Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/376 E. 2023/196 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/376 Esas
KARAR NO : 2023/196

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/01/2018
KARAR TARİHİ : 24/02/2023
K. YAZIM TARİHİ : 28/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalıya sunduğu mal/hizmet bedeline ilişkin fatura bedelinin ödenmemesi üzerine davalı aleyhine Küçükçekmece …. .İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, davacı taraf alacaklı olduğunu iddia etmiş ise de, esasen müvekkili şirketin davacıdan 31.738,00 TL alacaklı olduğunu,davacının sunduğu ekstrelerin gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin davacı tarafa … Bankası … Şubesi’ne ait … nolu 36.818,00 TL bedelli çeki verdiğini, bu çekin davacı şirketin cirosu ile İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas nolu dosyasına konu edildiğini ve çek bedelinin müvekkili tarafından ödendiğini ,çek bedelinin daha önce EFT yoluyla davacıya ödendiğini, icra tehdidi altında ikinci kez ödeme yapıldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67 vd md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tet- kikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine cari hesaba dayalı 37.942,84 TL AA + 405,42 Tl işlemiş faizden ibaret toplam 38.348,26 TL alacağın tahsili istemiyle 27/11/2017 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 08/12/2017 tarihinde tebellüğ eden borçlunun 13/12/ 2017 tarihinde vekili aracılığıyla (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile “takip borçlunun adresi iti- bariyle takipte Bolu İcra Daireleri’nin yetkili olduğundan bahisle Küçükçekmece İcra Müdürlüğü’nün yetkisine itiraz ettiği, ayrıca alacaklı görünen şirkete …. bankası … Şubesi’ne ait 36.818,00 TL bedelli çekin verildiğini ve bu çekin İstanbul ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası üzerinden takibe konu edildiğini ve çek bedelinin ödendiğini, başkaca borcunun kalmadığını” beyanla borca , faize, faiz oranına ve tüm fer’ilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla 11.732,70 TL dava değeri üzerinden iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan ilk yargılama sonucu ” Davalının hem icra dairesinin hem de mahkememizin yetkisine dair itirazlarının bulunduğu. yetkili bir icra dairesinde usulen başlatılmış bir takibin varlığının dava şartı olduğu gözetilerek öncelikle icra dairesinin yetkisine ilişkin itiraz ele alınmıştır.
Davalı tarafın itiraz ve savunmalarında akdi ilişkiyi kabul etmekte, ancak borcu ödediğinden bahisle borcun varlığına itiraz etmektedir.
Takip ve dava konusunun bir miktar para borcuna ilişkin olduğu,Takibin İİK 50 ve HMK 6 gereğince davalı şirketin adresi itibariyle Bolu İcra Daireleri’nde veya BK 89 md gereğince alacaklı şirketin adresinin bulunduğu yer itibariyle yetkili Küçükçekmece İcra Dairelerinde de başlatı- labileceği, alacaklının bu hususta seçimlik hakka sahip olduğu, nitekim bu seçimlik hakkını kullanarak yetkili icra dairelerinden biri olan Küçükçekmece İcra Müdürlüğü nezdinde hukuken geçerli bir takip başlattığı, bu yönden dava şartının tamam olduğu, ayrıca Küçükçekçekmece ilçesinin mahkememizin yetki alanında kaldığı gözetilerek hem icra dairesinin ve hem de mahkemenin yetkisine vaki itirazın reddine karar verilmiştir.
Borca ilişkin itiraza gelince ;uyuşmazlık davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu cari hesap ekstresi ve fatura nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Takip ve dava konusu alacağın dayanağı olan cari hesap ekstresi, faturalar, ticaret sicili ka- yıtları, taraflarca dayanılan diğer yazılı deliller celp edilmiş, dava konusu alacağın varlığı ve miktarın tespiti hususunda rapor aldırılmak üzere tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde bilirkişi ince- lemesine karar verilmiştir.
Davalının ticari defterleri üzerinde Bolu … Asliye Hukuk Mahkemesi’nce talimat yoluyla yapılan inceleme sonucu Mali Müşavir …. tarafından düzenlenen 05/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“Davalı şirketin tacir tarafından tutulması zorunda olan tüm ticari belgeler üzerinde inceleme yapılarak TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulmuş ve ticari defterlerinde; VUK Genel Tebliği ile elektronik defter tutma ve elektronik fatura (e-fatura) uygulamasına dâhil olma zorunluluğu getirilen mükelleflerin kapsamına girmiş olması nedeniyle 2016 yılı başı itibariyle şirket elektronik defter ve e-fatura uygulamasına geçtiği,
İcra takibine konu cari hesaba ilişkin davalı şirketin 2017 yılı sonu ticari e defter ve berat açılış ve dö- nem kayıtlarında yapılan inceleme de davacı … Tic. Ltd. Şti. ne ait ticari ilişkiden kaynaklı cari hesabın açılmış olduğu ancak davalı şirket kayıtlarında; mükerrer olarak; 11/08/2017 vadeli 36.818,70 tutarlı çek bedelinin ; icra dosyasına yapılan 43.471,39 TL’lik aynı çeke istinaden düşülmüş olması nedeniyle; davacı şirketten 31/12/2017 tarihi itibariyle 31.738,69 TL bakiye alacağın göründüğü,
Taraflar arasında temizlik malzemesi vadeli alımları nedeniyle ticari ilişkinin bulunduğu davacı şirkete 27/11/2017 icra takip tarihi itibariyle; 37.942,84 TL bakiye olacağı, 30/11/2017 tarihli takipten sonra taraflar arasında düzenlenen ve her iki tarafça da girilen 26.210,14 TL’ lik iade faturasından sonra davalının davacı tarafa 37.942,84 TL- 26.210,04 TL = 11.732,70 TL borcunun olacağı,
Davalının takip tarihinden önce söz konusu alacak ile ilgili temerrüde düşürülmediği” belirtilmiştir.
Davacının ticari defter ve kayıtları ile dosya mevcut diğer deliller üzerinde SMMM Bilirkişi … tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen ve itibara layık bulunan 02/04/2019 tarihli raporda;
“Davacı şirkete ait 2017 yılı Ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esas- larına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter Defterinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şir- ketin 2017 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı davacı şirketin 2017 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı,
Davacı şirketin icra takip tarihi olan 27/11/2017 tarihi itibariyle davalı …. Turizm Tic. A.Ş.’den faturadan kaynaklı 37.942,84 TL alacağının bulunduğu,
Davacının tarafına düzenlenen 30/11/2017 tarihli 26.210,14 TL tutarlı iade faturasını davalı yanm cari hesabından tenzil etmesi sonucunda; Davacının dava tarihi olan 08.01.2018 tarihi itibariyle davalı ….an 11.732,70 TL alacağının bulunduğu, 37.942,84 TL – 26.210,14 TL = 11.732,70 TL davalı … Tic. A.Ş.’nin icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü” belirtilmiştir.
Toplanan deliller ile dosyadaki bilgi ve belgeler ile tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesine göre , davacının takip tarihi olan 27/22/2017 tarihi itibariyle davalı taarftan esasen 37.942,84 TL alacaklı olduğu, takip tarihinden sonra düzenlenen ve her ik itarafın defterine kaydedilen 30/11/2017 tarih 26.210,14 TL tutarındaki iade faturasının mahsubu ile davacının iş bu davada talep edebileceği bakiye alacak tutarının 11.732,70 TL olarak tespit edildiği, davacı tarafın da bu rakam üzerinden davasını ikame ettiği gözetilerek subüta eren davanın kabulüne , likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı borçlunun icra inkar tazminatı ile mahkumiyetine karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” şeklindeki gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan ilk yargılama sonunda verilen hüküm İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin …. esas ve … Karar sayılı sayılı ilamı ile kaldırılmıştır.
Davalı tarafça davacıya verilen çekin davacı tarafça ciro edildiği ve tedavüle sokulduğu, sonrasında üçüncü kişi tarafından icraya konulması üzerine tekrar ödeme yapılmak suretiyle mükerrer ödeme yapıldığı iddia edilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da bu hususun araştırılması istemiyle mahkememiz kararı kaldırılmış ise de; yapılan incelemede davalının söz konusu çeki kargo ile davacıya gönderdiği ve çekin kargo aşamasında kaybolduğunun anlaşıldığı, davalı tarafça çekin davacıya teslim edildiğinin ispat edilemediği, çekin kargoda kaybolmasından davacının sorumlu tutulamayacak olması, kaybolan çeke ilişkin davalının üçüncü kişiye icra tehdidi altında yaptığı ödemenin davalı ile üçüncü kişi arasındaki hukuki sorun olduğu, davalı tarafça bu hususta istirdat davası açılması gerektiği, her iki taraf defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemede davalının düzenlediği iade faturasının mahsubu neticesi davacının davalıdan 11.732,70 TL alacaklı olduğunun anlaşılması ve davalının bu borcu ödediğine dair belge sunmaması karşısında davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın KABULÜNE,
Davalı/borçlunun Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibine girişilen dava ve takip konusu 11.732,70 TL’lik borca vaki itirazının iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip konusu asıl alacağa – davacının talebi aşılmamak üzere- takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4489 Sayılı Kanun ile değişik 2.md gereğince TC Merkez Bankası tarafından kısa vadeli avans kredilerine uygulanan faiz oranları dikkate alınarak yıllık % 9,75 ve değişen oranlarda basit usulde (3095 S.K. Md 3.) temerrüt faizi uygulanmasına,
Likit alacağa vaki haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı/ borçlu- nun hüküm altına alınan alacağın % 20’si oranında icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetine,

2- Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 801,46 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 200,37 TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 191,74 TL harcın mahsubu ile bakiye
409,35 TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı + 200,37 TL peşin nispi harç + 5,20 TL vekalet harcından ibaret toplam 241,47 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3- a.) Davacı tarafından sarf olunan (1.200,00 TL bilirkişi ücreti + 852,75 TL pos- ta/tebligat/müzekkere/talimattan ibaret) 2.074,75 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/02/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır