Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/373 E. 2023/62 K. 24.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/373
KARAR NO : 2023/62

DAVA : İFLAS
DAVA TARİHİ : 28/06/2013
KARAR TARİHİ : 19/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İflas davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 27/08/2009 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde;müvekkili bankanın, davalı şirket ile 2 Temmuz 2007 ve 3 Temmuz 2007 tarihlerinde iki adet Altın Kredi Sözleşmesi imzalayıp, sözleşmeler uyarınca toplam net 650 kg altını faturalandırarak davalı şirkete teslim etmesine rağmen davalı şirketin, imzalamış olduğu altın kredi sözleşmeleri uyarınca ödemesi gereken altın bedellerini vade tarihlerinde ödemeyerek temerrüde düştüğünü, bunun üzerine müvekkili banka tarafından davalı şirkete Beşiktaş …. Noterliğinin 6 Ağustos 2008 tarih ve …. yevmiye sayılı ihtarnamesi gönderilerek bakiye borcun 5 iş günü içerisinde ödenmesi ihtarı edilmesine rağmen davalı şirket tarafından herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine davalı-borçlu şirket aleyhine Bakırköy .. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile yapılan iflas yolu takibin, davalı şirketin sözleşmenin 17 md uyarınca İngiltere Mahkemelerinin yetkili olduğunu bildirerek icra dairesinin yetkisine ve borca itirazı üzerine durduğunu, İİK 154 maddesi uyarınca iflas davaları için yetki sözleşmesi yapılamayacağını, iflas davasının mutlaka borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer itibari ile Bakırköy İcra Daireleri ile Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olup, yetki itirazının yerinde olmadığı, davalı şirketin müvekkili bankaya borcu bulunmadığı yönündeki itirazlarının hukuki ve fiili dayanaktan yoksun olduğunu bildirerek İİK 161 maddesi uyarınca davalı şirketin bütün menkul ve gayrimenkul mallarının defterinin tutulması, davalı şirket adına kayıtlı gayrimenkullerin 3 kişilere devrinin önlenmesi için tapu sicillerine şerh verilmesi ve mahkemece gerekli görülecek diğer tedbirlerin alınarak, davalı şirketin ödeme emrine ve takibe yönelik itirazlarının kaldırılması ve iflasına karar verilmesini , harç , yargılama giderleri ve vekilik ücretinin davalı şirekte yükletilimesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA;
Davalı vekilinin 08/12/2009 tarihli cevap dilekçesi ve beyanlarında; taraflar arasındaki sözleşmenin 02/07/2002 tarihli sözleşmenin 17 maddesi ve 03/07/2007 tarihli sözleşmenin 16 maddelerinde bu sözleşmelerden doğacak olan veya sözlemeler ile bağlantısı olan tüm uyuşmazlıkların çözümünde İngiltere Mahkemelerinin yetkili olacağının düzenlendiği, bu sözleşmelere dayanılarak talep edilen alacağın mevcut olup olmadığının, mevcut ise alacak miktarının yetkili ve görevli İngiltere Mahkemesince yapılacak yargılama neticesinde tesis edilecek kararın Türkiye’de infaz edilmesi halinde ancak bu kararının tenfizini müteakip müvekkili şirketten söz konusu alacağın haciz ya da iflas yolu ile takip edilmesinin söz konusu olduğunu, davacı tarafın … menşeyli olup, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde geçerli bir icra ya da iflas takibi yapabilmesi için M.Ö.H.U.K 48 md uyarınca yargılama ve takip giderleri ile karşı tarafın zarar ve ziyanını karşılamak üzere belirlenecek bir teminat göstermesi gerektiğini, Kanada’nın Lahey konvansiyonuna taraf olmaması nedeni ile 17 maddenin uygulanamayacağını, teminat göstermesinin zorunlu olup, bu hususun takip yapılmasının ön koşulu olduğunu, bu konuya ilişkin olarak Bakırköy … İcra Hukuk Mahkemesinde … esass ayılı dosyasında dava açıldığını, teminat şikayetlerine ilişkin davanın bekletici mesele yapılmasını, usulü itirazlar kabul edilmeyerek davanın esasına girilmesi halinde müvekkili şirket ile davacı banka arasında akdedilmiş olan 02/07/2007 tarihli sözleşmenin 17 maddesinde ve 03/07/2007 tarihli sözleşmenin 16 maddesine göre uygulanacak hukuk olarak İngiliz Hukuk Mevzuatının öncelikle tespitine ve mahkemece davanın esasına İngiliz Hukukuna göre devam ettirilmesini, karşı tarafın iddia ettiği şekilde dava konusu alacağın varlığı ve var ise ne miktarda alacaklı olduğu tespit edilmemiş olduğundan ödemezlik definde bulunmaları nedeni ile davanın reddine , vekaleti ücreti ile yargılama masrafının davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE :
Dava, İİK’nın 155. maddesi uyarınca başlatılan iflas yolu ile takibe yapılan itirazın kaldırılması ve iflas istemine ilişkindir.
Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı iflas yoluyla takip dosyasının incelenmesinde; 02 Temmuz 2007 ve 03 Temmuz 2007 tarihli Altın Kredi Sözleşmelerine ve Beşiktaş ….Noterliği 06/08/2008 tarih … Yev. Sayılı Kredi Kat İhbarnamesine dayalı olarak; 10.268.561,22 USD Asıl alacak + 76.144,21 USD sözleşmesel faiz + 598.057,54 USD Temerrüt faizi olmak üzere, toplam 10.942.762,97 USD’nin, asıl alacağa takip tarihinden itibaren, taraflar arasında imzalanmış 2 Temmuz 2007 ve 3 Temmuz 2007 tarihli Altın kredi Sözleşmelerinin 13 ve 14 mad. uyarınca müvekkili Bankanın Temel ABD Doları (Newyork) faiz oranına 2 puan eklenmek suretiyle oluşacak oranda işleyecek faizi ile tahsili için icra takibi başlatılmıştır. Harca Esas değer olarak 17.036,787,66 TL alınmıştır.Davalı ödeme emrini 12/06/2009 tarihinde tebliğ almış, davalı vekilinin 19/06/2009 tarihinde takip konusu borca ve tüm ferilerine itirazı neticesinde takip durmuştur.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.

Bilirkişi … ve … tarafından düzenlenen 12/07/2010 tarihli bilirkişi raporunda; Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından … esas sayılı dosyası üzerinden verilen 18/02/2010 tarihli ara karara göre davalı … İhracat Aş. Firmasının aktif ve pasiflerinin tespiti yönünden İİK.159,161,163 maddelerine göre Bakırköy İcra iflas Müdürlüğünce tedbiren defter tutulmasına karar verildiğini, davalı şirketin 358.798.780,42 TL olan dönen varlıklarından , 212.990.690,70 TL olan kıda vadeli borçları düşüldükten sonra şirketin net çalışma sermayesinin 145.808.089,72 TL olduğunu, şirketin 404.574.122,75 TL olan aktif toplamından , 212.990.690,70 TL kısa vadeli borçları ve 10.298.392,80 TL olan uzun vadeli borçların toplamı olan 223.289.083,50 TL düşüldükten sonra , öz kaynaklarının 181.285.039,25 TL olarak hesaplanıp , davalı firmanın borca batık durumda olmadığını, davalı şirketin 80.000.000,00 TL olan sermayesinin tamamının ödenmiş olduğunu, bu durumda iflas müdürlüğünce … esas sayılı dosyası üzerinden, davalı tarafın hesaplarının ve defterlerinin tutulmaya devam edilmesi gerektiğini ancak bu konuda takdirin mahkemeye ait olduğunu bildirmişlerdir.
Bilirkişi Prof. Dr. … , Doç. Dr…. , Doç. Dr. … , Doç.Dr. … , …. tarafından düzenlenen 09/05/2011 tarihli bilirkişi raporunda; 12.801.503,46 TL’lik asıl alacağının varlığında tereddüt bulunmadığını, bu tutara sözleşmesel faiz işletilmesi ve 10/06/2009 tarihi itibariyle ana para ve sözleşmesel faiz toplamına da temerrüt faiz işletilmesi gerektiğini, bu tutarın depo kararına esas alınabileceğini, alınan depo kararına uyulmaması durumunda iflasına karar verilmesini bildirmişlerdir.
Bilirkişi Prof. Dr. … , Doç. Dr. … , …. ve Doç. Dr. … tarafından düzenlenen 17/07/2012 tarihli bilirkişi raporunda;Davacının takip tarihi itibariyle davalıdan olan alacaklarının miktarının tespit edilmesi için bilirkişi kurullarına , banka kredi sözleşmeleri alanında uzman bir bankacı bilirkişinin atanması gerektiğini, zira dava konusu olaydaki kredi sözleşmesi , her zaman rastlanmayan az rastlanan türden değişik ve kendine özgü bir kredi sözleşmesi olduğunu, bu nedenlede kurullarınca dosya üzerinde uzun bir süre çalışılmış olmasına rağmen , dava konu olaydaki kredi sözleşmesinden kaynaklanan ana para alacağının , sözleşmesel faiz alacağının ve temerrüt faizi alacağının miktarının tespit edilmesi ve hesaplanmasının mümkün olmadığını bildirmişlerdir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 03/09/2012 tarihli bilirkişi raporunda;Taraflar arasında 02/07/2007 ve 03/07/2007 tarihli iki ayrı Altın Avans Kredisi Sözleşmelerine istinaden davalı Şirkete 20/07/2007 tarihinde toplam 15.995 ONS Altın Avans Kredisi Kullandırıldığını, Kredilerin; 6.398 ONSluk kısmı 02/07/2007 tarihli Sözleşme kapsamında l.Ay vadeli, %2.50 faizli Rotatif Altın Avans Kredisi olarak, 9.597 ONS’luk kısmı ise, 03/07/2007 tarihli Sözleşme kapsamında 3 ay vadeli, % 4,50 faizli Rotatif Altın Avans Kredisi olarak kullandırıldığını ve sözleşmeler kapsamında kullandırılan toplam 15.995 ONS Altın (497.50kg) 19/07/2007 tarihinde davalıya … ile sevk edildiğini, sevk edilen 497.50 kg altının davalı tarafından teslim alındığını, bu konuda taraflarca ihtilaf olmadığını, davacı banka tarafından davalı şirkete 1 ve 3 aylık vadelerle kullnadırdığı rotatif kredilere ilişkin devre faizlerinin vadelerinde tahsil edilerek her iki kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredilerin vadelerinde revize (yenilenerek) tekrar kullandırıldığını, bu kullandırımlarda kredi yenilemelerinin kredi bazında olduğunu, 02/07/2007 tarihli sözleşme kapsamında kullandırılan altın kredisinin geri ödeme ile kapatıldıktan sonra 20/02/2008 tarihinde 4.798.50 ONS (149.25 Kg) yeni bir kredi kullandırımı ile davalıya 20/02/2008 tarihinde … ile sevk edildiği hava konşimentosundan anlaşıldığını, İstanbul Altın Borsasının … tarih … ve … sayılı yazılarında; … rafineri üretimi olan Külçe altınlardan … ve … seri nolu olanlar 20/07/2007 tarihinde, … ile … seri nolu olanlar 23/07/2007 tarihinde, … seri nolu olanlar 03.08.2007 tarihinde, … seri nolu olanlar 21/02/2008 tarihinde, … seri nolu olanlar ise 22 02.2008 tarihinde alıcı üyeler tarafından borsa kasasından teslim alındığı yazılı beyanında bulunulduğunu, davacı banka tarafından ilki 20/07/2007 tarihi ikincisi 20/02/2008 tarihinde olmak üzere toplamda brüt ağırlığı 650 kg Altının Davalı şirket tarafından teslim alındığı ve traflarca ihtilaf olmadığını, 02/07/2007 tarihli sözleşme kapsamında birer aylık vadelerle kullandırılan 6.398 ONS Altın Avans Kredisinin davalı şirket tarafından 18/02/2008 tarihinde geri ödenerek tamamen kapatıldığı, Aynı Kredi Sözleşemesine istinaden Kredi geri ödemesinden önce davalı şlirketin 15/02/2008 tarihli talebine istinaden 4.798.50 Ons ( net 149.25 Kg) miktarında yeni bir Altın Avans Kredi talebinde bulunduğunu, ve kredi kullandırılarak aynı miktar altının davalıya gönderildiğini, kredinin vadesinde devre faizi ile birlikte ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiği, kat tarihinden önce davacı banka nezdindeki davalı şirket tarafından verilen 1,038.634.17 USDlık teminatın 02/04/2008 tarihinde mahsubundan sonra Kredi Anapara bakiyesinin 3.451.834.17 USD kaldığını, 03/07/2007 tarihli sözleşme kapsamında 3.er (90 gün) vadeli ve rotatif olarak kullandırılan 9.597 ONS Altın Avans kredisi ile ilgili olarak Kredi vadelerinde kredinin revize edilerek davalı şirketin borçlandırıldığı, kısmi ödemelerden sonra, son dönem kredi faizinin ve anaparanın ödenmemesi üzerine bakiye 7.677.60 ONS altın karşılığı 6.817.324.92 USD tutar ve dönem akdi faiz üzerinden hesabın kat edildiğini, dosya içeriği belgeler, davacı banka tarafından sunulan ingilizce sözleşme ve belgelerin yeminli tercüme edilmiş belgeleri üzerinde yapılan inceleme ve tespitler sonucunda; davacı banka tarafından, davalı şirkete iki ayrı sözleşme kapsamında kullandırılan Altın Avans Kredileri ile ilgili olarak 06/08/2008 hesap kat tarihi itibariyle 10.268.561.22 USD Anapara (3.451.236.30 USD + 6.817.324.92 USD) alacaklı olduğunu, davalı borçlu şirkete keşide edilen hesap kat ihtarının 06/08/2008 tarihinde tebliğ edildiğini, ihtarnamede verilen 5 günlük mehil sonu 12/08/2008 tarihinde temerrüde düşüldüğünü, takip 10/06/2009 tarihi itibariyle davacı bankanın 10.268.561.22 USD Anapara ( 3.451.236.30 USD + 6.817.324.92 USD) 219.022.42 USD Tem.öncesi İşlemiş Söz.(Akdi) Faiz (32.834.68USD+ 186.187.75USD) 345.248.32 USD Temerrüt Faiz ( 78.516.85 USD + 266.731.47 USD) 10.832.831.96 USD Toplam alacaklı olduğunu,buna Karşılık, Davacı …, Davalı borçlu şirketten Takip 10/06/2009 tarihi itibariyle,10.268.561.22 USD Asıl alacak,76.144.21 USD Sözleşmesel Faiz
598.057.54 USD temerrüt fazi olmak üzere 10.942.762.97 USD Toplam alacak talebinde bulunduğunu,davacı bankanın asıl alacak yönünden 10.268.561.22 USD asıl alacak talebinin uygun olduğunu,Temerrüt faiz yönünden ise hesaplamalarından fazla faiz taleplerinin yerinde olmadığını,Davacı banka takip 10/06/2009 tarihinden itibaren ; Her ik; Kredininin toplamı olan 10.268.561.22 USD tutarındaki asıl alacağı için; Sözleşmelerin 13 ve 14. Maddelerinde yer alan Hüküm uyarınca ABD Doları (Newvork ) (FED) %0.25 faiz oranına 2 puan eklenmek suretiyle bulunacak oran üzerinden (%0,25 + %2 00 =) %2.25 Temerrüt Faiz talebinde bulunduğunu, söz konusu temerrüt faiz oran talebinin sözleşme uyarınca uygun olduğunu, diğer yandan, davalı şirket ile ilgili olarak, 11/05/2011 havale tarihli asıl ve 17/07/2012 havale tarihli Ek Bilirkişi Heyet Raporlarında, davalı şirket ticari defter kayıtları üzerinde yapılan inceleme, tespit ve değerlendirmelere detaylı olarak yer verildiğini, 07/03/2008 tarihi itibariyle davalı şirketin, davacı bankaya 12.801.503.46 TL asıl borçlu olduğuna tereddüt bulunmadığı kanaatine varıldığını,TCMB’nın 07/03/2008 tarihli USD Döviz alış kuru olan 1 USD = 1.2431 TL üzerinden söz konusu tutarın 12.801.503.46 TL / 1.2431 TL= 10.298.047.99 USD tutar karşılığının mahkemenin takdirinde olduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 01/04/2013 tarihli bilirkişi raporunda;Yüksek Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre alacaklı borç ödemesi geciktiği takdirde, dilerse vade tarihindeki kur üzerinden, dilerse ödeme günündeki kur üzerinden talep edebileceğini, alacaklı takip talebinde takip tarihine kadar olan alacağı ve faizini USD olarak talep ettiği gibi takip talebinde de döviz alacağının faizini sözleşme gereğince ödeme günündeki kur üzerinden tahsilini talep ettiğini, bundan anlaşılmaktadır ki alacaklı alacağını ödeme tarihindeki kur üzerinden talep ettiğini, bu nedenle Merkez Bankasının belirlediği döviz satış kuru üzerinden depo kararına esas alacağın hesaplanması gerektiğini, söyleşmeye göre New York borsası faiz oranı olan 0,25 faiz oranına 2 puan eklemek suretiyle, asıl alacağın faizi % 2.25 oranı üzerinden hesaplanacağını,

USD
TL Karşılığı
Açıklama
10.942.762,97
19.828.286,50 TL
Takip Miktarı

1.700,275,58TL
10.06.2009-02.04.2013 Asıl alacağı %2,25Faizi

785,200,14TL
İcra Tahsil Harcı (Peşin Harç İçinde)

99.878,28TL
Kademeli İcra Avukatlık ücreti

23,50TL
İlk takip masrafı
22.413.664,00 TL Depo Emrine Esas Alınacak Miktarı
Depo emrine esas alınacak alacak miktarı toplamının 22.413.664,00 TL olduğu, sonuç ve kanatine vardığını bildirmiştir.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 25/04/2018 havale tarihli bilirkişi raporunda; Davacı şirketin, asıl alacak, akdi faiz, takip öncesi işlemiş faiz, takip tarihinden rapor tarihi olan 25/04/2019 tarihine kadar hesaplanan faiz, vekalet ücreti, tahsil harcı ve icra masrafları olmak üzere, 25/04/2019 tarihi itibariyle depo emrine esas alacak tutarının 80.518.812,54 TL olarak hesaplandığını, 25/04/2019 tarihinde depo kararı verilmemesi halinde, bu tarihten sonra asıl alacağa işleyecek günlük faiz tutarının 632,9935 USD olacağını ve bunun gün sayısı ve hesaplama yapılan günkü TCMB Efektif satış kuru ile çarpılarak TL karşılığının bulunarak, toplam alacağa eklenmesi gerektiğini bildirimiştir.
Bilirkişi .. tarafından düzenlenen 05/07/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda;
Davacı şirketin, asıl alacak, akdi faiz, takip öncesi işlemiş faiz, takip tarihinden rapor tarihi olan 05/07/2022 tarihine kadar hesaplanan faiz, vekalet ücreti, tahsil harcı ve icra masrafları olmak üzere, 05/07/2022 tarihi itibariyle depo emrine esas alacak tutarının 240.700.853,01 TL olarak hesaplandığı, 05/07/2022 tarihinde depo kararı verilmemesi halinde, bu tarihten sonra Asıl alacağa işleyecek günlük faiz tutarının 632,9935 USD olacağı ve bunun gün sayısı ve hesaplama yapılan günkü TCMB Efektif satış kuru ile çarpılarak TL karşılığının bulunarak, toplam alacağa eklenmesi gerektiği yönünde görüş bildirmiştir.
Mahkememiz tarafından belirlenen duruşma gün ve saatini davacı vekiline huzurda bildirilmesine karşın davacı vekilinin bir sonraki celse duruşmada hazır olmadığı gibi geçerli bir mazerette bildirmediği anlaşıldığından HMK’nun 150/1.maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği tarihten itibaren üç aylık yasal süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK.’nun 150/5 maddesi uyarınca 20/01/2023 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 15,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 164,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 9.200,00.-TL ücreti vekaletin davacıdan davalıya VERİLMESİNE,
5-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 120,00 TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.. 24/01/2023

Başkan …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”