Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/346 E. 2022/871 K. 15.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/346
KARAR NO : 2022/871

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 11/04/2022
KARAR TARİHİ : 15/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili tarafından mahkememize sunulan 28/05/2018 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; ……. LİMİTED ŞİRKETİ’nin 2018 yılında kurulduğu, kumaş alım-satımı alanında faaliyette bulunduğu, ödenmiş sermayesinin 500.000,00 TL ve tek ortaklı olduğu; …. LİMİTED ŞİRKETİ’nin 2020 yılında kurulduğu, hazır giyim konfeksiyon imalat ve ihracatı alanında faaliyette bulunduğu, ödenmiş sermayesinin 100.000,00 TL ve tek ortaklı olduğu; konkordato talep eden gerçek kişinin ……. söz konusu şirketlerin …….. hissesine sahip ortağı, kanuni temsilcisi olduğu, şirketlerin banka kredi borçlarına kefaleti bulunduğu, çeşitli nedenlerle (Covid-19 Pandemi süreci, kurların ve faiz oranlarının yükselmesi, kontrolsüz büyüme, alacakların tahsil edilememesi, vb.) finansal krize girildiği, faaliyetlerine devam imkânı sağlanması durumunda alacaklıların alacaklarına tam olarak kavuşacakları ancak takip ve icra baskısı altında iflâs etmeleri durumunda adi alacaklıların alacaklarının bir kısmına kavuşamayacakları ve bu çerçevede vade konkordatosu talep edildiği belirtilip nihai olarak 2004 sayılı İİK’nın 287’nci maddesinde belirtilen 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesine, gerekli görülmesi durumunda sürenin 2 ay daha uzatılmasına, akabinde 289’uncu madde gereği | yıllık kesin mühlet kararı verilmesine, 287/2 maddesi gereği geçici komiser tayinine, 297/2 maddesi doğrultusunda malvarlıklarının korunmasına yönelik tedbirlerin alınmasına, tüm takip işlemlerinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına, geçici mühlet içinde yapılacak inceleme sonucu bir yıllık kesin mühlet verilmesine, İcra İflas Kanununda belirlenen kesin süre içinde yapılacak yargılama sonucu konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nın 285 ve devamı maddelerince açılan konkordato talebine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlular vekilince süresinde tamamlanması üzerine borçlular hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiseri görevlendirilmesine, ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı,borçlular vekilinin talebi ve konkordato komiser heyetinin görüşü gözönüne alınarak borçlular hakkında verilen geçici mühletin 2 ay süre ile uzatıldığı görülmüştür.
Geçici komiser toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, şirkete ait stoklar hesabı altındaki gayrimenkullerin ve binalar hesabı altındaki gayrimenkullerin rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Konkordato geçici komiserleri …… , ………. ve ………. tarafından mahkememize sunulan 13/05/2022 tarihli raporunu özetle; Davacı ………. LİMİTED ŞİRKETİ’nin kumaş alım satımı ve tıbbi maske üretimi alanında faaliyet gösterdiği; şirket hisselerinin %100’ünün ……… ‘a ait olduğu; içinde bulunduğu finansal kriz nedeniyle konkordato talep ettiği; çalışma kabiliyetini kaybetmediği, personel, taşıt, demirbaş, tesis makine cihazları ve stokları ile mevcut çalışma düzenlerini koruduğu, faaliyetine devam ettiği, 2022/Ocak-Şubat-Mart dönemlerinde sırasıyla 15, 54, 45 personel istihdam ettiği; kayıtlı değerler esas alınarak düzenlenen 31.03.2022 tarihli bilançosuna göre özkaynaklar toplamının 1.416.806,61 TL, doğrudan kendileri tarafından rayiç değerler esas alınarak hazırlanan aynı tarihli bilançoya göre özkaynaklar toplamının 9.173.064,38 TL olduğu ve dolayısıyla her iki durumda da borca batıklık söz konusu olmadığı; Şirketin ön projesine esas olan 31/03/2022 tarihli kaydi ve rayiç değerlere göre düzenlenen bilançoları esas alınarak yapılan likidite analizinden, cari oran ile asit-test oranlarının beklenen değerlerin altında gerçekleştiği, bu kapsamda şirketin kısa vadeli yükümlülüklerini yerine getiremeyeceği ve nihai olarak borçlarını vadesinde ödeyememe durumunda olduğu; konkordato ön projesinde zikredilen borç rakamı ile ticari defter kayıtlarındaki borç rakamlarının uyumlu olduğu; davacı şirketin konkordato talebine dayanak yaptığı 31/03/2022 tarihli bilançoya göre 14.006.908,42 TL borç ve 71 alacaklı olduğu, bu borç rakamının doğruluğunun ve fiktif olmayan bir borç olup olmadığının bilahare teyit edilebileceği; bu aşamada, sunulu bilgi ve belgelerle bağlı kalındığı; geçici mühlet tarihi olan 19/04/2022 itibariyle şirketin borç ve alacaklarını gösteren detay mizan ile gelir tablosu ve bilançonun Heyetimizce talep edildiği, bunların Şirket yetkililerince hazırlanmakta olduğu; konkordato ön projesine göre borçların 94100’ünün ödenmesinin teklif edildiği, konkordatonun 2023 yılı sonunda tasdik edileceği öngörülerek borçların 2024 ve 2025 yıllarında toplam 8 eşit taksitte (2024 yılı 4 eşit taksitte Mart, Haziran, Eylül, Aralık aylarında; 2025 yılı 4 eşit taksitte Mart, Haziran, Eylül, Aralık aylarında) ödenmesinin teklif edildiği, ayrıca İİK m.308/h uyarınca rehinli alacaklılara da borçların yapılandırılması müzakerelerine başlanacağı; Şirket aktifleri üzerinde 6102 sayılı TTK’nın 376/3 maddesi çerçevesinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, buna ilişkin heyetçe 13/05/2022 tarihli bilirkişi atama kararının alındığı, karara mahkemeden uygunluk talep edildiği, davacı ………… LİMİTED ŞİRKETİ’nin kumaş alım satımı alanında faaliyet gösterdiği; şirket hisselerinin 94100’ünün ……. ‘a ait olduğu; içinde bulunduğu finansal kriz nedeniyle konkordato talep ettiği; çalışma kabiliyetini kaybetmediği, personel, demirbaş, tesis makine cihazları ve stokları ile mevcut çalışma düzenlerini koruduğu, faaliyetine devam ettiği, 2022/Ocak-Şubat-Mart dönemlerinde sırasıyla 37, 31, 6 personel istihdam ettiği; kayıtlı değerler esas alınarak düzenlenen 31/03/2022 tarihli bilançosuna göre özkaynaklar toplamının 497.512,86 TL doğrudan kendileri tarafından rayiç değerler esas alınarak hazırlanan aynı tarihli bılançoya göre özkaynaklar toplamının 641.096,91 TL olduğu ve dolayısıyla her iki durumda da borca batıklık söz konusu olmadığı; Şirketin ön projesine esas olan 31/03/2022 tarihli kaydi ve rayiç değerlere göre düzenlenen bilançoları esas alınarak yapılan likidite analizinden, cari oran ile asit-test oranlarının beklenen değerlerin altında gerçekleştiği, bu kapsamda şirketin kısa vadeli yükümlülüklerini yerine getiremeyeceği Ve nihai olarak borçlarını vadesinde ödeyememe durumunda olduğu; konkordato ön projesinde zikredilen borç rakamı ile ticari defter kayıtlarındaki borç rakamlarının uyumlu olduğu; davacı şirketin konkordato talebine dayanak yaptığı 31/03/2022 tarihli bilançoya göre 3.522.622,88 TL borç ve 47 alacaklı olduğu, bu borç rakamının doğruluğunun ve fiktif olmayan bir borç olup olmadığının bilahare teyit edilebileceği; bu aşamada, sunulu bilgi ve belgelerle bağlı kalındığı; geçici mühlet tarihi olan 19/04/2022 itibariyle şirketin borç ve alacaklarını gösteren detay mizan ile gelir tablosu ve bilançonun heyetçe talep edildiği, bunların Şirket yetkililerince hazırlanmakta olduğu; konkordato ön projesine göre borçların %100’ünün ödenmesinin teklif edildiği, konkordatonun 2023 yılı sonunda tasdik edileceği öngörülerek borçların 2024 ve 2025 yıllarında toplam 8 eşit taksitte (2024 yılı 4 eşit taksitte Mart, Haziran, Eylül, Aralık aylarında; 2025 yılı 4 eşit taksitte Mart, Haziran, Eylül, Aralık aylarında) ödenmesinin teklif edildiği, ayrıca İİK m.308/h uyarınca rehinli alacaklılara da borçların yapılandırılması müzakerelerine başlanacağı; şirket aktifleri üzerinde 6102 sayılı TTK’nın 3716/3 maddesi çerçevesinde bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, buna ilişkin heyetçe 13/05/2022 tarihli bilirkişi atama kararının alındığı, karara ilişkin mahkemeden uygunluk talep edildiği, davacı ……. isimli şahsın borçlu şirketlerin %100 hissesine sahip olduğu, tacir olmadığı, şirketlerin borçlarına şahsi kefaleti nedeniyle konkordato talep ettiği, borçluların ön projelerinin ve mali kayıtlarının incelenmesinde, projelerin uygulanabilirliğinin önünde bir engel bulunmadığı izlenimi edinildiği, ancak komiser heyeti olarak görevlendirilmelerinden itibaren çok kısa bir süre geçtiğinden ve borçluların malvarlıklarının rayiç değerleri henüz tespit edilemediğinden, ön projelerin başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığı konusunda bu aşamada yapılacak değerlendirmenin sağlıklı olamayacağı, davacıların konkordato ön projelerinde yer alan tekliflerin gerçekleşmesinin kuvvetle muhtemel olup olmadığının 3 aylık geçici mühlet sürecindeki işletme performansının görülmesi neticesinde değerlendirilebileceği yönünde görüş bildirmişlerdir.
Konkordato geçici komiserleri ……….. , ……… ve ………… tarafından mahkememize sunulan 05/07/2022 tarihli raporunu özetle; Davacı ………… isimli şahsın borçlu şirketlerin 6100 hissesine sahip olduğu, tacir olmadığı, ………. ‘den kaynaklı banka borçlarına şahsi kefaleti ve avalist olarak borçlu olması nedeniyle konkordato talep ettiği, borçları karşılamaya yeter geliri bulunmadığı, tek ortağı olduğu konkordato talep eden davacı şirketlerin konkordato sürecinin başarısına bağlı borçlarının sona ereceği, davacı ……….. LİMİTED ŞİRKETİ’nin kumaş alım satımı ve tıbbi maske üretimi alanında faaliyet gösterdiği; şirket hisselerinin %100’ünün ……….. ”a ait olduğu; içinde bulunduğu finansal kriz nedeniyle konkordato talep ettiği; çalışma kabiliyetini kaybetmediği, personel, taşıt, demirbaş, tesis makine cihazları ve stokları ile mevcut çalışma düzenlerini koruduğu, faaliyetine devam ettiği, şirketin 2022/ Nisan dönemi itibariyle 35 personelinin bulunduğu, işletmenin devamlılığı (kaydi) esasına göre düzenlenen 31.05.2022 tarihli bilançosuna göre özkaynaklar toplamının (-) 27.412,84 TL olduğu, dolayısıyla kaydi değerlere göre borca batık durumda olduğu, stok, demirbaş, taşıtlar, makine-cihaz-teçhizat vb. İktisadi kıymetlerin rayiç değerlerinin tespiti amacıyla heyetimizce alınan karar ile mahkeme tarafından atanan bilirkişilerin konuya ilişkin çalışmaları tarafımıza sunulmuş olup, aktiflerin muhtemel satış fiyatları (rayiç) esas alınarak bilançosuna göre özkaynaklar toplamının (+) 1.956.174,36 TL olduğu ,Şirketin 31/05/2022 tarihi itibariyle rayiç değerlere göre borca batık durumda olmadığı, davacı şirketin konkordato talebine dayanak yaptığı 31/03/2022 tarihli bilançoya göre 14.006.908,42 TL borç ve 71 alacaklı olduğu, kesin sayıların bilahare tespit edilebileceği; 7101 sayılı Yasa ile değişik İlK’nun 289. Ve ilgili yönetmelik kapsamında alacaklı sayısı ve alacak tutarları dikkate alındığında alacaklılar kurulu oluşturulması için aranan şartların oluşmadığı ,işbu rapor tarihi itibariyle Şirketin geçici mühlet süre uzatım talebinin bulunmadığı; şirketin konkordato kaynaklarının ‘%73’ünün geçmiş dönemlerden gelen alacakların tahsili ve faaliyet sonucu elde edilecek kâra bağlı olduğu, bu kaynakların 45 aya yayıldığı, konkordato kaynaklarının gerçekleşmelerine ve nihai olarak konkordato projesinin başarılı olup olamayacağına ilişkin bir değerlendirme yapabilmek için henüz anlamlı bir süre geçmediği, şirketi bir süre daha gözlemlemenin faydalı olacağı, bu kapsamda İlK’nın 287/4 maddesine göre geçici mühletin 2 ay daha uzatılabileceği, bununla birlikte alacakların tahsilinin ve işletme kâr beklentisinin işletmenin sürekliliği amacına uygun hedefler olduğu dikkate alındığında konkordato projesinin başarıya ulaşmasına engel özel bir durum görünmediği, davacı ………… ŞİRKETİ’nin kumaş alım satımı alanında faaliyet gösterdiği; şirket hisselerinin %100’ünün ………..’a ait olduğu; içinde bulunduğu finansal kriz nedeniyle konkordato talep ettiği; çalışma kabiliyetini kaybetmediği, personel, demirbaş, tesis makine cihazları ve stokları ile mevcut çalışma düzenlerini koruduğu, faaliyetine devam ettiği, şirketin 2022/ Nisan dönemi itibariyle 6 personelinin bulunduğu, işletmenin devamlılığı (kaydi) esasına göre düzenlenen 31/05/2022 tarihli bilançosuna göre özkaynaklar toplamının (-) 67.311,97 TL olduğu, dolayısıyla kaydi değerlere göre borca batık durumda olduğu, stok, demirbaş, makine-cihaz-teçhizat vb. iktisadi kıymetlerin rayiç değerlerinin tespiti amacıyla heyetimizce alınan karar ile mahkeme tarafından atanan bilirkişilerin konuya ilişkin çalışmaları tarafımıza sunulmuş olup, aktiflerin muhtemel satış fiyatları (rayiç) esas alınarak bilançosuna göre özkaynaklar toplamının (-) 1.273.921,64 TL olduğu ; 31/05/2022 tarihi itibariyle Şirketin rayiç değerlere göre borca batık durumda olduğu, davacı şirketin konkordato talebine dayanak yaptığı 31/03/2022 tarihli bilançoya göre 3.522.622,88 TL borç ve 47 alacaklı olduğu, kesin sayıların bilahare tespit edilebileceği; 7101 sayılı Yasa ile değişik İİK’nun 289. Ve ilgili yönetmelik kapsamında alacaklı sayısı ve alacak tutarları dikkate alındığında alacaklılar kurulu oluşturulması için aranan şartların oluşmadığı, işbu rapor tarihi itibariyle şirketin geçici mühlet süre uzatım talebinin bulunmadığı; şirketin konkordato kaynaklarının %80’ini geçmiş dönemlerden gelen alacakların tahsili ve faaliyet sonucu elde edilecek kâra bağlı olduğu, bu kaynakların 45 aya yayıldığı, konkordato kaynaklarının gerçekleşmelerine ve nihai olarak konkordato projesinin başarılı olup olamayacağına ilişkin bir değerlendirme yapabilmek için henüz anlamlı bir süre geçmediği, şirketi bir süre daha gözlemlemenin faydalı olacağı, bu kapsamda İİK’nın 287/4 maddesine göre geçici mühletin 2 ay daha uzatılabileceği, bununla birlikte alacakların tahsilinin ve işletme kâr beklentisinin işletmenin sürekliliği amacına uygun hedefler olduğu dikkate alındığında konkordato projesinin başarıya ulaşmasına engel özel bir durum görünmediği yönünde görüş bildirmişlerdir.
Konkordato geçici komiserleri …….. , ………. ve …… tarafından mahkememize sunulan 12/09/2022 tarihli raporunu özetle; Konkordato talep eden gerçek kişi …… isimli şahsın tacir olmadığı, dolayısıyla iflasa tabi olmadığı, borçlu şirketlerin çalışma kabiliyetlerini kaybetmedikleri, azalma olsa da personel istihdam etmeye devam ettikleri, 6102 sayılı TTK 376/3 maddesi kapsamında hazırlanan 31/07/2022 tarihli bilançolara göre, ……. ‘in hem kaydi hem de rayiç değerlere göre özkaynaklarının pozitif olduğu, dolayısıyla borca batık olmadığı;….. ‘nın ise hem kaydi hem de rayiç değerlere göre borca batık durumda olduğu,

BORÇLU
31/07/2022 (İşletmenin Devamlılığı Esasına Göre Özkaynak) (Kaydi)
31/07/2022 (Muhtemel Satış Fiyatı Esasına Göre Özkaynak) (Kaydi)
……
38.696,85 TL (borca batık değil)
2.316.410,29 TL (borca batık değil)
….
-291.458,66 TL (borca batık)
-767.898,23 TL (borca batık)

Şirketler tarafından sunulan konkordato ön projeleri incelendiğinde, ticari faaliyetten elde edilecek kâr ve alacak tahsilatlarının (verilen avanslar dahil) en önemli konkordato kaynakları olarak ön plana çıktığı, hatta şirketlerin konkordato projelerinin tamamen bu iki kaynak üzerine oturtulduğu, bu kapsamda şirket yetkililerinin, bir taraftan alacak tahsiline, diğer taraftan da satış artırmaya yönelik azami çaba içinde olmaları ve ileriye ışık verecek somut sonuçlar almalarının gerektiği, heyetçe yapılan inceleme ve gözlemlerde, şirket yetkililerinin alacak tahsiline yönelik azami çaba göstermedikleri, gerekli hukuki girişimde bulunmadıkları, satış artırma çabaları bulunmasına rağmen tatmin edici sonuçlar alınamadığı, ………. ‘in mühlet içinde ticari alacaklarının son raporlama tarihi itibariyle %94 oranında artarak 6.922.845,72 TL’ye çıkmış olduğu, dolayısıyla alacak tahsilatı yerine alacakların artmasının söz konusu olduğu, verilen sipariş avansları hesap bakiyesinin değişmediği, olumlu gelişmenin yaşanmadığı, konkordato kaynağı olarak, 2022-2025 yıllarında toplam 7.293.000,00 TL ticari faaliyetlerden elde edilecek vergi sonrası kâr gösterildiği, anılan döneme ilişkin ilk yılın (2022) 1.282.420,56 TL zararla devam etmekte olduğu ve kârlı olarak kapanmasının mevcut verilerle mümkün görünmediği, kalan üç yılda (2023, 2024, 2025) 7.293.000,00 TL net kârın oluşmasının ise, şirketin geçmiş performansı dikkate alındığında mümkün görünmediği; ………. ‘nın ön projesinde kaynak olarak gösterilen alacak tahsilatına ilişkin hiçbir olumlu gelişmenin yaşanmadığı, konkordato kaynağı olarak 2022-2025 yıllarında toplam 1.684.800,00 TL ticari faaliyetlerden elde edilecek vergi sonrası kâr gösterildiği, anılan döneme ilişkin ilk yılın (2022) 856.089,60 TL zararla devam etmekte olduğu ve kârlı olarak kapanmasının mevcut verilerle mümkün görünmediği, kalan üç yılda (2023, 2024, 2025) 1.684.800,00 TL net kârın oluşmasının ise, şirketin geçmiş performansı dikkate alındığında mümkün görünmediği; şirketler tarafından istihdam edilen personel sayılarının istikrarlı bir şekilde düşmekte olduğu; şirketlerin geçici mühlet tarihinden itibaren tahakkuk eden personel ücretlerini kısmen ödeyebildikleri, personele borçlar hesaplarının bakiyelerinin mühlet tarihine göre arttığı, vergi ve SGK borçlarının hiç ödenmediği, borçlu ……… isimli şahıs arasında düzenlenen 30/09/2022 tarihli ve noter onayı bulunmayan 10 Milyon adet maske ihtiva eden 600.000 EURO bedelli “Ürün Satış Sözleşmesi”nin bu aşamada bir kazanım olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, zira sözleşmeye göre alıcı ………. tarafından 13/09/2022 tarihinde 300.000 EURO avans ödemesi gerçekleştirilmez ise sipariş ve sözleşmenin geçersiz olacağı, bu kapsamda anılan sözleşmenin karşı tarafa…….. herhangi bir sorumluluk yüklemediği, cezai yaptırıma bağlanmayan sözleşmenin avans gönderilmeyerek geçersiz hâle getirilebileceğinin anlaşıldığı, nitekim işbu rapor tarihi itibariyle söz konusu tutarın ……..’in banka hesabına transferine yönelik alıcı tarafından ilgili bankaya talimat verildiğine ilişkin heyetçe belge sunulmadığı, borçluların mali durumlarının iyileşme ihtimalinin bulunmadığı, borçluların mali durumlarını iyileştirmek için öngördükleri tedbirlerin etkili olmayacağı, alacaklıların alacaklarını konkordato mühleti sonunda ön projelerde öngörülen şekilde tahsil edebilmelerinin gerçekçi bir ihtimal olmadığı, kesin mühlet dönemi boyunca komiserin onayıyla doğacak bütün borçların ve imtiyazlı alacaklıların alacaklarının ödenebilecek durumda olmadığı, projelerin başarıya ulaşma ihtimali görünmediğinden konkordato durumunda alacaklılara iflasa nazaran daha fazla ödeme yapılması olasılığı bulunmadığı, bu kapsamda borçlulara kesin mühlet verilmemesi yönünde görüş bildirmişlerdir.
İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
İİK m. 292’de konkordato sürecinin devam ettirilmesinin artık hukuken temelinin kalmadığı,konkordato sürecinin kesilmesi ve iflasın açılması gereken haller düzenlenmiştir. Mahkeme bu hallerden birinin gerçekleşmesi durumunda,herhangi bir talebe gerek olmaksızın,borçlu iflasa tâbi ise re’sen iflasın açılmasına;iflasa tâbi olmayan borçlu bakımından ise re’sen konkordato talebinin reddine karar verecektir.Ancak bu kararı vermeden önce bir duruşma açarak borçluyu,konkordatoyu bir alacaklı takip etmişse onu ve varsa alacaklılar kurulunu dinlemesi gerekir.Diğer alacaklıları da gerek görürse dinler.
Kanun’un 292.maddesinin 1.fıkrasında konkordato mühletinin belirli sebeplerle kaldırılması düzenlenmiştir.Maddede sayılan hallerde mahkeme daha önce konkordato mühleti vermiştir;ancak mühlet içinde ortaya çıkan haller,konkordato mühletinin amacını ortadan kaldırdığı için mahkeme kesin mühleti kaldıracaktır.
Mahkemenin mühleti kaldırması,aynı zamanda konkordato talebini de reddetmesini gerektirir.Maddede bu husus açıkça düzenlenmiştir.Mahkeme mühleti kaldırarak konkordato talebini reddedecek ve re’sen borçlunnu iflasına karar verecektir.
Konkordato mühleti verildikten sonra mühletin kaldırılması ve iflasa karar verilmesini gerektiren sebeplerden ilki,borçlunun malvarlığının korunması için iflasın açılmasının gerekli olmasıdır.Özellikle borçlunun işletmesinin devamı,devamlı ve hissedilir ölçüde,aktiflerinin azalması ve pasiflerinin artmasına yol açmaktaysa ve bu durumun konkordato süreci içinde geri dönüşü olmayan bir aktif-pasif dengesizliğine yol açacağı öngörülüyorsa;iflasın derhal açılması ile borçlunun malvarlığının tasfiyesi sağlanmak suretiyle daha iyi bir tatmin elde edeceği tahmin ediliyorsa;işletmenin devamı mümkün gözükmüyor yahut çok düşük bir ihtimâl ise,malvarlığının korunması için kesin mühlet kaldırılarak iflasın açılması zorunludur.
Söz konusu şartlar altında iflasın derhal açılmasının “ultima ratio-son çare” olması gerekir.Eğer malvarlığının korunması,örneğin borçlunun tasarruf yetkisinin kaldırılması ve komisere tevdi edilmesi gibi,daha yumuşak uygun tedbirlerle sağlanabilecekse mahkeme ölçülülük ilkesi çerçevesinde bu daha yumuşak tedbirleri tercih etmelidir.
Kesin konkordato mühleti verildikten sonra konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren ikinci haldir.Bu halde mahkeme,komiserin raporundaki verilerden konkordatonun başarıya ulaşma şansının kalmadığı sonucuna varmalıdır.
İİK’da iyileşmenin konkordato alacaklılar tarafından kabul edilmeden ya da mahkemece tasdik edilmeden önce gerçekleşmesi halinde,konkordatonun tasdikine kadar gidilmesine gerek kalmayacağı ve mühletin kaldırılacağı kabul edilmiştir (İİK m. 291). Mühlet içinde,iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin aşikâr olması,yani tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunnu iflasına karar verilecektir.Örneğin,komiserin raporundan borçlunun mali ve finansal verilerinin iyileşmeyi imkânsız hale geldiği anlaşılıyorsa,komiser konkordatoyu reddedeceğini açık ve kesin şekilde ortaya koyan alacaklıların sayısından ve öneminden hareketle konkordatonun tasdiki için gerekli çoğunlukların hiç birinin sağlanamayacağı sonucuna varırsa,konkordatonun başarıya ulaşmayacağı önceden anlaşılmış olur ve bu halde mahkeme kesin mühleti kaldırarak iflasa tâbi borçlunun iflasına karar verir.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Şirketler tarafından sunulan konkordato ön projeleri incelendiğinde, ticari faaliyetten elde edilecek kâr ve alacak tahsilatlarının (verilen avanslar dahil) en önemli konkordato kaynakları olarak ön plana çıktığı, hatta şirketlerin konkordato projelerinin tamamen bu iki kaynak üzerine oturtulduğu, bu kapsamda şirket yetkililerinin, bir taraftan alacak tahsiline, diğer taraftan da satış artırmaya yönelik azami çaba içinde olmaları ve ileriye ışık verecek somut sonuçlar almalarının gerektiği,komiser heyetince yapılan inceleme ve gözlemlerde, şirket yetkililerinin alacak tahsiline yönelik azami çaba göstermedikleri, gerekli hukuki girişimde bulunmadıkları, satış artırma çabaları bulunmasına rağmen tatmin edici sonuçlar alınamadığı, …… ‘in mühlet içinde ticari alacaklarının son raporlama tarihi itibariyle %94 oranında artarak 6.922.845,72 TL’ye çıkmış olduğu, dolayısıyla alacak tahsilatı yerine alacakların artmasının söz konusu olduğu, verilen sipariş avansları hesap bakiyesinin değişmediği, olumlu gelişmenin yaşanmadığı, konkordato kaynağı olarak, 2022-2025 yıllarında toplam 7.293.000,00 TL ticari faaliyetlerden elde edilecek vergi sonrası kâr gösterildiği, anılan döneme ilişkin ilk yılın (2022) 1.282.420,56 TL zararla devam etmekte olduğu ve kârlı olarak kapanmasının mevcut verilerle mümkün görünmediği, kalan üç yılda (2023, 2024, 2025) 7.293.000,00 TL net kârın oluşmasının ise, şirketin geçmiş performansı dikkate alındığında mümkün görünmediği; ……. ‘nın ön projesinde kaynak olarak gösterilen alacak tahsilatına ilişkin hiçbir olumlu gelişmenin yaşanmadığı, konkordato kaynağı olarak 2022-2025 yıllarında toplam 1.684.800,00 TL ticari faaliyetlerden elde edilecek vergi sonrası kâr gösterildiği, anılan döneme ilişkin ilk yılın (2022) 856.089,60 TL zararla devam etmekte olduğu ve kârlı olarak kapanmasının mevcut verilerle mümkün görünmediği, kalan üç yılda (2023, 2024, 2025) 1.684.800,00 TL net kârın oluşmasının ise, şirketin geçmiş performansı dikkate alındığında mümkün görünmediği; şirketler tarafından istihdam edilen personel sayılarının istikrarlı bir şekilde düşmekte olduğu; şirketlerin geçici mühlet tarihinden itibaren tahakkuk eden personel ücretlerini kısmen ödeyebildikleri, personele borçlar hesaplarının bakiyelerinin mühlet tarihine göre arttığı, vergi ve SGK borçlarının hiç ödenmediği, borçlu………. isimli şahıs arasında düzenlenen 30/09/2022 tarihli ve noter onayı bulunmayan 10 Milyon adet maske ihtiva eden 600.000 EURO bedelli “Ürün Satış Sözleşmesi”nin bu aşamada bir kazanım olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, zira sözleşmeye göre alıcı ……. tarafından 13/09/2022 tarihinde 300.000 EURO avans ödemesi gerçekleştirilmez ise sipariş ve sözleşmenin geçersiz olacağı, bu kapsamda anılan sözleşmenin karşı tarafa ……… herhangi bir sorumluluk yüklemediği, cezai yaptırıma bağlanmayan sözleşmenin,sözleşmedeki özel hüküm nedeniyle karar tarihi itibariyle avans gönderilmeyerek geçersiz hâle geldiği, borçluların mali durumlarının iyileşme ihtimalinin bulunmadığı, borçluların mali durumlarını iyileştirmek için öngördükleri tedbirlerin etkili olmayacağı, alacaklıların alacaklarını konkordato mühleti sonunda ön projelerde öngörülen şekilde tahsil edebilmelerinin gerçekçi bir ihtimal olmadığı, kesin mühlet dönemi boyunca komiserin onayıyla doğacak bütün borçların ve imtiyazlı alacaklıların alacaklarının ödenebilecek durumda olmadığı, projelerin başarıya ulaşma ihtimali görünmediğinden konkordato durumunda alacaklılara iflasa nazaran daha fazla ödeme yapılması olasılığı bulunmadığı, bu kapsamda borçlulara kesin mühlet verilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmıştır
Borçluların kesin mühlet alabilmesi, mali durumunu iyileştirebileceği veya konkordatonun tasdik edileceğinin inandırıcı şekilde ispat edilmesine bağlıdır. Dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve komiser raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun borçlular tarafından inandırıcı şekilde ispatlanamadığı anlaşılmıştır. İİK’nun 292.madde de, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması halinde konkordato talebinin reddi ile iflasa tabi borçlunun iflasına karar verileceği düzenlenmiş olup,komiser heyeti raporları ve dosya içerisindeki tüm bilgi ve belgelerden,borçlu şirketler yönünden konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması ve borçlu şirketlerin işletmesinin devamı,devamlı ve hissedilir ölçüde,aktiflerinin azalması ve pasiflerinin artmasına yol açtığı ve bu durumun konkordato süreci içinde geri dönüşü olmayan bir aktif-pasif dengesizliğine yol açacağı ;borçlu şirketlerden…… ‘nın iflasın derhal açılması ile borçlunun malvarlığının tasfiyesi sağlanmak suretiyle daha iyi bir tatmin elde edeceği, mühlet verilen borçlu gerçek kişinin konkordato talebinin başarıya ulaşmasının borçlu şirketlerin konkordato projesinin başarıya ulaşmasına bağlı olduğu,borçlu şirketlerin konkordato projesinin yukarıda açıklandığı üzere başarıya ulaşma imkânının kalmadığı,bu nedenle borçlu gerçek kişi yönünden de koşulların gerçekleşmediği,borçlu ……….. şirketin konkordatosunun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması ve bu şirketin borca batık olması nedeniyle İİK’nın 292 nci maddesinde belirtilen koşulların oluşması nedeniyle iflasının açılmasının alacaklılar açısından daha avantajlı olduğu anlaşıldığından mahkememizce borçlu şirketlere ve borçlu gerçek kişiye verilen geçici mühletin kaldırılarak konkordato taleplerinin reddine ve borçlu………. şirketin iflâsına,borçlu ………. firmasının borca batık olmadığı anlaşıldığından bu şirket ile ilgili iflas kararı verilmemesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Yukarıda açıklandığı üzere:
A_)1)1-……. Limited Şirketi ve ……..’un konkordato taleplerinin REDDİ ile bu borçlular ile ilgili olarak Mahkememizce verilen geçici mühletin KALDIRILMASINA,
B-))1-……… Limited Şirketi’nin konkordato talebinin REDDİ ile bu borçlu ile ilgili olarak Mahkememizce verilen geçici mühletin KALDIRILMASINA,
Bu borçlunun borca batık olduğu anlaşıldığından İİK’nın 308/1 nci maddesi uyarınca;
a) İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde ….. sicil numarası ile kayıtlı ve muamele merkezi “…….. Mahallesi,…… Sokak,No:…… …../İSTANBUL ” olan ……..LİMİTED ŞİRKETİ’nin 15/09/2022 günü saat: 14:44 itibariyle İFLASINA,
b)İflas ile ilgili olarak Bakırköy Nöbetçi İflas Müdürlüğüne müzekkere YAZILMASINA,
c)İflas ile ilgili olarak İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne BİLDİRİMDE BULUNULMASINA,
d)İflasın, iflas müdürlüğü tarafından İİK’nun 166.maddesinde yazılı usullere göre İLANINA,
e)İflas avansının Bakırköy İcra ve İflas Müdürlüğü’ne AKTARILMASINA,
C-)Konkordato komiser heyetinin görevine son VERİLMESİNE,
D-)Mahkememizce verilen tüm tedbirlerin hükümle birlikte KALDIRILMASINA,
E-)İİK’nın 308/1. maddesi uyarınca borçluların konkordato talebinin reddine ilişkin kararının Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında İLAN EDİLMESİNE ve İİK’nın 288 nci maddesinde belirtilen yerlere BİLDİRİLMESİNE,
F-)Konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na BİLDİRİLMESİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
11-Davacıların yaptıkları yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
12-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacılar tarafından peşin olarak yatırılan 285,00 TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 164/2 nci madde hükmü uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacılar vekili ile bir kısım müdahiller vekillerinin yüzlerine karşı, bir kısım müdahiller vekillerinin yokluğunda oy birliği ile verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 15/09/2022

Başkan …….
☪e-imzalıdır.☪
Üye ……….
☪e-imzalıdır.☪
Üye …….
☪e-imzalıdır.☪
Katip ……….
☪e-imzalıdır.☪