşin harcın davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 13.450,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
9-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı … lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 13.387,59 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’e verilmesine,
6100 Saylı HMK geçici 3. Maddesi 1. Fıkrası gereğince 1086 Sayılı Kanunun 427 ve 454. Maddeleri gereğince davacı ve davalılar vekilinin yüzüne karşı temyiz yolu açık olmak üzere (kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere diğer bir mahkemeye verilerek bir dilekçe ile ilamın temyiz edilebileceği) verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
01/03/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı